Görme, işitme veya hareket etme duyusunu kaybeden bireylere sunulacak imkânlar, engelli bireylerin içinde bulundukları zorlu süreci kolaylaştırmak, onların yaşama kalitesinin artmasına sebep olacaktır. 

Şırnak’ta vatani görevini yaparken, mayına basması sonucu ayağını kaybeden Ahmet Ali Özduman’ın hayat hikâyesini okurken, Süper Lig’de zirve mücadelesi veren Başakşehir ve diğer futbol takımıyla bağlantı kurmaya çalıştım...

BAŞAKŞEHİRSPOR, TESİSLERİ...

Ligin iki güzide takımı Galatasaray ile Medipol Başakşehirspor takımları Fatih Terim Stadyumunda karşılaşıyorlardı. 

Tesisleşme konusunda geleceğe yatırım yapan ve hiçbir fedakârlıktan kaçınmadığı görünen Başakşehirspor yönetimi, engelli bireylerin futbol oynaması konusunda yatırım yapamaz mı? 

Bize sorsanız, Medipol Başakşehirspor’un engellilere futbol oynatma konusunda o kadar çok sebebi var ki! 

Kulüp yönetimi sadece "Başakşehir’in marka değerini artırmak için değil, Türk futboluna yeni yıldızlar kazandırma politikası izliyor" izlenimi veriyor gibi olsa da, altyapıya daha çok yönelmesi, işitme ve görme engelli sporcuların bünyelerinde faaliyet gösterilecek olması, halkın daha çok teveccühünü alan bir Başakşehir’in marka değerinin artmasına sebep olacaktır... 

HANGİ İLAÇ SPORDAN DAHA ETKİLİ...

Doğuştan, iş kazası, hastalıktan dolayı veya vatani görevi sırasında gözünü, ayağını kaybeden vatandaşların, içinde yer aldıkları sıkıntılı ruh halinden sıyrılıp, hareket kabiliyetlerini sergilemeleri sonucunda, tedavi süreçlerinde hangi ilaç spordan daha etkili olabilir ki! 

Ne diyor gazimiz Ahmet Ali Özduman; "Bacağıma takılan protez ile hayatımı sürdürmeye çalıştım. Psikolojik sıkıntılarımı üstesinden gelmek için, 2003 yılında tanıştığım ampute futbolla kafamdaki sıkıntıları attım. Rehabilitasyon amaçlı başladığım spor hayatı beni ve tüm engelli vatandaşların sosyalleşmelerini sağlıyor. Hayata pozitif bakmalarını sağlıyor. O nedenle herkese spor için tavsiyede bulunuyorum…"

Mesaj da, yapılması gereken icraatlar da o kadar açık ve net ki. Engelli vatandaşın spor vasıtasıyla tedavi görmesine kimin ne itirazı olabilir ki!

Sık sık tekrarlanan "Şu yabancı futbolcuya kaç para veriyorsunuz, engelli sporcuların maliyeti ne olur ki?" gibi itirazları yapmak da istemiyoruz.

Çünkü, olması gereken icraat… 

Gurur ve vicdanları zedeleyen bu tür benzetme ve yansımalara daha fazla muhatap olmamak için, olması gerektiği şekilde hareket etmek gerekiyor. 

İşte size Türkiye Futbol Federasyonu örneği. 

İşitme ve Görme Engelliler Federasyonuyla ortak yürütülen futbol projeleri sayesinde, binlerce engellinin, çok iyi şartlarda futbol oynaması sağlanıyor. 

Müsabakalar TRT ve diğer yayın organlarından canlı yayınlanarak, engelliler konusunda ‘farkındalık’ oluşturuluyor…

Medipol Başakşehir ile Galatasaray arasında oynanan ve Başakşehir’in Galatasaray’ı devirerek adını çeyrek finale yazdırdığı Türkiye Kupası maçını izlerken, bu maç öncesi her iki takımın Ampute veya İşitme Engelli futbol takımlarının olabileceği ve gösteri maçı yapabileceklerini düşündüm.

Neden olmasın ki… 

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com

Görme, işitme veya hareket etme duyusunu kaybeden bireylere sunulacak imkânlar, engelli bireylerin içinde bulundukları zorlu süreci kolaylaştırmak, onların yaşama kalitesinin artmasına sebep olacaktır. 

Şırnak’ta vatani görevini yaparken, mayına basması sonucu ayağını kaybeden Ahmet Ali Özduman’ın hayat hikâyesini okurken, Süper Lig’de zirve mücadelesi veren Başakşehir ve diğer futbol takımıyla bağlantı kurmaya çalıştım...

BAŞAKŞEHİRSPOR, TESİSLERİ...

Ligin iki güzide takımı Galatasaray ile Medipol Başakşehirspor takımları Fatih Terim Stadyumunda karşılaşıyorlardı. 

Tesisleşme konusunda geleceğe yatırım yapan ve hiçbir fedakârlıktan kaçınmadığı görünen Başakşehirspor yönetimi, engelli bireylerin futbol oynaması konusunda yatırım yapamaz mı? 

Bize sorsanız, Medipol Başakşehirspor’un engellilere futbol oynatma konusunda o kadar çok sebebi var ki! 

Kulüp yönetimi sadece "Başakşehir’in marka değerini artırmak için değil, Türk futboluna yeni yıldızlar kazandırma politikası izliyor" izlenimi veriyor gibi olsa da, altyapıya daha çok yönelmesi, işitme ve görme engelli sporcuların bünyelerinde faaliyet gösterilecek olması, halkın daha çok teveccühünü alan bir Başakşehir’in marka değerinin artmasına sebep olacaktır... 

HANGİ İLAÇ SPORDAN DAHA ETKİLİ...

Doğuştan, iş kazası, hastalıktan dolayı veya vatani görevi sırasında gözünü, ayağını kaybeden vatandaşların, içinde yer aldıkları sıkıntılı ruh halinden sıyrılıp, hareket kabiliyetlerini sergilemeleri sonucunda, tedavi süreçlerinde hangi ilaç spordan daha etkili olabilir ki! 

Ne diyor gazimiz Ahmet Ali Özduman; "Bacağıma takılan protez ile hayatımı sürdürmeye çalıştım. Psikolojik sıkıntılarımı üstesinden gelmek için, 2003 yılında tanıştığım ampute futbolla kafamdaki sıkıntıları attım. Rehabilitasyon amaçlı başladığım spor hayatı beni ve tüm engelli vatandaşların sosyalleşmelerini sağlıyor. Hayata pozitif bakmalarını sağlıyor. O nedenle herkese spor için tavsiyede bulunuyorum…"

Mesaj da, yapılması gereken icraatlar da o kadar açık ve net ki. Engelli vatandaşın spor vasıtasıyla tedavi görmesine kimin ne itirazı olabilir ki!

Sık sık tekrarlanan "Şu yabancı futbolcuya kaç para veriyorsunuz, engelli sporcuların maliyeti ne olur ki?" gibi itirazları yapmak da istemiyoruz.

Çünkü, olması gereken icraat… 

Gurur ve vicdanları zedeleyen bu tür benzetme ve yansımalara daha fazla muhatap olmamak için, olması gerektiği şekilde hareket etmek gerekiyor. 

İşte size Türkiye Futbol Federasyonu örneği. 

İşitme ve Görme Engelliler Federasyonuyla ortak yürütülen futbol projeleri sayesinde, binlerce engellinin, çok iyi şartlarda futbol oynaması sağlanıyor. 

Müsabakalar TRT ve diğer yayın organlarından canlı yayınlanarak, engelliler konusunda ‘farkındalık’ oluşturuluyor…

Medipol Başakşehir ile Galatasaray arasında oynanan ve Başakşehir’in Galatasaray’ı devirerek adını çeyrek finale yazdırdığı Türkiye Kupası maçını izlerken, bu maç öncesi her iki takımın Ampute veya İşitme Engelli futbol takımlarının olabileceği ve gösteri maçı yapabileceklerini düşündüm.

Neden olmasın ki… 

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com