İzmir
Bergama ilçesinde 2,5 milyon metrekarelik alana sahip serbest bölge, Aliağa Limanı, İstanbul-İzmir Otoyolu ve 1915 Çanakkale Köprüsü'ne yakınlığı sayesinde lojistik avantaj sunuyor.
Geçen temmuz ayında, altyapısının tamamlanmasının ardından ABD merkezli bir şirketin üretime başladığı serbest bölge özellikle Avrupa pazarına açılmak, o bölgeye ürün tedarik etmek isteyen yerli ve yabancı firmalar için cazip geliyor.
Serbest bölgede şu ana kadar ihracatçı 4 firmayla anlaşma sağlandı. Katma değerli ürünlerin üretim ve ihracatının hedeflendiği bölgede, yıl sonuna kadar faaliyete geçen firma sayının 15'e yükseleceği öngörülüyor.
"Avrupa'ya ürün götürecek şirketlerin yoğunlukla ilgisi var"
Batı Anadolu Serbest Bölgesi AŞ (BASBAŞ) Yönetim Kurulu Başkan Vekili Faruk Güler, AA muhabirine, serbest bölgelerin katma değerli ürün ve ihracatıyla ülkeye önemli döviz kazandırdığını söyledi.
Serbest bölgelerde yatırımcılara ciddi teşvikler sunulduğunu ifade eden Güler, gelişmiş ülkelerdeki büyük şirketlerle görüşüp Batı Anadolu Serbest Bölgesi'nin avantajlarını anlattıklarını, yatırım davetinde bulunduklarını anlattı.
Güler, hedeflerinde katma değerli ürün üretebilecek, ciddi ihracat yapacak ve istihdam sağlayacak firmaların bulunduğunu kaydederek, şöyle konuştu:
"Bölgemize ilk yatırımı yapan Amerikan şirketi oldu ve 500 çalışanı var. İkinci yatırım yapan şirket ise enternasyonal şirket. Hollanda ziyaretimizde tanışarak Türkiye'ye getirdiğimiz bu şirketle sözleşme imzalandı. Onlar bu yıl yatırımlarına başlayacak. Yurt dışından, özel olarak seçerek kontak kurduğumuz şirketlerden ciddi bir istek var. Anlaşma yaptığımız firmalar bu yıl fabrika kurmaya başlayacak. Hedefimiz 5 yıl içerisinde çalışan sayısını 7 bin civarına getirmek ve ihracatımızı 500 milyon dolara getirmek. Gelecek şirketlerle 2025'teki ihracatı 140 milyon dolar seviyesinde kapatacağız."
En fazla yenilenebilir enerji, otomotiv ve makine üzerine şirketlerin ilgisiyle karşılaştıklarını dile getiren Güler, katma değeri yüksek ihracat yapabilecek ve bunu uzun süreli sürdürülebilir şekilde gerçekleştirebilecek şirketleri seçmeye çalıştıklarını söyledi.
Güler, bölgenin lojistik avantajının firmaların ürünlerini rahatlıkla Avrupa'ya göndermesine imkan sağladığını, yatırımcıların da bunun farkında olduğunu vurgulayarak,"Uzakdoğu'dan Avrupa'ya ve Amerika'ya mal satan, Avrupa'da olup bu doğrudan Avrupa'ya ürün götürecek olan şirketlerin yoğunlukla ilgisi var. Türkiye'den ihracat yapan şirketler ve Avrupa'daki şirketlerin ilgisi var." dedi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com