Roma
Akdeniz'de göçmen kurtarma faaliyetlerine katılan Fransız STK'ler Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü (MSF) ve SOS Akdeniz’in Ocean Viking gemisi, 34 göçmen daha kurtarırken, göçmenleri taşıyabileceği güvenli liman için beklemeye devam ediyor.
İtalyan basınına yansıyan haberlere göre, Ocean Viking gemisi güvertesindeki 50 göçmene ek olarak gece saatlerinde bir gezi teknesindeki 1’i hamile, 1’i bebek 34 göçmene daha yardım etti. Gezi teknesindeki göçmenleri de kendi güvertesine alan Ocean Viking'teki göçmen sayısı 84 oldu.
Bu arada, Alman Sea-Eye isimli STK’ye ait Alan Kurdi gemisinin de 31 Ağustos’ta kurtardığı göçmenlerle denizde bekleyişi sürüyor.
Alman STK’den yapılan açıklamada, İtalya, Fransa, İspanya ve Portekiz’den güvenli liman talep edildiğini ancak, İtalya’nın bu talebe olumsuz yanıt veren ilk ülke olduğu belirtildi.
Tek operasyonda 13 göçmen kurtaran gemi, tıbbi gerekçelerle tahliye edilenlerin ardından 5 göçmenle bekleyişini sürdürüyor.
Yeni hükümet, yeni yaklaşım
Giuseppe Conte liderliğindeki koalisyon hükümetine merkez soldan PD ile sol görüşlü Özgürler ve Eşitler (LEU) Partisinin girmesiyle önceki Conte hükümetinde koalisyon ortağı olan aşırı sağcı göç karşıtı Lig Partisinin getirdiği tartışmalı güvenlik yasasına dair de değişim sinyalleri geliyor.
Sol görüşlü partilerin, Conte liderliğindeki yeni hükümete girme şartlarından biri de Akdeniz’de düzensiz göçmenleri kurtaran STK’lere ciddi miktarda para cezası ve İtalyan devletine gemiye el koyma hakkı tanıyan söz konusu yasanın değiştirilmesiydi.
2. Conte Hükümeti'nde koalisyonun küçük ortağı LEU Partisi milletvekili Erasmo Palazzotto, yeni kurulan hükümetin bugün Senato’da güvenoyu almasıyla meşruiyet kazanacağını ve yeni kararlar alabileceğini belirterek, "Yeni İçişleri Bakanı (Luciana) Lamorgese’nin ilk adım olarak Alan Kurdi gemisinde kalan 5 göçmenin tahliyesini sağlar." dedi.
Başbakan Conte de dün Temsilciler Meclis'te yaptığı konuşmada, güvenlik yasalarının gözden geçirileceğini söylemişti.
Akdeniz'deki düzensiz göçmen ve STK sorunu
Akdeniz'in İtalya, Malta ve Libya arasında kalan bölgesi, son yıllarda Afrika'dan Avrupa'ya geçişte sık kullanılan düzensiz göç rotalarından biri olarak öne çıkıyor.
Söz konusu rotada, kurtarma faaliyetlerinde bulunan farklı ülkelerden STK'ler, kurtardıkları göçmenleri "insan hakları ihlalleri" ve "güvenlik" gerekçesiyle Trablus'a götürmüyor.
Düzensiz göçmenleri, coğrafi olarak bölgeye en yakın güvenli yer İtalya ve Malta'ya taşımak isteyen STK'ler, iki ülkenin bu kişileri kabul etmeye yanaşmaması nedeniyle güçlüklerle karşılaşıyor.
İtalya ve Malta, "son yıllarda çok fazla düzensiz göçmen almaları ve göçmenlerin Avrupa'da dağıtılmasına yönelik AB üyesi ülkelerden bekledikleri dayanışmayı görmemeleri" gerekçesiyle kurtarılan düzensiz göçmenleri kabul etmiyor.
İki ülke, son dönemde AB ve üye ülkelerden taahhüt gelmesi durumunda göçmenleri alıyor.