Savaşlar, Mağdur Çocuklar ve Fotoğraflar Arasında Spor

Savaşlar, Mağdur Çocuklar ve Fotoğraflar Arasında Spor

İnsanoğlunun varoluşundan bu yana devam eden hayatta kalma mücadelesi, onu yarış halindeki nefsinin tutsağı yapabiliyor.

Doymayan nefis, zulüm, haksızlık ve savaşlar da en önemli tetikleyici unsuru olmakta.

İşte orada bela, musibetler ve imtihan başlıyor.

İşte orada cennet ve cehennemin hükmü ortaya çıkıyor.

Allah’ın (cc) ayetlerini kendine rehber, Peygamber Efendimizin yaşantısını kendisine örnek alanlar, kurtuluşa erenlerden oluyor.

Dünya hayatını ‘tiyatro'ya benzettiğimizde, ‘Biz bu oyunun neresindeyiz?’ sorusuna nasıl bir karşılık geldiğini idrak ettiğimizde, önce ‘kendimize’ gelecek, sonra ‘kurtuluşa’ erenlerden olacağız, inşallah...

HAKKINI HELAL ET KERİM BEBEK!

İnsanlık ‘hak’ yoldan uzaklaştıkça, o denli bedel ödemeye devam ediyor.

Beşşar Esed rejiminin kuşatmasındaki Doğu Guta’da 1 aylıkken bir gözünü kaybetmekle kalmayıp, öksüz kalan Kerim bebek gibi.

Rejim saldırısında annesini kaybedip, kafatasında ciddi yaralar oluşan Kerim bebeğin fotoğrafı, insanlık suçunun hangi boyutlara geldiği gözler önüne seriyor.

Yaşanan sağlık problemleri kadar, sadece ve sadece düşmanla değil, açlık ve sefaletle de mücadele etmek zorunda bırakılıyor.

Baba Ebu Muhammet’in anlattıklarına göre, komşudan alınan iki kilo arpayı öğütüp ekmek yaparak hayata tutunmaya çalışıyorlar.

Bayern Münih’in Fransız futbolcusu Franck Ribery annesini ve tek gözünü kaybeden Kerim bebeğe, sosyal medya hesabından, tek gözünü eliyle kapattığı fotoğrafı koyarak destek verdi.

Bizler ise, bu tablo karşısında ne yapıyoruz? Tek kelimeyle ‘vah’ halimize!...  

ENGELLİYE TAHAMMÜLÜ OLMAYAN CANİLER

Türkiye, mazlumların yanında olmaya devam ediyor.

Siyonist İsrailli askerlerin saldırısına uğrayıp, göz altına alınan down sendromlu Filistinli Muhammed’i unutmak mümkün mü! ‘Kudüs kırmızı çizgimizdir’ şuuruyla, İslam davasına sahiplendiği gibi, zor durumdaki ümmetin yanında olma çabasında olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muhammed ve ailesini özel davetle Külliye’de misafir etti.

İsrail’in engelli çocuklara dahi tahammülü olmadığını, kabul sırasındaki Erdoğan’ın Muhammed ile birlikte rabia işaretinin yer aldığı fotoğraf karesi, mücadelenin sadece Filistin değil, Ümmet davası olduğunun mesajı yüklüydü...

İSRAİL, AMBARGO, ENGELLİ KARDEŞLER

İsrail’in ambargo uyguladığı Filistin’de, tıbbi yoksunluk nedeniyle tedavi imkânı bulmayan Gazzeli Şerif kardeşleri konuşuluyor.

Ali Jadallah’ın çektiği ve Anadolu Ajansı’nın yılın fotoğrafları arasında ‘Engelli kardeşlerin yaşamı’ adını verdiği kare, İsrail zulmünün bir sonucu olan yokluğu tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.

Gazze’de çekilen bu fotoğraf karesini ayrı bir hikâyesi var. Ambargonun insan hayatındaki acı örnekler sadece görüneni.

Tıbbi yoksunluklardan dolayı tedavi olamayan, maddi imkânsızlıklardan bırakın protez bacağa kavuşmayı güçleştiriyor.

Doğuştan belden aşağısı olmayan 9 yaşındaki Secud, 7 yaşındaki Mahmud ve 9 aylık Enes’in sağlık hizmetleri için seferber olan Sağlık Bakanını tebrik ederiz... 

SAVAŞIN ÇOCUKLARININ SPORLA TEDAVİLERİ.. 

Henüz daha 15 yaşında olan Adnan, Suriye’deki kanlı iç savaşta sırtından vurularak, belden aşağı felç olacağını nereden bilebilirdi!

Savaşın hayatlarında kalıcı izlerini taşıyan binlerce çocuktan birisi olan Adnan, Lübnan’da hayata tutunmakla kalmadı, engelliler için düzenlenen maratonda üçüncü olmuştu.

Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Uzunova köyünde mayın mağduru milli atlet Mehmet Nesim Öneri’nin hayata tutunmasının hikâyesini bu satırlarda sizlerle paylaşmıştık.

Bedensel engelli Nusret Sever’in, Balıkesir’in Gönen ilçesinde engellileri spora teşvik etmesi, onların hayatlarının değişmesiyle karşılık buluyor.

Sever’in tekerlekli sandalye oynamaya teşviki, Suriyeli savaş mağduru Abdusselam İbiş’in spor aracılığıyla, fiziksel ve sosyalleşme bakımından, hayatını değiştiren milyonlardan.

Dileğimiz ne doğuştan ne de sonradan, hiçbir ümmetin çocuğu engelli olmasın. Engeli olan ‘nesle’ ise sahip çıkılması, spor aracılığıyla hayatlarını kaliteli halde sürdürmelerini sağlamak...

İnsanoğlunun varoluşundan bu yana devam eden hayatta kalma mücadelesi, onu yarış halindeki nefsinin tutsağı yapabiliyor.

Doymayan nefis, zulüm, haksızlık ve savaşlar da en önemli tetikleyici unsuru olmakta.

İşte orada bela, musibetler ve imtihan başlıyor.

İşte orada cennet ve cehennemin hükmü ortaya çıkıyor.

Allah’ın (cc) ayetlerini kendine rehber, Peygamber Efendimizin yaşantısını kendisine örnek alanlar, kurtuluşa erenlerden oluyor.

Dünya hayatını ‘tiyatro'ya benzettiğimizde, ‘Biz bu oyunun neresindeyiz?’ sorusuna nasıl bir karşılık geldiğini idrak ettiğimizde, önce ‘kendimize’ gelecek, sonra ‘kurtuluşa’ erenlerden olacağız, inşallah...

HAKKINI HELAL ET KERİM BEBEK!

İnsanlık ‘hak’ yoldan uzaklaştıkça, o denli bedel ödemeye devam ediyor.

Beşşar Esed rejiminin kuşatmasındaki Doğu Guta’da 1 aylıkken bir gözünü kaybetmekle kalmayıp, öksüz kalan Kerim bebek gibi.

Rejim saldırısında annesini kaybedip, kafatasında ciddi yaralar oluşan Kerim bebeğin fotoğrafı, insanlık suçunun hangi boyutlara geldiği gözler önüne seriyor.

Yaşanan sağlık problemleri kadar, sadece ve sadece düşmanla değil, açlık ve sefaletle de mücadele etmek zorunda bırakılıyor.

Baba Ebu Muhammet’in anlattıklarına göre, komşudan alınan iki kilo arpayı öğütüp ekmek yaparak hayata tutunmaya çalışıyorlar.

Bayern Münih’in Fransız futbolcusu Franck Ribery annesini ve tek gözünü kaybeden Kerim bebeğe, sosyal medya hesabından, tek gözünü eliyle kapattığı fotoğrafı koyarak destek verdi.

Bizler ise, bu tablo karşısında ne yapıyoruz? Tek kelimeyle ‘vah’ halimize!...  

ENGELLİYE TAHAMMÜLÜ OLMAYAN CANİLER

Türkiye, mazlumların yanında olmaya devam ediyor.

Siyonist İsrailli askerlerin saldırısına uğrayıp, göz altına alınan down sendromlu Filistinli Muhammed’i unutmak mümkün mü! ‘Kudüs kırmızı çizgimizdir’ şuuruyla, İslam davasına sahiplendiği gibi, zor durumdaki ümmetin yanında olma çabasında olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muhammed ve ailesini özel davetle Külliye’de misafir etti.

İsrail’in engelli çocuklara dahi tahammülü olmadığını, kabul sırasındaki Erdoğan’ın Muhammed ile birlikte rabia işaretinin yer aldığı fotoğraf karesi, mücadelenin sadece Filistin değil, Ümmet davası olduğunun mesajı yüklüydü...

İSRAİL, AMBARGO, ENGELLİ KARDEŞLER

İsrail’in ambargo uyguladığı Filistin’de, tıbbi yoksunluk nedeniyle tedavi imkânı bulmayan Gazzeli Şerif kardeşleri konuşuluyor.

Ali Jadallah’ın çektiği ve Anadolu Ajansı’nın yılın fotoğrafları arasında ‘Engelli kardeşlerin yaşamı’ adını verdiği kare, İsrail zulmünün bir sonucu olan yokluğu tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.

Gazze’de çekilen bu fotoğraf karesini ayrı bir hikâyesi var. Ambargonun insan hayatındaki acı örnekler sadece görüneni.

Tıbbi yoksunluklardan dolayı tedavi olamayan, maddi imkânsızlıklardan bırakın protez bacağa kavuşmayı güçleştiriyor.

Doğuştan belden aşağısı olmayan 9 yaşındaki Secud, 7 yaşındaki Mahmud ve 9 aylık Enes’in sağlık hizmetleri için seferber olan Sağlık Bakanını tebrik ederiz... 

SAVAŞIN ÇOCUKLARININ SPORLA TEDAVİLERİ.. 

Henüz daha 15 yaşında olan Adnan, Suriye’deki kanlı iç savaşta sırtından vurularak, belden aşağı felç olacağını nereden bilebilirdi!

Savaşın hayatlarında kalıcı izlerini taşıyan binlerce çocuktan birisi olan Adnan, Lübnan’da hayata tutunmakla kalmadı, engelliler için düzenlenen maratonda üçüncü olmuştu.

Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Uzunova köyünde mayın mağduru milli atlet Mehmet Nesim Öneri’nin hayata tutunmasının hikâyesini bu satırlarda sizlerle paylaşmıştık.

Bedensel engelli Nusret Sever’in, Balıkesir’in Gönen ilçesinde engellileri spora teşvik etmesi, onların hayatlarının değişmesiyle karşılık buluyor.

Sever’in tekerlekli sandalye oynamaya teşviki, Suriyeli savaş mağduru Abdusselam İbiş’in spor aracılığıyla, fiziksel ve sosyalleşme bakımından, hayatını değiştiren milyonlardan.

Dileğimiz ne doğuştan ne de sonradan, hiçbir ümmetin çocuğu engelli olmasın. Engeli olan ‘nesle’ ise sahip çıkılması, spor aracılığıyla hayatlarını kaliteli halde sürdürmelerini sağlamak...