CENEVRE
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü Andrej Mahecic, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında, Telafer'in 2014'ten bu yana DEAŞ'in elinde bulunduğunu anımsattı.
Sözcü Mahecic, şiddet olaylarından önce ilçenin nüfusunun 200 bin civarında olduğunu ve sadece bu yıl nisandan beri 30 bin sivilin bölgeyi terk ettiğini aktardı. Mahecic, bu sivillerin Musul'dan yerinden edilen diğer sivillerle sığınmacı kamplarında yaşadığını ifade etti.
İnsani yardım kuruluşlarının 2014'ten bu yana Telafer'e erişim sağlayamadığını, ilçede şartların çok zor olduğunu, gıda stoklarının tükendiğini, suyun azaldığını, elektrik kesintilerinin yaşandığını ve sağlık hizmetlerinin en düşük seviyede verilebildiğini anlatan Mahecic, son 3-4 aydır ilçedeki sivillerin kirli su ve ekmekle hayatta kalabildiklerine dikkati çekti.
Mahecic, Telafer ilçe merkezinde hala binlerce sivilin olduğunu tahmin ettiklerini ancak ilçeye giremedikleri için tam rakam veremediklerini kaydetti.
Kurtulan sivillerde yara izleri
Bölgeden kaçan sivillerin bazılarının öldürüldüğüne dair bilgiler olduğunu, bazılarının da sıvı kaybı ve hastalıklardan yaşamanı yitirdiğini belirten Mahecic, bu sivillerin özgürlüklerine kavuşmak için yiyecek ve su olmadan aşırı sıcaklar altında 20 saate kadar yolculuk yaptıklarının altını çizdi.
Mahacic, güvenli bölgelere ulaşabilen sivillerin yorgunluktan perişan olduğunu ve çoğunda keskin nişancıların açtığı ateş sonucu ve mayın patlamalarından dolayı yaralar göründüğünü belirtti.
"Canlı kalkan" endişesi
"Iraklı sivillerin (Telaferli Türkmenler) yeniden canlı kalkan olarak kullanılmasından ve kaçmaya çalışırken infaz edilmesi veya vurulmasından endişe duyuyoruz." diyen Mahecic, bölgede çatışan tüm taraflara, sivillerin bölgeden güvenli bir şekilde ayrılmalarını sağlamaları çağrısında bulundu.