ANKARA
CHP Basın Biriminden yapılan yazılı açıklamaya göre, Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke tarafından, "ekonomi raporu" hazırlandı.
Halk oylaması çalışmalarında kullanılmak üzere CHP teşkilatlarına, milletvekilleri, Parti Meclisi üyeleri, belediye başkanları, il, ilçe ve belde başkanlarına gönderilen raporda, Türkiye ekonomisinin durumu ele alındı.
Gelirin azalması, büyümenin düşmesi, işsizliğin artması ve enflasyonun yükselmesi başta olmak üzere temel ekonomik gelişmelerin değerlendirildiği raporda, "Fiili başkanlık döneminde ne oldu?", "Diğer ülke deneyimleri ne gösteriyor?" ve "Bu değişiklik gerçekleşirse ne olacak?" sorularına yanıt arandı.
Bu anayasa değişikliği teklifinin, 80 milyonun gelirinin azalmasını vaat ettiği savunulan raporda, fiili başkanlık döneminde 80 milyonun fakirleştiği, 2014 yılında 12 bin 112 dolar olan kişi başına milli gelirin 2016'da 10 bin 807 dolara düştüğü iddia edildi.
Raporda, demokrasilerde, 1990-2015 yılları arasında, yıllık ortalama kişi başına milli gelir 35 bin dolarken, otoriter rejimlerde 4 bin 700 dolar olduğu bildirildi.
Teklifin, "Türkiye ekonomisinin büyümesinin yavaşlamasını" vaat ettiği öne sürülen raporda, "Fiili başkanlık döneminde Türkiye ekonomisinin büyüme hızı yavaşladı. 2016 yılında Türkiye ekonomisi sadece yüzde 2,9 büyüyebildi. Bu oran son 7 yılın en düşük büyümesi." ifadesine yer verildi.
"İşsiz sayısı 928 bin arttı"
Parlamenter demokrasilerde büyümenin, başkanlıkla yönetilen ülkelerden çok daha yüksek olduğu savunulan raporda, bu anayasa değişikliği teklifi işsizlik vaat ediyor. Fiili başkanlık döneminde işsizlik son 7 yılın zirvesine çıktı. Ağustos 2014'te yüzde 10,1 olan işsizlik, Aralık 2016'da yüzde 12,7'ye yükseldi. Fiili başkanlık döneminde işsiz sayısı 928 bin kişi arttı. görüşü savunuldu.
Demokrasilerde emekçilerin örgütlenme, grev gibi temel haklarının daha geniş, ücretlerinin ise daha yüksek olduğuna işaret edilen raporda, şunlar kaydedildi:
"Demokrasilerde emeğin hak arama olanakları, sendikal özgürlükler ve sendikalaşma oranı otoriter rejimlere oranla çok daha yüksektir. 2016 yılı itibarıyla, sendikal hakların en güvence altında olduğu 13 ülkenin 11'i parlamenter demokrasi ile yönetilmekte, sendikal hakların en az güvencede olduğu ülkeler ise daha çok başkanlık, tek parti rejimi, monarşi ve diktatörlükle yönetilmektedir. Bu değişiklik gerçekleşirse ne olacak? Emekçilerin en temel ve vazgeçilmez haklarından olan kıdem tazminatlarına el konulacak. Memurların iş güvencesi ortadan kaldırılacak. Taşeron işçilerin kadro beklentisi hayal olarak kalacak."