"Bilin ki cennet kılıçların gölgesi altındadır.”
Allah Rasulu, böyle buyurdu..
Buhari-Cihad ile de senetlendi..
Yani ferahlık vardır, selamet vardır, kurtuluş vardır.. Günlerdir gerek sosyal medya, gerekse camilerde, sokaklarda insanların dirliğine birliğine bakıyorum da dün birbirini boğazlayanlar; bugün aynı Mehmed'in peşinden el açıyor..
Herkesin gözleri dolu dolu, diller zikrediyor.
Niye bu millete yıllardır savaşmayı unutturdular şimdi anladınız mı!..
"Yurtta sulh, cihanda sulh” mu!..
Bu sözü kendine parola edenler değil miydi 15 Temmuz’da başımıza mermi yağdıran!..
Anlayalım artık kardeşler..
Peygamber elbette doğru söyledi..
Rahmet, birlik, dirlik cemaat olmaktaydı, birleşmekteydi..
Ama birbirimize karşı değil, küffara karşı!
Bazılarının "kafaları rahat değil”miş!..
Rahat olmayan kafa, omuzda fazlalıktır; elbet birgün kopacaktır.
Bugün isteyen istavroz çıkarsın, hahamlarla aynı cepheyi savunsun, kimlerin duasına amin dediğine baksın.
Biz; "İnna fetahna, leke fethen mubina" diyoruz.
Bizleri düşmana karşı birleştiren Rabbim; aynı orduyla İsrail'e girmeyi, hilafet sancağı ile "Amerika kim lan!" demeyi, Golan tepelerinden; "Ey Beşşar, ne dişli domuzdun sen!" diye haykırmayı nasip etsin..
Belki çok ütopik gelecek ama "Ancak kafirler Allah'tan ümidini keser" diyorum..
Tebessüm ile sabredelim..
Musa'lar atıldı nehirlere..
Yusuf'lar büyüyor kuyularda..
Selahaddin'ler yeminlerini ettiler..
Rabbim yar ve yardımcımız olsun..
.
Yağmur İbiç Mirzayeva, dikGAZETE.com