CHP’den emekli mitingi… Herkes konuşuyor, kimse bir şey yapmıyor!.. Kâhinler yalancıdır!..

CHP’den emekli mitingi… Herkes konuşuyor, kimse bir şey yapmıyor!.. Kâhinler yalancıdır!..

CHP’den emekli mitingi… Herkes konuşuyor, kimse bir şey yapmıyor!.. Kâhinler yalancıdır!.. CHP’den emekli mitingi… Herkes konuşuyor, kimse bir şey yapmıyor!.. Kâhinler yalancıdır!..

CHP’den emekli mitingi… Herkes konuşuyor, kimse bir şey yapmıyor!.. Kâhinler yalancıdır!..

CHP’den emekli mitingi…

Cumhuriyet Halk Partisi seçim sürecinde yapacağını duyurduğu emekli mitingini, hafta içi Ankara Tandoğan Meydanı’nda yaptı.

Mitingde konuşan Genel Başkan Özgür Özel, hükümetin emeklilerle ilgili politikasını eleştirerek şunları söyledi:

Emekliler, eskiden emekli olduklarında emekli ikramiyesiyle ev alabiliyorlardı. Sonra ev alamıyorlardı arabaya düştü. Şimdi, yılların emeğine bir motosiklet parası emekli ikramiyesi veriliyor. Emeklilerin tatil yerlerinde bulunan yurtlarda ücretsiz konaklayabileceğini içeren düzenleme yapılıyor.

Emekli ‘açım’ diyor, bu; ‘yurda git tatil yap’ diyor. Emekli sokağa çıkamıyor, o;’ Çeşme’deki Antalya’daki ve Mersin’deki yurda git’ diyor. Hiçbiri gidemez çünkü emekliler yurtta kalma derdinde değil, kendi kirasını ödeme ve karnını doyurma derdinde. Verdiğiniz parayla ev kirası verirsen aç kalırsın, karnını doyurursan sokakta kalırsın.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve tüm liderlere çağrıda bulunan Özel, emeklilerin yaşadığı sorunları çözmek için hazırladıkları 15 maddelik listeyi de şu sözleriyle açıkladı:

15 maddelik listeyi el birliğiyle yapacağız, 16 milyonun yüzünü güldüreceğiz. En düşük emekli aylığının hiçbir dönemde asgari ücretten az olamayacağını yasal düzenlemeye bağlayalım. Prim güncelleme kat sayısı, aylık bağlanma oranı, aylıkların alt sınırını hakkaniyetli ölçüde artıralım.

İntibak Yasası çıkararak, 2000 yılı öncesi, 2000 ile 2008 yılı arası ve 2008 yılı sonrası ayrımları ortadan kaldıralım. Emeklilerimize ciddi yük oluşturan ilaç katılım paylarını, fiyat farklarını ve muayene ücretlerini artık ortadan kaldıralım.

Emeklilere sendikal örgütlenme hakkı tanınmalı, emekli sendikalarına yıldırma amaçlı kapatma davaları derhal geri çekilmelidir. Emekli bayram ikramiyeleri, asgari ücret seviyesine çıkarılmalıdır.

Kurumların özel sandıklarından emekli olanların, özel bankaların kendi sandıklarından emekli olanların bayram ikramiyeleri eşitlenmeli. İlaç katkı payları düşürülmeli ve onlara da promosyon ödemesi yapılmalıdır. Emekliler için emekli kart çıkarılmalı; elektrik, doğalgaz ve su faturalarında yüzde 25 ila 40 arasında indirim yapılmalıdır.

Emeklilikte kademe bekleyenlerin sorunları çözülmelidir. 65 yaş üstü ulaşım sorunu asla bir daha hiçbir emeklimizi rencide etmeyecek şekilde, şoför esnafını da düşünerek onları karşı karşıya bırakmadan devlet eliyle şoförün değil, devletin cebinden çözülmelidir.

Çalışmak zorunda kalan emeklilerden SGK Destek Primi kesilme uygulaması bitirilmeli. Emeklilerin kredi ve kredi kartı borçları bir sefere mahsus bütün faizleri silinerek 5 yıla bölünmeli; bu kamburdan emekliler kurtarılmalıdır.”

Seçim vaadinde de bulunan Özgür Özel, iktidara geldikleri zaman ilk 100 günde yapılacak olan yasal düzenlemelerle en düşük emekli maaşını önce asgari ücrete, 2 yıl sonra ise bir buçuk asgari ücret tutarına çıkaracaklarını söyledi.

Özgür Özel’in, ‘iktidara gelirsek’ sözlerine temkinli yaklaşalım veya yaklaşılsın!.. Çünkü 2019 seçimlerinde grup başkanvekiliyken, sosyal medya hesabından paylaşılan, “İnanamayacaksınız ama CHP’den her çiftçiye bedava traktör” vaadi için, sonraki dönemde, “Çarpıcı olsun diye öyle yazdık” demişti!..

Fakat şu anki teklif, iktidar oldukları zaman için değil, bugün için…

Dolayısıyla hükümet açısından bu açıklama, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tabiriyle, “Bekâra karı boşamak kolay”dır türü bir söylem olabilir!

Muhalefet ve emekli tarafından bakıldığında ise gayet olumlu bir konuşmadır!

Şu an emeklinin 10 bin lira aylıkla bırakın geçinmeyi, ev kirasını ödemesinin mümkün olmadığı bir ortamda, iktidar tarafı Özgür Özel’in sözlerine kulak vermelidir!

İki açıdan kulak vermelidir:

Birincisi; yerel seçim sonuçlarından…

İkincisi; ülke vatandaşının mağduriyetini gidermenin bir borç ve kendi vatandaşının ‘Suriyelilerden’ daha önemli olduğunu ortaya koyma açısından!..

Herkes konuşuyor, kimse bir şey yapmıyor!..

7 Ekim’den bu yana Gazze’de katliam/soykırım yapan İsrail; Refah’ta da aynı şekilde katliama devam ediyor!..

ABD’nin katkısı ve bazı Batılı ülkelerin desteğiyle soykırım yapan İsrail aleyhindeki ülkeler, insanlar, konuşuyor ama ciddi anlamda yapılan bir şey yok!..

Ancak bazı ülkeler, İsrail’in iznine bağlı olarak yardım yapabiliyor; o yardımları da Yahudiler yağmalıyor!..

Dünyayı takmayan Netanyahu hükümeti bunları yaparken, aleyhte olanlar ne yapıyor?!.

Uluslararası Adalet Divanı İsrail’in, Refah kentine yönelik askeri saldırıyı “derhal durdurması” yönünde tedbir kararı alıyor…

Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısının, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant için işledikleri savaş ve insanlık suçları nedeniyle yakalama kararı baş vurusu yapıyor.

İslam İşbirliği Teşkilatı, katliamı kınıyor!

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Refah’ta, kampa düzenlenen saldırıyı şiddetle kınıyor!

Uluslararası Adalet Divanı, aldığı kararın bağlayıcı olduğunu söylüyor!

Ben de dahil, biz ve Müslümanların yaşadığı ülke insanları ne yapıyor?!.

Saadet Partililer sokağa çıkıp; “Katil İsrail, işbirlikçi AKP” diye slogan atarak, hükümetin yıkılmasını istiyor ve aynı zamanda kendilerine pay çıkarıp, yardım toplama yolları arıyor!..

Sözüm ona tarikat şeyhleri, “Biz dua ederiz; gidin savaşın” diyor!

Şeyhlerine tapan müşrik müritler; “Hoca efendimiz, şeyhimiz, gavsımız; efendi babamız, beyaz at üstünde Gazze’de savaşıyor; görenler var” diyor!..

Birden pat diye ortaya çıkan ve Hazreti Peygamber’in "torunu" olduğunu iddia eden ama büyük ihtimalle İsrail’in aparatı olan, “Çocuklarınıza oyuncak parası veriyor, medreseye yardım yapmıyorsunuz!..” diye bağıran ve cehennemde yakma tehdidinde bulunan hurafeci ise, coşku içinde, “Abdülkadir Geylani çocukların eline taş veriyor, çocuklar atıyor, tank patlıyor. Kendisi şu kadar askeri öldürüyor” diyor!..

Post kavgası yapar gibi görünen fakat para/rant kavgası yaparak dava, din ve imanın araç olduğunu gösterip; her şeyin para ve şöhret olduğunu ispatlayan 'şovmen' Cübbeli; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gayretini görmezden gelip; iktidarın, “İsrail ile uğraşılmaz. faturasını pahalıya ödetirler… Haddimizi bilelim… Batarız... Zaten ekonomimiz bozuk” korkusu nedeniyle Filistin’e yardım etmediğini söylüyor!..

Vakıf ve dernekler, Gazze-Refah’a yardım için reklam verip, para topladığı gibi; caddelere ‘stand’ kurup, etkinlikler yapıyor ve daha çok para gelsin diye gayret ediyor!.. Toplanan paradan çalışanların maaşı, reklam giderleri, kira, elektirik, su, yakıt, yemek vb… gibi masrafları düştükten sonra geriye kalan kısmı Filistinlilere götürecek/gönderecek ama nasıl nasıl yapacak orası muamma!.. Sözde, Mısır’ın Refah kapısından götürecekler… Götürebilirlerse, orası da, İsrail’in yönetimi/kuşatması altında olduğu için mecburen İsrailli yetkililere teslim edecekler!..

Ekranlarda boy gösterenler; aynı köpek meselesinde, “Bizi de uyutun diyenler gibi, bir şeyler söylüyor hatta kendisine söz verilmeyince de; “Ama ben hiç konuşmadım” diyor!

Ekranda göründükten sonra şöhretim ve gelirimde artma olur mu düşüncesinden başka hiçbir amaçları yok!..

Sözde İslam ülkeleri, İsrail’i kınıyor!..

Arap Birliği üyeleri toplanıyor, konuyu görüşüp, karar vermek için “30 gün sonra toplanalım” diyor. Sonra da ülkelerinde şenlik yapıyorlar! Devlet başkanları; “Biri İsrail’i durdursun. Durdurulması lazım” diyor.

Masabaşı işi olanlar, bilgisayar açış şifrelerini “Kahrolsun İsrail” yaparak, güya “buğz” ediyorlar!..

Sosyal medya kullanıcıları, profil resmini, “Refah veya Gazze” yapıp, paylaşıyor ve paylaşımını beğenmeyenleri de lanetliyor!..

Bu şekilde bazıları, paylaşım yaparak tatmin olurken, bazıları da İsrail’e küfürler ederek rahatlıyor!..

Sözde sanatçılarımız, Atatürk dizisini yayınlamama kararı alan Disney Plus” olayında olduğu gibi, işsiz kalma ve dışlanma korkusundan İsrail soykırımına da seslerini çıkaramıyorlar ama köpek konusunda, sokak köpekleri kadar saldırgan olabiliyorlar!..

İbrahim Tatlı-ses gibi hafıza sorunu yaşayanlar da; konser vermek için gittiği İsrail’de; seyircilere seslendikten sonra, “Varolasın İsrail… Seni seviyorum İsrail” diye gülücükler dağıtıyor!..

TikTok”taki videoya bir kişi de, “Sen var ol Abdullah Uçmak” yazarak karşılık vermiş!..

Neticede; arz-ı mevud idealini gerçekleştirmek için kan dökmeye devam eden ve edecek olan İsrail için sözde İslam ülkelerinin bir yetkilisi, dünyayı şoke edecek bir çıkışla; ‘Ya herrü ya merrü’ diyemiyor!..

Gözle görebildiğimiz; münferit olarak içimizden bir tek Urfalı ‘Hasan’ (Saklanan) çıkıp, ‘ya herrü ya merrü’yü fili olarak gösterdi ve canından fedakârlık yaptı!..

Kâhinler yalancıdır!..

Astrologlar genel itibariyle gelecekte olacakları bildiklerini iddia ederler!.. Bunlardan biri de, Süper Lig şampiyonu belli olmadan Fenerbahçe’nin mucizevi bir şekilde şampiyon olacağını söyleyen Meral Güven!..

Galatasaray, Konya deplasmanında kazanıp, şampiyonluğunu ilan edince, olanlar oldu ve kendisine çok sert tepkiler geldi!

Karşılık olarak önce yazılı bir açıklama, ardından canlı yayında Fenerbahçelilere ağıza alınmayacak küfürler edip, sonra da, Bütün ailemin dahil edildiği bir grupta çıplak fotoğraflarım paylaşılmış… Ben de o çıplak resmi görünce tutamadım kendimi… Alkol aldım ve küfür ettim diyerek kendini savundu!

Hakaret ve küfürlerinden dolayı “Halkı kin ve aşağılama” suçundan gözaltına alındı ve ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

Bu arada; gözaltına alındıktan sonra “tehdit ve hakaret"ten iki olmak üzere, "kişilerin huzur ve sükununu bozma", "kasten yaralama", "kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma" ile "taksirle yaralama" suçlarından toplam 6 suç kaydı olduğu ortaya çıktı!..

Küfürbaz “suç makinesi” bu kadın ve gelecekten haber verdiğini iddia eden tüm astrologlar şunu kesinlikle bilsinler: Geleceği, Allah’tan başka hiç kimse bilemez!..

.

Ali Mevlüt Kaya, dikGAZETE.com

CHP’den emekli mitingi… Herkes konuşuyor, kimse bir şey yapmıyor!.. Kâhinler yalancıdır!..

CHP’den emekli mitingi…

Cumhuriyet Halk Partisi seçim sürecinde yapacağını duyurduğu emekli mitingini, hafta içi Ankara Tandoğan Meydanı’nda yaptı.

Mitingde konuşan Genel Başkan Özgür Özel, hükümetin emeklilerle ilgili politikasını eleştirerek şunları söyledi:

Emekliler, eskiden emekli olduklarında emekli ikramiyesiyle ev alabiliyorlardı. Sonra ev alamıyorlardı arabaya düştü. Şimdi, yılların emeğine bir motosiklet parası emekli ikramiyesi veriliyor. Emeklilerin tatil yerlerinde bulunan yurtlarda ücretsiz konaklayabileceğini içeren düzenleme yapılıyor.

Emekli ‘açım’ diyor, bu; ‘yurda git tatil yap’ diyor. Emekli sokağa çıkamıyor, o;’ Çeşme’deki Antalya’daki ve Mersin’deki yurda git’ diyor. Hiçbiri gidemez çünkü emekliler yurtta kalma derdinde değil, kendi kirasını ödeme ve karnını doyurma derdinde. Verdiğiniz parayla ev kirası verirsen aç kalırsın, karnını doyurursan sokakta kalırsın.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve tüm liderlere çağrıda bulunan Özel, emeklilerin yaşadığı sorunları çözmek için hazırladıkları 15 maddelik listeyi de şu sözleriyle açıkladı:

15 maddelik listeyi el birliğiyle yapacağız, 16 milyonun yüzünü güldüreceğiz. En düşük emekli aylığının hiçbir dönemde asgari ücretten az olamayacağını yasal düzenlemeye bağlayalım. Prim güncelleme kat sayısı, aylık bağlanma oranı, aylıkların alt sınırını hakkaniyetli ölçüde artıralım.

İntibak Yasası çıkararak, 2000 yılı öncesi, 2000 ile 2008 yılı arası ve 2008 yılı sonrası ayrımları ortadan kaldıralım. Emeklilerimize ciddi yük oluşturan ilaç katılım paylarını, fiyat farklarını ve muayene ücretlerini artık ortadan kaldıralım.

Emeklilere sendikal örgütlenme hakkı tanınmalı, emekli sendikalarına yıldırma amaçlı kapatma davaları derhal geri çekilmelidir. Emekli bayram ikramiyeleri, asgari ücret seviyesine çıkarılmalıdır.

Kurumların özel sandıklarından emekli olanların, özel bankaların kendi sandıklarından emekli olanların bayram ikramiyeleri eşitlenmeli. İlaç katkı payları düşürülmeli ve onlara da promosyon ödemesi yapılmalıdır. Emekliler için emekli kart çıkarılmalı; elektrik, doğalgaz ve su faturalarında yüzde 25 ila 40 arasında indirim yapılmalıdır.

Emeklilikte kademe bekleyenlerin sorunları çözülmelidir. 65 yaş üstü ulaşım sorunu asla bir daha hiçbir emeklimizi rencide etmeyecek şekilde, şoför esnafını da düşünerek onları karşı karşıya bırakmadan devlet eliyle şoförün değil, devletin cebinden çözülmelidir.

Çalışmak zorunda kalan emeklilerden SGK Destek Primi kesilme uygulaması bitirilmeli. Emeklilerin kredi ve kredi kartı borçları bir sefere mahsus bütün faizleri silinerek 5 yıla bölünmeli; bu kamburdan emekliler kurtarılmalıdır.”

Seçim vaadinde de bulunan Özgür Özel, iktidara geldikleri zaman ilk 100 günde yapılacak olan yasal düzenlemelerle en düşük emekli maaşını önce asgari ücrete, 2 yıl sonra ise bir buçuk asgari ücret tutarına çıkaracaklarını söyledi.

Özgür Özel’in, ‘iktidara gelirsek’ sözlerine temkinli yaklaşalım veya yaklaşılsın!.. Çünkü 2019 seçimlerinde grup başkanvekiliyken, sosyal medya hesabından paylaşılan, “İnanamayacaksınız ama CHP’den her çiftçiye bedava traktör” vaadi için, sonraki dönemde, “Çarpıcı olsun diye öyle yazdık” demişti!..

Fakat şu anki teklif, iktidar oldukları zaman için değil, bugün için…

Dolayısıyla hükümet açısından bu açıklama, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tabiriyle, “Bekâra karı boşamak kolay”dır türü bir söylem olabilir!

Muhalefet ve emekli tarafından bakıldığında ise gayet olumlu bir konuşmadır!

Şu an emeklinin 10 bin lira aylıkla bırakın geçinmeyi, ev kirasını ödemesinin mümkün olmadığı bir ortamda, iktidar tarafı Özgür Özel’in sözlerine kulak vermelidir!

İki açıdan kulak vermelidir:

Birincisi; yerel seçim sonuçlarından…

İkincisi; ülke vatandaşının mağduriyetini gidermenin bir borç ve kendi vatandaşının ‘Suriyelilerden’ daha önemli olduğunu ortaya koyma açısından!..

Herkes konuşuyor, kimse bir şey yapmıyor!..

7 Ekim’den bu yana Gazze’de katliam/soykırım yapan İsrail; Refah’ta da aynı şekilde katliama devam ediyor!..

ABD’nin katkısı ve bazı Batılı ülkelerin desteğiyle soykırım yapan İsrail aleyhindeki ülkeler, insanlar, konuşuyor ama ciddi anlamda yapılan bir şey yok!..

Ancak bazı ülkeler, İsrail’in iznine bağlı olarak yardım yapabiliyor; o yardımları da Yahudiler yağmalıyor!..

Dünyayı takmayan Netanyahu hükümeti bunları yaparken, aleyhte olanlar ne yapıyor?!.

Uluslararası Adalet Divanı İsrail’in, Refah kentine yönelik askeri saldırıyı “derhal durdurması” yönünde tedbir kararı alıyor…

Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısının, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant için işledikleri savaş ve insanlık suçları nedeniyle yakalama kararı baş vurusu yapıyor.

İslam İşbirliği Teşkilatı, katliamı kınıyor!

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Refah’ta, kampa düzenlenen saldırıyı şiddetle kınıyor!

Uluslararası Adalet Divanı, aldığı kararın bağlayıcı olduğunu söylüyor!

Ben de dahil, biz ve Müslümanların yaşadığı ülke insanları ne yapıyor?!.

Saadet Partililer sokağa çıkıp; “Katil İsrail, işbirlikçi AKP” diye slogan atarak, hükümetin yıkılmasını istiyor ve aynı zamanda kendilerine pay çıkarıp, yardım toplama yolları arıyor!..

Sözüm ona tarikat şeyhleri, “Biz dua ederiz; gidin savaşın” diyor!

Şeyhlerine tapan müşrik müritler; “Hoca efendimiz, şeyhimiz, gavsımız; efendi babamız, beyaz at üstünde Gazze’de savaşıyor; görenler var” diyor!..

Birden pat diye ortaya çıkan ve Hazreti Peygamber’in "torunu" olduğunu iddia eden ama büyük ihtimalle İsrail’in aparatı olan, “Çocuklarınıza oyuncak parası veriyor, medreseye yardım yapmıyorsunuz!..” diye bağıran ve cehennemde yakma tehdidinde bulunan hurafeci ise, coşku içinde, “Abdülkadir Geylani çocukların eline taş veriyor, çocuklar atıyor, tank patlıyor. Kendisi şu kadar askeri öldürüyor” diyor!..

Post kavgası yapar gibi görünen fakat para/rant kavgası yaparak dava, din ve imanın araç olduğunu gösterip; her şeyin para ve şöhret olduğunu ispatlayan 'şovmen' Cübbeli; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gayretini görmezden gelip; iktidarın, “İsrail ile uğraşılmaz. faturasını pahalıya ödetirler… Haddimizi bilelim… Batarız... Zaten ekonomimiz bozuk” korkusu nedeniyle Filistin’e yardım etmediğini söylüyor!..

Vakıf ve dernekler, Gazze-Refah’a yardım için reklam verip, para topladığı gibi; caddelere ‘stand’ kurup, etkinlikler yapıyor ve daha çok para gelsin diye gayret ediyor!.. Toplanan paradan çalışanların maaşı, reklam giderleri, kira, elektirik, su, yakıt, yemek vb… gibi masrafları düştükten sonra geriye kalan kısmı Filistinlilere götürecek/gönderecek ama nasıl nasıl yapacak orası muamma!.. Sözde, Mısır’ın Refah kapısından götürecekler… Götürebilirlerse, orası da, İsrail’in yönetimi/kuşatması altında olduğu için mecburen İsrailli yetkililere teslim edecekler!..

Ekranlarda boy gösterenler; aynı köpek meselesinde, “Bizi de uyutun diyenler gibi, bir şeyler söylüyor hatta kendisine söz verilmeyince de; “Ama ben hiç konuşmadım” diyor!

Ekranda göründükten sonra şöhretim ve gelirimde artma olur mu düşüncesinden başka hiçbir amaçları yok!..

Sözde İslam ülkeleri, İsrail’i kınıyor!..

Arap Birliği üyeleri toplanıyor, konuyu görüşüp, karar vermek için “30 gün sonra toplanalım” diyor. Sonra da ülkelerinde şenlik yapıyorlar! Devlet başkanları; “Biri İsrail’i durdursun. Durdurulması lazım” diyor.

Masabaşı işi olanlar, bilgisayar açış şifrelerini “Kahrolsun İsrail” yaparak, güya “buğz” ediyorlar!..

Sosyal medya kullanıcıları, profil resmini, “Refah veya Gazze” yapıp, paylaşıyor ve paylaşımını beğenmeyenleri de lanetliyor!..

Bu şekilde bazıları, paylaşım yaparak tatmin olurken, bazıları da İsrail’e küfürler ederek rahatlıyor!..

Sözde sanatçılarımız, Atatürk dizisini yayınlamama kararı alan Disney Plus” olayında olduğu gibi, işsiz kalma ve dışlanma korkusundan İsrail soykırımına da seslerini çıkaramıyorlar ama köpek konusunda, sokak köpekleri kadar saldırgan olabiliyorlar!..

İbrahim Tatlı-ses gibi hafıza sorunu yaşayanlar da; konser vermek için gittiği İsrail’de; seyircilere seslendikten sonra, “Varolasın İsrail… Seni seviyorum İsrail” diye gülücükler dağıtıyor!..

TikTok”taki videoya bir kişi de, “Sen var ol Abdullah Uçmak” yazarak karşılık vermiş!..

Neticede; arz-ı mevud idealini gerçekleştirmek için kan dökmeye devam eden ve edecek olan İsrail için sözde İslam ülkelerinin bir yetkilisi, dünyayı şoke edecek bir çıkışla; ‘Ya herrü ya merrü’ diyemiyor!..

Gözle görebildiğimiz; münferit olarak içimizden bir tek Urfalı ‘Hasan’ (Saklanan) çıkıp, ‘ya herrü ya merrü’yü fili olarak gösterdi ve canından fedakârlık yaptı!..

Kâhinler yalancıdır!..

Astrologlar genel itibariyle gelecekte olacakları bildiklerini iddia ederler!.. Bunlardan biri de, Süper Lig şampiyonu belli olmadan Fenerbahçe’nin mucizevi bir şekilde şampiyon olacağını söyleyen Meral Güven!..

Galatasaray, Konya deplasmanında kazanıp, şampiyonluğunu ilan edince, olanlar oldu ve kendisine çok sert tepkiler geldi!

Karşılık olarak önce yazılı bir açıklama, ardından canlı yayında Fenerbahçelilere ağıza alınmayacak küfürler edip, sonra da, Bütün ailemin dahil edildiği bir grupta çıplak fotoğraflarım paylaşılmış… Ben de o çıplak resmi görünce tutamadım kendimi… Alkol aldım ve küfür ettim diyerek kendini savundu!

Hakaret ve küfürlerinden dolayı “Halkı kin ve aşağılama” suçundan gözaltına alındı ve ifadesinin ardından serbest bırakıldı.

Bu arada; gözaltına alındıktan sonra “tehdit ve hakaret"ten iki olmak üzere, "kişilerin huzur ve sükununu bozma", "kasten yaralama", "kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma" ile "taksirle yaralama" suçlarından toplam 6 suç kaydı olduğu ortaya çıktı!..

Küfürbaz “suç makinesi” bu kadın ve gelecekten haber verdiğini iddia eden tüm astrologlar şunu kesinlikle bilsinler: Geleceği, Allah’tan başka hiç kimse bilemez!..

.

Ali Mevlüt Kaya, dikGAZETE.com