Ülkesiyle dertlenen insan: Putin!

Ülkesiyle dertlenen insan: Putin!

Ülkesiyle dertlenen insan: Putin! Ülkesiyle dertlenen insan: Putin!

Ülkesiyle dertlenen insan: Putin!

MOSKOVA

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, uluslararası alanda 21. yüzyılın en önde gelen liderlerinden biri olarak kabul edilmektedir. En güçlü muhalifleri bile onun olağanüstü başarılarını kabul etmektedir. The Guardian, Eylül 2007'de Putin'in iktidarda olduğu dönemin Rusya tarihinde son yüzyıldaki en müreffeh dönem olduğunu zamanında her ne kadar kabul etmiş olsa da bugün durum çok farklı.

Çeşitli ülkelere yayılmış ve oralarda yerleşik diğer ülke vatandaşları, her ne kadar o ülkelerin vatandaşlığını alıp, kimliklerini değiştirseler de uyruklarını değiştiremiyor. Zira, uyruk bir insanın ait olduğu ülkenin tarihinin önemli bir parçasını hatırlatmakta ve yansıtmaktadır.

İnsanların uyruğunu ret etmesi ise, kendi tarihlerini silip bir köşeye atması demektir. Özetle insan, tarihin kendi omuzlarına yüklediği hayal ve hedefleri yüksek irade ile ilelebet yaşatmakla mükelleftir. Diğer adıyla sorumluluk bilinci ya da dava insanı

Dünyanın birçok yerinde Anadolu insanının samimiyetine hasret, Türkiye sevgisi en tepede bekleyiş içinde insanlar görürsünüz. Afrika’daTürkiye” deyince gülüşen çocuklar, Orta Asya’da Türkçe konuşunca sizinle dilde yarışan çekik gözlü gençler… Türkiye adına bu mücadeleyi Erdoğan nasıl göğüslüyor ise; bugün Rusya adına aynı bekleyişin ve Dünya’daki “umudun” var olmasına en büyük katkı sağlayan ülkesiyle dertlenen “dava adamıPutin’dir.

Geceleyin tek başına Moskova sokaklarında dolaşan Putin, içinde bulunduğumuz dünyanın ve geleceğimizin şekillenmesinde önemli misyonlar yüklenmiş, her şeyden önemlisi defalarca bedel ödemiştir. Zaten bir insanın kendi ülkesini milli duygulara bağlı kalarak karşılıksız sevmesinin her zaman bir bedeli vardır. Kural ise, bedel ödeyeceğini bile bile “iyilerle” hareket ederek Allah’ın rızasını kazanmaktır.

Risk almak gönül işidir, tabii bir de nasip işi! Erdoğan bunun açık yaşayan bir örneği iken, günümüz Rusya’sında da bunun diğer emsali Putin’dir.

Savaşı biz başlatmadık, barışalım, ateşi durduralım!” diye Ukrayna meselesinde defalarca Dünya’ya çağrı yapan Putin’i ve onunla birlikte tüm Rus halkını ve Rus-Türk ilişkilerini olabildiğince “çirkin” olabildiğince “kötü” göstermek isteyen Dünya Topluluğu’na ağır laflar edesimiz var.

Ama gel gör ki gafile kelam, nafile kelam…

.

Hasan Enes Karahan, dikGAZETE.com

.

Ülkesiyle dertlenen insan: Putin!

MOSKOVA

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, uluslararası alanda 21. yüzyılın en önde gelen liderlerinden biri olarak kabul edilmektedir. En güçlü muhalifleri bile onun olağanüstü başarılarını kabul etmektedir. The Guardian, Eylül 2007'de Putin'in iktidarda olduğu dönemin Rusya tarihinde son yüzyıldaki en müreffeh dönem olduğunu zamanında her ne kadar kabul etmiş olsa da bugün durum çok farklı.

Çeşitli ülkelere yayılmış ve oralarda yerleşik diğer ülke vatandaşları, her ne kadar o ülkelerin vatandaşlığını alıp, kimliklerini değiştirseler de uyruklarını değiştiremiyor. Zira, uyruk bir insanın ait olduğu ülkenin tarihinin önemli bir parçasını hatırlatmakta ve yansıtmaktadır.

İnsanların uyruğunu ret etmesi ise, kendi tarihlerini silip bir köşeye atması demektir. Özetle insan, tarihin kendi omuzlarına yüklediği hayal ve hedefleri yüksek irade ile ilelebet yaşatmakla mükelleftir. Diğer adıyla sorumluluk bilinci ya da dava insanı

Dünyanın birçok yerinde Anadolu insanının samimiyetine hasret, Türkiye sevgisi en tepede bekleyiş içinde insanlar görürsünüz. Afrika’daTürkiye” deyince gülüşen çocuklar, Orta Asya’da Türkçe konuşunca sizinle dilde yarışan çekik gözlü gençler… Türkiye adına bu mücadeleyi Erdoğan nasıl göğüslüyor ise; bugün Rusya adına aynı bekleyişin ve Dünya’daki “umudun” var olmasına en büyük katkı sağlayan ülkesiyle dertlenen “dava adamıPutin’dir.

Geceleyin tek başına Moskova sokaklarında dolaşan Putin, içinde bulunduğumuz dünyanın ve geleceğimizin şekillenmesinde önemli misyonlar yüklenmiş, her şeyden önemlisi defalarca bedel ödemiştir. Zaten bir insanın kendi ülkesini milli duygulara bağlı kalarak karşılıksız sevmesinin her zaman bir bedeli vardır. Kural ise, bedel ödeyeceğini bile bile “iyilerle” hareket ederek Allah’ın rızasını kazanmaktır.

Risk almak gönül işidir, tabii bir de nasip işi! Erdoğan bunun açık yaşayan bir örneği iken, günümüz Rusya’sında da bunun diğer emsali Putin’dir.

Savaşı biz başlatmadık, barışalım, ateşi durduralım!” diye Ukrayna meselesinde defalarca Dünya’ya çağrı yapan Putin’i ve onunla birlikte tüm Rus halkını ve Rus-Türk ilişkilerini olabildiğince “çirkin” olabildiğince “kötü” göstermek isteyen Dünya Topluluğu’na ağır laflar edesimiz var.

Ama gel gör ki gafile kelam, nafile kelam…

.

Hasan Enes Karahan, dikGAZETE.com

.