<h3><strong>RESMÎ ORDU DIŞINDAKİ YAPILAR.. WAGNER, SUDAN, FETÖCÜLER…</strong></h3> <h3><strong>“RESMÎ İDEOLOJİ NASIL ŞEKİLLENMELİ” SORUSU!</strong></h3> <div><strong>Rusya’da</strong> girişkenliği ve karanlık konumu ile anlatılan paralı askerler <strong>Wagner’ler</strong> isyan etti.</div> <div>Görünen gerekçeleri, kendilerine yeterince mühimmat gelmiyor olması, istedikleri bazı silah, malzeme ve sistemlerin temin edilmemesi…</div> <div>Görünür tepkiyi <strong>Savunma</strong> <strong>Bakanı</strong> <strong>S. ŞOYGU’yu</strong> hedef alarak gösterdiler.</div> <div>Kışlaları işgal ettiler.</div> <div><strong>Rusya</strong> <strong>Başkanı</strong> <strong>PUTİN,</strong> sert bir tepki gösterince de durdular.</div> <div><strong>Rus</strong> <strong>Ordusu’ndan</strong> <strong>Wagner’e</strong> karşı düzenli birlik gönderilmedi.</div> <div>İlginç, <strong>Ukrayna’da</strong> da boş çıkan <strong>Çeçenistan’dan</strong> <strong>R. KADİROV’un</strong> adamları gönderildi.</div> <div><strong>Sonuç:</strong></div> <div><strong>Belarus</strong> <strong>Devlet</strong> <strong>Başkanı</strong> araya girdi.</div> <div><strong>Wagner’in</strong> <strong>Kurucusu</strong> ve başındaki adam <strong>Belarus’a</strong> gitti. Kendisine dokunulmadı. <strong>Wagner</strong> <strong>Birlikleri</strong> de <strong>Ukrayna’ya</strong> görevlendirildikleri mevzilere döndüler.</div> <div><strong>Paralı Askerlerin Dünyadaki Durumu:</strong></div> <div><strong>1.</strong> <strong>Paralı asker olarak görevlendirilmiş kişiler kişiliksiz ve kimliksiz.</strong> Meselâ <strong>Wagner’dekiler</strong> cezaevinden şartlı çıkartılmış tipler.</div> <div>Dünyanın diğer paralı askerlerinin çoğu <strong>eski</strong> <strong>askerler</strong> gibi görünüyor. Ortak özellikleri <strong>cani</strong>, <strong>barbar</strong>, <strong>yağmacı</strong>, <strong>tecavüzcü</strong> tipler.</div> <div>Baktığınızda <strong>DEAŞ’ın</strong> <strong>Militanlarının</strong> da özellikleri benzer değil miydi?</div> <div><strong>2.</strong> <strong>Kullanan ülkeler kendi resmi ordularına Uluslararası Hukuk gereği yaptıramadıkları işleri bu katil zihinli adamlara yaptırıyorlar.</strong></div> <div>Vekâlet savaşlarında kullanılan <strong>PKK</strong> gibi terör örgütlerini de inceleyin, benzer karakter gösterirler.</div> <div><strong>3.</strong> <strong>Paralı Askerlerin çoğu Milliyetsiz.</strong></div> <div>Kısaca siz maaşını verin. Artık istediğiniz yerden asker topluyorsunuz.</div> <div><strong>Ermenistan</strong> dahi <strong>Karabağ’da</strong> <strong>Koreli’ye</strong> varana kadar, <strong>Afrika</strong>, <strong>Avrupa</strong> ve <strong>ABD’den</strong> askerler temin etmişti. Tabii bu tiplerin farklı sâiklerle bu paralı yapılarda ve terör örgütlerinde yer aldığını görüyoruz.</div> <div><strong>DEAŞ’taki</strong> <strong>Avrupalılar</strong>, maaş, yağma, tecavüz, Müslümanlardan intikam almak gibi motivasyonlarla Irak, Suriye, Afganistan, Nijerya gibi İslâm Beldelerine geldiler.</div> <div><strong>4. Paralı Askerler</strong> ilk kez <strong>Ukrayna’da</strong> düzenli harbin bir parçası olarak kullanılıyor.</div> <div>Genel olarak <strong>Gayri</strong> <strong>Nizami</strong> <strong>Harp’te</strong> kullanılırlar.</div> <div><strong>5.</strong> <strong>Paralı Askerler, terör grupları ile çok etkin kullanılmaktadırlar.</strong></div> <div><strong>Terör</strong> Örgütlerini besleyenler bu paralı unsurlarla kontrol ediyor, eğitiyor ve yönetiyorlar.</div> <div>Bakıldığında <strong>Wagner</strong> <strong>Grubu</strong>, <strong>Rusya’da</strong> <strong>PUTİN</strong> tarafından kurdurulmuş, <strong>Rus</strong> <strong>Milliyetçisi</strong> <strong>Özel</strong> <strong>Kuvvetler</strong> <strong>Komutanlığı</strong> gibi görünüyordu.</div> <div><strong>Düzenli Ordu ile emir-komuta bağı olmayan ya da alternatif/paralel emir-komuta ağı olan yapılarda ülkeler için çok büyük sorun oluşturmuştur.</strong></div> <div><strong>Sudan’da</strong> ayaklanan grup eski devlet başkanının kendisine bağlı resmi orduya karşı yapılandırdığı bir şebekeydi. Bunlar ülkenin gelirlerine çökerek büyüdüler.</div> <div>Sonunda düzenli ordu ve devlet “Durun!” deyince arkalarına emperyalist güçleri de alarak ayaklandılar.</div> <div><strong>Esasında bakıldığında FETÖCÜLER de benzer karakterdedirler.</strong></div> <div>Önce <strong>Aziz</strong> <strong>Milletimizin</strong> <strong>Millî</strong>, <strong>Manevî</strong> ve <strong>Dinî</strong> değerlerini istismar ederek topluma yerleştiler. Sonra <strong>dershaneler</strong>, <strong>okullar</strong>, <strong>yardım</strong> <strong>kuruluşları</strong> aracılığı ile her şeyimize çöktüler.</div> <div>Sürekli daha fazla istediler.</div> <div><strong>FETÖCÜLER</strong> o hale gelmişti ki, onlara yardım yapmayan, rüşvet vermeyen kişileri, kuruluşları iftira ile, vergicileri göndererek, düzmece adlî dosyalarla tehdit ediyorlardı.</div> <div>İnanın hàlà kalıntıları o günleri sıkılmadan anlatıyorlar ve “<strong>tekrar</strong> <strong>yapmak</strong> <strong>gerek</strong>” dahi diyorlar.</div> <div><strong>Gezi</strong> <strong>Olayları</strong>, <strong>17</strong>-<strong>25</strong> <strong>Aralık</strong>, <strong>Merhum M. Yazıcıoğlu’nun katli, MİT Tırları Operasyonu</strong> ve son olarak <strong>15</strong> <strong>Temmuz</strong> kalkışması sürecinde artık tamamen <strong>ABD</strong> ve <strong>İngiltere</strong> <strong>İstihbaratı’nın</strong> emrinde hareket ettiler.</div> <div></div> <div>Tarihte de benzer uygulamalar görülmüştür.</div> <div>İlginçtir düzenli birliklerin dışında hükmedenlerin kendilerini emniyete almak için önünü açtığı ya da kurdurduğu tüm yapılar bir süre sonra onların <strong>karşılarına</strong> dikilmiştir.</div> <div><strong>Cumhurbaşkanımızın,</strong> <strong>FETÖ’CÜ</strong> Hainlere <strong>“Ne istediniz de vermedik?”</strong> sözünü hatırlatırım.</div> <div>Yakın gelecekte <strong>İran</strong>, <strong>Devrim</strong> <strong>Muhafızları</strong> ile benzer bir durum yaşayabilir.</div> <div>Düşünün; <strong>ABD,</strong> bu yapıyı <strong>terörist</strong> ilan etti. </div> <div><strong>Wagner,</strong> <strong>Libya’da</strong> karşımıza çıktı.</div> <div><strong>Suriye’de</strong> karşımıza çıktı.</div> <div><strong>Sudan’da</strong> isyancı grupla altın ticareti yaptıkları söyleniyor.</div> <div><strong>Afrika’nın</strong> birkaç ülkesinde de antidemokratik yapılarla işbirliği yaparak <strong>altın</strong> başta olmak üzere <strong>değerli</strong> <strong>madenleri</strong> işletiyorlar.</div> <div>Hatta <strong>Fransız</strong> <strong>Sömürgesi</strong> bazı ülkelerde <strong>Fransızları</strong> yerli unsurlara destek vererek çıkartıyorlar.</div> <div>Nihayetinde tüm bu yaptıkları, <strong>Rusya’nın</strong> menfaatlerine uygun geliyor.</div> <div><strong>Wagner isyanı çıkınca Dünya Ülkeleri ne olduğunu anlamaya çalışırken Cumhurbaşkanımız doğrudan PUTİN’i arayıp “Yanındayız. Dik dur!” dedi. </strong></div> <div><strong>Bu duruşunu da Dünya ile paylaştı…</strong></div> <div><strong>Bu, erken ve doğru tavırdan dolayı Cumhurbaşkanımızı kutlarım.</strong></div> <div><strong>Şanlı</strong> <strong>Ordumuz</strong> içinde bu paralı yapıların yaptığı işlere benzer özelliklerde, diğer ülkelerdeki işler için yapılanmalara ihtiyaç vardır. Ancak bu, devlet memurlarının <strong>MİT</strong>, <strong>Jandarma</strong>, <strong>TSK</strong>, <strong>Emniyet</strong> <strong>Teşkilatları</strong>, <strong>Dışişleri</strong> içinde görevlendirilmesi, atanması ile olur.</div> <div>Sistem içinde olmayan kişiler ve kimlikler, <strong>paralel</strong> <strong>yapı</strong> oluşturanlar bir gün mutlaka kurulu düzenin <strong>karşısına</strong> çıkacaklardır.</div> <div><strong>Özel Kuvvetler, MİT ve diğer operasyonel unsurlarımızın sistem içinde tutulması, kontrol edilebilir olması çok önemlidir.</strong></div> <div>Düşünün <strong>1975’lere</strong> kadar <strong>GNH</strong> biriminin maaşlarının <strong>ABD</strong> tarafından ödendiğini…</div> <div>Merhum <strong>B. ECEVİT</strong> anlatmıştı.</div> <div><strong>Özel Kuvvetler ve MİT’in operasyonel unsurları etkinleştirilmeli ve çeşitlendirilmelidir.</strong> Ancak bunların başında mutlaka <strong>devlet</strong> <strong>memurları</strong> olmalıdır.</div> <div>Bu yapılarda bir zamanlar <strong>güneydoğuda</strong> <strong>keyfi</strong> <strong>davranan</strong> kamu personeli gibi keyfi davranmamalıdır. <strong>Kahraman</strong> dahi olsalar işleri, suçları göz ardı edilmemelidir.</div> <div>Halkımız, Aziz Milletimiz ariftir.</div> <div><strong>Atilla</strong> <strong>İLHAN</strong> Merhum’un dediği gibi “<strong>300 yıldır aydınlar batırıyor, halkımız kurtarıyor</strong>.”</div> <div><strong>15</strong> <strong>Temmuz</strong> bize şunu net olarak gösterdi…</div> <div>Halkın kanaatine, idrâk ve mefkûresine saygılı olmak.. Ne daha çok istemek ne de daha az. Milletimiz gibi Vatansever, Milletimiz gibi Dindar, Milletimiz gibi Terbiyeli, Milletimiz gibi Devletçi…</div> <div>Ne daha çok ne de daha az…</div> <div><strong>Cumhurbaşkanımız R. T. ERDOĞAN</strong> ve <strong>Merhum T. ÖZAL,</strong> Milletimizle göz göze oldukları için, sorumluluk aldıkları için çok sevildiler, seviliyorlar.</div> <div><strong>Özetle; hiçbir yapı, devletin dışında, devletin kurumlarından bağımsız, şu kişi ya da bu kişinin kontrolünde olamaz. </strong></div> <div><strong>Hele de devletin imkânlarını kullandırarak paralel yapılar, paralı yapılar oluşturmak vebaldir. Bölücülüktür.</strong></div> <div>Yazımın içeriğini aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.</div> <div>.</div> <div><strong>Emekli Yarbay Halil MERT</strong><strong>, dikGAZETE.com</strong></div> <div>-Strateji ve Yönetim Uzmanı-</div> <div>https://youtu.be/a9jE2-qpyXs</div> <div><strong> </strong></div> <div><strong>.</strong></div> <div></div>