Karakula
Boşnakların İslam'ı kabul etmelerindeki önemli sembollerden biri olan Ayvaz Dede anısına 513 yıldır düzenlenen Ayvaz Dede Şenlikleri'ne katılmak üzere 89 atlı, renkli ve geleneksel kıyafetleriyle sabahın erken saatlerinde geldikleri Travnik yakınlarındaki Karaula köyünden tekbir ve dualarla Prusac'a uğurlandı.
Travnik Müftüsü Ahmed Adilovic, Boşnakların 500 yıldan fazladır bu geleneği devam ettirdiğini ve bunun kimliklerini korumak için önemli olduğunu söyledi.
Adilovic, yarın düzenlenecek programa tüm halkı davet etti.
Atıyla yola çıkan 71 yaşındaki Rasim Grandincic, her yıl bu yolculuğa katıldığını dile getirerek "Şenlikleri hiç kaçırmadım. Burada olmak her zaman aklımda ve sürekli bunun için hazırlanıyorum." dedi.
Karaula'dan katılan 23 yaşındaki Dzeneta Pajic de süvarilerle ilk kez Ayvaz Dede'yi ziyaret edeceğini ve bu geleneği yaşatacağı için mutlu olduğunu belirtti.
13 yaşındaki Ernad Deljkovic de şenliğe katılmaktan dolayı gururlu hissettiğini ve büyükleriyle beraber olduğu için mutlu olduğunu söyledi.
Ana etkinlik yarın Prusac'ta yapılacak
Ayvaz Dede Şenlikleri'nin ana etkinliği yarın Prusac'ta gerçekleştirilecek.
Osmanlı Devleti'nin fethinden önce Bosna Hersek'e gelen Ayvaz Dede'nin Prusac'taki kuraklığın sona ermesi için dua ettiği dağda başlayacak etkinlik, Kur'an-ı Kerim ve ilahilerin okunmasının ardından kılınacak öğle namazıyla sona erecek.
Her yıl ülkenin ve dünyanın birçok bölgesinden gelen binlerce kişinin katılımıyla kutlanan Ayvaz Dede Şenlikleri, Bosna Hersek'te yapılan en uzun soluklu etkinlik olarak biliniyor.
Ayvaz Dede kimdir?
Balkanlar'da İslam'ı tebliğ eden Sarı Saltuk gibi irşat amacıyla Anadolu'dan Bosna Hersek topraklarına gelen ve Horasan erenlerinden olan Akhisarlı Ayvaz Dede, yaygın inanışa göre 500 yılı aşkın süre önce kuraklığın yaşandığı ve bugün şenliklere ev sahipliği yapan Prusac (Akhisar) kasabasındaki dağda 40 gün 40 gece dua etti.
Halkın kıtlık çektiği, hayvanların susuzluktan telef olduğu bölgeye su getirmek için ibadette bulunup dua eden Ayvaz Dede'nin, bir gece uykusunda iki koçun birbiriyle çarpıştığını gördüğü ve uyandığında karşısında yarılan dağı ve gürül gürül akan ırmağı bulduğu rivayet ediliyor.
Olayın ardından bölge suya kavuşup kuraklık sona ererken bu mucizevi hadiseyi duyan halk da Müslüman oldu.
Komünizmin hüküm sürdüğü eski Yugoslavya döneminde 1947'den itibaren yasaklanan şenlik, 1990'da yeniden düzenlenmeye başladı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com