Çiplenme bu işte! ‘mRNA’ aşıları bir kez başlatılınca insan artık insan olmayacak!

Çiplenme bu işte! ‘mRNA’ aşıları bir kez başlatılınca insan artık insan olmayacak!

Sahipleneni az olsa bile, hakikate hürmet etmekten vaz mı geçeceğiz?

“İlme müntesip olanlar, tağutların malzemesi haline geldikleri vakit; ilim ehli, “doktor” adı altında hakkı batıla devşirerek insanları ifsad ederler.

Bu vaziyet bu izzetli dinin, hidayet ve sebatın kadrini bilmeyenlerin imtihan edildikleri hastalığın ta kendisidir.” -Süleyman el’Ulvan…-

Bu kelamı okuduktan sonra, gelin Prof. Dr Gülümser (Heper) hocanın “mRNA” (Messenger RNA) aşıları hakkında ettiği sözlere bakalım;

“mRNA aşıları konusunda plan, Genetiği Değiştirilmiş Gıdalardan sonra, Genetiği Değiştirilmiş İnsanlar üzerine yapılmakta.

Uzun süreli etkilerin çalışması yok.

Hitler'in üstün insan projesinde bile çok daha insana özgü komponentler vardı.

Elon Musk denilen bir ruh hastasının Transhuman projesi bu.

‘mRNA’ aşıları bir kez başlatılınca insan artık insan olmayacak!

Bu bir TANRILAŞMA(!) projesi.

Genetiği Değiştirilmiş Gıdaları yaşatabilmek için kullanılan pestisitler, herbisitler gibi bizleri yaşatmak için sonsuz ilaç projesi eklenecek.

Diğer bir gerçek de şu;

- Aşı teknolojisinde kullanılan lusiferaz enzimi, dijital ortamda görünen bir ışık sağlayacak.

Çiplenme bu işte.

mRNA aşılarına HAYIR!..”

Bebeklere vurulan aşılarda da bu yöntem var mı yok mu? 

Biz bu güvensizlikle söylenenlere nasıl inanabiliriz?

Herkes şapkasını önüne koysun.

*

Sırf maske yasağını eleştirdik diye!..

Devletin maske yasağına karşı konuşuyormuşum tek sebep bu!

Arkadaş; bu devlet, vergisini verdiğin takdirde genelev de açtırıyor!

Alkol de sattırıyor!

Domuz da sattırıyor!

Sen bir Müslüman olarak bunlara sırf “devletin yasası var” diye “Eyvallah” mı çekiyorsun!

Yoksa eleştiriyor, asla kabul etmiyor musun?

Böyle bir dalkavukluk olur mu!

Sırf maske yasağını eleştirdik diye ne namusumuz, ne dinimiz, ne FETÖ’cülüğümüz kaldı; ayıptır ya!

Bu devlette her sene yan etkileri yüzünden, yanlış tedaviler yüzünden yüzlerce ilaç toplatılıyor.

Konuşmayalım mı bunları?

*

Çünkü ben, maske kullanmayı bilmiyorum!..

“Kullanılan her tıbbi araç-gereç özel ‘Tıbbi atık’ isimli kutularda toplanır.

Alkolle, iğne ucu kadar kanınızın silindiği pamuktan, takılan eldivenden, ‘MASKE’ye kadar..

Çünkü bunlar ‘evsel atık’ değildir, tehlike arz eder.

Bugün zorunlu kılınan maskeler, ‘tükürüklerimizin’ bulaştığını da hesap edersek ‘biyolojik atık’ kapsamına girer ve tüm hayatı durduracak devasa bir virüs karşısında her birinin özel atık kutularında toplanması gerekir!

Bana zorunlu kılınan maskenin, ‘BİYOLOJİK TEHLİKE KUTUSU’nda toplanması gerekir.

Çünkü ben, maske kullanmayı bilmiyorum. 

Gözeneklerinde koloni oluşturan virüsün, hayatım için daha büyük tehlike arz edeceğinden haberim yok!..” diyerek düşündü kadın, mutfağındaki sarı bezi sıkıp tezgahına sererken..

*

Siz sapla samanı ayıramadıkça daha bu iyi günler!..

Onları uyaran profesör, sırf CHP’li diye itibar etmeyen halk, ateist olan ve tanrıcılık(!) oynayanların telkinlerine tek tek uyup, yine onlardan aşı bekliyor. 

Bill Gates amelde Hanefi, itikadda Maturidi, siyasette AK Partili çünkü.

Zamanında bu ülkenin ülkücü, solcu eczacıları, ülkeye bu necislerin girmemesi için el birliği yapmış hepside dükkanların da aynı kurşunla suikast edilmişti!

Kendi tarihinizden haberiniz yok.

1979/MHP İl Başkanı Cemil Çöllü!

1979/CHP İl Başkanı Mete Erdem!

Neydi bu adamların ortak paydası?

Siz sapla samanı ayıramadıkça daha bu iyi günler.

Kadın CHP’liymiş, gittiğiniz ve reçetelerine uyduğunuz bütün doktorlar sizinle aynı görüşte dimi?

Sizi uyaran herkesi yoruyor, hırpalıyorsunuz.

Bu saatten sonra yaşanacak her şeyi hak ediyoruz, vesselam.

.

Yağmur (Mirzayeva) İbiç, dikGAZETE.com

Sahipleneni az olsa bile, hakikate hürmet etmekten vaz mı geçeceğiz?

“İlme müntesip olanlar, tağutların malzemesi haline geldikleri vakit; ilim ehli, “doktor” adı altında hakkı batıla devşirerek insanları ifsad ederler.

Bu vaziyet bu izzetli dinin, hidayet ve sebatın kadrini bilmeyenlerin imtihan edildikleri hastalığın ta kendisidir.” -Süleyman el’Ulvan…-

Bu kelamı okuduktan sonra, gelin Prof. Dr Gülümser (Heper) hocanın “mRNA” (Messenger RNA) aşıları hakkında ettiği sözlere bakalım;

“mRNA aşıları konusunda plan, Genetiği Değiştirilmiş Gıdalardan sonra, Genetiği Değiştirilmiş İnsanlar üzerine yapılmakta.

Uzun süreli etkilerin çalışması yok.

Hitler'in üstün insan projesinde bile çok daha insana özgü komponentler vardı.

Elon Musk denilen bir ruh hastasının Transhuman projesi bu.

‘mRNA’ aşıları bir kez başlatılınca insan artık insan olmayacak!

Bu bir TANRILAŞMA(!) projesi.

Genetiği Değiştirilmiş Gıdaları yaşatabilmek için kullanılan pestisitler, herbisitler gibi bizleri yaşatmak için sonsuz ilaç projesi eklenecek.

Diğer bir gerçek de şu;

- Aşı teknolojisinde kullanılan lusiferaz enzimi, dijital ortamda görünen bir ışık sağlayacak.

Çiplenme bu işte.

mRNA aşılarına HAYIR!..”

Bebeklere vurulan aşılarda da bu yöntem var mı yok mu? 

Biz bu güvensizlikle söylenenlere nasıl inanabiliriz?

Herkes şapkasını önüne koysun.

*

Sırf maske yasağını eleştirdik diye!..

Devletin maske yasağına karşı konuşuyormuşum tek sebep bu!

Arkadaş; bu devlet, vergisini verdiğin takdirde genelev de açtırıyor!

Alkol de sattırıyor!

Domuz da sattırıyor!

Sen bir Müslüman olarak bunlara sırf “devletin yasası var” diye “Eyvallah” mı çekiyorsun!

Yoksa eleştiriyor, asla kabul etmiyor musun?

Böyle bir dalkavukluk olur mu!

Sırf maske yasağını eleştirdik diye ne namusumuz, ne dinimiz, ne FETÖ’cülüğümüz kaldı; ayıptır ya!

Bu devlette her sene yan etkileri yüzünden, yanlış tedaviler yüzünden yüzlerce ilaç toplatılıyor.

Konuşmayalım mı bunları?

*

Çünkü ben, maske kullanmayı bilmiyorum!..

“Kullanılan her tıbbi araç-gereç özel ‘Tıbbi atık’ isimli kutularda toplanır.

Alkolle, iğne ucu kadar kanınızın silindiği pamuktan, takılan eldivenden, ‘MASKE’ye kadar..

Çünkü bunlar ‘evsel atık’ değildir, tehlike arz eder.

Bugün zorunlu kılınan maskeler, ‘tükürüklerimizin’ bulaştığını da hesap edersek ‘biyolojik atık’ kapsamına girer ve tüm hayatı durduracak devasa bir virüs karşısında her birinin özel atık kutularında toplanması gerekir!

Bana zorunlu kılınan maskenin, ‘BİYOLOJİK TEHLİKE KUTUSU’nda toplanması gerekir.

Çünkü ben, maske kullanmayı bilmiyorum. 

Gözeneklerinde koloni oluşturan virüsün, hayatım için daha büyük tehlike arz edeceğinden haberim yok!..” diyerek düşündü kadın, mutfağındaki sarı bezi sıkıp tezgahına sererken..

*

Siz sapla samanı ayıramadıkça daha bu iyi günler!..

Onları uyaran profesör, sırf CHP’li diye itibar etmeyen halk, ateist olan ve tanrıcılık(!) oynayanların telkinlerine tek tek uyup, yine onlardan aşı bekliyor. 

Bill Gates amelde Hanefi, itikadda Maturidi, siyasette AK Partili çünkü.

Zamanında bu ülkenin ülkücü, solcu eczacıları, ülkeye bu necislerin girmemesi için el birliği yapmış hepside dükkanların da aynı kurşunla suikast edilmişti!

Kendi tarihinizden haberiniz yok.

1979/MHP İl Başkanı Cemil Çöllü!

1979/CHP İl Başkanı Mete Erdem!

Neydi bu adamların ortak paydası?

Siz sapla samanı ayıramadıkça daha bu iyi günler.

Kadın CHP’liymiş, gittiğiniz ve reçetelerine uyduğunuz bütün doktorlar sizinle aynı görüşte dimi?

Sizi uyaran herkesi yoruyor, hırpalıyorsunuz.

Bu saatten sonra yaşanacak her şeyi hak ediyoruz, vesselam.

.

Yağmur (Mirzayeva) İbiç, dikGAZETE.com