Tahran tahrikine karşı Ankara-Bakü işbirliği ve askeri tatbikat!

Tahran tahrikine karşı Ankara-Bakü işbirliği ve askeri tatbikat!

Tahran tahrikine karşı Ankara-Bakü işbirliği ve askeri tatbikat! Tahran tahrikine karşı Ankara-Bakü işbirliği ve askeri tatbikat!

Molla rejiminin Ermenistan aşkı yeni sayılmaz. Sırf kendi ülkesindeki Güney Azerbaycan Türk nüfusunun, Kuzey Azerbaycan Türkleri ile birleşme korkusu, onları Ermenilerle aynı yatağa sokuyor. Sözde bu güvenlik endişesinin mevcut koşullarda İran yönetimini; Ermenistan üzerinden Azerbaycan'a karşı hibrit bir savaş yürütmeye zorladığı düşünülebilir.

Tahran ile Erivan arasındaki ilişkilerin her geçen gün stratejik müttefik kapsamında genişlemesi, İran'ın Ermenistan'ı "kırmızıçizgi" ilan etmesi, 14 teröristi Ermenileri eğitmek için göndermesi, sınırlarda yaptığı manevralar bu bilgileri maalesef doğruluyor. Bu da yetmiyormuş gibi İranlı yetkililer Azerbaycan'ı şantajla teröristlere yardım etmekle suçluyor. Terörist dedikleri de Güney Azerbaycan Türkleri.

İran Danışma Konseyi Sekreteri Mohsen Rezaei'nin terör zanlılarının Kuzistan'ın İze şehrinde "Bakü sınırında gözaltına alındığı" iddiası buna bir örnektir. Oysa Kuzistan'ın İze şehrinden geçtiğimiz günlerde Ermeni asıllı 14 İran vatandaşının Rus barış güçlerinin geçici kontrolü altındaki bölgelerde kendilerini çok rahat hisseden yasadışı terör gruplarına terör-sabotaj tatbikatları yapmak ve somut sabotajlar hazırlamak üzere gönderildiği ortaya çıkmıştı.

Olayın tersine çevrilerek Azerbaycan'ın adının yanlış tanıtılması, İran makamlarının komşu ülkeye karşı düşmanca tutumunun bir göstergesi olarak kabul edilebilir.

Ermenistan ve İran istihbaratının 1. Karabağ Savaşındaki işbirliği!..

Tahran rejimi, başta Azerbaycan ve Türkiye olmak üzere komşularına karşı Ermenileri, ASALA ve PKK vb. terörist örgütleri de sık sık kullandı. Ünlü ASALA teröristi Monte Melkonyan'ın İran istihbaratı ile bağlantısı ve 1993'te Gubadlı'nın işgalinden önce görüşmeleri bunun kanıtıdır.   

 

Türkiyeli Ermenilerinden Amerika’ya göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak 1957 yılında Kaliforniya’da doğan Monte Melkonyan, anne tarafı Merzifonlu olduğundan küçük yaşlarda Türkiye’yi ziyaret etme fırsatı buldu.

Melkonyan, 1978'de ABD'den ayrıldı ve 1979 İslam Devrimi başlayınca İran'a gitti. İran’da Şah rejiminin en karanlık yıllarında İran halkı ile Şah rejiminin yıkılması için gösterilere katıldı. Geçimini İngilizce dersleri vererek kazandı. Tahran’da öğretmenlerin grev düzenlemesine yardım etti.

İran'da Kürtlerin yoğun yaşadığı bölgeye geçerek, Kürt halkını şah rejimine karşı kışkırttı. Onlardan etkilendi. Lübnan’da Ermeni mahallelerinin savunulmasında peşmerge kıyafetleri giyinerek, gerilla savaşına adım attı. İran Kürdleri arasında “Soro” takma ismi ile kendini tanıttı. 1978 yılında bu sefer İran’dan Lübnan’a sıcak çatışma alanlarına gitti. 1915’te Suriye’ye oradan Lübnan’a tehcir edilen Ermeni mahallelerinin savunulması mücadelesine katıldı.

Lübnan’da Ermeni halkı arasında hiç bilmediği Ermenice dilini öğrenmesi için iyi bir fırsat oldu. Lübnan iç savaşında Hıristiyan falanjistlerin Ermeni Mahallesi Bourj Hammoud saldırıları karşısında savunmada yer aldı. Sokak savaşlarında yetkinleşti. Henüz genç yaşında İngilizceden sonra, İspanyolca, Japonca, Fransızca, ana dili Ermenice’den sonra Arapça, İtalyanca ile Türkçe konuşabiliyordu.

Monte Melkonyan, Lübnan'a taşınmış ve Lübnan İç Savaşı süresinde Beyrut'un Burç Hamud bölgesinde yerleşmişti. Dimitriu Georgiu takma adlı Monte Melkonian, ASALA içinde sadece Türklere ya da Türk çıkarlarına saldırılması tezini savunuyordu. 1989'da  Melkonyan, daha sonra evleneceği Seta ile birlikte birkaç Avrupa ülkesinde bulunduktan sonra Ermenistan'a gitti. Karabağ Savaşı'nda Ermeni güçlerinin komutanı olan Melkonyan, 1992-1993 arasında Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'ne karşı Lâçin ve Kelbecer'de savaştı.

Monte Melkonian 12 Haziran 1993'te çatışmada öldürüldü.

Onu öldüren Azerbaycan ordusundan İbad Hüseynov, bu sebeple Azerbaycan Cumhuriyeti tarafından madalya ile ödüllendirilmişti. Yaşamı süresince "Abu Sindi", "Saro", "Timothy Sean McCormack" ve en son "Komutan Avo" takma isimleriyle tanınmış ve resmen Ermenistan Ulusal Kahramanı olarak kutsallaştırılan Monte Melkonyan’ın mezarı, Erivan'ın Yerablur mezarlığında bulunuyor.

Kudüs Ordusu Komutanı Kasım Süleymani’nin Ermeni terörist Monte Melkonyan ile bağlantısı!..

Ermeni ASALA terör örgütü eski üyelerinden Martiros Jamkochyan'ın Ermenistan'ın "Hraparak" gazetesine verdiği röportajda, ASALA liderlerinden uluslararası terörist Monte Melkonyan'ın Azerbaycan topraklarının işgali sırasında İran'ın gizli servis çalışanları ile görüştüğünü, İranlı ajanların M. Melkonyan ile görüşmek için Gorus'a geldiğini kaydetti. 

Eski terörist, İranlıların harekâtın hazır olduğunun farkında olduklarını belirterek, şunları söylüyordu; "Biz o sırada Laçin'deydik.  Zangilan, Gubadlı ve Horadiz'e saldırmak için tank tümenimizin bir bölümünü Laçin'e götürdük. İranlılar bu operasyondan haberdardı ve onu hazırlayan kişiyi de tanıyorlardı. 

O dönemde İran tarafının çıkarı, bedeli ne olursa olsun savaşın Araz'ın ötesine geçmemesiydi. Bu yüzden bizimle işbirliği yapmak istediler. Güvenlik istediler ve bizimle müzakere etmeye geldiler. Bu, 1993 baharının başlarında oldu. 

Böylece dostlarımız ve düşmanlarımız kiminle uğraştıklarını biliyorlardı. Bu yüzden bizi saydılar ve bizimle işbirliği yaptılar. elbette İranlılara, askerlerimizin ve geri çekilen Azerbaycanlıların İran'a doğru ateş açmasına izin vermeyeceğimize dair güvence verdik."

6 Ocak 2020'de İran devlet televizyonunda konuşan Stratejik Dış İlişkiler Konseyi uzmanlarından, siyasi yorumcu Jehanbehsh Izedi, General Kasım Süleymani hakkında konuşurken bazı gerçekleri ifşa etti ve Kasım Süleymani'nin Birinci Karabağ Savaşı'nda Ermenilere yardım ettiğini belirtti.

Ona göre bu destek, Türk birliğinin İran lehine daha fazla güçlenmesini engellemeyi amaçlıyordu: "1990'lı yıllarda Karabağ'ın işgalden kurtarılması ve Nahçıvan ile Azerbaycan arasındaki toprakların Azerbaycan'a iadesi, Türkçülüğün Azerbaycan'da güçlenmesine hizmet edecekti. bölge. Bizim çıkarımıza olmayan bir birlik oluşacak ve bölgedeki güç dengeleri değişecekti. Bu nedenle Kasım Süleymani uygun adımlar attı ve bu nedenle topraklar Ermenistan'ın kontrolünde kaldı."

8 Mayıs 1992'de İran'ın arabuluculuk aşamasında Azerbaycan'ın Şuşa’yı kaybettiği unutulmayan bir gerçektir. O sıralarda iki ülke liderleri Tahran'da buluştuğunda Ermenistan, sinsi bir saldırı düzenleyerek Şuşa'yı işgal etmişti. İkinci Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri Araz Nehri boyunca Khudafar Hidroelektrik Santrali barajına doğru ilerlediği sırada yaşanan olay da bu sürecin devamı sayılabilir. 

Azerbaycan askeri birlikleri, en kısa ve güvenli yoldan Zengilan'a yaklaşırken İran ordusuna ait birliklerle karşılaştı. Azerbaycan Ordusu birliklerinin savaş sırasındaki eylemlerine ilişkin İran tarafının Ermenilere istihbarat bilgileri aktarması da Ermenistan'ın Karabağ'daki saldırı ve imha politikasına saygı duyduğunu ve desteklediğini göstermişti.

“Kardeş Yumruğu” Tahran yönetimini darmadağın etti!..

Türkiye ve Azerbaycan'ın müşterek askeri tatbikatları, İran makamlarının Azerbaycan'a yönelik terör faaliyetlerine ve askeri tehditlerine bir yanıt olarak değerlendirilebilir. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan ile “Kardeş Yumruğu” Azerbaycan-Türkiye Birleşik Müşterek Tatbikatı’nın “Seçkin Gözlemci Günü” faaliyetlerini takip etti. Bakan Akar, Pirekeşkül Tatbikat Alanı’nda gerçekleştirilen ve Azerbaycan Savunma Bakanı Orgeneral Zakir Hasanov ile takip ettiği faaliyetin ardından iki ordu personeline hitap etti.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan-Türkiye ortak tatbikatı "Kardeş Yumruk"un başarıyla tamamlanmasının ardından telefonla görüştüğü iki ülke askeri personelini tebrik etti.

Ankara ve Bakü’nün savaş oyunlarından daha önce İran, Azerbaycan sınırında yaptığı tatbikatlarla gözdağı vermek istemişti. Azerbaycan ordusu, İran’ın tatbikatlarına karşılık verdi. "Kardeş Yumruk" adı verilen ortak askeri tatbikatlar, Azerbaycan-Türkiye kardeşliğinin ve stratejik ittifakının bir başka simgesi oldu. Türkiye ve Azerbaycan'ın hak ve menfaatlerini korumak için gücünü ve kararlılığını açıkça gösterdi.

Tatbikatta; Azerbaycan Ordusu ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin farklı türdeki birlik personelinin, muharebe ve özel amaçlı istihkâm teçhizatı ile askeri hava araçlarının nasıl kullanılacağının eğitimi, Bakü şehri ile Astara topraklarını, Cebrayil ve İmişli bölgelerinde gerçekleştirildi.

Senaryoya göre Azerbaycan Ordusu'na bağlı Kara Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri, Özel Kuvvetler, İstihkam Kuvvetleri, Füze ve Topçu Kuvvetleri birlikleri, Türk Silahlı Kuvvetleri ordusu ile birlikte çeşitli eğitim ve muharebe görevlerini icra etti.

Eğitimde, modern muharebe yöntemlerinin kullanılması, askeri harekâtlarda topçu, havacılık ve diğer birlik türlerinin uygulanması, bunların etkileşim halinde organize edilmesi, nehirler üzerinde geçit açmak için dubalı köprüler inşa edilmesi, konvansiyonel düşmanın derinliklerine inilmesi gibi çeşitli görevler yapıldı. Ortak tatbikatta, birliklerin etkileşimi sırasında muharebe koordinasyonunun sağlanması, yönetimin iyileştirilmesi, deneyim paylaşımı ve personelin profesyonelliğinin artırılması ana odak noktası oldu.

Azerbaycan’da aşırı dinci terör örgütlerinin faaliyetleri...

Aralık 2015'te Azerbaycan'da "Dini Aşırıcılıkla Mücadele" Yasası kabul edildi. Bu Kanunun kabulü, ulusal, sosyal veya dini nefretin önlenmesine, ulusal onurun aşağılanmasına, vatandaşların haklarının kısıtlanmasına veya ulusal, ırksal, sosyal veya dini mensubiyetlerine bağlı olarak menfaatlerin belirlenmesine önemli katkılar sağladı. Aşırıcılıkla mücadelenin güçlendirilmesi ve radikal eğilimlerin önlenmesine ilişkin hükümler Azerbaycan Cumhuriyeti Ceza Kanunlarına da yansıdı.

Azerbaycan Cumhuriyeti'nde dini aşırılık tehdidi geçen yüzyılın 90'larında, bağımsızlığın ilk yıllarında, cumhuriyette siyasi istikrarın bozulmasında, Ermenistan ile silahlı çatışmada ve ekonomik durumun kötüleşmesinde kendini göstermeye başladı. Ülkede önemli sorunlar yarattı. Yetmiş yılı aşkın bir süredir Sovyet rejiminin ateizm propagandasına maruz kalan ve din adamlarının faaliyetleri ile din eğitiminin yürütülmesi yasaklanan ülkede dinî faaliyet alanında bir takım sorunlar ortaya çıktı. Din eğitiminin yetersizliği, cumhuriyette radikal dini mezheplerin yayılması için elverişli koşullar yarattı.  

Türkiye’deki paralel devlet yapılanmasının motorize gücü FETÖ terör örgütü, Azerbaycan’da hayli etkin oldu. Ayrıca Hizb-ut Tahrir de Azerbaycan'ı faaliyet sahası içinde görüyor. Bakış açıları hiçte dostane değil. Bu örgütün 15 Ekim 2020’de yayınladığı, ‘Hizb-ut Tahrir’den Azerbaycan-Ermenistan Çatışmasının Analizi’n de; “Azerbaycan, Müslüman bir ülkedir ve halkının çoğunluğu Müslümandır. Ancak ne var ki rejimi, sekülerdir. Dini devletten ve toplumdan dışlayan eski komünist rejimin bir uzantısıdır” deniliyordu. 

Azerbaycanlı gençler, Irak ve Suriye’deki 'İslamcı' terör örgütlerine katıldı...

Çoğunluğu gençlerden oluşan 900 Azerbaycan vatandaşının Suriye ve Irak'ta faaliyet gösteren terör örgütleri saflarına katıldığı kaydedildi. Birçoğu savaşlarda öldürüldü. Son iki yılda 84 kişi Azerbaycan'a döndükten sonra cezai sorumluluğa getirildi. Son bir yılda 54 kişi terör örgütlerinde mücadele ettiği gerekçesiyle Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlığından ihraç edildi. Bu rakamlar daha da fazla olabilir.

Azerbaycan İçişleri Bakanlığı'nın Uluslararası Göç Örgütü (IOM) temsilcileriyle Ekim 2018'de yaptığı görüşmede verdiği son resmi bilgilere göre, Azerbaycan'dan 1.477 (1.136 erkek ve 341 kadın) kişi Suriye ve Irak'a göç etmek için gitti. 903 kişinin (749 erkek ve 154 kadın) ölü veya kayıp olduğu tahmin ediliyor.

Bu, "Azerbaycan'da seçilmiş topluluklarda radikalleşmeye karşı duyarlılık ve dayanıklılığın belirlenmesi üzerine araştırma" başlıklı nihai raporda belirtilmiştir. Suriye ve Irak'ta aşırılık yanlısı örgütlere katılan Azerbaycanlı yerel halkın ikamet yerlerinden bu sayının güney bölgesinden 22, kuzey ve kuzeybatı bölgelerinden ise 100 kişi olduğu görülüyor. Aşırılık yanlısı fikirlerin kuzey sınırları boyunca yayılması sozkonusu.

Raporda, geri dönenlerin aşırılık yanlısı fikirleri yayma riskinin Azerbaycan'ın yetkili makamları tarafından teyit edildiği ve bu riski önlemek için bir dizi önlem alındığı belirtiliyor. Bu kişilerin çok azı Azerbaycan'a döndü ve yaptırımlara maruz kaldı. İçişleri Bakanlığı'nın açıkladığı rakamlara göre 309 kişi (261 erkek ve 48 kadın) ülkeye döndü (çoğunlukla Sumgait, Gusar, Balaken ve Zagatala'dan).

Rapora göre, aşırılık yanlısı ideolojilerin yayılma kaynakları ağırlıklı olarak dış kaynaklardı ve ancak bu bölgelerde dini alanda var olan gerilimlerle etkileşim yoluyla güçlendi. "Anne ve babasından en az birini kaybetmiş 270 Azerbaycanlı çocuk, Suriye ve Irak'taki gözaltı merkezlerinde".

Azerbaycan vatandaşlarının terör örgütlerine katılma vakaları, en çok 2012-2013'ten sonra ortaya çıktı. Suriye'deki terör örgütlerinin parçası olan Azerbaycan vatandaşlarının çoğu, "Sumgayit Cemaati" emiri Taliş Çevik diğer adıyla Ebu Muhammed'in grubunda yer aldıklarını söylüyor; "Suriye'de terör örgütlerine karışan Azerbaycan vatandaşlarının ağırlıklı olarak Bakü'nün Sumgait şehrinden, kuzey bölgelerinden ve Karaçuhur yerleşiminden olduğu mahkeme tutanaklarından bilinmektedir."

İran destekli terörist aşırı dinci yapılanmalar...

Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarının İran özel servisleri tarafından ülke sınırları dışındaki askeri tatbikatlara gizlice dahil edilmesi, bunların finansmanı ve faaliyetlerini yönetmesi  sozkonusu.

Operasyonel ve soruşturma tedbirleriyle, İran özel servis teşkilatının kontrolü altında, radikal-aşırılık yanlısı dini fikirlerin telkin edilmesi yoluyla, Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarından oluşan yasadışı silahlı bir grubun liderliğinin gizlice yaratıldığı ve benzer suçlardan 2018 yılında mahkeme kararıyla tutuklanmıştı.

Saldırıyı gerçekleştiren İbrahimbeyli Tohid Alim oğlu, Asadov Rovshan Elchin oğlu, Mammadov Orkhan Kamran oğlu, Hacıyev Elshad Elchin oğlu (Ekram Hajizadeh) ve diğerlerine atandığı belirlendi. Bunların hakkında Uluslararası arama kararı çıkarıldı. Ne yazık ki bu Azerbaycan düşmanları, şu anda İran'da saklanıyorlar.

Geçtiğimiz dönemde ağırlıklı olarak çeşitli suçlardan mahkum olan ve kendilerini "Müslüman Birlik Hareketi" adlı örgütün üyesi olarak gören Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarının yasadışı silahlı grup tarafından Azerbaycan topraklarından geçirildiği söylendi.

Üçüncü ülkelerden İran'ın Tahran kentine götürülerek cep telefonlarının ve pasaportlarının ellerinden alındığı, bağlantılarının gizliliği ve komplonun gereklilikleri konusunda talimat verildiği, dini lakaplar takıldığı ve askeri olarak Suriye'nin Şam kentine götürüldüğü biliniyor. 

Suriye topraklarında farklı ateşli silah kullanma kurallarının ve savaş taktiklerinin öğretildiği askeri tatbikatlara katıldılar, tatbikata katılan her kişiye kendilerine sunulan makbuzları imzalayarak çeşitli miktarlarda para verildi. Yapılan aramalarda yasadışı silahlı grupların askeri tatbikatlarına katıldıkları tespit edilen 19 Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşı hakkında soruşturma başlatıldı.

Daha önce ceza davasında hüküm giymiş olan Hüseynov İskender Hanioğlu, Hagverdiyev Tural Safaroğlu, Şukurov Eltun Alioğlu ve diğerlerine Ceza Yasası'nın 12.1, 279.1 (kanunla öngörülmemiş silahlı gruplara katılma) maddeleri uyarınca ceza verildi.

Aynı zamanda, şu anda İran'da ikamet eden Ruhullah Akhundzadeh ve diğerleri tarafından grup üyelerine çeşitli görevler verildiğine dair materyaller bulundu. Grup üyelerini askeri tatbikata davet edenlerden biri olan Asadov Orkhan Farmanoğlu, üçüncü bir ülke topraklarında terör saldırısı girişiminde bulunduğu sırada tutuklandı.

Yapılan incelemelerde, söz konusu askeri tatbikatlara da katılan Mammadov Fagan Sadreddinoğlu'nun, Azerbaycan'daki İran büyükelçiliğine ait bir otomobille Azerbaycan'a teslim edilen dini sloganlı tişörtlerin dağıtımını organize ettiği ortaya çıkmıştı.

Söz konusu özel servislerin temsilcilerinin, Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarını etki altında tutmak için katıldıkları askeri tatbikatların video görüntüleri ile şantaj yaptıkları ortaya çıktı. Şu anda, karmaşık operasyonel soruşturma önlemleri devam etmektedir. Devlet Güvenlik Servisi, yasadışı silahlı gruplara karışan Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarına karşı en sert önlemlerin alınacağını, ciddi cezai sorumlulukla karşı karşıya kalacaklarını vurgulamakta ve ülke güvenlik organına zamanında bilgi verilmesi gerektiği konusunda onları uyarmaktadır.

İran, 30 yıldır "din" adı altında Azerbaycan'ı işgal etmeye çalıştı. Bunun bir örneği Humeyni Yardım Komitesi Seyyid Ali Ekber Ocajnejad'ın faaliyetleridir. Devlet Güvenlik Servisi (SSS), 14 Kasım'da İran'ın özel servisleri tarafından oluşturulan bir casus ağının açığa çıktığını söyledi.

Devlet Güvenlik Servisi'nin iddiasına göre, İran'ın Kum kentinde din eğitimi alırken Hazar Denizi Petrol Filosunda gemi kaptanı olarak görev yapan Zahir Asgarov'un özel teşkilat tarafından gizli işbirliğine bulaştığı belirlendi.

Tüm bunlar say say bitmez.

MİT, Azerbaycan İstihbaratının en büyük destekçisi!...

6 Eylül 2019'da Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Konseyi) İstihbarat Kurumları Konferansı’nın 22. Toplantısı Bakü'de yapılmıştı.  

Azerbaycan Devlet Güvenlik Servisi Başkanı Korgeneral Ali Nağıyev’in ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya, Türkiye'den İstihbaratın Başbuğu Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Dr. Hakan Fidan, Kazakistan Ulusal Güvenlik Komitesi Başkanı Kerim Masimov ve Kırgızistan Ulusal Güvenlik Komitesi Başkanı Orozbek Opumbayev katılmışlardı.

Azerbaycan Yurtdışı İstihbarat Servisi Başkanı Korgeneral Orhan Sultanov’un da hazır bulunduğu toplantıda, Özbekistan Devlet Güvenlik Servisi Başkanı Abdusalom Azizov da gözlemci olarak yer almıştı.

MİT Başkanı Dr. Hakan Fidan’ın da yer aldığı 6 ülkenin istihbarat başkanları ile bir araya gelen Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Türk Konseyi istihbarat örgütlerinin başkanları ile görüşmesinde, Dağlık Karabağ sorunu başta olmak üzere bölgesel ve küresel sorunları ele almıştı. 

Daimi Sekreterya Ankara’da kurulacak...

Azerbaycan Devlet Güvenlik Servisi’nden yapılan açıklamaya göre toplantıda, uluslararası terörizme karşı mücadelede iş birliğinin geliştirilmesi, çeşitli tehdit ve suçlarla ilgili operasyonel bilgi alışverişinde bulunulması gibi konular müzakere edildi. Toplantıda, Türk Konseyi İstihbarat Kurumları Konferansı Daimi Sekretaryasının Ankara’da kurulması yönünde mutabakat sağlandı. Acaba hangi aşamada?

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Seçilmiş Kaynakça

https://oxu.az/politics/670766

https://e-qanun.az/framework/31509

https://www.azadliq.org/a/dtx-iran-casus/32129623.html

https://www.yeniazerbaycan.com/Arxiv_e61332_az.html

https://www.anl.az/down/meqale/xalqcebhesi/2010/iyun/124802.htm

https://nocomment.az/qasim-suleymaninin-asala-ile-elaqeleri-uze-cixir/

https://ozgurgelecek45.net/bir-partizan-o-mucadelenin-oldugu-her-yerdeydi/

https://www.musavat.com/news/bir-hemle-ile-dagilan-mifler_934330.html?d=1

https://musavat.com/news/tecili-iran-qarabaga-terror-qrupu-gonderib_940035.html?d=1

https://www-bakupost-az.translate.goog/az/qardas-yumrugu-irana-ders-oldu-adil-eliyev?

https://report.az/herbi-xeberler/azerbaycan-ve-turkiye-herbcilerinin-birge-telimi-kecirilir/

https://www.mepanews.com/bakan-akar-turkun-gucunu-cumle-aleme-gosterdiniz-56884h.htm

https://stm.az/en/news/427/dini-ekstremizmin-qarsisinin-alinmasi-movcud-veziyyet-ve-tehdidler

https://kokludegisim.net/haberler/hizb_ut_tahrirden_azerbaycan_ermenistan_catismasinin_analizi

https://apa.az/az/herbi/azerbaycan-ve-turkiye-xususi-teyinatlilarinin-birge-telimi-baslayib-725588

https://www.ermenihaber.am/tr/news/2021/11/25/Monte-Melkonyan-Karabağ-kahramanı/220712

https://www.dikgazete.com/yazi/azerbaycan-istihbaratinin-kan-hafizasi-makale,3118.html-3118.html

https://musavat.com/news/tecili-iran-sabahdan-azerbaycanla-serhedde-telime-baslayir_929048.html?d=1

https://azertag.az/xeber/Azerbaycan_ve_Turkiye_herbchilerinin_birge_telimi_kechirilir_VIDEO-2396960

https://qafqazinfo.az/news/detail/iran-qarabaga-terror-diversiya-qrupu-gonderib-14-neferin-kimliyi-bilindi-383938

https://demokrat.az/az/news/131867/irandan-azerbaycana-qarsi-sok-plan-14-nefer-gizli-yolla-qarabaga-niye-gonderilib-video

https://modern.az/aktual/381696/asala-a-terrorculari-ile-iranin-xususi-xidmet-orqanlari-arasinda-elaqelere-dair-yeni-faktlar-uze-cixib/

https://iqtisadiyyat.az/az/post/asala-terror-teskilati-ile-iranin-xususi-xidmet-orqanlari-arasinda-elaqelere-dair-yeni-faktlar-uze-cixib-48588

https://www.amerikaninsesi.org/a/suriya-və-i̇raqda-terror-təşkilatlarına-qoşulan-azərbaycan-vətəndaşları-hesabat-və-ekspert-rəyləri-/5200048.html

https://azertag.az/xeber/DTX_Iran_xususi_xidmet_orqaninin_nezareti_altinda_yaradilmis_qanunsuz_silahli_birlesme_ifsa_edilib_VIDEO-2359220

https://mtm.az/xəbərlər/rəcəb-tayyib-ərdogan-qardas-yumrugu-birgə-təlimi-gostərdi-ki-azərbaycan-və-turkiyəni-hec-kim-bir-birindən-ayira-bilməz/

https://scwra.gov.az/az/view/news/2899/bakida-terrorchuluga-ekstremizme-ve-radikalizme-qarshi-mubarizede-genclerin-rolu-movzusunda-konfrans-kechirilib

Molla rejiminin Ermenistan aşkı yeni sayılmaz. Sırf kendi ülkesindeki Güney Azerbaycan Türk nüfusunun, Kuzey Azerbaycan Türkleri ile birleşme korkusu, onları Ermenilerle aynı yatağa sokuyor. Sözde bu güvenlik endişesinin mevcut koşullarda İran yönetimini; Ermenistan üzerinden Azerbaycan'a karşı hibrit bir savaş yürütmeye zorladığı düşünülebilir.

Tahran ile Erivan arasındaki ilişkilerin her geçen gün stratejik müttefik kapsamında genişlemesi, İran'ın Ermenistan'ı "kırmızıçizgi" ilan etmesi, 14 teröristi Ermenileri eğitmek için göndermesi, sınırlarda yaptığı manevralar bu bilgileri maalesef doğruluyor. Bu da yetmiyormuş gibi İranlı yetkililer Azerbaycan'ı şantajla teröristlere yardım etmekle suçluyor. Terörist dedikleri de Güney Azerbaycan Türkleri.

İran Danışma Konseyi Sekreteri Mohsen Rezaei'nin terör zanlılarının Kuzistan'ın İze şehrinde "Bakü sınırında gözaltına alındığı" iddiası buna bir örnektir. Oysa Kuzistan'ın İze şehrinden geçtiğimiz günlerde Ermeni asıllı 14 İran vatandaşının Rus barış güçlerinin geçici kontrolü altındaki bölgelerde kendilerini çok rahat hisseden yasadışı terör gruplarına terör-sabotaj tatbikatları yapmak ve somut sabotajlar hazırlamak üzere gönderildiği ortaya çıkmıştı.

Olayın tersine çevrilerek Azerbaycan'ın adının yanlış tanıtılması, İran makamlarının komşu ülkeye karşı düşmanca tutumunun bir göstergesi olarak kabul edilebilir.

Ermenistan ve İran istihbaratının 1. Karabağ Savaşındaki işbirliği!..

Tahran rejimi, başta Azerbaycan ve Türkiye olmak üzere komşularına karşı Ermenileri, ASALA ve PKK vb. terörist örgütleri de sık sık kullandı. Ünlü ASALA teröristi Monte Melkonyan'ın İran istihbaratı ile bağlantısı ve 1993'te Gubadlı'nın işgalinden önce görüşmeleri bunun kanıtıdır.   

 

Türkiyeli Ermenilerinden Amerika’ya göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak 1957 yılında Kaliforniya’da doğan Monte Melkonyan, anne tarafı Merzifonlu olduğundan küçük yaşlarda Türkiye’yi ziyaret etme fırsatı buldu.

Melkonyan, 1978'de ABD'den ayrıldı ve 1979 İslam Devrimi başlayınca İran'a gitti. İran’da Şah rejiminin en karanlık yıllarında İran halkı ile Şah rejiminin yıkılması için gösterilere katıldı. Geçimini İngilizce dersleri vererek kazandı. Tahran’da öğretmenlerin grev düzenlemesine yardım etti.

İran'da Kürtlerin yoğun yaşadığı bölgeye geçerek, Kürt halkını şah rejimine karşı kışkırttı. Onlardan etkilendi. Lübnan’da Ermeni mahallelerinin savunulmasında peşmerge kıyafetleri giyinerek, gerilla savaşına adım attı. İran Kürdleri arasında “Soro” takma ismi ile kendini tanıttı. 1978 yılında bu sefer İran’dan Lübnan’a sıcak çatışma alanlarına gitti. 1915’te Suriye’ye oradan Lübnan’a tehcir edilen Ermeni mahallelerinin savunulması mücadelesine katıldı.

Lübnan’da Ermeni halkı arasında hiç bilmediği Ermenice dilini öğrenmesi için iyi bir fırsat oldu. Lübnan iç savaşında Hıristiyan falanjistlerin Ermeni Mahallesi Bourj Hammoud saldırıları karşısında savunmada yer aldı. Sokak savaşlarında yetkinleşti. Henüz genç yaşında İngilizceden sonra, İspanyolca, Japonca, Fransızca, ana dili Ermenice’den sonra Arapça, İtalyanca ile Türkçe konuşabiliyordu.

Monte Melkonyan, Lübnan'a taşınmış ve Lübnan İç Savaşı süresinde Beyrut'un Burç Hamud bölgesinde yerleşmişti. Dimitriu Georgiu takma adlı Monte Melkonian, ASALA içinde sadece Türklere ya da Türk çıkarlarına saldırılması tezini savunuyordu. 1989'da  Melkonyan, daha sonra evleneceği Seta ile birlikte birkaç Avrupa ülkesinde bulunduktan sonra Ermenistan'a gitti. Karabağ Savaşı'nda Ermeni güçlerinin komutanı olan Melkonyan, 1992-1993 arasında Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri'ne karşı Lâçin ve Kelbecer'de savaştı.

Monte Melkonian 12 Haziran 1993'te çatışmada öldürüldü.

Onu öldüren Azerbaycan ordusundan İbad Hüseynov, bu sebeple Azerbaycan Cumhuriyeti tarafından madalya ile ödüllendirilmişti. Yaşamı süresince "Abu Sindi", "Saro", "Timothy Sean McCormack" ve en son "Komutan Avo" takma isimleriyle tanınmış ve resmen Ermenistan Ulusal Kahramanı olarak kutsallaştırılan Monte Melkonyan’ın mezarı, Erivan'ın Yerablur mezarlığında bulunuyor.

Kudüs Ordusu Komutanı Kasım Süleymani’nin Ermeni terörist Monte Melkonyan ile bağlantısı!..

Ermeni ASALA terör örgütü eski üyelerinden Martiros Jamkochyan'ın Ermenistan'ın "Hraparak" gazetesine verdiği röportajda, ASALA liderlerinden uluslararası terörist Monte Melkonyan'ın Azerbaycan topraklarının işgali sırasında İran'ın gizli servis çalışanları ile görüştüğünü, İranlı ajanların M. Melkonyan ile görüşmek için Gorus'a geldiğini kaydetti. 

Eski terörist, İranlıların harekâtın hazır olduğunun farkında olduklarını belirterek, şunları söylüyordu; "Biz o sırada Laçin'deydik.  Zangilan, Gubadlı ve Horadiz'e saldırmak için tank tümenimizin bir bölümünü Laçin'e götürdük. İranlılar bu operasyondan haberdardı ve onu hazırlayan kişiyi de tanıyorlardı. 

O dönemde İran tarafının çıkarı, bedeli ne olursa olsun savaşın Araz'ın ötesine geçmemesiydi. Bu yüzden bizimle işbirliği yapmak istediler. Güvenlik istediler ve bizimle müzakere etmeye geldiler. Bu, 1993 baharının başlarında oldu. 

Böylece dostlarımız ve düşmanlarımız kiminle uğraştıklarını biliyorlardı. Bu yüzden bizi saydılar ve bizimle işbirliği yaptılar. elbette İranlılara, askerlerimizin ve geri çekilen Azerbaycanlıların İran'a doğru ateş açmasına izin vermeyeceğimize dair güvence verdik."

6 Ocak 2020'de İran devlet televizyonunda konuşan Stratejik Dış İlişkiler Konseyi uzmanlarından, siyasi yorumcu Jehanbehsh Izedi, General Kasım Süleymani hakkında konuşurken bazı gerçekleri ifşa etti ve Kasım Süleymani'nin Birinci Karabağ Savaşı'nda Ermenilere yardım ettiğini belirtti.

Ona göre bu destek, Türk birliğinin İran lehine daha fazla güçlenmesini engellemeyi amaçlıyordu: "1990'lı yıllarda Karabağ'ın işgalden kurtarılması ve Nahçıvan ile Azerbaycan arasındaki toprakların Azerbaycan'a iadesi, Türkçülüğün Azerbaycan'da güçlenmesine hizmet edecekti. bölge. Bizim çıkarımıza olmayan bir birlik oluşacak ve bölgedeki güç dengeleri değişecekti. Bu nedenle Kasım Süleymani uygun adımlar attı ve bu nedenle topraklar Ermenistan'ın kontrolünde kaldı."

8 Mayıs 1992'de İran'ın arabuluculuk aşamasında Azerbaycan'ın Şuşa’yı kaybettiği unutulmayan bir gerçektir. O sıralarda iki ülke liderleri Tahran'da buluştuğunda Ermenistan, sinsi bir saldırı düzenleyerek Şuşa'yı işgal etmişti. İkinci Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri Araz Nehri boyunca Khudafar Hidroelektrik Santrali barajına doğru ilerlediği sırada yaşanan olay da bu sürecin devamı sayılabilir. 

Azerbaycan askeri birlikleri, en kısa ve güvenli yoldan Zengilan'a yaklaşırken İran ordusuna ait birliklerle karşılaştı. Azerbaycan Ordusu birliklerinin savaş sırasındaki eylemlerine ilişkin İran tarafının Ermenilere istihbarat bilgileri aktarması da Ermenistan'ın Karabağ'daki saldırı ve imha politikasına saygı duyduğunu ve desteklediğini göstermişti.

“Kardeş Yumruğu” Tahran yönetimini darmadağın etti!..

Türkiye ve Azerbaycan'ın müşterek askeri tatbikatları, İran makamlarının Azerbaycan'a yönelik terör faaliyetlerine ve askeri tehditlerine bir yanıt olarak değerlendirilebilir. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Gülan ile “Kardeş Yumruğu” Azerbaycan-Türkiye Birleşik Müşterek Tatbikatı’nın “Seçkin Gözlemci Günü” faaliyetlerini takip etti. Bakan Akar, Pirekeşkül Tatbikat Alanı’nda gerçekleştirilen ve Azerbaycan Savunma Bakanı Orgeneral Zakir Hasanov ile takip ettiği faaliyetin ardından iki ordu personeline hitap etti.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan-Türkiye ortak tatbikatı "Kardeş Yumruk"un başarıyla tamamlanmasının ardından telefonla görüştüğü iki ülke askeri personelini tebrik etti.

Ankara ve Bakü’nün savaş oyunlarından daha önce İran, Azerbaycan sınırında yaptığı tatbikatlarla gözdağı vermek istemişti. Azerbaycan ordusu, İran’ın tatbikatlarına karşılık verdi. "Kardeş Yumruk" adı verilen ortak askeri tatbikatlar, Azerbaycan-Türkiye kardeşliğinin ve stratejik ittifakının bir başka simgesi oldu. Türkiye ve Azerbaycan'ın hak ve menfaatlerini korumak için gücünü ve kararlılığını açıkça gösterdi.

Tatbikatta; Azerbaycan Ordusu ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin farklı türdeki birlik personelinin, muharebe ve özel amaçlı istihkâm teçhizatı ile askeri hava araçlarının nasıl kullanılacağının eğitimi, Bakü şehri ile Astara topraklarını, Cebrayil ve İmişli bölgelerinde gerçekleştirildi.

Senaryoya göre Azerbaycan Ordusu'na bağlı Kara Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri, Özel Kuvvetler, İstihkam Kuvvetleri, Füze ve Topçu Kuvvetleri birlikleri, Türk Silahlı Kuvvetleri ordusu ile birlikte çeşitli eğitim ve muharebe görevlerini icra etti.

Eğitimde, modern muharebe yöntemlerinin kullanılması, askeri harekâtlarda topçu, havacılık ve diğer birlik türlerinin uygulanması, bunların etkileşim halinde organize edilmesi, nehirler üzerinde geçit açmak için dubalı köprüler inşa edilmesi, konvansiyonel düşmanın derinliklerine inilmesi gibi çeşitli görevler yapıldı. Ortak tatbikatta, birliklerin etkileşimi sırasında muharebe koordinasyonunun sağlanması, yönetimin iyileştirilmesi, deneyim paylaşımı ve personelin profesyonelliğinin artırılması ana odak noktası oldu.

Azerbaycan’da aşırı dinci terör örgütlerinin faaliyetleri...

Aralık 2015'te Azerbaycan'da "Dini Aşırıcılıkla Mücadele" Yasası kabul edildi. Bu Kanunun kabulü, ulusal, sosyal veya dini nefretin önlenmesine, ulusal onurun aşağılanmasına, vatandaşların haklarının kısıtlanmasına veya ulusal, ırksal, sosyal veya dini mensubiyetlerine bağlı olarak menfaatlerin belirlenmesine önemli katkılar sağladı. Aşırıcılıkla mücadelenin güçlendirilmesi ve radikal eğilimlerin önlenmesine ilişkin hükümler Azerbaycan Cumhuriyeti Ceza Kanunlarına da yansıdı.

Azerbaycan Cumhuriyeti'nde dini aşırılık tehdidi geçen yüzyılın 90'larında, bağımsızlığın ilk yıllarında, cumhuriyette siyasi istikrarın bozulmasında, Ermenistan ile silahlı çatışmada ve ekonomik durumun kötüleşmesinde kendini göstermeye başladı. Ülkede önemli sorunlar yarattı. Yetmiş yılı aşkın bir süredir Sovyet rejiminin ateizm propagandasına maruz kalan ve din adamlarının faaliyetleri ile din eğitiminin yürütülmesi yasaklanan ülkede dinî faaliyet alanında bir takım sorunlar ortaya çıktı. Din eğitiminin yetersizliği, cumhuriyette radikal dini mezheplerin yayılması için elverişli koşullar yarattı.  

Türkiye’deki paralel devlet yapılanmasının motorize gücü FETÖ terör örgütü, Azerbaycan’da hayli etkin oldu. Ayrıca Hizb-ut Tahrir de Azerbaycan'ı faaliyet sahası içinde görüyor. Bakış açıları hiçte dostane değil. Bu örgütün 15 Ekim 2020’de yayınladığı, ‘Hizb-ut Tahrir’den Azerbaycan-Ermenistan Çatışmasının Analizi’n de; “Azerbaycan, Müslüman bir ülkedir ve halkının çoğunluğu Müslümandır. Ancak ne var ki rejimi, sekülerdir. Dini devletten ve toplumdan dışlayan eski komünist rejimin bir uzantısıdır” deniliyordu. 

Azerbaycanlı gençler, Irak ve Suriye’deki 'İslamcı' terör örgütlerine katıldı...

Çoğunluğu gençlerden oluşan 900 Azerbaycan vatandaşının Suriye ve Irak'ta faaliyet gösteren terör örgütleri saflarına katıldığı kaydedildi. Birçoğu savaşlarda öldürüldü. Son iki yılda 84 kişi Azerbaycan'a döndükten sonra cezai sorumluluğa getirildi. Son bir yılda 54 kişi terör örgütlerinde mücadele ettiği gerekçesiyle Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlığından ihraç edildi. Bu rakamlar daha da fazla olabilir.

Azerbaycan İçişleri Bakanlığı'nın Uluslararası Göç Örgütü (IOM) temsilcileriyle Ekim 2018'de yaptığı görüşmede verdiği son resmi bilgilere göre, Azerbaycan'dan 1.477 (1.136 erkek ve 341 kadın) kişi Suriye ve Irak'a göç etmek için gitti. 903 kişinin (749 erkek ve 154 kadın) ölü veya kayıp olduğu tahmin ediliyor.

Bu, "Azerbaycan'da seçilmiş topluluklarda radikalleşmeye karşı duyarlılık ve dayanıklılığın belirlenmesi üzerine araştırma" başlıklı nihai raporda belirtilmiştir. Suriye ve Irak'ta aşırılık yanlısı örgütlere katılan Azerbaycanlı yerel halkın ikamet yerlerinden bu sayının güney bölgesinden 22, kuzey ve kuzeybatı bölgelerinden ise 100 kişi olduğu görülüyor. Aşırılık yanlısı fikirlerin kuzey sınırları boyunca yayılması sozkonusu.

Raporda, geri dönenlerin aşırılık yanlısı fikirleri yayma riskinin Azerbaycan'ın yetkili makamları tarafından teyit edildiği ve bu riski önlemek için bir dizi önlem alındığı belirtiliyor. Bu kişilerin çok azı Azerbaycan'a döndü ve yaptırımlara maruz kaldı. İçişleri Bakanlığı'nın açıkladığı rakamlara göre 309 kişi (261 erkek ve 48 kadın) ülkeye döndü (çoğunlukla Sumgait, Gusar, Balaken ve Zagatala'dan).

Rapora göre, aşırılık yanlısı ideolojilerin yayılma kaynakları ağırlıklı olarak dış kaynaklardı ve ancak bu bölgelerde dini alanda var olan gerilimlerle etkileşim yoluyla güçlendi. "Anne ve babasından en az birini kaybetmiş 270 Azerbaycanlı çocuk, Suriye ve Irak'taki gözaltı merkezlerinde".

Azerbaycan vatandaşlarının terör örgütlerine katılma vakaları, en çok 2012-2013'ten sonra ortaya çıktı. Suriye'deki terör örgütlerinin parçası olan Azerbaycan vatandaşlarının çoğu, "Sumgayit Cemaati" emiri Taliş Çevik diğer adıyla Ebu Muhammed'in grubunda yer aldıklarını söylüyor; "Suriye'de terör örgütlerine karışan Azerbaycan vatandaşlarının ağırlıklı olarak Bakü'nün Sumgait şehrinden, kuzey bölgelerinden ve Karaçuhur yerleşiminden olduğu mahkeme tutanaklarından bilinmektedir."

İran destekli terörist aşırı dinci yapılanmalar...

Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarının İran özel servisleri tarafından ülke sınırları dışındaki askeri tatbikatlara gizlice dahil edilmesi, bunların finansmanı ve faaliyetlerini yönetmesi  sozkonusu.

Operasyonel ve soruşturma tedbirleriyle, İran özel servis teşkilatının kontrolü altında, radikal-aşırılık yanlısı dini fikirlerin telkin edilmesi yoluyla, Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarından oluşan yasadışı silahlı bir grubun liderliğinin gizlice yaratıldığı ve benzer suçlardan 2018 yılında mahkeme kararıyla tutuklanmıştı.

Saldırıyı gerçekleştiren İbrahimbeyli Tohid Alim oğlu, Asadov Rovshan Elchin oğlu, Mammadov Orkhan Kamran oğlu, Hacıyev Elshad Elchin oğlu (Ekram Hajizadeh) ve diğerlerine atandığı belirlendi. Bunların hakkında Uluslararası arama kararı çıkarıldı. Ne yazık ki bu Azerbaycan düşmanları, şu anda İran'da saklanıyorlar.

Geçtiğimiz dönemde ağırlıklı olarak çeşitli suçlardan mahkum olan ve kendilerini "Müslüman Birlik Hareketi" adlı örgütün üyesi olarak gören Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarının yasadışı silahlı grup tarafından Azerbaycan topraklarından geçirildiği söylendi.

Üçüncü ülkelerden İran'ın Tahran kentine götürülerek cep telefonlarının ve pasaportlarının ellerinden alındığı, bağlantılarının gizliliği ve komplonun gereklilikleri konusunda talimat verildiği, dini lakaplar takıldığı ve askeri olarak Suriye'nin Şam kentine götürüldüğü biliniyor. 

Suriye topraklarında farklı ateşli silah kullanma kurallarının ve savaş taktiklerinin öğretildiği askeri tatbikatlara katıldılar, tatbikata katılan her kişiye kendilerine sunulan makbuzları imzalayarak çeşitli miktarlarda para verildi. Yapılan aramalarda yasadışı silahlı grupların askeri tatbikatlarına katıldıkları tespit edilen 19 Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşı hakkında soruşturma başlatıldı.

Daha önce ceza davasında hüküm giymiş olan Hüseynov İskender Hanioğlu, Hagverdiyev Tural Safaroğlu, Şukurov Eltun Alioğlu ve diğerlerine Ceza Yasası'nın 12.1, 279.1 (kanunla öngörülmemiş silahlı gruplara katılma) maddeleri uyarınca ceza verildi.

Aynı zamanda, şu anda İran'da ikamet eden Ruhullah Akhundzadeh ve diğerleri tarafından grup üyelerine çeşitli görevler verildiğine dair materyaller bulundu. Grup üyelerini askeri tatbikata davet edenlerden biri olan Asadov Orkhan Farmanoğlu, üçüncü bir ülke topraklarında terör saldırısı girişiminde bulunduğu sırada tutuklandı.

Yapılan incelemelerde, söz konusu askeri tatbikatlara da katılan Mammadov Fagan Sadreddinoğlu'nun, Azerbaycan'daki İran büyükelçiliğine ait bir otomobille Azerbaycan'a teslim edilen dini sloganlı tişörtlerin dağıtımını organize ettiği ortaya çıkmıştı.

Söz konusu özel servislerin temsilcilerinin, Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarını etki altında tutmak için katıldıkları askeri tatbikatların video görüntüleri ile şantaj yaptıkları ortaya çıktı. Şu anda, karmaşık operasyonel soruşturma önlemleri devam etmektedir. Devlet Güvenlik Servisi, yasadışı silahlı gruplara karışan Azerbaycan Cumhuriyeti vatandaşlarına karşı en sert önlemlerin alınacağını, ciddi cezai sorumlulukla karşı karşıya kalacaklarını vurgulamakta ve ülke güvenlik organına zamanında bilgi verilmesi gerektiği konusunda onları uyarmaktadır.

İran, 30 yıldır "din" adı altında Azerbaycan'ı işgal etmeye çalıştı. Bunun bir örneği Humeyni Yardım Komitesi Seyyid Ali Ekber Ocajnejad'ın faaliyetleridir. Devlet Güvenlik Servisi (SSS), 14 Kasım'da İran'ın özel servisleri tarafından oluşturulan bir casus ağının açığa çıktığını söyledi.

Devlet Güvenlik Servisi'nin iddiasına göre, İran'ın Kum kentinde din eğitimi alırken Hazar Denizi Petrol Filosunda gemi kaptanı olarak görev yapan Zahir Asgarov'un özel teşkilat tarafından gizli işbirliğine bulaştığı belirlendi.

Tüm bunlar say say bitmez.

MİT, Azerbaycan İstihbaratının en büyük destekçisi!...

6 Eylül 2019'da Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Konseyi) İstihbarat Kurumları Konferansı’nın 22. Toplantısı Bakü'de yapılmıştı.  

Azerbaycan Devlet Güvenlik Servisi Başkanı Korgeneral Ali Nağıyev’in ev sahipliğinde düzenlenen toplantıya, Türkiye'den İstihbaratın Başbuğu Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Dr. Hakan Fidan, Kazakistan Ulusal Güvenlik Komitesi Başkanı Kerim Masimov ve Kırgızistan Ulusal Güvenlik Komitesi Başkanı Orozbek Opumbayev katılmışlardı.

Azerbaycan Yurtdışı İstihbarat Servisi Başkanı Korgeneral Orhan Sultanov’un da hazır bulunduğu toplantıda, Özbekistan Devlet Güvenlik Servisi Başkanı Abdusalom Azizov da gözlemci olarak yer almıştı.

MİT Başkanı Dr. Hakan Fidan’ın da yer aldığı 6 ülkenin istihbarat başkanları ile bir araya gelen Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Türk Konseyi istihbarat örgütlerinin başkanları ile görüşmesinde, Dağlık Karabağ sorunu başta olmak üzere bölgesel ve küresel sorunları ele almıştı. 

Daimi Sekreterya Ankara’da kurulacak...

Azerbaycan Devlet Güvenlik Servisi’nden yapılan açıklamaya göre toplantıda, uluslararası terörizme karşı mücadelede iş birliğinin geliştirilmesi, çeşitli tehdit ve suçlarla ilgili operasyonel bilgi alışverişinde bulunulması gibi konular müzakere edildi. Toplantıda, Türk Konseyi İstihbarat Kurumları Konferansı Daimi Sekretaryasının Ankara’da kurulması yönünde mutabakat sağlandı. Acaba hangi aşamada?

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Seçilmiş Kaynakça

https://oxu.az/politics/670766

https://e-qanun.az/framework/31509

https://www.azadliq.org/a/dtx-iran-casus/32129623.html

https://www.yeniazerbaycan.com/Arxiv_e61332_az.html

https://www.anl.az/down/meqale/xalqcebhesi/2010/iyun/124802.htm

https://nocomment.az/qasim-suleymaninin-asala-ile-elaqeleri-uze-cixir/

https://ozgurgelecek45.net/bir-partizan-o-mucadelenin-oldugu-her-yerdeydi/

https://www.musavat.com/news/bir-hemle-ile-dagilan-mifler_934330.html?d=1

https://musavat.com/news/tecili-iran-qarabaga-terror-qrupu-gonderib_940035.html?d=1

https://www-bakupost-az.translate.goog/az/qardas-yumrugu-irana-ders-oldu-adil-eliyev?

https://report.az/herbi-xeberler/azerbaycan-ve-turkiye-herbcilerinin-birge-telimi-kecirilir/

https://www.mepanews.com/bakan-akar-turkun-gucunu-cumle-aleme-gosterdiniz-56884h.htm

https://stm.az/en/news/427/dini-ekstremizmin-qarsisinin-alinmasi-movcud-veziyyet-ve-tehdidler

https://kokludegisim.net/haberler/hizb_ut_tahrirden_azerbaycan_ermenistan_catismasinin_analizi

https://apa.az/az/herbi/azerbaycan-ve-turkiye-xususi-teyinatlilarinin-birge-telimi-baslayib-725588

https://www.ermenihaber.am/tr/news/2021/11/25/Monte-Melkonyan-Karabağ-kahramanı/220712

https://www.dikgazete.com/yazi/azerbaycan-istihbaratinin-kan-hafizasi-makale,3118.html-3118.html

https://musavat.com/news/tecili-iran-sabahdan-azerbaycanla-serhedde-telime-baslayir_929048.html?d=1

https://azertag.az/xeber/Azerbaycan_ve_Turkiye_herbchilerinin_birge_telimi_kechirilir_VIDEO-2396960

https://qafqazinfo.az/news/detail/iran-qarabaga-terror-diversiya-qrupu-gonderib-14-neferin-kimliyi-bilindi-383938

https://demokrat.az/az/news/131867/irandan-azerbaycana-qarsi-sok-plan-14-nefer-gizli-yolla-qarabaga-niye-gonderilib-video

https://modern.az/aktual/381696/asala-a-terrorculari-ile-iranin-xususi-xidmet-orqanlari-arasinda-elaqelere-dair-yeni-faktlar-uze-cixib/

https://iqtisadiyyat.az/az/post/asala-terror-teskilati-ile-iranin-xususi-xidmet-orqanlari-arasinda-elaqelere-dair-yeni-faktlar-uze-cixib-48588

https://www.amerikaninsesi.org/a/suriya-və-i̇raqda-terror-təşkilatlarına-qoşulan-azərbaycan-vətəndaşları-hesabat-və-ekspert-rəyləri-/5200048.html

https://azertag.az/xeber/DTX_Iran_xususi_xidmet_orqaninin_nezareti_altinda_yaradilmis_qanunsuz_silahli_birlesme_ifsa_edilib_VIDEO-2359220

https://mtm.az/xəbərlər/rəcəb-tayyib-ərdogan-qardas-yumrugu-birgə-təlimi-gostərdi-ki-azərbaycan-və-turkiyəni-hec-kim-bir-birindən-ayira-bilməz/

https://scwra.gov.az/az/view/news/2899/bakida-terrorchuluga-ekstremizme-ve-radikalizme-qarshi-mubarizede-genclerin-rolu-movzusunda-konfrans-kechirilib