Yıldırım Tepe Mahallesi’nde ikamet eden Deniz ve Sait çiftinin 5 evladından biri olan Rabia Armutçu, lise dördüncü sınıf öğrencisi iken ayaklarının tutmaması nedeniyle yere düşüyordu.İskenderun'da hastalığının tanısı konulamayan Rabia, annesi Deniz Armutçu ile Adana Numune Hastanesi’ne gitti. Ayakları tutmadığı için belirli aralıklarda yere düşen Rabia’ya burada vücudunda lezyon olduğunu söylediler. Daha sonra Adana'daki Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’ne giden Rabia’ya burada ise omuriliğinde tümör çıktığını ve 10 gün içerisinde ameliyata alınması gerektiğini aksi takdirde bir daha yürüyemeyeceği haberini verdiler.
Burada ameliyat olan Rabia, 23 gün sonra aynı hastanede bu defa ikinci bir ameliyat ile vücudundan tümörlü kemiğin çıkartılmasıyla her iki ayağını da kaybetti.
Başından geçenleri gözyaşları içerisinde anlatan Rabia, “Jimnastik yapıyordum. Atletizmle ve sürekli fitness ile uğraşıyordum. Sabahları parklara gider egzersizler yapardım. Pazar günleri herkes evde kahvaltısını beklerken ben sabah saat altı gibi parklarda egzersiz peşinde olurdum. Ve en çok da hayalim çevik kuvvet polisi olmaktı. Ama şimdi hayallerim tamamen söndü. Buradan Sayın Cumhurbaşkanımıza seslenmek istiyorum. Ben gerçekten yürümek istiyorum. Biraz fazla fanatiğim. Erkek gibi de futbol izlerim ben. Fenerbahçeli taraftarlar beni görürlerse bana yardım desteğinde bulunursa teşekkür ederim, başka bir şey istemem” dedi.
Kızı Rabia’nın çok ağrılı günler geçirdiğini kaydeden anne Deniz Armutçu ise, “Düşerekten gitti okula. Kızımın okulunu bitirmesine son iki ay kala ben götürüyordum okula. Servisle giderken dahi ben hep yanındaydım. İniş ve çıkışlarda sıkıntı yaşıyordu. Kızımın hastalığı ile ilgili burada bir şey yapamadılar. Sadece 3 gün boyunca apandis şüphesiyle hastanede yatırdılar. Ama burada tanı koyamadılar. Kızım süper bir öğrenciydi. Dersleri çok iyiydi, atletikti” diye konuştu.
dikGAZETE