Spor bahane, engelleri aşmak şahane!..

Spor bahane, engelleri aşmak şahane!..

Mutluluğun penceresinden bakmak, huzur bahçesinde yer almayı kim arzulamaz ki. 

Zor olduğu, kadar da kolay! 

Olumlu ve olumsuzluğun aynı anda, bir arada olma ihtimalini anlamamız için, anlatılanlara kulak vermenin yeterli olmayacağı, "Bir varmış, bir yokmuş…" dünyasında yaşıyoruz. "Bir nasihatten ise, bir musibet yeğdir…"sözünün mana ve önemini, yaşayarak görmekteyiz….

Bir uzvu yok veya var olan uzuv tam olarak görevini yerine getiremiyor. Sonra adı oluyor engelli. Evet, "Herkes bir engelli adayıdır.”

Topluma mal olmuş her sözün bir hikâyesi vardır. Öyle ise, engel ve engellinin ne manaya geldiğini toplum olarak iyi anlamamız ve yorumlamamız gerekiyor. 

Bilmediğimiz konu hakkında fikir yürütme, cehalete kapı araladığı gibi, içinde yer aldığımız toplumun önemli parçasını oluşturan engelli olarak isimlendirilen ayrıcalıklı/özel insanların da toplum hayatının önemli parçası olduğu gerçeğiyle hareket etmemiz gerekiyor… 

İnsan hayatını önemli ölçüde değiştiren, ayrıntıları içerisinde barındıran kelimeler vardır. 

“Spor" kelimesinin açılımını yaptığımızda, performans, egzersiz, hareket, beden eğitimi, fiziksel aktivite gibi, ulaşılmak istenen hedefe bağlı olarak, birçok kelime karşılık gelmekte. 

Hedefe atılması için yaydan gerilen ok gibi, spor kelimesinin içi de, şöhret, para, sağlık ve benzeri unsurları da içermektedir. Tıpkı, niyete bağlı akıbet gibi…

ENGELLERE İNAT, HAREKETE GEÇMEK…

Rahatsızlığınızdan dolayı doktora gittiğinizde, doktorların hemen hemen tüm hastalarına, reçeteye yazamasa da sözlü olarak tavsiye ettiği bir ilaç var; ‘Hareket’. 

Günde 5 bin adım mı atarsınız, yarım saat mi yürürsünüz, yoksa egzersiz mi yaparsınız! 

Hareketin süresi ve şekli, kişinin içerisinde yer aldığı fiziki veya ruh haline göre değişkenlik gösterebilir. 

Önemli olan ‘hareket’ etmek. 

İşte o hareket etme, kişinin sağlıklı olması ve hayatı kaliteli/sağlıklı yaşaması için önem taşımakta….

Engelli bireyler için hangi sporu yapacakları, onların engel türüne bağlı olarak değişim göstermekte.

Yüzme, fitness, futbol, basketbol, gibi bireysel ve takım sporları yapma konusunda katılımcı olmaktadır. 

Bireyin oturduğu çevrede bulunan mevcut sosyal ve spor tesisleri kullanma konusunda hassasiyet gösterilmesi yeterli olacaktır. Örnek olarak, bulunulan bölgede yüzme havuzuyok ise açık veya kapalı basketbol, futbol, masa tenisisalonları kullanılabilir. Bunlar da mevcut değil ise bisikletbinmeye, yürüyüş yapmaya müsait alanlar vardır. Değerlendirmek de yarar sağlar…

SPOR TESİSLERİ ENGELLİLERE AÇIK OLMALI...

Sportif aktivitelerin yerine getirilebilmesi için ise malzemetesis ve eğitmen ihtiyacı doğmakta. 

Var olanların ise, yetkililerce engelli bireylerin kullanımına sunulması gerekiyor. 

Spor yapmak isteyen bireylerin, bulundukları yerleşim yerlerindeki spor tesislerinden yararlanmaları, zorunlu bir ihtiyaç. 

Nasıl ki doktorun, reçetesine yazamadığı halde her defasında tavsiye ettiği ‘hareket/egzersiz’ herkes için önemli, sporun da özel bireyler için önem derecesi o “öneri”den de yüksek. 

Ayrıcalıklı/özel insanlar imkân bulup spor yapmaya başladığında, spora başladıkları gün onlar için adeta değişim/dönüm anı/noktası oluyor…

Sırasıyla sağlıklı kalma, düzenli bir hayat, özgüven ve mutluluk

Eğer toplumun yüzde 15’ine yakını engelli, bu kişiler fiziksel aktivitelerle mutlu olup, kaliteli bir hayat sürdüreceklerse, bu süreci baltalamak, imkânı olduğu halde engelli bireye spor yaptırmamak vicdanları yaralayacaktır. 

Sporla birlikte "Bir umudu, bin bir umuda dönüşen…”insanların hayallerini yıkmaya, hiç kimsenin hakkı olmasa gerek…

.

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com

Mutluluğun penceresinden bakmak, huzur bahçesinde yer almayı kim arzulamaz ki. 

Zor olduğu, kadar da kolay! 

Olumlu ve olumsuzluğun aynı anda, bir arada olma ihtimalini anlamamız için, anlatılanlara kulak vermenin yeterli olmayacağı, "Bir varmış, bir yokmuş…" dünyasında yaşıyoruz. "Bir nasihatten ise, bir musibet yeğdir…"sözünün mana ve önemini, yaşayarak görmekteyiz….

Bir uzvu yok veya var olan uzuv tam olarak görevini yerine getiremiyor. Sonra adı oluyor engelli. Evet, "Herkes bir engelli adayıdır.”

Topluma mal olmuş her sözün bir hikâyesi vardır. Öyle ise, engel ve engellinin ne manaya geldiğini toplum olarak iyi anlamamız ve yorumlamamız gerekiyor. 

Bilmediğimiz konu hakkında fikir yürütme, cehalete kapı araladığı gibi, içinde yer aldığımız toplumun önemli parçasını oluşturan engelli olarak isimlendirilen ayrıcalıklı/özel insanların da toplum hayatının önemli parçası olduğu gerçeğiyle hareket etmemiz gerekiyor… 

İnsan hayatını önemli ölçüde değiştiren, ayrıntıları içerisinde barındıran kelimeler vardır. 

“Spor" kelimesinin açılımını yaptığımızda, performans, egzersiz, hareket, beden eğitimi, fiziksel aktivite gibi, ulaşılmak istenen hedefe bağlı olarak, birçok kelime karşılık gelmekte. 

Hedefe atılması için yaydan gerilen ok gibi, spor kelimesinin içi de, şöhret, para, sağlık ve benzeri unsurları da içermektedir. Tıpkı, niyete bağlı akıbet gibi…

ENGELLERE İNAT, HAREKETE GEÇMEK…

Rahatsızlığınızdan dolayı doktora gittiğinizde, doktorların hemen hemen tüm hastalarına, reçeteye yazamasa da sözlü olarak tavsiye ettiği bir ilaç var; ‘Hareket’. 

Günde 5 bin adım mı atarsınız, yarım saat mi yürürsünüz, yoksa egzersiz mi yaparsınız! 

Hareketin süresi ve şekli, kişinin içerisinde yer aldığı fiziki veya ruh haline göre değişkenlik gösterebilir. 

Önemli olan ‘hareket’ etmek. 

İşte o hareket etme, kişinin sağlıklı olması ve hayatı kaliteli/sağlıklı yaşaması için önem taşımakta….

Engelli bireyler için hangi sporu yapacakları, onların engel türüne bağlı olarak değişim göstermekte.

Yüzme, fitness, futbol, basketbol, gibi bireysel ve takım sporları yapma konusunda katılımcı olmaktadır. 

Bireyin oturduğu çevrede bulunan mevcut sosyal ve spor tesisleri kullanma konusunda hassasiyet gösterilmesi yeterli olacaktır. Örnek olarak, bulunulan bölgede yüzme havuzuyok ise açık veya kapalı basketbol, futbol, masa tenisisalonları kullanılabilir. Bunlar da mevcut değil ise bisikletbinmeye, yürüyüş yapmaya müsait alanlar vardır. Değerlendirmek de yarar sağlar…

SPOR TESİSLERİ ENGELLİLERE AÇIK OLMALI...

Sportif aktivitelerin yerine getirilebilmesi için ise malzemetesis ve eğitmen ihtiyacı doğmakta. 

Var olanların ise, yetkililerce engelli bireylerin kullanımına sunulması gerekiyor. 

Spor yapmak isteyen bireylerin, bulundukları yerleşim yerlerindeki spor tesislerinden yararlanmaları, zorunlu bir ihtiyaç. 

Nasıl ki doktorun, reçetesine yazamadığı halde her defasında tavsiye ettiği ‘hareket/egzersiz’ herkes için önemli, sporun da özel bireyler için önem derecesi o “öneri”den de yüksek. 

Ayrıcalıklı/özel insanlar imkân bulup spor yapmaya başladığında, spora başladıkları gün onlar için adeta değişim/dönüm anı/noktası oluyor…

Sırasıyla sağlıklı kalma, düzenli bir hayat, özgüven ve mutluluk

Eğer toplumun yüzde 15’ine yakını engelli, bu kişiler fiziksel aktivitelerle mutlu olup, kaliteli bir hayat sürdüreceklerse, bu süreci baltalamak, imkânı olduğu halde engelli bireye spor yaptırmamak vicdanları yaralayacaktır. 

Sporla birlikte "Bir umudu, bin bir umuda dönüşen…”insanların hayallerini yıkmaya, hiç kimsenin hakkı olmasa gerek…

.

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com