<h3><span><strong>2023, 2024 YÜKSEK ASKERÎ ŞURA KARARLARI İVEDİLİKLE GÖZDEN GEÇİRİLMELİDİR.</strong></span></h3> <h3><span><strong>“YUFKA YÜREKLİLERLE ÇETİN YOLLAR AŞILMAZ.”</strong></span></h3> <h3><span><strong>BİLİPTE UCUZ MENFAATLERİ İÇİN SUSANLARI ALLAH CC.’A VE BÜYÜK TÜRK MİLLETİ’NİN DERİN İDRÂKİNE HAVALE EDİYORUZ.</strong> </span></h3> <div><strong>2023</strong> <strong>2024</strong> <strong>Yüksek</strong> <strong>Askeri</strong> <strong>Şura</strong> (YAŞ) kararları çok tartışılır hale geldi. Malumlarınız ciddi manada atama yapıldı. <strong>General</strong> atandı. Geçen yıllarda ciddi <strong>şaibeler</strong> vardı. Maalesef bu yıl <strong>şaibeler</strong> artarak devam ediyor.</div> <div>Düşünün daha önceden de ifade etmiştim…</div> <div>Adam <strong>Harp</strong> <strong>Okulu’nda</strong> <strong>Alay</strong> <strong>Komutanı</strong>, <strong>Harp Okulu Komutanı</strong>. O’nun döneminde de <strong>şok</strong> <strong>mangaları</strong> var. Biliyorsunuz <strong>şok</strong> <strong>mangaları</strong> ile ilgili <strong>TRT'de</strong> program da yapıldı.</div> <div><strong>FETÖ’CÜ</strong> olmayan ya da <strong>FETÖ'yü</strong> reddeden <strong>Harbiyelilere</strong> <strong>şok</strong> <strong>mangaları</strong> aracılığıyla ciddi <strong>işkenceler</strong> ediyorlar. Hatta bir tane <strong>Harbiyeli’nin</strong> de bu yolla öldüğü söyleniyor.</div> <div><strong>TBMM</strong> <strong>Soruşturma Komisyonu, Harp Okulu</strong>’na gidiyor ve ifadeleri alınıyor dönemin <strong>Harp</strong> <strong>Okulu</strong> <strong>Komutanı</strong> ve diğerlerinin…</div> <div>Halen <strong>general</strong> olan <strong>Komutan</strong> diyor ki; “<strong>Efendim Harp Okulu’nda şok mangası yok, bazı öğrenciler Harp Okulu’ndan atılmak için bahane arıyorlar, bunu da işte şok mangası diye bir şey uydurup ona bahane ediyorlar</strong>.”</div> <div>Bu ne kadar büyük bir acı bu ne büyük bir yalan…</div> <div>İşin ilginç yanı da yani bu ekip o kadar güçlü ki <strong>Meclis Soruşturma Komisyonu</strong>’nun ilgili tutanakları maalesef şu anda <strong>meclis</strong> <strong>kayıtlarında</strong> yok.</div> <div>Şimdi bitmedi; tabii bu manada bir yığın <strong>söylenmesi</strong> <strong>gereken</strong> şey var. Yani sadece <strong>atamalarda</strong> <strong>FETÖCÜ</strong> <strong>riski</strong> yok.</div> <div>Bu arada <strong>milli</strong> değerlerle ilgili <strong>hassasiyeti</strong> <strong>olmayan</strong> insanlar da var. Bakıyorsunuz <strong>general</strong> yapılan adamlardan bir tanesinin <strong>fotoğraflarını</strong> göndermişler. Sosyal medyada paylaşmış adam…</div> <div>Bir <strong>Şarap</strong> <strong>Fabrikası</strong> ya da <strong>satış</strong> <strong>yerine</strong> ziyaret ediyor eşiyle… Kendisi; “<strong>bütün hepsini deneyeceğiz</strong>” diyor.</div> <div>Eyvallah yani buna bir şey söylediğimiz yok ama yanındaki <strong>10-12 yaşlarındaki çocukları</strong> da <strong>test</strong> <strong>ediyor;</strong> kız ve oğlan çocukları <strong>şarapları</strong> ellerinde kadehlerle.</div> <div>Bu arada profiline de bu arkadaşımız <strong>Anıtkabir</strong> resmi koymuş, yani ne demek istiyor? “<strong>Ben Atatürkçüyüm</strong>”</div> <div><strong>Allah</strong> aşkına yani <strong>Atatürk'ü</strong> <strong>şarapla</strong> mı tanımlıyoruz? Maalesef böyle bir <strong>Atatürkçü</strong> algısı var. Tıpkı <strong>İslami</strong> <strong>hassasiyet</strong> ifade eden kesimlerdeki işte badem bıyık, kirli sakal seremonisi gibi…</div> <div>Üzülerek ifade ediyorum basit şekillerle basit pozlarla insanlar bu kadar ucuz bu kadar kolay aldatılmamalı kandırılmamalı.</div> <div>Bu arada; hemen ekleyeyim…</div> <div><strong>FETÖCÜ</strong> <strong>Hainler</strong> böyle bir kılığa girerken pespayeleşirler. ‘<strong>TEDBİR’</strong> dedikleri <strong>münafıklıkla</strong> çok basit ve ucuz rollere girerler.</div> <div>Aynı şekilde başka bir <strong>albayımız,</strong> <strong>general</strong> yapılan <strong>albaylardan</strong> bir tanesinin verdiği tezlere bakıyorsunuz; <strong>FETÖ'ye</strong> <strong>methiyeler</strong> düzmüş.</div> <div><strong>FETÖ</strong>, <strong>Fetullah Gülen Hareketi</strong> ve <strong>Said</strong> <strong>Nursi</strong> hareketi, laik <strong>Türkiye'de</strong> laiklikle beraber <strong>yeni bir din algısı</strong> oluşturmaya çalışıyorlar falan gibi övgüler.</div> <div>Tabii <strong>İngilizce</strong> hazırlanan bu tezlerle aslında tam da <strong>FETÖ’nün</strong> tezleri sunulmuş.</div> <div><strong>Yıl</strong> kaç peki?</div> <div><strong>2015</strong>… Bu arada mevcut hükümeti de anarken aynen muhalefetin ağzıyla “<strong>AKP”</strong> diye anmış. Bu taze <strong>generalimizin</strong> verdiği tez de övdüğü <strong>FETÖ,</strong> biliyorsunuz <strong>17-25 Aralık'tan</strong> -2013- sonra <strong>terörist</strong> ilan edilmişti. Yani düşünebiliyor musunuz, devletin <strong>hâkim</strong> <strong>albayının</strong> <strong>rahatlığını,</strong> <strong>eşiyle</strong> beraber vermiş ama kendi <strong>imzası</strong> da var. Haa “<strong>Eşim yazdı ben imza attım</strong>.” Öyleyse <strong>hırsızlık</strong> yapmışsın demektir bu akademik açıdan baktığınızda. <strong>Çalışmadığın</strong> bir konuya <strong>imza</strong> <strong>atıp</strong>, paylaşmışsın...</div> <div><strong>Sayın Cumhurbaşkanım</strong> nereye kadar, nereye kadar?</div> <div>Biz nihayetinde <strong>yeni atanan generaller,</strong> “hükümetin adamı olsun” istemiyoruz <strong>milletin adamı olsun</strong> istiyoruz. Ama baktığınızda bu kaba tarafgirliğin nereye varacağını ben tahayyül bile edemiyorum...</div> <div><strong>2023</strong>, <strong>2024</strong> <strong>Askerî</strong> <strong>Şuralarının</strong> sonucunda, esasında ülkenin en az <strong>30</strong> <strong>yılı</strong> savunmamız açısından <strong>ipotek</strong> <strong>altına</strong> alınıyor. Peki, <strong>kimler</strong> tarafından ipotek altına alınıyor; bunun arka planında kimler var?</div> <div>Üzülerek ifade ediyorum; yine <strong>NATO’CULAR</strong> var <strong>FETÖ’CÜLER</strong> var.</div> <div><strong>Erbakan</strong> Hocamın ifade ettiği gibi, hep söylüyorum bunu müthiş bir söz; “<strong>Kuklaya değil kuklacıya bakın</strong>…”</div> <div>Kuklanın adı <strong>FETÖ'CÜ</strong> olmuş, <strong>NATO'CU</strong> olmuş, <strong>Atatürkçü</strong> olmuş, <strong>A Cemaati</strong> olmuş, <strong>B Tarikatı</strong> olmuş fark etmiyor. Bu <strong>millilik</strong> vasfını kaybetmiş adamların, <strong>kimin</strong> <strong>ekmeğine</strong> yağ sürdüğü asıl önemli olan…</div> <div><strong>Silahlı</strong> <strong>Kuvvetlerin</strong> sürekli olarak sayısı azalıyor kalitesi düşüyor, <strong>sayısı</strong> <strong>azalan</strong> bir orduda bu kadar <strong>general</strong> yapılıyor.</div> <div>Neden?</div> <div><strong>Generallerin</strong> <strong>mahiyeti</strong> ile ilgili de ciddi manada <strong>tereddüt</strong> var.. Herkes birbirine soruyor.</div> <div>Birçok insan, <strong>karar</strong> <strong>vericilere</strong> özellikle de <strong>Cumhurbaşkanımıza</strong> arz edememekten şikâyetçi.</div> <div>Şahsımız <strong>arz</strong> <strong>etmeyelim</strong> hiç önemli değil ama <strong>Cumhurbaşkanımızla</strong> ömrünü geçirmiş insanlar var. Ağabeylerimiz büyüklerimiz… Bu adamların eline <strong>raporlar</strong> tutuşturuyoruz, bütün ayrıntısıyla muhtevasıyla ama bakıyorsunuz onlar da ulaşamıyor.</div> <div><strong>AK PARTİ,</strong> hükümet olurken en büyük iddialarından bir tanesi “<strong>statükoyu yıkacağız</strong>”dı.</div> <div>Peki, <strong>statükodan</strong> <strong>kastımız</strong> ne bizim?</div> <div>Yani görülen o ki <strong>statükoyu</strong> <strong>yıkmak</strong> yerine <strong>yeni</strong> <strong>bir</strong> <strong>statüko</strong> oluşturuldu. Ama <strong>hükümet</strong> edenler de <strong>farkında</strong> <strong>değil</strong> <strong>gibi</strong> duruyorlar.</div> <div>Düşünün; eskiden “<strong>statükocu”</strong> dediğimiz adamlar üç saat, dört saat <strong>Şura</strong> <strong>Toplantısı</strong> yaparlardı. Şimdi bakıyorsunuz, ben hakikaten merak ediyorum, <strong>Personel</strong> <strong>Genel</strong> <strong>Müdürü</strong>… Bu adamdan genel olarak birçok insan şikâyetçi, özellikle <strong>Savunma</strong> <strong>Bakanlığı’nın</strong> içinde. Peki, bu adamın bağlı olduğu <strong>amir</strong> kim? Bir <strong>Bakan</strong> <strong>Yardımcısı</strong>…</div> <div>Ben şimdi bu <strong>Bakan</strong> <strong>Yardımcımızın</strong> vicdanına, <strong>Cumhurbaşkanımızın</strong> vicdanına soruyorum;</div> <div>- Size gerçekten <strong>General</strong>/<strong>Amiral</strong> yapılacak bir üst rütbeye terfi edecek insanlarla ilgili ayrıntılı bir dosya verildi mi?</div> <div>- Görevlendirilecek insanlarla ilgili <strong>MİT'ten</strong>, <strong>Emniyetten</strong> ilgili raporlar, <strong>Kişisel</strong> <strong>Güvenlik</strong> <strong>Belgeleri</strong> alınmış mı? </div> <div>- Sizin bunları tek tek görme inceleme fırsatınız oldu mu? </div> <div>- Sayın <strong>Bakan</strong> <strong>Yardımcım,</strong> bugün sokakta insanlar diyorlar ki; “<strong>İlgili Bakan Yardımcısı bypas edilmiş, O bu çalışmaların dışında tutulmuş.</strong>” </div> <div>Ben şimdi Sayın <strong>Cumhurbaşkanımıza</strong> soruyorum; </div> <div>“<strong>Sayın Cumhurbaşkanım!.. Sizin imzanızla görevlendirilen ilgili Bakan Yardımcısı, ilgili Personel Genel Müdürü’nden daha mı değersiz, daha mı az kritik?</strong>”</div> <div>Sayın <strong>Cumhurbaşkanım</strong>…</div> <div>Biliyorsunuz, özellikle <strong>Kara</strong> <strong>Kuvvetleri</strong> ve <strong>Hava</strong> <strong>Kuvvetleri’nin</strong> <strong>Personel</strong> <strong>Başkanlıklarında</strong> mevcut <strong>Savunma</strong> <strong>Bakanlığı’nın</strong> <strong>Personel</strong> <strong>Genel</strong> <strong>Müdürü</strong> ile beraber çalışan adamların içinde <strong>FETÖ</strong> <strong>iltisaklı</strong> ya da <strong>FETÖ'ye</strong> <strong>yakın</strong> adamlar çıktı, yerleri değiştirildi.</div> <div>Şimdi siz sorar mısınız bu genel müdüre; “<strong>Hayırdır Sayın Genel Müdür Sayın Paşa nedir bu?</strong>” diye…</div> <div>Bakıyorsunuz yine <strong>general</strong> yapılan adamlara…</div> <div>Adam, üç yıl <strong>İsrail'de</strong> kalmış, oradan başka bir dış ülkeye gitmiş, oradan <strong>Belçika'ya</strong> gitmiş. Bu genç rütbelerde üç kez <strong>daimi</strong> <strong>dış</strong> <strong>görevde</strong> bulunmuş. Enteresandır <strong>FETÖ'cüleri</strong>, <strong>Silahlı</strong> <strong>Kuvvetler’den</strong> atılan <strong>teröristleri</strong> inceleyin. Safahatları ile bu adamların safahatları o kadar çok birbirine benziyor ki!</div> <div>Bir defa <strong>general</strong> demek <strong>operasyon yönetecek adam</strong> demek. Yetmedi <strong>bandocuyu</strong> da <strong>general</strong> yapmışlar. Hangi <strong>operasyonu</strong> yönetecekler bu adamlar çok merak ediyorum.</div> <div>İşin en kötüsünü de <strong>Sayın</strong> <strong>Cumhurbaşkanım</strong> şöyle arz edeyim…</div> <div>İnsanlar <strong>insanlıklarını</strong> kaybetmişler, <strong>şahsiyetlerini</strong> kaybetmişler, <strong>ferasetlerini</strong> kaybetmişler, <strong>ahlaklarını</strong> kaybetmişler. Herkes <strong>birbirinin</strong> <strong>kulağına</strong> fısıldıyor, “<strong>aman benden bir şey çıkmasın!..”, “Aman benim</strong> <strong>söylediğim bilinmesin…”,</strong> “<strong>Aman benim söylediğim duyulmasın!.</strong>.”</div> <div>Sayın <strong>Cumhurbaşkanım;</strong> <strong>Allah</strong> <strong>aşkına</strong> soruyorum sizin vicdanınıza; bu <strong>yalakalık</strong> değil midir, bu <strong>şahsiyetsizlik</strong> değil midir, bu iki <strong>yüzlük</strong> değil midir?</div> <div>Bunca <strong>kusuru</strong> gören adamların bu suskunluğu <strong>münafıklık</strong> değil de nedir?</div> <div>Bizimle yaşıt bizden yaşça büyük <strong>Ağabey</strong> dediğimiz adamların böyle silikleşmesi, böyle <strong>acz</strong> <strong>içine</strong> düşmeleri beni o kadar yaralıyor ki!</div> <div><strong>Sayın</strong> <strong>Cumhurbaşkanım</strong>, vicdanınıza soruyorum; siz bundan <strong>yaralanmıyor</strong> musunuz, bundan <strong>üzüntü</strong> duymuyor musunuz? Bu adamlar ne ara <strong>bu</strong> <strong>hale</strong> geldi ve bu geldikleri durumda siz hiç kendinizde kusur aramıyor musunuz?</div> <div><strong>12</strong> <strong>Eylül</strong> <strong>1980</strong> öncesi <strong>Ülkücülerin</strong> “<strong>Kürşad</strong> <strong>Marşı</strong>” vardı. “<strong>Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz!”</strong> diye başlardı.</div> <div>En başa döndük şu anda.</div> <div>Maalesef <strong>yufka</strong> <strong>yüreklilerle</strong> çetin yollar gerçekten aşılmıyor. <strong>FETÖ'cüler</strong> <strong>operasyon</strong> yapıyor <strong>savunma</strong> <strong>sanayiinde</strong> yapıyorlar, <strong>Savunma</strong> <strong>Bakanlığında</strong> yapıyorlar, <strong>Maliye</strong> <strong>Bakanlığı’nda</strong> yapıyorlar, <strong>Gelirler</strong> <strong>İdaresi</strong> <strong>Başkanlığı’nda</strong> yapıyorlar…</div> <div>Bakın düşünebiliyor musunuz ya <strong>Deli</strong> <strong>Dumrul</strong> gibi suyun başının tutulduğu yeri yine tutacaklar… Şunu yapacaklar. “<strong>Gel bakalım iş adamı devlete 10 milyon borcun var, cemaate 8 milyon ver, konuyu çöz…”</strong> diyecekler.</div> <div><strong>Sayın</strong> <strong>Cumhurbaşkanım,</strong> bunları biz kim adına seyredeceğiz? Sizin <strong>milli</strong> bir insan olduğunuzu kabul ediyoruz. Sizin bir <strong>Milli</strong> <strong>Güç</strong> <strong>Unsuru</strong> olduğunuzu bu millet için biliyoruz. Bunun için mücadele ediyoruz… Ama artık şu noktadayız; sizi ne size bırakmalıyız ne de çevrenizi kuşatanlara bırakmamalıyız.</div> <div><strong>Sayın</strong> <strong>Cumhurbaşkanım</strong>.</div> <div>Bakın biz <strong>arz</strong> <strong>ediyoruz</strong> ve <strong>sorumluluklarımızdan</strong> az çok kurtuluyoruz. Çevrenizdeki insanlar, arkadaşlarınız, size <strong>dosya</strong> <strong>çıkartmayanlar</strong>, <strong>dosyaları</strong> kendilerine göre <strong>eleyip</strong> <strong>çıkartanlar</strong>, <strong>yanlış</strong> yönlendirenler, <strong>doğru</strong> <strong>bilgi</strong> vermeyenler… Yarın <strong>Mahkeme-i Kübra'da</strong> o dağda aç-susuz <strong>şehit</strong> olan <strong>Mehmetçik</strong>, fabrikalarda, tarlalarda çalışanlar… Bunların hepsi bu insanlara hesap soracaklar.</div> <div><strong>Sayın Cumhurbaşkanım…</strong></div> <div><strong>Silahlı</strong> <strong>Kuvvetler’den</strong> getirdiğim iki tane cümle var. Bunlardan bir tanesi “<strong>İtimat kontrole mani değildir</strong>.” Kendiniz kontrol edemiyorsunuz, zamanınız yok, yorgunsunuz, perişan durumdasınız… Bunların hepsi kabul. Ama <strong>kontrol</strong> <strong>mekanizması</strong> oluşturun <strong>mevcut</strong> <strong>kontrol</strong> <strong>mekanizmalarınız</strong> iş yapmıyorlarsa çağırın onları uyarın. İş yapacak insanlarla bu kontrol mekanizmalarınızı oluşturun.</div> <div>Eski <strong>dâvâ</strong> arkadaşlarınızdan bir “<strong>TEKLİF VE İSTİŞARE KURULU</strong>” oluşturun ki, onlar da size bilgi sunabilsin.</div> <div>Özellikle bir daha arz ediyorum, <strong>2023-2024 Yüksek Askerî Şurası’</strong>ndaki kararlar ve <strong>general</strong> yapılanlar, <strong>üst</strong> <strong>rütbeye</strong> terfi edenler, <strong>emekli</strong> edilenler lütfen elden geçirilsin. <strong>MİT</strong>, <strong>Emniyet</strong> ve mevcut <strong>Savunma</strong> <strong>Bakanlığı</strong> unsurları yeniden rapor versinler, yeniden ve bu raporların altındaki <strong>imzalar</strong> dâhil lütfen inceletiniz…</div> <div>Hürmetle arz ederim.</div> <div>.</div> <div><strong>Emekli Yarbay Halil Mert, dikGAZETE.com</strong></div> <div>-Strateji ve Yönetim Uzmanı-</div> <div>Yazıyı buradan izleyebilirsiniz:</div> <div>https://youtu.be/V9AD5cogjRg</div> <div></div> <div>.</div> <div></div>