Seha ve Suha Nehri

Seha ve Suha Nehri

Seha ve Suha Nehri Seha ve Suha Nehri

Harita: Marsiyas, Kıral Yolu

SEHA VEYA SUHA NEHRİ

(Eskilerin hataları da bize yol gösterir ve ilmi nesiller tamamlar. Prof. C. Kurnaz)

Süleyman Gönçer, Afyon İli Tarihi I, 1971-Karınca Matbaası-İzmir adlı yapıtında Mira Kuvalya Kırallığı (s. 50) ve “Başka bir Mira Kıralından” söz eder (s.56-57) ve devamla “Seha Irmağı Kırallığı ve Memleket” başlığında s.57-58’de şöyle der:

“Büyük ikinci Arzava seferini söz konusu yaparken anlatılan Seha Irmağı Kırallığı da Afyon İli ile ilgilidir. Seha Irmağı sözünden hemen bir mitolojik efsane akla gelmektedir. Efsane şöyledir” der ve tırnak içinde Marsiyas efsanesini anlatır.

“Mar, deniz veya su Siya, Seha S, Yunanca isim eki olarak analiz edilirse – ki tamamiyle doğrudur – Marsiyas, Seha Irmağı Beyini andırmaktadır. Seha Irmağı, bugünkü Menderes nehri demek olur” der ve devam eder (bk. Gönçer, 1971: 50-59). Sayfa 40’da Apassa (Efes-Selçuk), Arzava, s. 47’de Astarpa ve Apassa (Efes-Selçuk), s.58’de Apassa (Efes-Selçuk), Milovanda (Miletos-Balat) ve daha birçok ilginç isim verir.

Gönçer, bu olayların MÖ 1347 ile 1200 yılları arasında vukû bulduğu kanaatindedir.

Marsiyas, Marsiyas ırmağının beyi değil de, neden Menderes ırmağının beyi? Biz, Monolykos denilen Türk beyinin, Monolykos sıfatını, Eğirdir Gölü’nün ayağı olan Monolykos ırmağından aldığını ve gerçek adının Alp Kara olduğunu iddia ediyoruz.

Gönçer’in ifadesi de buna benzemektedir.

Merhum Süleyman Gönçer, ne güzel yorumlar yapmıştır. Afyon ve Isparta’da bu bilgileri coğrafyayla yüzleştirecek bir Eskiçağ tarihçisi yok mu?

Eskiçağ tarihçisi, Eğirdir ve Beyşehir göllerindeki coğrafî değişimi esas alarak, bilgilerini niçin güncellemez; anlaşılır gibi değildir.

Anadolu tarihi üzerinde çalışan yabancı tarihçilerin hiç birisi de Göller Bölgesi’ndeki coğrafî değişimi bilmiyorlardı.

Arundel’in verdiği şu bilgi çok dikkat çekici değil mi?

Mitridat’ın Apameya’daki savaşı sırasında meydana gelen bir depremden (veya deprem silsilesi) sonra göller her yeri yuttu ve daha önceden hiç göl bulunmayan ovaları kapladı ve ırmaklar ve kaynaklar taştı; bu arada daha önceden mevcut olan birçok ırmak ve kaynak tamamen kayboldu. Söz konusu deprem MÖ 50’lerde oldu, bir büyük deprem de MS 54’de oldu (Arundel, 2013: 17-18).

Burası Eğirdir Gölü çevresidir.

SDÜ neden buna ilgi duymaz?

Bunları böyle kaydettikten sonra gelelim tarih kitaplarına:

60 yıllık müktesebatımı saymazsak 16 yıldır Göller Bölgesi’nin tarihî coğrafyası üzerinde çalışıyorum.

Bir Lâdik veya Laodikya daha bulunduğunu ve bu yerin Eğirdir, bunun gibi Yalvaç’ın Alaşehir, Barla’nın Tralles, Aşağı Tırtar’ın Edremit, Gaziri Adasındaki şehrin Bergama olduğunu gösterdim.

Amorion Uluborlu, Apameya Barla Eye Burnu önünde idi (bk. Topraklı-Bilgin, 2021: “Eğirdir Gölü Coğrafî Değişimi Öncesi Kemerli Kamusal Önder Aziz Trifon”, UTAD, s.301-318).

Maalesef bugüne kadar, bu konuda SDÜ tarihçilerinden bir ses çıkmamıştır.

Kesin olarak diyoruz ki, Kıral Yolu (via regia), bir adı da Firigos Boğazı olan Kemer Boğazı’ndan geçmektedir.

Kelene adlı ünlü Firik şehri, Kemer Boğazı ile Yenice Sivrisi (Kelene Hisarı) arasında ve Marsiyas ırmağı boyunca uzanır.

Myria (Myrina) veya Apameya, iki göl arasındaki Menderes nehri kenarında; Miletos, Uluborlu Şehir çayının Papa çayına döküldüğü yerde, Efes ise Gelendost Kiremitli Burun önündedir.

İki göl arasındaki ırmağın Menderes, Halis (Halys), Kaystros, Tantalos, Melis, Euros, Ebros, Boğazdaki Asya ırmağı, Skamandros, Batis Riyaks (Bathys Rhyax), Toros (Tearos) ve el-Battal nehri gibi adları var.

Marsiyas nehrinin Bigadiç, Angelokomites, Ezop (Aisopos), Orgas nehrinin ise Barenos, Granikos, Kara-nehir (Mauropotamos), Antios, Akharaka’nın ırmağı, Empelos ve Sinaos/Synaos gibi adları var.

16 yılda talebeler profesör, doçent ve profesörler ise emekli oldular.

Hâl böyleyken Kültür ve Turizm Bakanlığı, yanlış Apameya ve Amorion kazıları ile Batı Anadolu beylikleri hakkındaki yanlış makaleleri desteklemeye devam ediyor.

Bu yanlışlıklara dur diyecek bir kurum yok mu?

Sonuç

Süleyman Gönçer’in zikrettiği Menderes’in Büyük Menderes; Apassa, yani Efes’in İzmir-Selçuk olması asla mümkün değildir. Söz konusu Menderes, iki göl arasındaki ırmak, Apassa ise Gelendost-Kiremitli Burun önündeki Efes’tir.

Remsi (Ramsay), Theofanes’ten Efes’in, Tzoukha Nisterin adlı ovada bulunduğunu nakleder.

Ben daha önce Tzoukha adının Suha veya Saha okunabileceğini, Çaka Beyin gerçek sıfatının Çaka değil, Saha Bey olabileceğini dillendirdim.

Şimdi soruyorum: Seha nehri iki göl arasındaki Menderes mi, Marsiyas mı, yoksa Örkenez (Orgas) veya Yalvaç çayı mı?

SDÜ Eskiçağ tarihçisinin meseleye el atmasını rica ediyoruz.

Süleyman Gönçer merhumun ruhunu sevindirmek isteyecek Eskiçağ tarihçileri neredesiniz?

.

Ramazan Topraklı, dikGAZETE.com

Kaynaklar ve Tetkik Eserler:

Arundel, F. V. J. (Eylül 2013): Anadolu’da Keşifler, Çev. Topbaş Atabay, Sistem Ofset-Ankara.

Gönçer, Süleyman (1971): Afyon İli Tarihi, Cilt: 1, Karınca Matbaacılık ve Ticaret Kollektif Şirketi-İzmir.

Topraklı, Ramazan- Bilgin, K. Ufuk (2021): “Eğirdir Gölü Coğrafî Değişimi Öncesi Kemerli Kamusal Önder Aziz Trifon”, UTAD, s.301-318.

Harita: Marsiyas, Kıral Yolu

SEHA VEYA SUHA NEHRİ

(Eskilerin hataları da bize yol gösterir ve ilmi nesiller tamamlar. Prof. C. Kurnaz)

Süleyman Gönçer, Afyon İli Tarihi I, 1971-Karınca Matbaası-İzmir adlı yapıtında Mira Kuvalya Kırallığı (s. 50) ve “Başka bir Mira Kıralından” söz eder (s.56-57) ve devamla “Seha Irmağı Kırallığı ve Memleket” başlığında s.57-58’de şöyle der:

“Büyük ikinci Arzava seferini söz konusu yaparken anlatılan Seha Irmağı Kırallığı da Afyon İli ile ilgilidir. Seha Irmağı sözünden hemen bir mitolojik efsane akla gelmektedir. Efsane şöyledir” der ve tırnak içinde Marsiyas efsanesini anlatır.

“Mar, deniz veya su Siya, Seha S, Yunanca isim eki olarak analiz edilirse – ki tamamiyle doğrudur – Marsiyas, Seha Irmağı Beyini andırmaktadır. Seha Irmağı, bugünkü Menderes nehri demek olur” der ve devam eder (bk. Gönçer, 1971: 50-59). Sayfa 40’da Apassa (Efes-Selçuk), Arzava, s. 47’de Astarpa ve Apassa (Efes-Selçuk), s.58’de Apassa (Efes-Selçuk), Milovanda (Miletos-Balat) ve daha birçok ilginç isim verir.

Gönçer, bu olayların MÖ 1347 ile 1200 yılları arasında vukû bulduğu kanaatindedir.

Marsiyas, Marsiyas ırmağının beyi değil de, neden Menderes ırmağının beyi? Biz, Monolykos denilen Türk beyinin, Monolykos sıfatını, Eğirdir Gölü’nün ayağı olan Monolykos ırmağından aldığını ve gerçek adının Alp Kara olduğunu iddia ediyoruz.

Gönçer’in ifadesi de buna benzemektedir.

Merhum Süleyman Gönçer, ne güzel yorumlar yapmıştır. Afyon ve Isparta’da bu bilgileri coğrafyayla yüzleştirecek bir Eskiçağ tarihçisi yok mu?

Eskiçağ tarihçisi, Eğirdir ve Beyşehir göllerindeki coğrafî değişimi esas alarak, bilgilerini niçin güncellemez; anlaşılır gibi değildir.

Anadolu tarihi üzerinde çalışan yabancı tarihçilerin hiç birisi de Göller Bölgesi’ndeki coğrafî değişimi bilmiyorlardı.

Arundel’in verdiği şu bilgi çok dikkat çekici değil mi?

Mitridat’ın Apameya’daki savaşı sırasında meydana gelen bir depremden (veya deprem silsilesi) sonra göller her yeri yuttu ve daha önceden hiç göl bulunmayan ovaları kapladı ve ırmaklar ve kaynaklar taştı; bu arada daha önceden mevcut olan birçok ırmak ve kaynak tamamen kayboldu. Söz konusu deprem MÖ 50’lerde oldu, bir büyük deprem de MS 54’de oldu (Arundel, 2013: 17-18).

Burası Eğirdir Gölü çevresidir.

SDÜ neden buna ilgi duymaz?

Bunları böyle kaydettikten sonra gelelim tarih kitaplarına:

60 yıllık müktesebatımı saymazsak 16 yıldır Göller Bölgesi’nin tarihî coğrafyası üzerinde çalışıyorum.

Bir Lâdik veya Laodikya daha bulunduğunu ve bu yerin Eğirdir, bunun gibi Yalvaç’ın Alaşehir, Barla’nın Tralles, Aşağı Tırtar’ın Edremit, Gaziri Adasındaki şehrin Bergama olduğunu gösterdim.

Amorion Uluborlu, Apameya Barla Eye Burnu önünde idi (bk. Topraklı-Bilgin, 2021: “Eğirdir Gölü Coğrafî Değişimi Öncesi Kemerli Kamusal Önder Aziz Trifon”, UTAD, s.301-318).

Maalesef bugüne kadar, bu konuda SDÜ tarihçilerinden bir ses çıkmamıştır.

Kesin olarak diyoruz ki, Kıral Yolu (via regia), bir adı da Firigos Boğazı olan Kemer Boğazı’ndan geçmektedir.

Kelene adlı ünlü Firik şehri, Kemer Boğazı ile Yenice Sivrisi (Kelene Hisarı) arasında ve Marsiyas ırmağı boyunca uzanır.

Myria (Myrina) veya Apameya, iki göl arasındaki Menderes nehri kenarında; Miletos, Uluborlu Şehir çayının Papa çayına döküldüğü yerde, Efes ise Gelendost Kiremitli Burun önündedir.

İki göl arasındaki ırmağın Menderes, Halis (Halys), Kaystros, Tantalos, Melis, Euros, Ebros, Boğazdaki Asya ırmağı, Skamandros, Batis Riyaks (Bathys Rhyax), Toros (Tearos) ve el-Battal nehri gibi adları var.

Marsiyas nehrinin Bigadiç, Angelokomites, Ezop (Aisopos), Orgas nehrinin ise Barenos, Granikos, Kara-nehir (Mauropotamos), Antios, Akharaka’nın ırmağı, Empelos ve Sinaos/Synaos gibi adları var.

16 yılda talebeler profesör, doçent ve profesörler ise emekli oldular.

Hâl böyleyken Kültür ve Turizm Bakanlığı, yanlış Apameya ve Amorion kazıları ile Batı Anadolu beylikleri hakkındaki yanlış makaleleri desteklemeye devam ediyor.

Bu yanlışlıklara dur diyecek bir kurum yok mu?

Sonuç

Süleyman Gönçer’in zikrettiği Menderes’in Büyük Menderes; Apassa, yani Efes’in İzmir-Selçuk olması asla mümkün değildir. Söz konusu Menderes, iki göl arasındaki ırmak, Apassa ise Gelendost-Kiremitli Burun önündeki Efes’tir.

Remsi (Ramsay), Theofanes’ten Efes’in, Tzoukha Nisterin adlı ovada bulunduğunu nakleder.

Ben daha önce Tzoukha adının Suha veya Saha okunabileceğini, Çaka Beyin gerçek sıfatının Çaka değil, Saha Bey olabileceğini dillendirdim.

Şimdi soruyorum: Seha nehri iki göl arasındaki Menderes mi, Marsiyas mı, yoksa Örkenez (Orgas) veya Yalvaç çayı mı?

SDÜ Eskiçağ tarihçisinin meseleye el atmasını rica ediyoruz.

Süleyman Gönçer merhumun ruhunu sevindirmek isteyecek Eskiçağ tarihçileri neredesiniz?

.

Ramazan Topraklı, dikGAZETE.com

Kaynaklar ve Tetkik Eserler:

Arundel, F. V. J. (Eylül 2013): Anadolu’da Keşifler, Çev. Topbaş Atabay, Sistem Ofset-Ankara.

Gönçer, Süleyman (1971): Afyon İli Tarihi, Cilt: 1, Karınca Matbaacılık ve Ticaret Kollektif Şirketi-İzmir.

Topraklı, Ramazan- Bilgin, K. Ufuk (2021): “Eğirdir Gölü Coğrafî Değişimi Öncesi Kemerli Kamusal Önder Aziz Trifon”, UTAD, s.301-318.