Terör her yerde kol geziyor.

Hain, kalleş saldırılar din, dil, ırk, zaman ve hedef gözetmeksizin gerçekleşiyor. 

Kimler tarafından ve niçin gerçekleştirildiği konusunu şahit olmayan ve bilmeyenimiz yok. Şer güçler, yaptıkları insanlık dışı saldırı sonrasında, birlik ve beraberliğimizin bir karşılığı olan sarsılmaz duruşumuzu gördükçe, adeta kuduruyorlar. İnşallah bu onların son çırpınışları olacak.

Dilek ve temenni ile birlikte üstlenmemiz gereken konuların da altını çizmek gerekiyor.

Futbolun içinde gelişen ve ilerleyen süreçlerde ayrımcılığa neden olabilecek endişesiyle,  bizleri kaygılandıran futbol içindeki iki örneğe dikkat çekmek gerekiyor!..

Yasin, KÂBE’DEN DÖNMEDEN, KADRO DIŞI KALDI! 

Galatasaray’ın yıldız oyuncusu Yasin Öztekin, lige verilen arayı kutsal topraklarda geçirdi. 

Onun diğer futbolculardan farkı yeni yıla Kâbe’de girmesi. 

Çektirdiği fotoğrafın yanına "Yarına bırakma! Bakarsın, yarın olur da sen olmazsın" paylaşımı, düşünce yapısı, sahip olunan inancın açık ve net olarak yansıması manasına geliyor. 

İnandığımız değerlere göre hayatımıza yön vermemiz gerekliliğinin önemi. Aksi takdirde yaşamak istediklerimiz için ‘yarın’ çok geç olabilir gerçeği. 

Haberin üzerinden fazla bir süre geçmeden, yazılı ve görsel basında ‘Yasin kadro dışı...’ şeklinde haberler yer aldı. 

29 yaşındaki futbolcu ligin 9. hafta oynanan Adanaspor maçında oyundan çıkarken teknik direktör Riekerink’e tepki göstermiş ve kulübeyi yumruklamıştı. 

Yasin bu olaydan sonra kadro dışı bırakılmış, daha sonra affedilmişti.

Yasin’in bir kez daha kadro dışı kalmasına gerekçe Tuzlaspor ile oynanan Kupa maçından gördüğü kırmızı kart. 

Geçen sezon devre arasında Umre’ye giden ‘Yasin’in, bu sezon yılbaşını Kâbe’de geçirmesinin kadro dışı kalmasını etkileyen, tetikleyen bir neden olabilir mi?’ diye de insan düşünmüyor değil! 

Sarı-kırmızılı camianın bu soru işaretine açıklama getirmesi gerekiyor. Yasin’in içinde yer aldığı süreç, kılık-kıyafetinden dolayı Trabzonspor’dan koparılan Osmanlıspor’un yeni oyuncusu Aykut Demir’i hatırlattı!..

AYKUT DEMİR’E İKİ CİHAN SAADETİ DİLERİZ

Ersun Yanal’ın Trabzonspor’un başına geldikten sonra takımda görmek istemediği isimdi Aykut Demir. 

Medyaya yansıyan haberlere göre, başarılı oyuncunun takımdan ayrılmasında en büyük etki, Yanal’ın takım oyuncuların sakal kesme isteğinin etkili olması. 

Bordo-mavili takımdan koparılan Osmanlısporlu futbolcu Aykut Demir’in hafta sonu düğün merasimi vardı. 

Bonservisi Trabzonspor’da bulunan yıldız oyucunun düğün merasiminde, salona mehter takımı eşliğinde gelmesi ve ilahiler söylenmesi, kadın ve erkeklerin ayrı yerlerde oturması. 

Ülkemizin en büyük kulüpleri-camiaları içerisinde gelişen, gerek Yasin gerekse Aykut gibi değerli oyuncuların bir anda takımlarından uzaklaştırılması bize gösteriyor ki, insanların kendi dini inançları, milli ve manevi değerleri yüzünden sorgulanması, camialarından koparılma gibi bir durumla karşı karşıya kalıyorlar. 

Peki, futbolcu da olsa sıradan bir vatandaş da olsa, bu tablonun sonucu ayrımcılık olmasından başka bir manaya gelmiyor! 

Çözüm konusu, topluma mal olmuş böyle isimlere yönelik keyfi-kişisel kararlarlar alma, toplumsal değerleri hiçe saymanın savunulacak hiçbir yanının olmayacağı…

TERÖRE, AYRIMCILIĞA KARŞI TEK VÜCUT 

Dede Korkut’un ‘Kahpe içerden olursa, kapı kilit tutmaz oğul’ sözünü bugünlerde sık kullanmaya başladık. 

Nedeni ise, hain ve teröristlerin sadece ülke dışında olmadığı gerçeği 15 Temmuz o hainlerin finali oldu, Allah’ın yardımı ve halkın dirayeti ile o kanlı darbe girişimi, hakkın ve sağduyunun galip gelmesi ile bastırıldı, püskürtüldü. 

Dünya’ya bir bakın. İslam coğrafyası başta olmak üzere, Türkiye’den başka rahat ve güvende olan ülke yok. 

Kesin olan bir gerçek var ki, ülkemizin birlik, beraberlik ve kardeşliğine karşı yapılan her bir saldırıda, Türk halkının daha fazla kenetlendiği, İslam coğrafyasının desteğini de alarak daha da güçlendiği gerçeği. 

Her alanda olduğu gibi, gerçekleri görüp ve mücadele etmemiz gerekiyor. 

Bu mücadele spor alanında da olmalı! 

Hep birlikte, topyekûn inşallah. 

Bugüne kadar spor bizim için bir amaç değil bir araç oldu. Teröre karşı verilecek mücadelede de önemli bir halka olacağı kanaatindeyiz.

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com

Terör her yerde kol geziyor.

Hain, kalleş saldırılar din, dil, ırk, zaman ve hedef gözetmeksizin gerçekleşiyor. 

Kimler tarafından ve niçin gerçekleştirildiği konusunu şahit olmayan ve bilmeyenimiz yok. Şer güçler, yaptıkları insanlık dışı saldırı sonrasında, birlik ve beraberliğimizin bir karşılığı olan sarsılmaz duruşumuzu gördükçe, adeta kuduruyorlar. İnşallah bu onların son çırpınışları olacak.

Dilek ve temenni ile birlikte üstlenmemiz gereken konuların da altını çizmek gerekiyor.

Futbolun içinde gelişen ve ilerleyen süreçlerde ayrımcılığa neden olabilecek endişesiyle,  bizleri kaygılandıran futbol içindeki iki örneğe dikkat çekmek gerekiyor!..

Yasin, KÂBE’DEN DÖNMEDEN, KADRO DIŞI KALDI! 

Galatasaray’ın yıldız oyuncusu Yasin Öztekin, lige verilen arayı kutsal topraklarda geçirdi. 

Onun diğer futbolculardan farkı yeni yıla Kâbe’de girmesi. 

Çektirdiği fotoğrafın yanına "Yarına bırakma! Bakarsın, yarın olur da sen olmazsın" paylaşımı, düşünce yapısı, sahip olunan inancın açık ve net olarak yansıması manasına geliyor. 

İnandığımız değerlere göre hayatımıza yön vermemiz gerekliliğinin önemi. Aksi takdirde yaşamak istediklerimiz için ‘yarın’ çok geç olabilir gerçeği. 

Haberin üzerinden fazla bir süre geçmeden, yazılı ve görsel basında ‘Yasin kadro dışı...’ şeklinde haberler yer aldı. 

29 yaşındaki futbolcu ligin 9. hafta oynanan Adanaspor maçında oyundan çıkarken teknik direktör Riekerink’e tepki göstermiş ve kulübeyi yumruklamıştı. 

Yasin bu olaydan sonra kadro dışı bırakılmış, daha sonra affedilmişti.

Yasin’in bir kez daha kadro dışı kalmasına gerekçe Tuzlaspor ile oynanan Kupa maçından gördüğü kırmızı kart. 

Geçen sezon devre arasında Umre’ye giden ‘Yasin’in, bu sezon yılbaşını Kâbe’de geçirmesinin kadro dışı kalmasını etkileyen, tetikleyen bir neden olabilir mi?’ diye de insan düşünmüyor değil! 

Sarı-kırmızılı camianın bu soru işaretine açıklama getirmesi gerekiyor. Yasin’in içinde yer aldığı süreç, kılık-kıyafetinden dolayı Trabzonspor’dan koparılan Osmanlıspor’un yeni oyuncusu Aykut Demir’i hatırlattı!..

AYKUT DEMİR’E İKİ CİHAN SAADETİ DİLERİZ

Ersun Yanal’ın Trabzonspor’un başına geldikten sonra takımda görmek istemediği isimdi Aykut Demir. 

Medyaya yansıyan haberlere göre, başarılı oyuncunun takımdan ayrılmasında en büyük etki, Yanal’ın takım oyuncuların sakal kesme isteğinin etkili olması. 

Bordo-mavili takımdan koparılan Osmanlısporlu futbolcu Aykut Demir’in hafta sonu düğün merasimi vardı. 

Bonservisi Trabzonspor’da bulunan yıldız oyucunun düğün merasiminde, salona mehter takımı eşliğinde gelmesi ve ilahiler söylenmesi, kadın ve erkeklerin ayrı yerlerde oturması. 

Ülkemizin en büyük kulüpleri-camiaları içerisinde gelişen, gerek Yasin gerekse Aykut gibi değerli oyuncuların bir anda takımlarından uzaklaştırılması bize gösteriyor ki, insanların kendi dini inançları, milli ve manevi değerleri yüzünden sorgulanması, camialarından koparılma gibi bir durumla karşı karşıya kalıyorlar. 

Peki, futbolcu da olsa sıradan bir vatandaş da olsa, bu tablonun sonucu ayrımcılık olmasından başka bir manaya gelmiyor! 

Çözüm konusu, topluma mal olmuş böyle isimlere yönelik keyfi-kişisel kararlarlar alma, toplumsal değerleri hiçe saymanın savunulacak hiçbir yanının olmayacağı…

TERÖRE, AYRIMCILIĞA KARŞI TEK VÜCUT 

Dede Korkut’un ‘Kahpe içerden olursa, kapı kilit tutmaz oğul’ sözünü bugünlerde sık kullanmaya başladık. 

Nedeni ise, hain ve teröristlerin sadece ülke dışında olmadığı gerçeği 15 Temmuz o hainlerin finali oldu, Allah’ın yardımı ve halkın dirayeti ile o kanlı darbe girişimi, hakkın ve sağduyunun galip gelmesi ile bastırıldı, püskürtüldü. 

Dünya’ya bir bakın. İslam coğrafyası başta olmak üzere, Türkiye’den başka rahat ve güvende olan ülke yok. 

Kesin olan bir gerçek var ki, ülkemizin birlik, beraberlik ve kardeşliğine karşı yapılan her bir saldırıda, Türk halkının daha fazla kenetlendiği, İslam coğrafyasının desteğini de alarak daha da güçlendiği gerçeği. 

Her alanda olduğu gibi, gerçekleri görüp ve mücadele etmemiz gerekiyor. 

Bu mücadele spor alanında da olmalı! 

Hep birlikte, topyekûn inşallah. 

Bugüne kadar spor bizim için bir amaç değil bir araç oldu. Teröre karşı verilecek mücadelede de önemli bir halka olacağı kanaatindeyiz.

Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com