Şırnak'a gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Mehmet Akif Ersoy'un İstiklal Marşı'nı yazarken yaşadıklarını konu alan "Akif" filminin galasına katıldı.
Şırnak Üniversitesi (ŞÜ) yerleşkesindeki 15 Temmuz Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen galada film gösteriminin ardından konuşan Soylu, bir filmin ruh, inanç ve tüm tanıklığıyla ancak bu kadar güzel anlatılabileceğini söyledi.
Filmde emeği geçen herkese teşekkür eden Soylu, "O kadar çok ihtiyacımız var ki Akif'i anlamaya ve tanımaya. O kadar çok ihtiyacımız vardı ki; İstiklal Mücadelemizin tekrar ama tekrar anlaşılmasına, hissedilmesine, öğrenilmesine, öğretilmesine. Nefes almadan seyrettiren bir yapıt ortaya koyuldu." diye konuştu.
"İstiklal Marşı'nın yazılmasını temin eden o ortamın yeniden hissedilmesine ve anlaşılmasına o kadar ihtiyacımız vardı.
Bağımsızlığımızı, özgürlüğümüzü, kardeşliğimizi, ay yıldızlı bayrağımızı, Ezan-i Muhammedimizi ifade eden o tek cümleyi duymaya ihtiyacımız vardı. 'Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.' cümlesi." ifadelerini kullanan Soylu, Mehmet Akif Ersoy'a minnet ve şükran duyduklarını aktardı.
Soylu, "Oyunculara, yönetmen ve yapımcısına, fikir sahiplerine, katkısı olanlara, cesaret verenlere teşekkür ediyorum. Türkiye'ye güzel bir eser, güzel bir hediye verdiniz. Rol modellerimizin neler yaptığını, neler ortaya koyduğunu, fedakarlıklarını ve bu memleketin nelere değer olduğunu çok güzel bir anlatımla sergilediniz." ifadesini kullandı.
Mehmet Akif Ersoy'un torunu Selma Argon ise filmde ailesinin olduğunu dile getirerek, büyük bir çaba ile gösterilen İstiklal Marşı'nın yazılışının, dedesinin büyük inanışının yansıması olduğunu belirtti.
Filmin konsept danışmanı AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay da film düşüncesinin İstiklal Marşı'nın 100'üncü yıl dönümü münasebeti ile geliştiğini söyledi.
İstiklal Marşı'nın bir defa yazıldığını, bu yazılan şekliyle vatanın ezeli olarak bu millete ait olduğunu ve bunun milletin semalarına yankılanarak kazındığını aktaran Aktay, "Bu ülkede yaşayan bütün insanların kardeş olduğu ve bu kardeşliğin getirdiği hukuku birbirimize sağlama konusunda çok şükür son yıllarda katedilmiş olan mesafe bir hayli uzun. Bundan dolayı da Cumhurbaşkanımıza ve çok değerli Bakanımıza çok teşekkür ediyorum.
Bugün bölgemizde çok şükür bir umut havası hakim. Allah daim etsin. Allah bu memleketi ve bu milleti payidar kılsın." diye konuştu.
"Özellikle okul çağındaki çocukların izlemesini çok istiyorum"
Filmin yönetmeni Sadullah Şentürk, film yapmanın çok emek verilen bir iş olduğunu dile getirerek, bu emeğin karşılığını almanın kendilerini mutlu ettiğini ifade etti.
Şentürk, "Böyle önemli bir şahsiyetin hikayesini anlatmak uzun zamandır düşündüğüm bir şeydi. El birliğiyle güzel bir film ortaya çıkardığımızı düşünüyorum. Özellikle okul çağındaki çocukların izlemesini çok istiyorum çünkü oradan bugüne alınacak çok mesaj var." dedi.
Filmde Mehmet Akif Ersoy'u canlandıran Yavuz Bingöl, salgının yeni başladığı dönemde filmi çekmeye başladıkları için zor bir dönem geçirdiklerini belirtti.
Mehmet Akif rolünü oynamaktan onur duyduğunu kaydeden Bingöl, "Gençlerimizin, çocuklarımızın bu filme gitmesini, Mehmet Akif'i tekrar hatırlamasını temenni ediyoruz." dedi.
Galaya, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Ahmet Kendir, Şırnak Valisi Ali Hamza Pehlivan, Şırnak Belediye Başkanı Mehmet Yarka, AK Parti Şırnak Milletvekili Rizgin Birlik, Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin Erkan, AK Parti İl Başkanı İbrahim Halil Erkan da katıldı.
Akif filmi
Senaryosu Mehmet Akif Ersoy'un ailesinin verdiği muvafakatname ve Sebilürreşad dergisinin katkısıyla oluşturulan "Akif" filminin çekimleri İstanbul, Ankara, Eskişehir, Kastamonu ve Konya'da yapıldı.
Yapımcılığını HT Yapım'ın üstlendiği, yönetmen koltuğunda Sadullah Şentürk'ün oturduğu filmin 24 Eylül'de vizyona girecek olan konusu şöyle:
"İstanbul işgal altındadır ve insanlar yıllardır savaşın devam etmesiyle direnme ve savaşma gücünü kaybetmektedir.
Ankara merkezli bir direniş başlatan Mustafa Kemal Atatürk, kurtuluş için halkı bir araya getirir.
Bu sırada işgal devletleri, Anadolu halkını Ankara yönetimine karşı kışkırtmak için İslam üzerinden propaganda yapar. Savaşta işlerini şansa bırakmak istemeyen işgal devletleri, Mustafa Kemal'i öldürme kararı alır ve bunun için Hintli Müslüman Mustafa Sagir görevlendirilir.
Mustafa Kemal, işgal devletlerinin propagandasını engellemek ve halkın kurtuluş mücadelesine katılmasını artırmak için Mehmet Akif'i Ankara'ya çağırır.
13 yaşındaki oğluyla yola çıkan Mehmet Akif, Ankara'ya doğru ilerlerken başına birçok olay gelir. Yaşadıklarından, şahit olduklarından derinden etkilenen Mehmet Akif, bu süreçte İstiklal Marşı'nı yazmaya çalışır."
Kaynak: AA