- 13-03-2023 01:12
- 2678
DEPREMLER SENTETİK OLARAK YAPILABİLİR Mİ?
HAARP TEKNOLOJİLERİ DOĞRU MU?
MARAŞ DEPREMİNDE BÖYLE BİR ŞÜPHE VAR MI?
-4. Bölüm-
HAARP TEKNOLOJİSİ İLE NE YAPILABİLİR?
Önceki makalelerimizde yazılanları özetleyerek söze başlarsak; HAARP teknolojisinin ilk mucidi aslında N. Tesla’dır. 1900 yılında “doğal kanallar ile elektrik enerjisi aktarımı” için patent başvurusunda bulundu.
Kısa adı TMT “Tesla Magnifying Transmitter” olan bu aracın patentini ancak 1914 yılında alabildi.
Bugünkü HAARP teknolojinin temeli bu patente dayanır.
Tesla’nın iddiasına göre, o zamanki değerle 2 milyon USD kadar bir parayla tüm dünyada kablo olmadan elektriğin aktarımını sağlamak mümkündür.
Kablosuz 400 lambayı aynı anda yakmayı başarmıştı. (Günümüzde önümüzdeki on yıllar içinde elektriğin kabloya ihtiyaç olmadan nakledileceğini biliyoruz). Cihaz sadece 300 KV gibi mütevazı bir güçle çalışıyordu.
Bu basit aletin bile, o zamanlar Tunguska olayına sebep olduğu söylenmişti.
Bu konu ne derece doğrudur bilmiyoruz!
Bazılarına göre basit ve insancıl bir amaç hiç gerçekleşmedi ama bunun yerine dünyanın en korkulan tesisi yapıldı.
Bu tesis, bir korkutmaca silahı mıdır, ABD’nin ezici güce sahip olduğunu anlatan propaganda makinesi midir, işin hakikatini bilen yok.
Anlatımlara göre; Alaska’daki tesislerin üzerinden uçağın geçmesi halinde düşürebilecek, hatta havada yakabilecek kadar güçlü bir radyo dalgasına sahip, dünyanın en büyük ve en güçlü “mikro-dalga fırını” demek daha doğru olur.
Bu tesisin güneş patlamasından gelen kozmik zararlı ışınların benzerini yaratacağını söyleyenler ve yazanlar var.
Çok uçuk bir teori ama bu gerçek ise; ışınların güneşten mi yoksa tesisten mi geldiğini artık bilmiyoruz. Ancak şunu biliyoruz; üzerinden geçen uçaklar, askeri tesislerin resmini çeker, faaliyetlerini tespit edebilirler bütün askeri tesislerde bu yasaktır. Üzerinden geçen uçaklar geçerken radyo sinyallerini keserler, çalışmaz hale getirebilirler veya düşmanca davranabilir zarar verebilirler, bunlar anlaşılabilir konulardır.
Askeri bir tesisin içinde üzerinden uçak geçmesi yasak olduğu için, birkaç adet resim dışında bilinen bir görüntüsü yok.
Yılda 4 defa çalıştırıldığı söyleniyor ama bu tesisin deprem yarattığından, üzerindeki dünyanın en büyük ozon tabakası deliğini oluşturmasından, atmosferdeki iyonosfer bölgesini kızarttığı ve iklimde değişikliği tetiklediği yönünde ciddi iddialar var.
Bunları yazıp söyleyenler birtakım bilim adamları. Hatta Tesla, TMT aletini tanımlarken 21/04/1908 tarihinde The Times editörüne şöyle yazmıştı;
“Gelecekte savaşlar hava araçları, bombalar gibi klasik şeyler ile yapılmayacak, adamın biri oturduğu yerden bir düğmeye basarak bir ülkeyi yok edebilecek. Bu yönde tesisler kurulabilir.” demiştir.
Tesla’nın icadını geliştiren Dr. Bernard J. Eastlund, 1938 yılında ABD Patent Dairesinden 4686605 numaralı patentini aldı. Aldığı patent aslında HAARP cihazı idi.
Buna benzer aldığı 2 patenti büyük firmalara sattı. Bu bilim adamı, aynı zamanda Atomik Enerji Komisyonunda da 8 yıl çalışmıştı. (4)
HAARP projesi; iklim kontrol silahı olması ve yapay deprem, zihin kontrolü yaratabilmesi gibi birçok komplo teorisine konu olmuştur.
Bir kısım bilim insanları ve eleştirmenler tarafından bu iddiaların eksik veya hatalı bilgiye dayandığı, iddiaların tesisin kabiliyetlerinin çok üzerinde olduğu ve doğa biliminin kapsamını aştığı iddia edilmiştir.
Stanford Üniversitesi profesörü, Türk bilim insanı Umran İnan, Popular Science dergisine verdiği demeçte, iklim kontrolü ile ilgili komplo teorilerinin "tamamen yanlış bilgiye dayandığını" belirtmiş ve "Dünya gezegeninin (meteorolojik) sistemlerini ne yapsak bozamayız”.
Her ne kadar HAARP'ın yaydığı radyasyon çok büyük de olsa, bir şimşeğin gücü ile kıyaslandığında çok küçüktür ve tüm dünyada saniyede 50 ila 100 şimşek çakmaktadır, (Dünyadaki bir yıllık şimşek sayısı 3 087 900 000 civarındadır. Her birinin gücü 10 ila 100 milyon volttur ve yıldırımın dönüş darbesinin akımı yaklaşık 30.000 ampere, sıcaklığı 30.000 °C'ye ulaşır. Bu güç devasa boyuttadır.) (5)
HAARP'ın yoğunluğu çok küçüktür böyle bir kapasiteyi başarmak mümkün gözükmemektedir” demiştir.
Bugün ABD’nin HAARP teknolojisi, Rusların elindekinden daha güçlü. 180 anten ve bunlardan yayılan bir saniye içinde kullanılan frekans tam resmi olarak 3,6 GV gücünde (hiroşimaya atılan bombanın 10 katı gücüne eşit) ve gayri resmi olarak 10 GV gücünde, artık istenilen bir ülkenin hava sahasına veya yerkabuğuna yönlendirilme kabiliyetine sahipler.
Bu gücü ne kadar büyüklükteki sahaya teksif edebilirler, idame ettirme süresi ne kadardır, depremi tetikleyecek güce erişmesi mümkün müdür, bu enerji fayları mı tetikliyor, fayların altına yerleştirilmiş nükleer mayınları (Nötron bombalarını) veya sıkışmış metan gazı yuvalarını mı tetikliyor, burası bilinmiyor!
Depremlerde sismik hareket başladıktan sonra neden şiddetli ışık çıkışı oluyor?
Batılı dostlarımızın ellerinde ve uzay sondalarındaki sismik ölçüm kabiliyeti en çok 3-24 saat arası depremlerin yerini ve şiddetini tahmin edecek kapasitede iken neden haber vermiyorlar?
Ana depremlerden sonra oluşan artçı deprem fırtınasında tetikleyici etkileri var mı, varsa neden düşmanca davranıyorlar?
İnsan zayiatını insafsızca artırmadaki rolleri nedir bu konu ciddiyetle araştırılmalıdır.
Gazeteci yazar Muhammet Binici Bey’in paylaştığı bir çizgi film var (6) bu vidyoda The Simpsons (Simpsonlar) yine iş başında!
Kahramanmaraş depremini bildiler mi? “DVD’leri Kahramanmaraş’a yetiştirmek zorundayız” gibi ifadeler geçiyor. (7)
2015’li yıllarda yapılmış bir çizgi filimde, nereden biliyorlar bir takım işler olacağını? (8)
İşte size bir haber:
Ağrı’da esrarengiz görüntü! Yerden gökyüzüne doğru yükseldi... (9) Ağrı'da Ercan Uçar isimli vatandaşın kaydettiği esrarengiz görüntü gündem oldu.
-ŞEKİL 15
Akşam saatlerinde yerden gökyüzüne doğru yükselen bir ışık görüldü. O anları cep telefonuyla görüntüleyen Uçar, "Herkes gibi bende bunun ne olduğunu merak ediyorum" ifadelerini kullandı.
Ağrı’da esrarengiz görüntü! Yerden gökyüzüne doğru yükseldi... Görüntülere göre, dün akşam saatlerinde Ağrı’nın Patnos ilçesinde bir vatandaş yerden gökyüzüne doğru esrarengiz bir ışık gören vatandaş o anları cep telefonuyla kayda aldı. Görüntülerde yerden yükselen ışığın bulutların arasından gökyüzüne doğru süzülmesi dikkat çekti.
Elbistan ilçesinin Gariplik Mahallesi'nde kayda alınan görüntülerde, saat 13.24'te meydana gelen 7,6 büyüklüğündeki deprem sonrası şehrin toz bulutuyla kaplandığı görülüyor. (10) Oradaki depremde de ışık parlaması görüldü.
-ŞEKİL 16
Tabii bunu yaparken, petrol ve doğalgaz araştırılması, denizaltılar arası iletişim, R. Reagan’nın itiraf ettiği gibi, nükleer füzeleri engellemek, ya da atmosferik olayları çözümlemek ve bir takım felaketleri önceden haber vermek ve engellemek gibi savunma amaçlı ve masum insancıl bilimsel bir deney olarak gösterilmektedir.
Gene kendi söyledikleriyle veya itiraf ettikleriyle konuşalım: Eğer bu tesislerin ve NASA’nın böyle bir imkân kabiliyeti varsa depremi önceden haber vermemek, cinayet işlemek değil midir?
Bunu yapmak, çoluk çocuğu kışın ortasında enkaz altında bırakmak barbarca, vahşice cinayet işlemek değil midir?
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan merkezlerinde meydana gelen depremler, 10 ili etkiledi.
Başta Kahramanmaraş olmak üzere Adana, Gaziantep, Kilis, Malatya, Adıyaman, Hatay, Osmaniye, Şanlıurfa ve Diyarbakır’da ve Osmanlı Devletimizin (Halep, Lazkiye, İdlip, Hama) 4 vilayetinde de ağır hasara sebep oldu.
Suriye’deki insan kaybı ile birlikte toplam kaybımız 60 bine yaklaştı.
Dikkat edilirse bu depremler, Fırat Kalkanı, Barış Pınarı ve İdlip ile birlikte Suriye’ye müdahale ettiğimiz bölgelerimizi kapladı, 150 bin kilometre karelik alana yayıldı.
Bu saha, küresel sermayeyi temsil eden İsrail çetesinin boşaltılmasını istediği topraklardır.
İsrail’in vaat edilmiş topraklar olarak gösterdiği sahalardır. Bu durum tesadüfi olabilir mi?
Bizce bu deprem hakkında Rusya’nın bilgisi vardır ancak bu bilgilere ulaşmak mümkün görülmemektedir.
Yukarı satırlarda yaptığımız analizlerde ABD’nin kıtaları yerinden oynatacak bir HAARP teknolojisi gücü yoktur.
Kıtalar asırlardan beri hareket halindedir.
-ŞEKİL 4
Dünya milyonlarca yıl önce Pangea adı verilen ve kıtaların bir arada olduğu bir şekle sahipti.
-ŞEKİL 1
Levhalar birbirinden uzaklaşmaya başladı.
-ŞEKİL -2
Bazı bilim adamlarının tespitine göre kıtalar hareket ederek 250 milyon yıl sonra başka bir Pangea şekline bürünecektir.
-ŞEKİL 3
Yani kıtalar hareket edecektir, depremler bitmez tükenmez şekilde devam edecektir. Bunun önüne geçmek mümkün değildir.
Kaldı ki depremler lüzumludur, hayatın devamı için olması zorunludur.
Bundan sonraki makalelerde bu konuyu ele alıp inceleyeceğiz.
.
Suat Gün, dikGAZETE.com
(4) https://saklitarih.wordpress.com/2012/01/21/haarp-kiyamet-silahi/
(5)https://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eim%C5%9Fek_ve_y%C4%B1ld%C4%B1r%C4%B1m#:~:text=Pozitif%20%C3%A7akmalar%20ayn%C4%B1%20zamanda%20k%C4%B1%C5%9F,30.000%20%C2%B0C'ye%20ula%C5%9F%C4%B1r. Bu güç 3088. Trilyon volt ile 30880 Trilyon volt arasında değişir. Bu rakam dünya elektrik üretiminin binlerce katıdır.
(6) Error: Tweet not found?t=vkwbwASfoNi4cEBPzPOcbg&s=08
(7) https://www.mynet.com/the-simpsons-simpsonlar-yine-is-basinda-kahramanmaras-depremini-bildiler-mi-dvd-leri-kahramanmaras-a-yetistirmek-zorundayiz-190101280098
(8) Sosyal medya kullanıcılarının büyük bir kısmı 16. sezonun “Mobile Homer” isimli 13. bölümünü sosyal medyadan paylaşarak popüler dizinin Kahramanmaraş depremini önceden bildiğini iddia etti. Paylaşımlara konu olan videoda, Bart ve Lisa Simpson araçlarıyla giderken bir kaza anında gemiye düşüyorlar. Geminin Türk bayraklı olduğu görülüyor ve gemi kaptanı, “Kuzeyde Bir Yer” isimli dizinin DVD’lerini Kahramanmaraş’a yetiştirmek zorunda olduğunu ifade ediyor. Bölümün devamında ise deprem ve deprem yardımlarına ilişkin herhangi bir ifade bulunmuyor.