<h3><span><strong>Peygamber, Meryem ile evlenecek mi?!.</strong></span></h3> <div>Sosyal medya platformlarında sürekli yayımlanan <strong>Halil Konakçı’nın </strong>geçmişte paylaştığı ve şöyle dediği, “Allah, cennette Hz. Meryem ile Efendimiz Hz. Muhammed'i nikahlayacak… Hz. Meryem annemizdir.<strong> </strong>Neden annemizdir biliyor musunuz? Hem Hz. İsa'nın annesi olması hasebiyle hem de cennette efendimiz aleyhissalatü vesselamın eşi olacağı hasebiyle. Allah cennette Hz. Meryem'i efendimiz aleyhisselam ile nikah edecek" videosuna, yayımlandığı dönemde ilahiyatçılardan büyük tepki gelmişti!..</div> <div>Bunlardan biri olan <strong>Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. İbrahim Maraş</strong>, <strong>Konakçı'nın</strong> sözleri üzerine <strong>Diyanet</strong> <strong>İşleri</strong> <strong>Başkanlığı'nın</strong> resmi sosyal medya hesabından <strong>2017</strong> yılında yaptığı, <strong>"FETÖ, Hz. Muhammed'in Hz. Meryem ile evlendiği ve haşa Hz. İsa’nın babası sayıldığı gibi sapkın söylemlerde bulunmuştur"</strong> yazılı paylaşımının görseline yer verip, şu ifadeleri kullanmıştı: <strong>"</strong><strong>Halil</strong><strong> </strong><strong>Konakçı'yı</strong><strong> kim koruyor? </strong><strong>Diyanet'in</strong><strong> elemanı olan bu şahıs, ipe sapa gelmez bilgileri</strong><strong>,</strong><strong> din diye pazarlarken, kendi kurguladığı hayali kuruntularını, Meryem'in Peygamberimizle evleneceği masalını, cinsel fantezilerini camilerde kusarken, </strong><strong>Diyanet</strong><strong> niye susuyor?!."</strong></div> <div><strong></strong></div> <div>Son günlerde yine sık sık paylaşılan videoya, bu kez sosyal medya kullanıcısı bir hanımefendi, “<strong>Kafayı yememek elde değil; gerçekten bu zat, bunları söyledi mi</strong>” diye sormuş.</div> <div>Söylemesine söyledi de doğruluğuna bakalım!..</div> <div>Daha önce yapılan paylaşımlara, <strong>“Allah, İmran kızı Meryem’i, Firavun’un hanımı Asiye’yi ve Musa’nın kız kardeşi Gülsüm’ü cennette bana zevce olarak vermeyi hükmeyledi…”</strong> (Taberânî, el-Mu'cemü'l-kebir, VIII/258; Mecmau’z-Zevâid, IX/218) şeklindeki hadis adı altında bir uydurmayla öbür dünya çöpçatanlığı yapmaya kalktıklarını, <strong>Kur’an’da</strong> böyle bir şeyin yer almadığını; <strong>hadis</strong> kitaplarında da <strong>sahih</strong> <strong>bilgi</strong> olmadığını belirtmiştik!..</div> <div><strong>Hadis</strong> diye <strong>sahih</strong> olmayan sözlerde bahsedilen <strong>Gülsüm</strong> diye biri yoktur. Bu hadis, gerçek olsaydı, “<strong>Musa’nın kız kardeşi Gülsüm</strong><strong>”</strong><strong> değil, Meryem olarak geçerdi!</strong></div> <div><strong>İbranice</strong> <strong>Miryam</strong> veya <strong>Meryem</strong>, <strong>Arapça</strong> <strong>Maryam</strong> olarak geçen isim, <strong>İsa’nın</strong> annesi <strong>Meryem</strong> değildir. Bu <strong>Meryem</strong>, <strong>Amram</strong> ile <strong>Yochebed'in</strong> kızı ve <strong>Musa</strong> ile <strong>Harun’un</strong> ablasıdır.</div> <div>İsmi ilk defa <strong>Tevrat'ın</strong> <strong>Çıkış</strong> kitabında geçer.</div> <div>Buradan anlaşılacağı üzere, <strong>Hz. Musa'nın</strong> kız kardeşi ya da ablasının adı da <strong>Hz</strong>. <strong>İsa'nın</strong> annesinin adı gibi <strong>Meryem'dir</strong>.</div> <div><strong>Tevrat’ta</strong> <strong>Meryem’den</strong> şöyle bahsedilür: “Firavun, yeni doğan İbrani erkek çocukların öldürülmesi emri verdikten sonra, Miryam annesi Yoheved'in isteği doğrultusunda, kardeşi Musa'nın hayatını kurtarmak için onu bir sepet içinde nehre bıraktı. Kardeşini nehrin kenarında gizlice takip eden Miryam, Firavun'un kızının bebeği keşfetmesine ve onu evlatlık edinmesine şahit oldu. Miryam, prensese yaklaşıp ona bir sütanne bulunmasını tavsiye edip bunu Yoheved'in yapabileceğini belirtti; sonuç olarak Musa, İbrani geçmişiyle alakadar bir şekilde büyüdü.”</div> <div><strong>Kur’an’da</strong> ise, isimsiz olarak bahsi geçer; “<strong>Annesi, Musa’nın ablasına, “Onu izle!” dedi. O da, kimse farkına varmadan, Musa’yı uzaktan gözetledi. Ve anasından önceki bütün sütannelerinin sütünü ona yasak ettik. Kızkardeşi; Ben sizin için ona sahip çıkacak, onu eğitecek bir aileyi size göstereyim mi dedi?</strong>” <strong>Kasas: 11-12</strong></div> <div>Dolayısıyla hadisin <strong>uydurma</strong> olduğunu <strong>Tevrat</strong> ve <strong>Kur’an’dan</strong> da anlayabiliyoruz…</div> <div>Hurafeciler, <strong>hadis</strong> olmayacağını idrak edemedikleri şeyleri <strong>ayet</strong> gibi <strong>kati</strong> bir şekilde anlatıyorlar!..</div> <div>Gerçekten böyle bir durum olsaydı, <strong>Allah</strong> bildirmeden peygamber bilemezdi! <strong>Allah</strong> bildirseydi de ‘<strong>Gülsüm’</strong> olarak bildirmez gerçek ismiyle <strong>Meryem</strong> olarak bildirirdi!</div> <div>Dolayısıyla <strong>hadis</strong> diye dayattıkları bu söz, <strong>peygambere</strong> ait değildir... Geleceği ve gelecekte olanı sadece <strong>Allah</strong> bildiği için <strong>Peygamber</strong> bilemez; bilemediği de şu <strong>ayetle</strong> sabittir: “<strong>De ki; Ben peygamberlerden bir bidatçı değilim ve bilmiyorum bana ya da sana ne yapılacak. Ben ancak bana vahyedilene uyuyorum ve ben apaçık bir uyarıcıdan başkası değilim…</strong>” (Ahkaf: 9)</div> <div>Konu hakkında bilgi aşağıdaki videoda… (*)</div> <h3><span><strong>“Ne veriyim abime?!.”</strong></span></h3> <div><strong>TÜİK'in</strong> <strong>Haziran</strong> ayı enflasyon rakamlarını açıklamasıyla birlikte memurların, <strong>SSK</strong> ve <strong>Bağ</strong>-<strong>Kur</strong> emeklilerinin merakla beklediği <strong>zam</strong> <strong>oranı</strong> belli oldu… Refah payı ve kök maaş düzenlemesi yapılmazken, <strong>emekli</strong> ve <strong>memur</strong> maaşlarının ne kadar artacağı, hangi emeklinin maaşı ne kadar olacağı merak konusuyken, ilk 6 aylık enflasyon <strong>yüzde</strong> <strong>24.73</strong> olarak hesaplandı.</div> <div>Memur ve memur emeklileri, <strong>yüzde</strong> <strong>19.31</strong> oranında zamma hak kazandı.</div> <div><strong>SSK</strong> ve <strong>Bağ</strong>-<strong>Kur</strong> emeklilerinin <strong>Temmuz</strong> artışı da <strong>yüzde 24.73</strong> olarak gerçekleşti.</div> <div>Buna göre; kök maaşı <strong>10</strong> <strong>bin</strong> <strong>lira</strong> olan <strong>SSK</strong> ve <strong>Bağ</strong>-<strong>Kur</strong> emeklilerinin aylığı <strong>12 bin 473 lira</strong> olacak. Kök aylıkları <strong>10 bin TL’nin</strong> altında olan emekli sayısının <strong>3.6 milyon</strong> olduğu tahmin ediliyor. Ancak, kök aylığı <strong>9 bin lira</strong> olan emeklilere <strong>yüzde 12.3</strong> oranında zam yapılacakken, kök aylığı <strong>8 bin lira </strong>olan milyonlarca emekli ise ‘<strong>sıfır’</strong> <strong>zam</strong> almış olacak. <strong>Emekli</strong> aylıklarına yapılacak <strong>zam,</strong> <strong>kök aylıklara</strong> göre yapıldığı için <strong>hiç</strong> <strong>zam</strong> <strong>alamayan</strong> emekli olabileceği gibi, resmi enflasyondan bile <strong>düşük</strong> oranda <strong>zam</strong> alanlar da olacak. Bundan dolayı milyonlarca <strong>emekli</strong>, en düşük emekli aylığı olan <strong>10 bin lirayı</strong> almaya devam edecek.</div> <div><strong>Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan</strong>, geçtiğimiz günlerde <strong>emekli</strong> ve <strong>memura</strong> <strong>refah</strong> <strong>payı</strong> zammının olmayacağını ifade etmişti. <strong>Bakan Işıkhan</strong>, “<strong>En düşük emekli aylığı 10 bin lira. Zaten temmuz ayında enflasyondan ya da sözleşmeden kaynaklanan farklar emekli aylıklarına yansıtılacak</strong>” demişti.</div> <div><strong>Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek </strong>de, enflasyonun açıklanmasından sonra benzer şeyler söyledi.</div> <div>İki bakanın açıklamalarına göre, <strong>kök</strong> <strong>maaş</strong> hesaplamasıyla maaşlarında bir <strong>değişiklik</strong> <strong>olmayacak</strong> emekliler de dahil enflasyon oranı harici, emekliye <strong>farklı</strong> <strong>bir</strong> <strong>durum</strong> düşünülmüyordu.</div> <div>Fakat son birkaç gündür, “<strong>aylığı 10 bin TL olan emekliler için çalışma yapılıyor</strong>” şeklinde açıklamalar yapıldı!</div> <div><strong>10 bin TL</strong> alanların maaşının <strong>12.370 TL’ye</strong> çıkarılacağı yönünde haberler geçmektedir.</div> <div><strong>Emekli</strong>, kök maaş filana filan olayına fazla girmeden alacağının <strong>ne</strong> <strong>kadar</strong> olacağına bakıyor!</div> <div>Söylentilere göre en düşük maaş <strong>12.370 TL</strong> olursa; ilk açıklamada belirtilen “<strong>SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin Temmuz artışı da yüzde 24.73 olarak gerçekleşti</strong>” hesabına göre ise, kök maaşı <strong>10 bin lira</strong> olan <strong>SSK</strong> ve <strong>Bağ</strong>-<strong>Kur</strong> emeklilerinin aylığı <strong>12 bin 473</strong> olacak!</div> <div>Bir yandan <strong>aradaki</strong> <strong>fark</strong> kapanırken diğer yandan <strong>en</strong> <strong>düşük</strong> <strong>maaş</strong> alan daha fazla zam alacak ama kök maaşı <strong>10 bin lira</strong> üstü olanlar <strong>12 bin 473 TL’de</strong> kalacak. Dolayısıyla bir <strong>adaletsizlik</strong> durumu söz konusu!..</div> <div>İster <strong>12 bin 370 lira</strong> ister <strong>12 bin 473 lira</strong> verilsin… Günümüz şartları için bir önemi yoktur! Bu paralarla geçinmek mümkün değildir!</div> <div><strong>Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,</strong> <strong>28</strong> <strong>Mart</strong> <strong>2024</strong> tarihli <strong>Bursa</strong> mitinginde, “<strong>Temmuz’da yılın ilk 6 ayındaki enflasyona göre emekli maaşlarını masaya yatıracağız</strong>” demişti.</div> <div>Gözlerin kendisine çevrildiği <strong>Erdoğan</strong>, verilmesi düşünülen ve yukarıda belirttiğimiz <strong>maaşları</strong> masaya yatıracaksa bence hiç yatırmasın!..</div> <div>Çünkü hiçbir <strong>emekli,</strong> bundan memnun olmayacaktır!..</div> <div>.</div> <div><strong>Ali Mevlüt Kaya, dikGAZETE.com</strong></div> <div>(*) https://youtu.be/wV9MoEfm4Sg</div> <div></div> <div>.</div> <div></div>