Kuzey Irak (BasNews) ve Suriye (Snack Syria) kaynakları, Ömür Çelikdönmez’i doğruladı!

Kuzey Irak (BasNews) ve Suriye (Snack Syria) kaynakları, Ömür Çelikdönmez’i doğruladı!

Cumhuriyetin ilk yıllarında devletin kurumları hiyerarşik yapıdaki etkinliklerine göre rakımlı tepelere inşa edilmiştir.

Mustafa Kemal Paşa’nın ikamet ettiği Çankaya Köşkü’nün bulunduğu yükselti, ilk ölçümlere göre 864 (Günümüz değerlerine göre 1071) rakımlıdır. Çankaya Köşkü’nün yer aldığı tepe, TBMM binasının rakımına (904) göre daha yüksektir.

Genelkurmay Başkanlığı’nın bulunduğu alanın rakımı da (893) TBMM’ye göre düşüktür. Eski Başbakanlığın olduğu binanın rakımı da (884) Genelkurmay Başkanlığına göre birkaç rakım daha aşağıdadır. 

Çankaya kaç rakımlı?

Çankaya’nın rakımı, siyasi polemik konusu da oldu.

Dönemin DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, ileride halefi olacağı ve iktidarı döneminde “Çankaya’nın şişmanı, işçi düşmanı” olarak anılan Turgut Özal’a, “Cumhurbaşkanı” diye hitap etmemek için uzun süre “864 rakımlı tepenin sakini” ifadesini kullanmıştı.

Cumhurbaşkanlığı Köşkü, siyasi literatürde her ne kadar “864 rakımlı tepe” olarak anılsa da Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı sırasında yapılan ölçüm sonrası, deniz seviyesinden yüksekliğinin “1071 metre” olduğu ortaya çıkmıştı.

Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada “Rakımın, ilginç bir tesadüf eseri Malazgirt Zaferi'nin kazanıldığı tarihe denk düştüğü ortaya çıkmıştır” denilmişti.

Bence Süleyman Demirel’in yanılması mümkün değil, çünkü mühendis mektebinden yetişme ve hesabını kitabını bilir. Ancak yeni Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin (BEŞTEPE) rakımı Çankaya Köşkü’nden aşağıda, TBMM, Genelkurmay Başkanlığı ve mülga Başbakanlık’tan daha yüksektir.

Nasreddin Hoca’ya sorarlar: “-Dünyanın ortası neresi hocam?” Hoca hiç düşünmeden kendisinden beklenen cevabı verir: “-Burasıdır!”

“-Olur mu hocam?” şeklindeki söylenmelere de, “-inanmayan ölçsün” der. Ben dahi öyle derim;

İnanmayan ölçsün.

Ankara - Şam ilişkilerinde hangi rakımlı tepe devrede?

Gözü açılmadık sığırcık yavruları çoğunlukla bülten gazeteciliği veya ekran analistliği yapıyor.  O nedenle genellikle birilerinin kulaklarına fısıldamasını bekliyorlar. Bu beklenti, onları birilerinin adamı veya suflörü yapıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; istihbarat birimlerinin Suriye ile alt düzeyde dış politika yürüttüğünü ifade edinceye kadar sığırcık yavruları ne yazdı ne çizdi! Kapıkulu olmak maharet ister. Yalakalık dahi öyledir.

Ankara ve Şam arasında temaslar yeni değil.

Savaşın en cavcavlı zamanında bile görüşmeler devam ettirildi. Mevcut iktidarın NATO İslamcı kanadı,  stratejik sığlıklarına sığınarak, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye Ordusu ile çatışma riskine rağmen Suriye’ye girmesini istedi. 

Lakin WASHİNTON PENTAGON talimatlı bu talepler, Mete Han’ın, Sultan Alpaslan’ın, Mustafa Kemal Paşa’nın ordusuna vız geldi tırıs geçti. 

Asla NATO lejyonerliği yapılmadı.

Dıştan ve içten gelen tüm baskılar göğüslendi, Suriye ordusu ile birkaç küçük çatışma dışında karşı karşıya gelinmedi. Askeri unsurların istihbarat birimleri açık bırakılan diyalog kapısından görüşmelerini sürdürdü. 

Zaman zaman bu görüşmelere MİT katıldı. Kamuoyuna yansıyan bilgilere bakıldığında görüşmelerde öncelik MİT’e geçmiş gibi.  

Cumhurbaşkanı açıklamadan çok önce iki ülke istihbaratının temasta olduğunu ilk ben yazmıştım...

18 Şubat 2018’de “MİT Müsteşarı Fidan, Suriye istihbarat başkanı Ali Memlük’le ne görüştü?” başlıklı yazımda, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, Lazkiye’deki Hmeymim üssünde Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Ali Memlük’le bir görüşme gerçekleştirdiği bilgisini paylaşmıştım.

MİT Müsteşarı Hakan Fidan liderliğindeki heyetin, Lazkiye’nin Ceble bölgesinde yer alan Hmeymim askeri üssünde Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Ali Memlük beraberindeki heyetle buluştuğunu, Afrin operasyonunun ele alındığını belirtmiştim.  

İkinci görüşme haberini 14 Ocak 2019’da “Suriye İstihbarat Başkanı Ali Memlûk, Suudi Arabistan'dan önce Ankara'da kimlerle görüştü?” (*) başlığıyla sizlere duyurdum.

Ayrıntıda Suriye Hava Kuvvetlerinden İstihbarat başkanlığına atanan Ali Memlûk’un Riyad öncesi Ankara’da, aslen Gaziantep Nizipli Genelkurmay İstihbarat Başkanı Tümgeneral İrfan Özsert ile görüştüğünü, toplantının bir diğer katılımcısının ise Milli İstihbarat Teşkilatı Başkan yardımcılarından “Arapça bilen birisi” olduğunu yazmıştım. 

O köprünün altından çok sular aktı.

Kuzey Irak ve Suriye kaynaklarınca teyit edildim…

Kuzey Irak (BasNews) ve Suriye (Snack Syria) kaynakları Muhaberat’ın patronu yani El-Cumhuriyyetü’l-Arabiyyetü’s-Suriyya / Suriye Arap Cumhuriyeti Umumi İstihbarat Direktörlüğü- (İdare el-Muhaberat al-Ama)   başkanı Ali Memlûk’un Türkiye’ye geldiğini doğruladı. 

Haberi önce, Kuzey Irak Erbil merkezli Basnews web sitesi, ismi belirtilmeyen Suriyeli bir kaynağa dayanılarak 07 Şubat 2019’da “BasNews Ankara ile Şam'ın gizli görüşmesini açıklıyor” spotuyla yayınladı. 

Haberde, Suriye Ulusal Güvenlik Büro Şefi Ali Memlük’un Antalya’da Türk istihbaratından üst düzey yetkililer ile PKK’nin Suriye’deki varlığına ilişkin bir görüşme gerçekleştirdiği bildirildi.

Toplantıda, PKK’ye bağlı güçlerin Suriye’nin güneyinde Irak sınırına yakın Arap bölgelerine kaydırılmasının sağlanması üzerine uzlaşıya vardığı ileri sürüldü.

Antalya toplantısında ayrıca, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki bazı bölgelere  gözlem noktaları kurması, bölge halkının oluşturacağı sivil idarenin oluşum sürecine katılmak istediği, bunun karşılığında Türkiye’nin ise bölgenin güvenliğinin Suriye rejim güçlerince sağlanması konusunda anlaşmaya varıldığı belirtildi. 

1 Aralık 2018’de gerçekleşen Antalya toplantısı ardından Şam ile Ankara’dan bir heyet, Rus yetkililerin gözetiminde Şubat ayının birinci haftasında bir toplantı daha gerçekleştirdi. Toplantıda Rusya’nın gözetiminde Antalya’da gündeme gelen konuların bir kez daha görüşüldüğü  bildirildi.

Daha çok genç gazetecilerin ilgi gösterdiği Suriye haber sitesi Snack Syria / Suriye Mutfağı; BasNews’den alıntı yaptığı haberinde, Suriye istihbarat şefi Ali Memlük’ün Türk meslektaşlarıyla görüşmek üzere Ocak ayında Türkiye’ye gittiğini iddia etti.

İster "Marifet iltifata tabi" denilsin, ister "İltifat marifete tabi" denilsin; olay ve olguları ortada. "06 Ankara merkez, bizi tanır herkes..." Bizi izlemeye devam edin.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @oc32oc39 , @dikgazete

(*) Suriye İstihbarat Başkanı Ali Memlûk, Suudi Arabistan'dan önce Ankara'da kimlerle görüştü?

Cumhuriyetin ilk yıllarında devletin kurumları hiyerarşik yapıdaki etkinliklerine göre rakımlı tepelere inşa edilmiştir.

Mustafa Kemal Paşa’nın ikamet ettiği Çankaya Köşkü’nün bulunduğu yükselti, ilk ölçümlere göre 864 (Günümüz değerlerine göre 1071) rakımlıdır. Çankaya Köşkü’nün yer aldığı tepe, TBMM binasının rakımına (904) göre daha yüksektir.

Genelkurmay Başkanlığı’nın bulunduğu alanın rakımı da (893) TBMM’ye göre düşüktür. Eski Başbakanlığın olduğu binanın rakımı da (884) Genelkurmay Başkanlığına göre birkaç rakım daha aşağıdadır. 

Çankaya kaç rakımlı?

Çankaya’nın rakımı, siyasi polemik konusu da oldu.

Dönemin DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, ileride halefi olacağı ve iktidarı döneminde “Çankaya’nın şişmanı, işçi düşmanı” olarak anılan Turgut Özal’a, “Cumhurbaşkanı” diye hitap etmemek için uzun süre “864 rakımlı tepenin sakini” ifadesini kullanmıştı.

Cumhurbaşkanlığı Köşkü, siyasi literatürde her ne kadar “864 rakımlı tepe” olarak anılsa da Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığı sırasında yapılan ölçüm sonrası, deniz seviyesinden yüksekliğinin “1071 metre” olduğu ortaya çıkmıştı.

Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada “Rakımın, ilginç bir tesadüf eseri Malazgirt Zaferi'nin kazanıldığı tarihe denk düştüğü ortaya çıkmıştır” denilmişti.

Bence Süleyman Demirel’in yanılması mümkün değil, çünkü mühendis mektebinden yetişme ve hesabını kitabını bilir. Ancak yeni Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin (BEŞTEPE) rakımı Çankaya Köşkü’nden aşağıda, TBMM, Genelkurmay Başkanlığı ve mülga Başbakanlık’tan daha yüksektir.

Nasreddin Hoca’ya sorarlar: “-Dünyanın ortası neresi hocam?” Hoca hiç düşünmeden kendisinden beklenen cevabı verir: “-Burasıdır!”

“-Olur mu hocam?” şeklindeki söylenmelere de, “-inanmayan ölçsün” der. Ben dahi öyle derim;

İnanmayan ölçsün.

Ankara - Şam ilişkilerinde hangi rakımlı tepe devrede?

Gözü açılmadık sığırcık yavruları çoğunlukla bülten gazeteciliği veya ekran analistliği yapıyor.  O nedenle genellikle birilerinin kulaklarına fısıldamasını bekliyorlar. Bu beklenti, onları birilerinin adamı veya suflörü yapıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; istihbarat birimlerinin Suriye ile alt düzeyde dış politika yürüttüğünü ifade edinceye kadar sığırcık yavruları ne yazdı ne çizdi! Kapıkulu olmak maharet ister. Yalakalık dahi öyledir.

Ankara ve Şam arasında temaslar yeni değil.

Savaşın en cavcavlı zamanında bile görüşmeler devam ettirildi. Mevcut iktidarın NATO İslamcı kanadı,  stratejik sığlıklarına sığınarak, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye Ordusu ile çatışma riskine rağmen Suriye’ye girmesini istedi. 

Lakin WASHİNTON PENTAGON talimatlı bu talepler, Mete Han’ın, Sultan Alpaslan’ın, Mustafa Kemal Paşa’nın ordusuna vız geldi tırıs geçti. 

Asla NATO lejyonerliği yapılmadı.

Dıştan ve içten gelen tüm baskılar göğüslendi, Suriye ordusu ile birkaç küçük çatışma dışında karşı karşıya gelinmedi. Askeri unsurların istihbarat birimleri açık bırakılan diyalog kapısından görüşmelerini sürdürdü. 

Zaman zaman bu görüşmelere MİT katıldı. Kamuoyuna yansıyan bilgilere bakıldığında görüşmelerde öncelik MİT’e geçmiş gibi.  

Cumhurbaşkanı açıklamadan çok önce iki ülke istihbaratının temasta olduğunu ilk ben yazmıştım...

18 Şubat 2018’de “MİT Müsteşarı Fidan, Suriye istihbarat başkanı Ali Memlük’le ne görüştü?” başlıklı yazımda, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, Lazkiye’deki Hmeymim üssünde Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Ali Memlük’le bir görüşme gerçekleştirdiği bilgisini paylaşmıştım.

MİT Müsteşarı Hakan Fidan liderliğindeki heyetin, Lazkiye’nin Ceble bölgesinde yer alan Hmeymim askeri üssünde Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Ali Memlük beraberindeki heyetle buluştuğunu, Afrin operasyonunun ele alındığını belirtmiştim.  

İkinci görüşme haberini 14 Ocak 2019’da “Suriye İstihbarat Başkanı Ali Memlûk, Suudi Arabistan'dan önce Ankara'da kimlerle görüştü?” (*) başlığıyla sizlere duyurdum.

Ayrıntıda Suriye Hava Kuvvetlerinden İstihbarat başkanlığına atanan Ali Memlûk’un Riyad öncesi Ankara’da, aslen Gaziantep Nizipli Genelkurmay İstihbarat Başkanı Tümgeneral İrfan Özsert ile görüştüğünü, toplantının bir diğer katılımcısının ise Milli İstihbarat Teşkilatı Başkan yardımcılarından “Arapça bilen birisi” olduğunu yazmıştım. 

O köprünün altından çok sular aktı.

Kuzey Irak ve Suriye kaynaklarınca teyit edildim…

Kuzey Irak (BasNews) ve Suriye (Snack Syria) kaynakları Muhaberat’ın patronu yani El-Cumhuriyyetü’l-Arabiyyetü’s-Suriyya / Suriye Arap Cumhuriyeti Umumi İstihbarat Direktörlüğü- (İdare el-Muhaberat al-Ama)   başkanı Ali Memlûk’un Türkiye’ye geldiğini doğruladı. 

Haberi önce, Kuzey Irak Erbil merkezli Basnews web sitesi, ismi belirtilmeyen Suriyeli bir kaynağa dayanılarak 07 Şubat 2019’da “BasNews Ankara ile Şam'ın gizli görüşmesini açıklıyor” spotuyla yayınladı. 

Haberde, Suriye Ulusal Güvenlik Büro Şefi Ali Memlük’un Antalya’da Türk istihbaratından üst düzey yetkililer ile PKK’nin Suriye’deki varlığına ilişkin bir görüşme gerçekleştirdiği bildirildi.

Toplantıda, PKK’ye bağlı güçlerin Suriye’nin güneyinde Irak sınırına yakın Arap bölgelerine kaydırılmasının sağlanması üzerine uzlaşıya vardığı ileri sürüldü.

Antalya toplantısında ayrıca, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki bazı bölgelere  gözlem noktaları kurması, bölge halkının oluşturacağı sivil idarenin oluşum sürecine katılmak istediği, bunun karşılığında Türkiye’nin ise bölgenin güvenliğinin Suriye rejim güçlerince sağlanması konusunda anlaşmaya varıldığı belirtildi. 

1 Aralık 2018’de gerçekleşen Antalya toplantısı ardından Şam ile Ankara’dan bir heyet, Rus yetkililerin gözetiminde Şubat ayının birinci haftasında bir toplantı daha gerçekleştirdi. Toplantıda Rusya’nın gözetiminde Antalya’da gündeme gelen konuların bir kez daha görüşüldüğü  bildirildi.

Daha çok genç gazetecilerin ilgi gösterdiği Suriye haber sitesi Snack Syria / Suriye Mutfağı; BasNews’den alıntı yaptığı haberinde, Suriye istihbarat şefi Ali Memlük’ün Türk meslektaşlarıyla görüşmek üzere Ocak ayında Türkiye’ye gittiğini iddia etti.

İster "Marifet iltifata tabi" denilsin, ister "İltifat marifete tabi" denilsin; olay ve olguları ortada. "06 Ankara merkez, bizi tanır herkes..." Bizi izlemeye devam edin.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @oc32oc39 , @dikgazete

(*) Suriye İstihbarat Başkanı Ali Memlûk, Suudi Arabistan'dan önce Ankara'da kimlerle görüştü?