Futbolda Ampute dalında kazanılan zafer ne ilk ne son olacak
Futbolda Ampute dalında kazanılan zafer ne ilk ne son olacak
- 15-10-2017 10:40
- 408
- 15-10-2017 10:40
- 408
Futbolda Milli Takımın başarısızlığı bir anda engelli sporunu ön plana çıkardı.
Bu gerçeği hiç kimse inkâr edemez.
Öyle olmasaydı, ülkemizde yapılacak olan Ampute Futbol Şampiyonası eleme maçları Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Riva antrenman sahasında yapılır mıydı?
Sanmıyorum.
Ampute Milli Takımız finale yükselmese, takımımızın kaptanı, gazimiz Osman Çakmak kardeşimiz ‘Beşiktaş Vodafone Park’ta oynamak istiyoruz!’ çağrısı yapmasa sonuç böyle olur muydu?
Mümkün değil.
Öyle ise geriye ne kalıyor; ‘Biz sadece final maçları/başarı/mutluluklarında değil, ‘engel’ tanımayan kahramanların her daim yanlarında olmak zorundayız.
Peki bunu nasıl başaracağız?...
DERSLİK HAYAT HİKÂYELERİ
Öğrencilerimiz için bugünlerde lise (TEOG) ve üniversiteye giriş (YGS) sınav türü konuşuluyor.
Bu tartışmanın en önemli nedeni, gelecek neslimizin daha iyi şartlarda yetişmesini sağlamak.
Madem ülke insanımıza hizmet, öncelikleri görevlerimiz arasında yer almalı, öyle ise ne ‘laf’ ebeliğine, ne de ‘deneme’ yanılma ile zaman kaybetmeye vaktimiz var.
‘Bu konu ile engellilerin ne alakası var?’ şeklinde düşünülebilir.
Burada devreye yaşanmış hayat hikâyeleri giriyor.
Trafik kazasında ayağını kaybeden Alican, tarlada saman makinasına ayağını kaptıran Mehmet, doğuştan ayağı olmayan Feyyaz, Serkan ve Rahmi, yine doğuştan bir bacağı kısa olan Muhammet ve Ömer, beş yaşında trafik kazası sonucunda ayağını kaydeden Barış, motosiklet kazasında ayağını kaybeden Fatih, kazada ayağına taş düşen Kemal, doğuştan sağ kolu kısa olan Selim ve Şırnak’ta hain terör örgütlerinin döşediği mayına basınca sol ayağını kaybeden takım kaptanı Osman Çakmak.
Şimdi Ampute futbolunda Avrupa’ya meydan okumanın adı ‘Ayakla değil yürekle kazanılan şampiyonluk’ oluyor.
Ne olacak şimdi duygu dolu anları gözyaşlarıyla mı taçlandıracağız!
Varsın olsun.
Bu hislerimizdeki bizi biz yapan merhamet duygusunun dışa yansıması.
Ülke insanımız bu samimi duygularını, 15 Temmuz gecesi harekete geçirip, hainlere karşı tanka / bombalara / silahlara karşı koyarak, kahramanlık destanı yazmadı mı?
Alnı öpülesi yiğitlere ne kadar teşekkür etsek azdır…
KİMLER SEVİNMEYİ VE ÖVÜNMEYİ HAKEDİYOR?
Ampute Avrupa Şampiyonluğu’nun kazanılmasıyla, ‘engeline’ rağmen özveri, fedakârlık ve başarı örneği sergileyen vatan evlatlarımızı yakından tanıma imkânı bulduk.
Halbuki sadece özel gün ve süreçlerin dışında kucak açmak gerekiyor, sadece ayakları dışında zihinsel, görme, işitme ve bedensel uzvunu kaybeden vatandaşlarımıza.
Onlara imkân ve görev verildiğinde neleri başarabileceklerini bizlere gösterdiler.
Gerek görme, gerekse işitme engeli bulunan sporcuların geçmişte aldıkları sıra dışı başarılara baktığımızda futbolda Ampute dalında kazanılan zafer ne ilk ne son olacak.
Öyle ise asıl görev şimdi başlıyor.
Engelli vatandaşların ‘sporla’ tanışmaları için kendilerine imkân tanınmalı.
Bunu yapacak olan kamu ve özel kurum ve kuruluşlardır.
Örneğin Belediyeler...
Türkiye’de yer alan belediyelerin aynı çatı altında toplayan Türkiye Belediyeler Birliği’ne çok iş düşüyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Dr. Kadir Topbaş’tan görevi devralan Birlik Başkanı Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’in yapacağı çalışmayla / çağrısıyla, engellilere sunulan spor hizmeti geniş bir kesime, sürekliliği esas alınarak uygulanabilir.
Böylelikle daha fazla vatandaşımız tedavi (rehabilitasyon) amaçlı başladığı spor dalında hem sağlığına kavuşacak, hem de bugün ayakta alkışlanacak başarılara imza atacak.
Bu görevi daha başka kim üstlenecek?
Sporcuların yer aldığı kulüpler de bir o kadar dikkat çekici.
Şahinbey Belediyesi 6 sporcuyla ilk sırada yer alırken, Türk Silahlı Kuvvetleri, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Pendik Belediyesi, Yeditepe Spor Kulüpleri’nin yanı sıra, Süper Lig’de mücadele eden Osmanlıspor’un desteğini alan Osmanlı Engelli Spor Kulübü’nden 1’er futbolcu yer alıyor.
Diğer Süper Lig takımları Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray, Trabzonspor… veya Belediye takımları nerede?
Bu açıklamalardan ışığında ‘Kimlerin Ampute futbolundaki ‘milli’ başarısında pay sahibi?
Kimlerin bu başarıdan dolayı sevinmeyi / övünmeye hak ediyor?’ sorularının cevabı kendiliğinden ortaya çıkıyor…
:
Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com
Futbolda Milli Takımın başarısızlığı bir anda engelli sporunu ön plana çıkardı.
Bu gerçeği hiç kimse inkâr edemez.
Öyle olmasaydı, ülkemizde yapılacak olan Ampute Futbol Şampiyonası eleme maçları Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Riva antrenman sahasında yapılır mıydı?
Sanmıyorum.
Ampute Milli Takımız finale yükselmese, takımımızın kaptanı, gazimiz Osman Çakmak kardeşimiz ‘Beşiktaş Vodafone Park’ta oynamak istiyoruz!’ çağrısı yapmasa sonuç böyle olur muydu?
Mümkün değil.
Öyle ise geriye ne kalıyor; ‘Biz sadece final maçları/başarı/mutluluklarında değil, ‘engel’ tanımayan kahramanların her daim yanlarında olmak zorundayız.
Peki bunu nasıl başaracağız?...
DERSLİK HAYAT HİKÂYELERİ
Öğrencilerimiz için bugünlerde lise (TEOG) ve üniversiteye giriş (YGS) sınav türü konuşuluyor.
Bu tartışmanın en önemli nedeni, gelecek neslimizin daha iyi şartlarda yetişmesini sağlamak.
Madem ülke insanımıza hizmet, öncelikleri görevlerimiz arasında yer almalı, öyle ise ne ‘laf’ ebeliğine, ne de ‘deneme’ yanılma ile zaman kaybetmeye vaktimiz var.
‘Bu konu ile engellilerin ne alakası var?’ şeklinde düşünülebilir.
Burada devreye yaşanmış hayat hikâyeleri giriyor.
Trafik kazasında ayağını kaybeden Alican, tarlada saman makinasına ayağını kaptıran Mehmet, doğuştan ayağı olmayan Feyyaz, Serkan ve Rahmi, yine doğuştan bir bacağı kısa olan Muhammet ve Ömer, beş yaşında trafik kazası sonucunda ayağını kaydeden Barış, motosiklet kazasında ayağını kaybeden Fatih, kazada ayağına taş düşen Kemal, doğuştan sağ kolu kısa olan Selim ve Şırnak’ta hain terör örgütlerinin döşediği mayına basınca sol ayağını kaybeden takım kaptanı Osman Çakmak.
Şimdi Ampute futbolunda Avrupa’ya meydan okumanın adı ‘Ayakla değil yürekle kazanılan şampiyonluk’ oluyor.
Ne olacak şimdi duygu dolu anları gözyaşlarıyla mı taçlandıracağız!
Varsın olsun.
Bu hislerimizdeki bizi biz yapan merhamet duygusunun dışa yansıması.
Ülke insanımız bu samimi duygularını, 15 Temmuz gecesi harekete geçirip, hainlere karşı tanka / bombalara / silahlara karşı koyarak, kahramanlık destanı yazmadı mı?
Alnı öpülesi yiğitlere ne kadar teşekkür etsek azdır…
KİMLER SEVİNMEYİ VE ÖVÜNMEYİ HAKEDİYOR?
Ampute Avrupa Şampiyonluğu’nun kazanılmasıyla, ‘engeline’ rağmen özveri, fedakârlık ve başarı örneği sergileyen vatan evlatlarımızı yakından tanıma imkânı bulduk.
Halbuki sadece özel gün ve süreçlerin dışında kucak açmak gerekiyor, sadece ayakları dışında zihinsel, görme, işitme ve bedensel uzvunu kaybeden vatandaşlarımıza.
Onlara imkân ve görev verildiğinde neleri başarabileceklerini bizlere gösterdiler.
Gerek görme, gerekse işitme engeli bulunan sporcuların geçmişte aldıkları sıra dışı başarılara baktığımızda futbolda Ampute dalında kazanılan zafer ne ilk ne son olacak.
Öyle ise asıl görev şimdi başlıyor.
Engelli vatandaşların ‘sporla’ tanışmaları için kendilerine imkân tanınmalı.
Bunu yapacak olan kamu ve özel kurum ve kuruluşlardır.
Örneğin Belediyeler...
Türkiye’de yer alan belediyelerin aynı çatı altında toplayan Türkiye Belediyeler Birliği’ne çok iş düşüyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Dr. Kadir Topbaş’tan görevi devralan Birlik Başkanı Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’in yapacağı çalışmayla / çağrısıyla, engellilere sunulan spor hizmeti geniş bir kesime, sürekliliği esas alınarak uygulanabilir.
Böylelikle daha fazla vatandaşımız tedavi (rehabilitasyon) amaçlı başladığı spor dalında hem sağlığına kavuşacak, hem de bugün ayakta alkışlanacak başarılara imza atacak.
Bu görevi daha başka kim üstlenecek?
Sporcuların yer aldığı kulüpler de bir o kadar dikkat çekici.
Şahinbey Belediyesi 6 sporcuyla ilk sırada yer alırken, Türk Silahlı Kuvvetleri, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Pendik Belediyesi, Yeditepe Spor Kulüpleri’nin yanı sıra, Süper Lig’de mücadele eden Osmanlıspor’un desteğini alan Osmanlı Engelli Spor Kulübü’nden 1’er futbolcu yer alıyor.
Diğer Süper Lig takımları Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray, Trabzonspor… veya Belediye takımları nerede?
Bu açıklamalardan ışığında ‘Kimlerin Ampute futbolundaki ‘milli’ başarısında pay sahibi?
Kimlerin bu başarıdan dolayı sevinmeyi / övünmeye hak ediyor?’ sorularının cevabı kendiliğinden ortaya çıkıyor…