Gazi olarak Avrupa Şampiyonu olan Ampute Millilerimiz…
Gazi olarak Avrupa Şampiyonu olan Ampute Millilerimiz…
- 26-09-2021 08:08
- 848
- 26-09-2021 08:08
- 848
Sporun insan hayatına olumlu yansımalarını görmek, bir sporsever olarak bizleri memnun ediyor.
O süreçten en çok etkilenen bir kesim de gaziler.
Spor, ülkesinin güvenliği ve huzuru için göğsünü düşmana siper eden gazilerimiz için de yeri geliyor onların eli, ayağı, gözü veya bir başka uzvu oluyor.
O hayatların en önemli sürecini, geçtiğimiz günlerde Avrupa Şampiyonu olan Ampute Milli Futbol Takımımız ile yaşadık.
Sporun sevdiğimiz yanlarından bir tanesi de görünmek istenmeyen gerçekleri, karşı tarafa zorla da olsa kabul ettirmenin bir aracı olması.
Ampute Futbol Milli Takımı Şampiyon olmasa, ampute futbolunun bu denli ilgi görmesi bir yana, “ampute”nin ne olduğundan bile habersiz olacaktık.
Bugün ise öyle değil…
Başarılarını sahada ispat eden ve yenilmeden Avrupa Şampiyonu olan takımımız, ülkemize dönüşte çiçeklerle karşılandı. Çünkü ortada bir sportif başarı var.
Bundan daha da önemlisi, doğuştan, geçirdiği kaza veya hastalıktan dolayı özel gereksinimli (engelli) olan her bir bireyin yanında olmak, sporla sosyal hayata katılımını sağlamak, olsa gerek.
Bu farkındalığı fark edebilmek, kendilerine imkân verildiğinde aşılmayacak hiçbir engelin olmadığını fark ettirmek için bugün Ampute futbol ve diğer spor branşlarında kazanılan başarılar önem taşıyor…
“HAİNLERİ GÜLDÜRMEMEK İÇİN… MÜCADELE ETMEK ZORUNDAYIZ”
Geçtiğimiz günlerdeki “Gaziler milli takımın başarısı için ter döküyor” başlıklı haber dikkatimizi çekti.
Ülkesinin birlik ve beraberliğine ‘yan gözle’ bakmak isteyen düşmana karşı canını ortaya koyan, hain pusu sonucu gazi olan isimlerin, Ampute Milli Futbol Takımda görev almaları ve Avrupa Şampiyonluğuna ulaşmaları oldukça değerli.
Vatani görevini Şırnak’ta yaparken, mayına basması sonucu sol bacağını kaybeden Ampute Futbol Milli Takımında 2017’de Avrupa Şampiyonu 2018 Dünya Şampiyonasında ikinci olan takımda sporcu, 2021’de ise Avrupa Şampiyonluğu başarımızda teknik direktör olarak önemli görev üstlenen Osman Çakmak, kendisiyle yapılan röportaja “Cenab-ı Allah bana gazilik makamı nasip etti” diye başlıyor.
Ve devam ediyor;
“O günü, bugün gibi hatırlıyorum; 5 Kasım. Komutanım, 'Var mı evlat bir isteğin?' dedi. Aşırı derecede üşüyordum. 'Var komutanım, ayağımı kesmeyin, çok güzel futbol oynuyorum' dedim.
Olaydan sonra kendimi çok çabuk toparladım. TSK Rehabilitasyon Merkezi'ne geldiğimde iki gözünü vatanın birliği ve beraberliği için kaybetmiş gazimiz, hâlâ mutluydu.
Söz konusu vatan. Biz o ağabeylerimizi örnek alarak 'şükürler olsun' dedik ve hayata tutunmaya başladık.
Hainleri güldürmemek için 'Ülkemiz için ne kadar mücadele edebiliriz, ne kadar faydalı olabiliriz?' diye çalıştık.
Bugün gelmiş olduğumuz nokta buralar. Bunun daha ilerisi de var. Tüm gazi arkadaşlarım, değişik alanlarda ve branşlarda mücadele ediyor.
Tekerlekli sandalye basketbolu, atıcılık, okçuluk olsun, hâlâ mücadele ediyorlar. Bu, bizi mutlu ediyor.
El sanatlarıyla uğraşan, kitap yazan gazilerimiz var…
Gazi olarak milli takım teknik direktörlüğü yapmak tarif edilemez bir duygu. Depremde, afetlerde yaralanan, babasına tarlada yardım ederken ayağını kaybeden arkadaşlarının hepsi bizler için çok önemli. Hepsinin ayrı hikâyesi var. Onlarla beraber olmak çok farklı duygu. Güzel işler yapacağız. Avrupa Şampiyonası bu işin fragmanı asıl film 2022'de ülkemizde yapılacak Dünya Kupası. O zaman tüm engelleri kaldırmış olacağız.”
MİLLİ TAKIM KALESİ GÜVENDE…
Bülent Çetin, Avrupa Şampiyonu olan Ampute Futbol Milli Takımımızın kalesini koruyan diğer gazi sporcumuz.
"Başarılı olmak için çalışıyoruz" diyerek başladığı röportajında, gazilik ve ampute futboldaki başarı sürecini şöyle anlatıyor;
“Uzman çavuş olarak görev yaptığım Hakkâri'de operasyon sırasında gazi oldum.
Ankara'daki tedavimin ardından trafik kazası geçirdim. Sonraki süreçte TSK Rehabilitasyon Merkezi'nde fizik tedavi görmeye başladım.
Yaklaşık 1 - 1,5 yıl orada kaldım. Ampute futbolla da orada tanıştım.
Yaklaşık 10 yıldır ampute futbolun içindeyim. Ampute futboluna kaleci olarak başladım. Şu an çok şükür milli takımdayım.
Bu takımda da gaziler var, hocamız da zaten gazi. Hem diğer arkadaşlarımız hem de takımdaki gaziler olarak başarılı olmak için çalışıyoruz."
.
Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com
Sporun insan hayatına olumlu yansımalarını görmek, bir sporsever olarak bizleri memnun ediyor.
O süreçten en çok etkilenen bir kesim de gaziler.
Spor, ülkesinin güvenliği ve huzuru için göğsünü düşmana siper eden gazilerimiz için de yeri geliyor onların eli, ayağı, gözü veya bir başka uzvu oluyor.
O hayatların en önemli sürecini, geçtiğimiz günlerde Avrupa Şampiyonu olan Ampute Milli Futbol Takımımız ile yaşadık.
Sporun sevdiğimiz yanlarından bir tanesi de görünmek istenmeyen gerçekleri, karşı tarafa zorla da olsa kabul ettirmenin bir aracı olması.
Ampute Futbol Milli Takımı Şampiyon olmasa, ampute futbolunun bu denli ilgi görmesi bir yana, “ampute”nin ne olduğundan bile habersiz olacaktık.
Bugün ise öyle değil…
Başarılarını sahada ispat eden ve yenilmeden Avrupa Şampiyonu olan takımımız, ülkemize dönüşte çiçeklerle karşılandı. Çünkü ortada bir sportif başarı var.
Bundan daha da önemlisi, doğuştan, geçirdiği kaza veya hastalıktan dolayı özel gereksinimli (engelli) olan her bir bireyin yanında olmak, sporla sosyal hayata katılımını sağlamak, olsa gerek.
Bu farkındalığı fark edebilmek, kendilerine imkân verildiğinde aşılmayacak hiçbir engelin olmadığını fark ettirmek için bugün Ampute futbol ve diğer spor branşlarında kazanılan başarılar önem taşıyor…
“HAİNLERİ GÜLDÜRMEMEK İÇİN… MÜCADELE ETMEK ZORUNDAYIZ”
Geçtiğimiz günlerdeki “Gaziler milli takımın başarısı için ter döküyor” başlıklı haber dikkatimizi çekti.
Ülkesinin birlik ve beraberliğine ‘yan gözle’ bakmak isteyen düşmana karşı canını ortaya koyan, hain pusu sonucu gazi olan isimlerin, Ampute Milli Futbol Takımda görev almaları ve Avrupa Şampiyonluğuna ulaşmaları oldukça değerli.
Vatani görevini Şırnak’ta yaparken, mayına basması sonucu sol bacağını kaybeden Ampute Futbol Milli Takımında 2017’de Avrupa Şampiyonu 2018 Dünya Şampiyonasında ikinci olan takımda sporcu, 2021’de ise Avrupa Şampiyonluğu başarımızda teknik direktör olarak önemli görev üstlenen Osman Çakmak, kendisiyle yapılan röportaja “Cenab-ı Allah bana gazilik makamı nasip etti” diye başlıyor.
Ve devam ediyor;
“O günü, bugün gibi hatırlıyorum; 5 Kasım. Komutanım, 'Var mı evlat bir isteğin?' dedi. Aşırı derecede üşüyordum. 'Var komutanım, ayağımı kesmeyin, çok güzel futbol oynuyorum' dedim.
Olaydan sonra kendimi çok çabuk toparladım. TSK Rehabilitasyon Merkezi'ne geldiğimde iki gözünü vatanın birliği ve beraberliği için kaybetmiş gazimiz, hâlâ mutluydu.
Söz konusu vatan. Biz o ağabeylerimizi örnek alarak 'şükürler olsun' dedik ve hayata tutunmaya başladık.
Hainleri güldürmemek için 'Ülkemiz için ne kadar mücadele edebiliriz, ne kadar faydalı olabiliriz?' diye çalıştık.
Bugün gelmiş olduğumuz nokta buralar. Bunun daha ilerisi de var. Tüm gazi arkadaşlarım, değişik alanlarda ve branşlarda mücadele ediyor.
Tekerlekli sandalye basketbolu, atıcılık, okçuluk olsun, hâlâ mücadele ediyorlar. Bu, bizi mutlu ediyor.
El sanatlarıyla uğraşan, kitap yazan gazilerimiz var…
Gazi olarak milli takım teknik direktörlüğü yapmak tarif edilemez bir duygu. Depremde, afetlerde yaralanan, babasına tarlada yardım ederken ayağını kaybeden arkadaşlarının hepsi bizler için çok önemli. Hepsinin ayrı hikâyesi var. Onlarla beraber olmak çok farklı duygu. Güzel işler yapacağız. Avrupa Şampiyonası bu işin fragmanı asıl film 2022'de ülkemizde yapılacak Dünya Kupası. O zaman tüm engelleri kaldırmış olacağız.”
MİLLİ TAKIM KALESİ GÜVENDE…
Bülent Çetin, Avrupa Şampiyonu olan Ampute Futbol Milli Takımımızın kalesini koruyan diğer gazi sporcumuz.
"Başarılı olmak için çalışıyoruz" diyerek başladığı röportajında, gazilik ve ampute futboldaki başarı sürecini şöyle anlatıyor;
“Uzman çavuş olarak görev yaptığım Hakkâri'de operasyon sırasında gazi oldum.
Ankara'daki tedavimin ardından trafik kazası geçirdim. Sonraki süreçte TSK Rehabilitasyon Merkezi'nde fizik tedavi görmeye başladım.
Yaklaşık 1 - 1,5 yıl orada kaldım. Ampute futbolla da orada tanıştım.
Yaklaşık 10 yıldır ampute futbolun içindeyim. Ampute futboluna kaleci olarak başladım. Şu an çok şükür milli takımdayım.
Bu takımda da gaziler var, hocamız da zaten gazi. Hem diğer arkadaşlarımız hem de takımdaki gaziler olarak başarılı olmak için çalışıyoruz."
.
Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com