İstanbul
Vakıftan yapılan açıklamaya göre, son zamanlarda gıda üretiminde aşırı tarım ilacı kullanımı ciddi endişeye yol açarken, pestisit kalıntıları sağlık açısından büyük riskler taşıyor.
Özellikle organ nakli olan bireyler, çocuklar ve hamileler bu tehlikeden en çabuk etkilenen gruplar arasında yer alıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen TBV Başkanı Timur Erk, sadece sebzelerle sınırlı olmayan pestisit kalıntılarına bakliyat, et, süt ve yumurta gibi çok çeşitli gıdalarda rastlanabileceğini kaydetti.
Halkın bu konuda bilinçli olması ve ne yediğini iyi bilmesi gerektiğini belirten Erk, "Pestisitlerin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması için bireysel önlemler yeterli olmayabilir. Bu nedenle pestisit kullanımını azaltmaya yönelik tarım politikalarını desteklemek ve kamuoyunda bu konuda bilinçlendirme kampanyaları düzenlemek büyük önem taşıyor. Aynı zamanda, yetkililerin denetimleri artırması şarttır." değerlendirmesinde bulundu.
TBV Diyetisyeni Gökçen Efe Aydın da elma, çilek, domates, biber ve ıspanak gibi ince kabuklu ya da yüzeyi pürüzlü besinlerin daha fazla pestisit tutabildiğini kaydetti.
Buğday, pirinç, kuru fasulye ve nohut gibi ürünlerin de pestisitlere maruz kalabildiğini, hayvan yemlerindeki pestisitlerin, et, süt ve yumurtaya bulaşabildiğini aktaran Aydın, "Uzun süreli ve yoğun pestisit maruziyeti, hormonal düzensizlikler, sinir sistemi hasarı, kansere yol açabilecek toksik etkiler, üreme bozuklukları gibi sağlık sorunlarına neden olabilir. Özellikle çocuklar, hamileler ve bağışıklık sistemi zayıf, organ nakli olan bireyler, bu etkilerden daha fazla zarar görebilir." ifadelerini kullandı.
Aydın, pestisit maruziyetini azaltmak için, sebze ve meyvelerin bol suda yıkanması, sirkeli veya karbonatlı suda bekletilmesi, ürünlerin kabuklarının soyulması, organik sertifikalı ürünlerin tercih edilmesi önerisinde bulundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com