?>

Dede mesleği tornacılığı babasının emekli olduğu köşkte devam ettiriyor

Ahşap torna ustası Bülent Aygün, babasının emekli olduğu atölyede 19 yıldır saray objelerinin torna işini yapıyor.

Çevre-Hayat - 5 yıl önce

İstanbul

Ahşap torna ustası Bülent Aygün, dedesi, babası ve kendisiyle 3 kuşaktır devam eden tornacılık mesleğini Yıldız Şale Köşkü'ndeki ahşap torna atölyesinde sürdürüyor.
Aygün ailesinin tornacılık hikayesi 1932'ye dayanıyor. İlk olarak dede Bilal Aygün, Tahtakale'de Kastamonu'dan gelen ustaların yanında çırak olarak olarak işi öğreniyor. Yıllar sonra usta olan Aygün'ün oğlu Kadir Aygün de 1964'te mesleğe adım atıyor.

Kadir Aygün, Süleymaniye ve Eminönü'ndeki atölyelerde çalıştıktan sonra kendi atölyesini açıyor.
1985'te Yıldız Şale Köşkü'ndeki ahşap torna atölyesinde çalışmaya başlayan Aygün, 20 yıl burada, saraylardan gelen tarihi objelerin torna işlerini yapıyor.
Aygün, yetiştirdiği oğlu Bülent Aygün'ü, emekli olmadan, 2000 yılında yanına çırak olarak alıyor. 2005'te emekli olan baba Aygün'ün ardından bayrağı devralan oğlu Bülent Aygün ise 19 yıldır aynı atölyede ahşap tornacılık mesleğini sürdürmeye devam ediyor.
Aygün, Milli Saraylar Koleksiyonu'na bağlı saraylardan gelen masa, sandalye, kanepe, koltuk, perde paterleri, etajerler, tırabzanlar gibi sarayların iç mekan objelerini onarıyor.
Bülent Aygün, ayrıca sarayların dış mekanlarında bulunan ahşap torna süslemelerini de yapıyor.
Çıraklığı döneminde babasıyla torna tezgahının başında çalışırken çekildiği birkaç fotoğrafı hatıra olarak saklayan Aygün, şimdi aynı tezgahın başında tek başına obje onarıyor.
Aygün, gelen objelerin ölçüsünü ve şeklini kumpas denilen bir aletle alıyor. Daha sonra torna tezgahına geçen Aygün, objenin orijinalinde kullanılan aynı ağaç türünden, hasarlı kısmını yeniden üretiyor.

"İşi babam öğrettiği için daha kolay öğrendim"

Aygün,mesleğini bayrak gibi düşündüğünü, babasını mahcup etmemek için mesleği daha çok üstlendiğini ve daha özverili çalıştığını söyledi.
Bu meslek kendilerine dededen geldiği için 3 kuşaktır gelenek gibi devam ettiğini belirten Aygün, şunları anlattı:
"Bu mesleği bana babam öğretti. Her türlü ağaçta nasıl hareketler yapılacağını birebir kendisi gösterdi. Bu işi öğreten babam olduğu için daha kolay öğrendim. Beraber çalıştığımız 5 sene belki uzun bir süre ama hassas ve çok değişik işler var.
Her gün değişik objeyle karşılaşıyoruz. Babam, çalıştığı dönem, gelen objeye bakıp hayran kalıyordu. Nasıl yaptılar diye düşünüyordu. Babam kendine usta diyemiyordu ki babam da çekirdekten yetişmiş birisi. O kadar değişik, çok güzel işler geliyordu."
Tarihi eserlerin neresinde hata varsa orayı onardıklarını belirten Aygün, "Bir objeyi öncelikle birebir aynısını kumpasla ölçülendirerek yapıyoruz. Malzemesi neyse, hangi ağaç ise ona bakıyoruz, orijinalden taviz vermiyoruz.
Nerelere müdahale edileceğine yönelik raporlar geliyor. Raporlarda 'Objenin şu kısmı değişecek, şurası onarılacak' şeklinde bilgiler yer alıyor, biz de ona göre müdahale ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Objelerin boyutları hakkında bilgi veren Aygün, "En büyük objeler genelde merdiven tırabzanı oluyor, 1,20 boyunda oluyor. En küçükleri ise ufacık parçalar var, 5-10 milimetre boyutunda." diye konuştu.
Objelerin ham maddesine dair detayları da paylaşan Aygün, şunları kaydetti:
"Sarayın dış mekanlarında suya daha dayanıklı olduğu için çam ya da ıhlamur ağacı kullanılmış. İç mekanlarda ise daha hafif ağaçlar kullanılmış, mesela ceviz ağacı, şimşir, mana ağacı, abanoz ağacı gibi birçok çeşit var.
Genelde sarayın dışında ise ıhlamur ağacı kullanılmış, yumuşak bir ağaç."

"Oğlum da inşallah bu işi yapar"

Oğlunun mimarlık okuduğunu söyleyen Aygün, "Gençlerin bu meslekte pek ilgisi yok. Ben bakıp üzülüyorum. Tahtakale'de 50 tornacı vardı eskiden ancak şu an 1 ya da 2 tane kaldı. Meslek şu an sadece burada devam ediyor gibi geliyor bana. Artık dışarıda otomatik tezgahlarda yapılıyor bu iş, fabrikasyon günde bin tane yapıyor.
Gençlerin, bu mesleği sevmesini isterim. Ben severek yaptığım için oğlumuz da inşallah bu işi severek yapar hem mimar olur hem bu işi yapar. Hem daha iyi çizimlerini yapar." diye konuştu.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

Malezya Kraliçesi 'Kuruluş Osman' dizisini tavsiye etti

2019-11-26 10:37 - Medya

Gediz Deltası'nın dünya mirası olması için çalışma başlatıldı

2019-11-26 15:22 - Gündem

Azerbaycan Milli Marşı'nın bestecisi: Üzeyir Hacıbeyli

2019-11-23 14:19 - Genel

'85 yıl da olsa evladımızı almadan buradan kalkmayacağız'

2019-11-26 16:47 - Gündem

Oktar'ın cezaevindeki üyelerine gönderdiği 'motivasyon mektupları' ortaya çıktı

2019-11-21 16:47 - Gündem

Dede mesleği tornacılığı babasının emekli olduğu köşkte devam ettiriyor

2019-11-27 16:02 - Çevre-Hayat

BM: İdlib'deki çadır kampı saldırısını en şiddetli biçimde kınıyoruz

2019-11-22 00:02 - Dünya

CHP Sözcüsü Öztrak: Kumpas CHP'ye kurulmuştur

2019-11-25 19:49 - Politika

Türk ve Rus askerleri Fırat'ın doğusunda 10'uncu kara devriyesini tamamladı

2019-11-23 15:36 - Genel

Perre Antik Kenti'ni bu yıl 10 bin kişi gezdi

2019-11-23 17:47 - Kültür Sanat

İlgili Haberler

Çorum'da baharın müjdecisi çiğdemler erken açtı

16:28 - Çevre-Hayat

Muğla'da güneşli hava sahilleri hareketlendirdi

16:17 - Çevre-Hayat

Adıyaman'da hayatını kaybedenlerin anısının "yaşatıldığı" çayevi buluşma noktası oldu

13:08 - Çevre-Hayat

Nesli tehlike altındaki 'yağ balığı' Isparta'da çoğaltılıyor

13:03 - Çevre-Hayat

AFAD ekipleri 2 bin 225 rakımlı bölgede çığda arama kurtarma eğitimi alıyor

12:47 - Çevre-Hayat

Günün Manşetleri

İsveç'te yüzlerce kişi Gazze'ye destek protestosu düzenledi

18:57 - Dünya

Kayserispor-Trabzonspor maçında kazanan çıkmadı

18:32 - Spor

Filistinli esirler ile İsrailli esirlerin görünümleri arasındaki fark dikkati çekiyor

18:13 - Dünya

Emniyet Genel Müdürlüğü'nden Türk gemisinde uyuşturucu yakalandığı iddialarına ilişkin açıklama

18:07 - Gündem

Üzerinden 2 yıl geçen depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş havadan görüntülendi

18:03 - Gündem