<h3><span><strong>HOTEL RUANDA</strong></span></h3> <div>Bu <strong>filmi</strong> izlediyseniz sözü nereye getireceğimizi anlamışsınızdır. Hatta izlememiş olanlar için tavsiyemizdir. Bizi boş verin, sadece <strong>filmi</strong> izleyin.</div> <div>Ülkece içinde bulunduğumuz durumu belki bizden daha iyi anlatır size. “<strong>Boş ver ülkeyi Aga, bizim önceliğimiz başka</strong>” diyenler için kısaca özetleyelim yine de.</div> <div><strong>Ortaçağda</strong> değil <strong>1994’te</strong>, <strong>Afrika</strong> ülkesi <strong>Ruanda’da</strong> gerçekleşen, acımasız bir katliamı, vahşi bir <strong>soykırımı</strong> anlatır “<strong>Hotel Ruanda</strong>” filmi.</div> <div>İki <strong>etnik</strong> grup arasında yaşanan ve sadece <strong>3 ay</strong> süren, <strong>1 milyon 74 bin</strong> insanın can verdiği, evet yanlış duymadınız, 1.074.000 insanın hayatını kaybettiği <strong>vahşeti</strong>, bütün çıplaklığıyla gözler önüne seren bu film, izleyenlerin beynini yakar.</div> <div><strong>Film</strong>, insanlığa asıl tokadını ise, adına <strong>Birleşmiş</strong> <strong>Milletler</strong> denen illetin, bilahare <strong>Bosna</strong> örneğinde olduğu gibi, <strong>Ruanda’da</strong> sergilediği <strong>kalleş</strong> <strong>tutumu</strong> hafızalara kazıyarak atar.</div> <div><strong>Filmi</strong> değil ama <strong>konuyu</strong> başa saracak olursak,</div> <div>Yıllardır bu ülkeye, <strong>sığınmacı</strong> adı altında milyonlarca figür getirildi ve hala da getiriliyor.</div> <div>Önce <strong>Suriyeliler</strong> geldi. Başlangıçta aralarında kadın, çocuk ve yaşlılar da vardı çünkü bizi uyutmak için güzel bir mizansene de ihtiyaç vardı.</div> <div>Biz duruma <strong>alışıp</strong> olayı benimsedikçe, müteakip yıllarda <strong>Suriyeli</strong> yığınlar, genç ve orta yaşlı erkek kafilelerine evrildi.</div> <div>İlk dalgadan sonrakiler, girdiler çıktılar, çıktılar girdiler. Hem de <strong>devletin</strong> resmi kurumlarının <strong>organizesi</strong> ve desteğiyle.</div> <div>Nasıl mı?</div> <div><strong>Bursa</strong> <strong>Valiliği</strong> <strong>İl Göç İdaresi Müdürlüğü</strong>, gereği olarak <strong>Hatay</strong> <strong>Valiliği’ne</strong>, bilgi için de <strong>İçişleri</strong> <strong>Bakanlığı’na</strong> resmi yazı gönderiyor ve ne diyor biliyor musunuz?</div> <div>“Ülkesine dönüş yapmak isteyen, aşağıda kimlik bilgileri yazılı, Suriyeli <strong>YTS</strong>’yi yani <strong>Yabancı Terörist Savaşçı</strong>’yı, gelin Bursa’dan alın sınıra bırakın” diyor.</div> <div>“<strong>YTS</strong>” diye kodladıkları, <strong>Suriye’de</strong> kelle kesmiş, ciğer yemiş adam, iyi mi?</div> <div>Bunlar yetmiyor ardından <strong>Afgan</strong> istilası başlıyor.</div> <div><strong>3 bin km</strong> yolu yürüyerek gelen, arada <strong>İran’ı</strong> firesiz geçen ve sürüler halinde ülkemize dolan genç <strong>Afgan</strong> erkekleri.</div> <div>Bunların <strong>savaşçı</strong> olduğunu anlamak için analize, veriye, bulguya gerek yok. Tipine baksan yeter.</div> <div>Ha bir de <strong>3 bin km’lik yolu</strong> yürümeyi siz de deneyin isterseniz. Konfor ve konaklama imkânları dâhil, <strong>İstanbul</strong>-<strong>Ankara</strong> arası <strong>400</strong> <strong>km’yi</strong> tamamlarsanız vallahi bravo size.</div> <div>Aradaki <strong>Pakileri</strong> ve <strong>Afroları</strong> atlayıp, geliyoruz <strong>turistik</strong> amaçla ülkemize gelmeye başlayan <strong>Ruandalılara</strong>.</div> <div>Bu arkadaşlar da, <strong>kabile</strong> <strong>savaşı</strong> ve <strong>soykırım</strong> tecrübesi bulunan, yoksulluğun gözü kör olsun ki, sadece <strong>pala</strong> ve <strong>satır</strong> kullanma becerisine sahip tipler.</div> <div>E sadede gelelim artık, değil mi ama?</div> <div>Bu milyonlarca katilin, bu güzel ülkeye <strong>çiftçilik</strong> yapmaya, talep olursa <strong>tavuk</strong>, arada bir <strong>küçükbaş</strong> kesmeye geldiğini düşünüyorsanız, “<strong>İyi Uykular Türkiyem!</strong>”</div> <div>Konuya bizim gözümüzden bakanlar için de bir sözümüz var elbet, “<strong>Hemen enseyi karartmayın sakın</strong>.”</div> <div>“<strong>Âlemlerden</strong> <strong>öte</strong> <strong>bir</strong> <strong>âlem</strong> <strong>olduğunu</strong>, <strong>Yaradan’ın</strong> <strong>da</strong> <strong>bir</strong> <strong>planı</strong> <strong>bulunduğunu</strong>” unutmayın.</div> <div><strong>Vatan</strong> uğruna savaşmak, adam gibi çarpışmak mı?</div> <div>Bak işte o, biz <strong>Türklerde</strong> <strong>Ata</strong> <strong>yadigârı</strong> baba mesleğidir. Asla ihmal edilmez ve her seferinde hakkı itinayla verilir.</div> <div><strong>YAŞASIN TÜRKİYE CUMHURİYETİ,</strong></div> <div><strong>VAR OLSUN TÜRK MİLLETİ.</strong></div> <div>.</div> <div><strong>Yener Bozkurt, dikGAZETE.com</strong></div> <div>-Bağımsızlık Partisi Genel Başkanı, Emekli MİT mensubu</div> <div>https://www.youtube.com/watch?v=eZrIYbGgnPs&t=21s</div> <div></div>