İBB’nin Silivri’den Tuzla’ya, Adalar’dan Şile’ye "Engelsiz Spor”u ve o slogan!

İBB’nin Silivri’den Tuzla’ya, Adalar’dan Şile’ye "Engelsiz Spor”u ve o slogan!

Çağın getirdiği yaşama şekli ve sonuçlarına baktığımızda, beslenme ve hareketin insan sağlığı için ne denli önem taşıdığını görmekteyiz.

Hal böyle olunca da, doktorun şifa niyetine hasta reçetesine yazamadığı fakat telaffuz ettiği ve hayatı boyunca değişmeyecek ilaç, ‘hareket’ ve ‘egzersiz’ olmakta.

Gerek sağlığını muhafaza etmek isteyen, gerekse bir uzvu olmayan veya olanı da tam kullanamayan (toplumda ‘engelli' olarak adlandırılan) bireyler için bu durum büyük önem taşımakta.

"Doğuştan veya sonradan, herkes bir engelli adayı…"anlayışından hareketle, yaşadığımız süreçte çevremizde bu tür vatandaşlarımız ve onların tedavi aracı olan hareket ve egzersizin önemine şahit olmaktayız…

Tabii tüm bunları dillendirirken üzerinde düşündüğümüz/ durduğumuz nokta, insanlık adına yapılan güzel çalışmaların kimler tarafından nasıl gerçekleştirildiği hususu.

Diğer bir ifadeyle, örnek olacak çalışmalar.

Bugün, Türk Sporunun lokomotifi olarak tanımlanan (ki elde edilen başarı ve madalyalar da bunu gösteriyor) İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen engelli bireylere yönelik çalışmaları görmezlikten gelmek, haksızlık olur.

Diğer yerel yönetimlere örnek teşkil etmesi bakımından, hizmetin ayrıntıları önem taşımakta.

İstanbul genelinde onlarca tesisten, binlerce engelli vatandaşımız yararlanıyor.

Çalışmaları yakından takip eden bir kişi olarak, her defasında daha iyisi ve özverili çalışmanın temelinde, mevcut Büyükşehir Belediyesi yönetiminin engelli bireylere yaklaşımı asli ve vicdani görev oluşturmaktadır…

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, tesisler bazındaki spor yatırımlarını, Silivri’den Tuzla’ya, Adalar’dan Şile’ye kadar şehrin dört bir yanına taşımış.

Spor tesisi bazında salondan komplekse, değişen boyutlarda 250’ye yakın sayıda Spor Tesisleri İstanbulluların hizmetinde.

Daha da dikkat çeken husus, bu hizmetlerin, günün 08.00-18.00 saat aralığında vatandaşın kullanımına ücretsiz tahsis edilmiş olması.

Yüzbinlerce İstanbullu, milyonlarca vatandaş bu hizmetlerden yararlanma imkânına sahip olmaktadır.

Vatandaşa, hareket ve egzersiz (spor) hizmeti konusundan “Engelli" (özel/ayrıcalıklı) vatandaşlar yararlanmakta.

Tesislerde, "Engelli bireylere yönelik programlar" gelen taleplerin karşılanabilmesi açısından düzenlenmiş.

Ülke genelinde, engelli birey sayısı (raporu yüzde 40’ın üzerinde olan) nüfusun yüzde 10 oranı dikkate alınarak, “Engelli seansları" açılmış, daha çok engelli bireyin tesislerden yararlanmasının yanı sıra kaynaştırma amacıyla, normal her seans içerisinde "yüzde on engelli kontenjanı" açılmış.

Örneğin, engelli senasında ilerleme kaydeden bir birey, daha sonra normal seanslara katılım sağlayabiliyor.

Bu uygulamayla, vatandaşlar arasında engelli/engelsiz ayrımı yapılmadan bir arada spor yapmaları sağlanıyor…

Bedensel, görme, işitme veya zihinsel engelli bireyin hayatında hareket ve egzersizin önemli bir yer oluşturduğunu, bizler de yaşayarak görmekteyiz.

Bedensel ve zihinsel engeli bulunan ve bu engelin tedavisi/ rehabilitasyonu için, hareket ve egzersizin önem taşıdığını, örnekleriyle görmek mümkün.

Sağlık problemi yaşayan bireyin, şifa niyetine aldığı her bir ilaç, kendisini geçici olarak rahatlatsa da, alınan ilaçların kişide bağımlılık ve yan etki yaptığına şahit olmaktayız.

İnsanoğlu için bu durum, hayatının ileriki aşamasında "tehlike unsuru" olmaya da namzet.

Burada sağlıklı kalmak, varsa sağlık probleminin üstesinden gelmek için bedensel aktivitelerin (spor) önemi ön plana çıkıyor.

İşte bu nedenle, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin spora yapılan yatırımları karşılıksız kalmayıp, vatandaşın menfaatine dönüşüyor.

Ve bu sebeple, takdir toplayan bu çalışmaların devamlılığı için "Ne dediysek yaptık, yine biz yaparız!" sloganı da vatandaş açısından apayrı bir takdir görüyor…

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @ahmetgulumseyen , @dikgazete

Çağın getirdiği yaşama şekli ve sonuçlarına baktığımızda, beslenme ve hareketin insan sağlığı için ne denli önem taşıdığını görmekteyiz.

Hal böyle olunca da, doktorun şifa niyetine hasta reçetesine yazamadığı fakat telaffuz ettiği ve hayatı boyunca değişmeyecek ilaç, ‘hareket’ ve ‘egzersiz’ olmakta.

Gerek sağlığını muhafaza etmek isteyen, gerekse bir uzvu olmayan veya olanı da tam kullanamayan (toplumda ‘engelli' olarak adlandırılan) bireyler için bu durum büyük önem taşımakta.

"Doğuştan veya sonradan, herkes bir engelli adayı…"anlayışından hareketle, yaşadığımız süreçte çevremizde bu tür vatandaşlarımız ve onların tedavi aracı olan hareket ve egzersizin önemine şahit olmaktayız…

Tabii tüm bunları dillendirirken üzerinde düşündüğümüz/ durduğumuz nokta, insanlık adına yapılan güzel çalışmaların kimler tarafından nasıl gerçekleştirildiği hususu.

Diğer bir ifadeyle, örnek olacak çalışmalar.

Bugün, Türk Sporunun lokomotifi olarak tanımlanan (ki elde edilen başarı ve madalyalar da bunu gösteriyor) İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen engelli bireylere yönelik çalışmaları görmezlikten gelmek, haksızlık olur.

Diğer yerel yönetimlere örnek teşkil etmesi bakımından, hizmetin ayrıntıları önem taşımakta.

İstanbul genelinde onlarca tesisten, binlerce engelli vatandaşımız yararlanıyor.

Çalışmaları yakından takip eden bir kişi olarak, her defasında daha iyisi ve özverili çalışmanın temelinde, mevcut Büyükşehir Belediyesi yönetiminin engelli bireylere yaklaşımı asli ve vicdani görev oluşturmaktadır…

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, tesisler bazındaki spor yatırımlarını, Silivri’den Tuzla’ya, Adalar’dan Şile’ye kadar şehrin dört bir yanına taşımış.

Spor tesisi bazında salondan komplekse, değişen boyutlarda 250’ye yakın sayıda Spor Tesisleri İstanbulluların hizmetinde.

Daha da dikkat çeken husus, bu hizmetlerin, günün 08.00-18.00 saat aralığında vatandaşın kullanımına ücretsiz tahsis edilmiş olması.

Yüzbinlerce İstanbullu, milyonlarca vatandaş bu hizmetlerden yararlanma imkânına sahip olmaktadır.

Vatandaşa, hareket ve egzersiz (spor) hizmeti konusundan “Engelli" (özel/ayrıcalıklı) vatandaşlar yararlanmakta.

Tesislerde, "Engelli bireylere yönelik programlar" gelen taleplerin karşılanabilmesi açısından düzenlenmiş.

Ülke genelinde, engelli birey sayısı (raporu yüzde 40’ın üzerinde olan) nüfusun yüzde 10 oranı dikkate alınarak, “Engelli seansları" açılmış, daha çok engelli bireyin tesislerden yararlanmasının yanı sıra kaynaştırma amacıyla, normal her seans içerisinde "yüzde on engelli kontenjanı" açılmış.

Örneğin, engelli senasında ilerleme kaydeden bir birey, daha sonra normal seanslara katılım sağlayabiliyor.

Bu uygulamayla, vatandaşlar arasında engelli/engelsiz ayrımı yapılmadan bir arada spor yapmaları sağlanıyor…

Bedensel, görme, işitme veya zihinsel engelli bireyin hayatında hareket ve egzersizin önemli bir yer oluşturduğunu, bizler de yaşayarak görmekteyiz.

Bedensel ve zihinsel engeli bulunan ve bu engelin tedavisi/ rehabilitasyonu için, hareket ve egzersizin önem taşıdığını, örnekleriyle görmek mümkün.

Sağlık problemi yaşayan bireyin, şifa niyetine aldığı her bir ilaç, kendisini geçici olarak rahatlatsa da, alınan ilaçların kişide bağımlılık ve yan etki yaptığına şahit olmaktayız.

İnsanoğlu için bu durum, hayatının ileriki aşamasında "tehlike unsuru" olmaya da namzet.

Burada sağlıklı kalmak, varsa sağlık probleminin üstesinden gelmek için bedensel aktivitelerin (spor) önemi ön plana çıkıyor.

İşte bu nedenle, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin spora yapılan yatırımları karşılıksız kalmayıp, vatandaşın menfaatine dönüşüyor.

Ve bu sebeple, takdir toplayan bu çalışmaların devamlılığı için "Ne dediysek yaptık, yine biz yaparız!" sloganı da vatandaş açısından apayrı bir takdir görüyor…

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @ahmetgulumseyen , @dikgazete