CIA Direktörü Gina Haspel, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’daki Suudi Arabistan konsolosluğunda öldürülmesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında Trump’ın isteği üzerine Salı akşamı Türkiye’ye geldi. 

Görünürdeki sebep bu.

Ama perde arkasındaki gelişmelere bakılırsa Türkiye’deki yönetim krizinin alarm vermesi bence bu ziyaretin en önemli gerekçesi.

Danıştay’ın ‘Andımız’ kararı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “-Cumhur İttifakı’nın kendileri açısından son bulduğunu” söylemesi, taşları yerinden oynattığı gibi Türkiye’de yeni bir yönetim arayışının kapısını aralamakla kalmıyor, kuvveden fiile geçiyor. 

Gına Haspel, ayağının tozu ile önce FBI ve CIA’nın Ankara’daki ofis başkanlarından ABD Büyükelçilik binasında brifing aldı.

Ankara’daki siyasi dengeler, Türk ordusunun Suriye’deki hareketliliği ve olası Menbiç operasyonu, Cemal Kaşıkçı cinayeti, Ankara Moskova ilişkileri, Güney Akdeniz’deki doğal gaz ve petrol eksenli gelişmeler ile İran’daki durum başta olmak üzere birçok konu masaya yatırıldı. 

Ardından Haspel, MİT Başkanı ile de bilgi alışverişinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gina Haspel’i Beştepe’de kabul etmesi de bekleniyor. 

SUUDİLER, DEBELENDİKÇE BATAĞA SAPLANIYOR...

Kaşıkçı cinayeti üzerinden Ankara - Riyad - Washington üçgeninde ilginç diyaloglar yaşanıyor. 

Temaslar basit bir dedektiflik paylaşımının ötesinde. 

ABD ve Suudi Arabistan’ın bölgedeki işbirliğini yakından ilgilendirir mahiyette. 

ABD, İran’a yönelik operasyonların maliyetini ve taşeronluğunu Suudrejimine yıkmak için uğraşıyor. 

Ayrıca, Suriye’deki DAEŞ/El Nusra ve PYD/YPG terör örgütlerinin finansörü Suud sermayesi. 

Suudiler, Amerikalıların zorlamasıyla girdikleri bu süreçten bir an önce çıkmak isteseler de paçayı kaptırdıklarından debelendikce batağa saplanıyorlar.

ABD, SUUD REJİMİNE HEM SOPA GÖSTERİYOR HEM HAVUÇ UZATIYOR...

Türk güvenlik ve haber alma birimlerinin fiziki ve teknik takip neticesinde elde ettiği, ses ve görüntü kayıtlarının yanısıra konsolusluk çalışanlarının ifadeleri, Suudi Arabistan yönetimini köşeye sıkıştırdı. 

Türk yetkililerin açıklamalarıyla dünya kamuoyunun gözleri Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine çevrildi. 

Amerikalı sığır çobanları da bu elim olayı kendi çıkarları için kullanmayı amaçladıklarından, Suud rejimine hem sopa gösteriyor hem havuç uzatıyor. 

AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın grup toplantısında Kaşıkçıcinayetinde ismi geçen Suudi diplomatların olay yeri İstanbul’da yargılanması gerektiğini belirtmesi, Türkiye’nin bu işin peşini bırakmayacağını gösteriyor. 

Derler ya "Baba bir hırsız yakaladım... Oğlum getir... Gelmiyor baba... Bırak gitsin… Gitmiyor baba…" Bu durum da tam böyle.

GİNA HASPEL, ANKARA'DA İKEN "MÜHTEDİ AMERİKALI KADIN" KİMLİĞİ İLE İSLAMİ CEMAATLERLE İLGİLİ BİLGİ DE TOPLADI...

Haspel, Türkçe, Farsça ve Rusça biliyor. 

Haspel; Türkçe’yi 2000 yılında CIA’in Ankara merkezinde istasyon şef yardımcısı olarak çalışırken öğrenmişti.

1 Ekim 1956 doğumlu Gina Cheri Haspel, genlerinin ve biyolojik özelliklerinin yüzde 92.08’i, Beyaz veya Kafkas, yüzde 4.95’i Hispanik yani İspanyol olan bir aileden geliyor. 

Gina Haspel’in istihbarat dünyasındaki tecrübesi 30 yıldan fazla. 

CIA Londra İstasyon Şefi olmadan önce Orta Avrupa, Türkiye ve Orta Asya’nın bulunduğu bölgelerde uzun süreli yurtdışı hizmetlerde bulundu. 

Usame Bin Ladin’in yakın çevresine sokulan ender isimlerden.

Türkiye’de bulunduğu yıllarda İstanbul’da mühtedi Amerikalı kadın kimliğiyle İslami cemaatlerle ilgili bilgi topladı. 

Türkçe ve Farsça'sı oldukça iyi olan Gına Haspel, İstanbul ve Ankara’yı yakından tanıyor. 

Haspa pardon Haspel, hasbelkader servisinin elde ettiği bilgi ve analizleri "bir numara" ile paylaşmak için geldi! 

Demek, korku Amerika’yı sarmış!

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Twitter: @oc32oc32

CIA Direktörü Gina Haspel, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul’daki Suudi Arabistan konsolosluğunda öldürülmesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında Trump’ın isteği üzerine Salı akşamı Türkiye’ye geldi. 

Görünürdeki sebep bu.

Ama perde arkasındaki gelişmelere bakılırsa Türkiye’deki yönetim krizinin alarm vermesi bence bu ziyaretin en önemli gerekçesi.

Danıştay’ın ‘Andımız’ kararı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “-Cumhur İttifakı’nın kendileri açısından son bulduğunu” söylemesi, taşları yerinden oynattığı gibi Türkiye’de yeni bir yönetim arayışının kapısını aralamakla kalmıyor, kuvveden fiile geçiyor. 

Gına Haspel, ayağının tozu ile önce FBI ve CIA’nın Ankara’daki ofis başkanlarından ABD Büyükelçilik binasında brifing aldı.

Ankara’daki siyasi dengeler, Türk ordusunun Suriye’deki hareketliliği ve olası Menbiç operasyonu, Cemal Kaşıkçı cinayeti, Ankara Moskova ilişkileri, Güney Akdeniz’deki doğal gaz ve petrol eksenli gelişmeler ile İran’daki durum başta olmak üzere birçok konu masaya yatırıldı. 

Ardından Haspel, MİT Başkanı ile de bilgi alışverişinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gina Haspel’i Beştepe’de kabul etmesi de bekleniyor. 

SUUDİLER, DEBELENDİKÇE BATAĞA SAPLANIYOR...

Kaşıkçı cinayeti üzerinden Ankara - Riyad - Washington üçgeninde ilginç diyaloglar yaşanıyor. 

Temaslar basit bir dedektiflik paylaşımının ötesinde. 

ABD ve Suudi Arabistan’ın bölgedeki işbirliğini yakından ilgilendirir mahiyette. 

ABD, İran’a yönelik operasyonların maliyetini ve taşeronluğunu Suudrejimine yıkmak için uğraşıyor. 

Ayrıca, Suriye’deki DAEŞ/El Nusra ve PYD/YPG terör örgütlerinin finansörü Suud sermayesi. 

Suudiler, Amerikalıların zorlamasıyla girdikleri bu süreçten bir an önce çıkmak isteseler de paçayı kaptırdıklarından debelendikce batağa saplanıyorlar.

ABD, SUUD REJİMİNE HEM SOPA GÖSTERİYOR HEM HAVUÇ UZATIYOR...

Türk güvenlik ve haber alma birimlerinin fiziki ve teknik takip neticesinde elde ettiği, ses ve görüntü kayıtlarının yanısıra konsolusluk çalışanlarının ifadeleri, Suudi Arabistan yönetimini köşeye sıkıştırdı. 

Türk yetkililerin açıklamalarıyla dünya kamuoyunun gözleri Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine çevrildi. 

Amerikalı sığır çobanları da bu elim olayı kendi çıkarları için kullanmayı amaçladıklarından, Suud rejimine hem sopa gösteriyor hem havuç uzatıyor. 

AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın grup toplantısında Kaşıkçıcinayetinde ismi geçen Suudi diplomatların olay yeri İstanbul’da yargılanması gerektiğini belirtmesi, Türkiye’nin bu işin peşini bırakmayacağını gösteriyor. 

Derler ya "Baba bir hırsız yakaladım... Oğlum getir... Gelmiyor baba... Bırak gitsin… Gitmiyor baba…" Bu durum da tam böyle.

GİNA HASPEL, ANKARA'DA İKEN "MÜHTEDİ AMERİKALI KADIN" KİMLİĞİ İLE İSLAMİ CEMAATLERLE İLGİLİ BİLGİ DE TOPLADI...

Haspel, Türkçe, Farsça ve Rusça biliyor. 

Haspel; Türkçe’yi 2000 yılında CIA’in Ankara merkezinde istasyon şef yardımcısı olarak çalışırken öğrenmişti.

1 Ekim 1956 doğumlu Gina Cheri Haspel, genlerinin ve biyolojik özelliklerinin yüzde 92.08’i, Beyaz veya Kafkas, yüzde 4.95’i Hispanik yani İspanyol olan bir aileden geliyor. 

Gina Haspel’in istihbarat dünyasındaki tecrübesi 30 yıldan fazla. 

CIA Londra İstasyon Şefi olmadan önce Orta Avrupa, Türkiye ve Orta Asya’nın bulunduğu bölgelerde uzun süreli yurtdışı hizmetlerde bulundu. 

Usame Bin Ladin’in yakın çevresine sokulan ender isimlerden.

Türkiye’de bulunduğu yıllarda İstanbul’da mühtedi Amerikalı kadın kimliğiyle İslami cemaatlerle ilgili bilgi topladı. 

Türkçe ve Farsça'sı oldukça iyi olan Gına Haspel, İstanbul ve Ankara’yı yakından tanıyor. 

Haspa pardon Haspel, hasbelkader servisinin elde ettiği bilgi ve analizleri "bir numara" ile paylaşmak için geldi! 

Demek, korku Amerika’yı sarmış!

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Twitter: @oc32oc32