?>

15 Temmuz gecesi yaralanan Erol Bulut yaşadıklarını anlattı

FETÖ tarafından 15 Temmuz'da düzenlenen darbe girişimi sırasında İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) binası önünde yaralanan Erol Bulut, o gece yaşadıklarını anlattı.

Gündem - 9 yıl önce

Bulut, cuntacı askerlerin PKK'ya atmadıkları bombaları sivil halkın üzerine attıklarını belirterek, “Polislerimize 'kardeşim bizi engellemeyin, biz şehit olmaya geldik' dedik. Artık coşmuştuk. Ne zaman öleceğiz, bugün ölmeliyiz diye düşünüyorduk” dedi.

FETÖ tarafından 15 Temmuz'da düzenlenen darbe girişimi gecesi İstanbul Büyükşehir Belediye binası önünde yaralanan Erol Bulut (50) o gece yaşadıklarını anlattı. Olay başladığında Kağıthane'de olduğunu söyleyen Bulut, yardım amaçlı önce İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne daha sonra ise Saraçhane’de bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) önüne gittiğini söyledi. İBB binası önünde çatışma arasında kalarak bacağından yaralanan Bulut, geçirdiği ameliyatın ardından sağlığına kavuşmaya başladı. Tedavi gördüğü hastaneden yarın taburcu olmayı bekleyen Bulut, darbe girişimi gecesi yaşananları anlattı.

Yüzlerce kahramandan bir tanesi olan Bulut, “Darbe olacağı gün saat akşam 10.00 gibi Kağıthane'deydim. Ben ayrıca AK Parti yönetim kurulu üyesiyim. Bu darbe girişimini duydum. Tabi tüylerim diken diken oldu. Bizim il başkanımız Selim Temurci bey mesaj grubumuzdan 'acilen İl'de buluşalım' yazınca, ben de yakındım hadi gidelim dedim. İle geçtik ve oradan püskürttük. Bunu sağlayan vatandaşların millet olma bilinciydi. Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ve yakın kurmaylarına, Başbakanımıza, Millet Meclisi Başkanımıza, Adalet Bakanımıza ve diğer vekillerimize hepsine minnettarız. Bize sürü topluluğu olmaktan birey topluluğu, birey topluluğu olmaktan da millet bilincini öğrettiler. Yani şimdiye kadar sağ yanağına bir tane vurmak isteyene birde solu uzatırdık. Artık vurulacak sol yanak olmadığını biz bu darbe girişiminde dünyaya gösterdik” diye konuştu.

“Biz şehit olmaya geldik”

Olay anını anlatan Bulut sözlerine şöyle devam etti: “Dediler ki, teröristler Aksaray'da Emniyet Müdürlüğü'nü basmış. Oraya gittik vatandaş oradan da tankları püskürtmüş. Saraçhane'ye çıktığımızda çok zayiat vermiştik. 11-12 kişi şehidimiz vardı. Saat 02.30'da bizi ön tarafa geçirmediler. Biz de polislerimize 'kardeşim bizi engellemeyin, biz şehit olmaya geldik' dedik. Artık coşmuştuk. 'Ne zaman öleceğiz, bugün ölmeliyiz' diye düşünüyorduk. Sonra ön tarafa geçtik ki o bir avuç alanı hem yukarıdan ateşliyorlar, hem karşıdan karartıyorlar, hem de yukarıya karşı taraftan bombalar atılıyor. Yani şimdiye kadar PKK'ya atmadığı bombaları bu katiller sivil insanların üzerine atıyorlar. Ben biraz da şok oldum. İlk defa silahlı bir çatışmaya giriyorum. Silahım da yanımda yok ama imanım var. Yerde yaralı vardı. Ben dedim ki polise 'kardeşim sen beni koru ben yaralıyı alıp geleyim.' O ara ben ona doğru yönelince o katil komutan önce polise sıktı, sonra polis de ona sıktı. Sonra ben polis korumasının menzilinden çıkınca iki tane de bana sıktı. Bir tanesi sağdan kemiğe girmişti. Bir tanesi de arkadan vurunca polis dedi ki, 'ağabey hedeftesin sakın kalkma, geriye doğru yat' dedi. Yani havuza doğru yat dedi. Havuza indim ama o havuza inerken sanki bir cennetin kapısı açılıyordu. Şimdi ona üzülüyorum. Yani ne çoluk ne çocuk, mal - mülk hiçbir şey kalmıyor. Hani geçmişteki dedelerimiz uçmak diyor ya, sanki uçmaya giderken yolun yarısından döndük.”

“O şehitleri çok kıskanıyorum” 

 Bulut sözlerini şöyle sürdürdü: “Doğrusu o şehitleri çok kıskanıyorum. Dolayısıyla Allah inşallah bizlere de şehitlik nasip eder. Sonra beni çekip aldılar suyun içinden. Saat 03.00 sıralarıydı. Aksaray'daki Haseki Hastanesi'ne götürdüler. Çok kan kaybetmiştim, halim yoktu. Şu üzüntüm bana değil aslında. Oradaki insanları görünce kolu-bacağı gitmiş, tankların altında kalmışlar veya ağır makinelilerle parçalananlar, kendi derdimi unuttum. O ara bir beş- on dakika onlara yardım edeyim dedim, beynim öyle diyor ama hiç halim yok. Sonra bana iğne yaptılar. Sonrasını hatırlamıyorum. Beni ameliyata almışlar. Ama hatırladığım bir şey var. Bu millet artık Çanakkale ruhuyla millet olmayı öğrendi. Bugün dünden yani 14'ünden 15'inden daha güçlüyüz. Allah inananlarla beraber. Biz inandık.”

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Batuhan Yaşar: YAŞ’ın perde arkası ve o detay

2016-07-30 17:34 - Gündem

7 şirkete daha kayyım atandı

2016-07-30 01:27 - Gündem

'Amerikalıların empati yapacaklarını ümit ediyorum'

2016-08-01 17:52 - Siyaset

"Adam en az 45 yaşında duruyor"

2016-07-31 15:25 - Spor

Yargıtay'dan 'Böcek' davasına bozma

2016-08-03 02:02 - Gündem

Atletico Madrid Gameiro'yu tanıttı

2016-08-01 14:17 - Spor

15 Temmuz gecesi yaralanan Erol Bulut yaşadıklarını anlattı

2016-08-05 12:47 - Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Sayın Kılıçdaroğlu’nun da orada olmasını istiyorum”

2016-08-04 17:18 - Siyaset

'Türkiye'den büyük bir sermaye çıkışı söz konusu değil'

2016-07-31 20:47 - Ekonomi

Rusya ve rejimin saldırılarını dumanla önlemeye çalışıyorlar

2016-08-04 23:52 - Dünya

İlgili Haberler

Ayasofya'da yangın çıkaran sanık hakkında 13 yıla kadar hapis talebiyle dava

23:42 - Gündem

Kocaeli'de çöken apartmanın yakınındaki bir bina daha tedbiren boşaltıldı

23:17 - Gündem

İstanbul'da düzenlenen TRT World 2025'te Türkiye'nin savunma sanayisindeki gelişimi t

23:13 - Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'ne ilişkin paylaşım

22:53 - Gündem

Bağcılar'da bir evde tüp patlaması sonucu 3 kişi yaralandı

22:32 - Gündem

Günün Manşetleri

Ayasofya'da yangın çıkaran sanık hakkında 13 yıla kadar hapis talebiyle dava

23:42 - Gündem

BM'de Türkiye'nin ev sahipliğinde Kelebeğin Rüyası filmi izleyicilerle buluştu

23:32 - Dünya

Arda Güler, "IFFHS Yılın En İyi Oyun Kurucusu Ödülüne" aday

23:27 - Spor

Başakşehir, 3 puanı son dakika penaltısıyla aldı

23:23 - Spor

Kocaeli'de çöken apartmanın yakınındaki bir bina daha tedbiren boşaltıldı

23:17 - Gündem