Ankara
Çavuşoğlu, Ruanda basını için kaleme aldığı makalede, 6 yıl içinde gerçekleştirdiği ikinci ziyaretinde Ruanda'nın kararlı kalkınması ve gelişmeye devam eden Türkiye-Ruanda ilişkilerini gözlemlediğini ifade etti.
Ruanda'nın kısa sürede barış ve refah yolunda kayda değer bir gelişim kaydettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye'nin "Afrika'nın sorunlarına Afrikalı çözümler" yaklaşımına işaret etti.
Mevlüt Çavuşoğlu, "Afrika halklarının endişelerini uluslararası alanda savunmaya devam edeceğiz. Koloni döneminin adaletsizliklerine, doğal afetler ve kuraklığa karşı uluslararası ilgisizliğe, kabul edilemez dış müdahalelere rağmen Afrika halkının bu zorlukların üstesinden gelme çabası göze çarpmaktadır." değerlendirmesini yaptı.
Genç ve dinamik nüfusu, geniş fırsatları, zengin, köklü kültür ve tarihiyle Afrika'nın daha adil ve eşitlikçi bir dünya vaat ettiğini belirten Çavuşoğlu, "Afrika, umut demektir ve Türkiye ile Afrika bu yolda birliktedir." ifadesini kullandı.
Çavuşoğlu, makalesinde, Türkiye'nin Afrika'nın küresel konulara yaklaşımını paylaştığını ve daha müreffeh bir dünya için çalıştığını kaydederek, "Bu anlayışla Türkiye, küresel gıda güvenliğine katkıda bulunmak için İstanbul Tahıl Anlaşması'yla elinden gelenin en iyisini yaptı." yorumunda bulundu.
"Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika'yı en çok ziyaret eden liderler arasında ilk sırada yer alıyor"
Son 10 yılda Türkiye-Afrika ilişkilerinin önemli bir ivme kazandığının altını çizen Çavuşoğlu, tarafların ilişkileri geliştirmek için önemli adımlar attığını ve bunun Türkiye'nin Afrika'yla işbirliği politikasının bir parçası olduğunu belirtti.
Çavuşoğlu, Türkiye'nin kıtadaki 44 büyükelçiliğinin gelişen partnerliğin bir göstergesi olduğuna dikkati çekerek, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Afrika'yı en çok ziyaret eden liderler arasında ilk sırada yer alıyor. Son 20 yılda Türkiye, Afrika diplomatik temsilcilikleri için bir merkez konumuna geldi." görüşünü paylaştı.
Ruanda'nın da Afrika'da Türkiye için önemli bir ortak olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, makalesinde şu ifadelere yer verdi:
"Karşılıklı büyükelçiliklerimizi açmamız bugün siyasetten ticarete, güvenlikten spora, kültürden eğitime kadar birçok alanda geniş bir yelpazeyi kapsayan mevcut işbirliğimizin temellerini attı. Ülkelerimiz arası üst düzey ziyaretlerin sıklığı da arttı. Devlet Başkanı Paul Kagame'yi 2021'de İstanbul'daki Üçüncü Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi'nde ağırladık. Dostum Dışişleri Bakanı Vincent Biruta, Türkiye'yi son 2 yılda 4 kere ziyaret etti."
İkili ticaret hacmi 183 milyon dolara ulaştı
Benzeri ilginin iş insanları arasında da görüldüğüne değinen Çavuşoğlu, işbirliğinin sonucu olarak Kigali Kongre Merkezi ve Kigali'deki "BK Arena" isimli kapalı spor salonunu örnek gösterdi.
Çavuşoğlu, "Daha fazla Türk iş insanının Ruanda'nın ticaret ortamıyla buluşmasının ardından ikili ticaretimiz son 4 yılda 5 kat artarak 30 milyon dolardan 183 milyon dolara ulaştı. Ruanda'daki Türk yatırımlarının miktarı da 465 milyon doları aştı. Ruanda'nın iş yapmaya uygun ortamı, siyasi istikrarı ve iyi yönetimi, gelecek yıllarda bu ülkenin ekonomik başarısının parçası olmak için daha fazla Türk yatırımcı ve iş insanını buraya çekecektir." değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin insani ve girişimci diplomasisini ilerletmek için çalışmaya devam edeceğini belirten Çavuşoğlu, "Bu nedenle ticari ilişkiler ve ortak yatırımlar da dahil olmak üzere insanlarımız arasındaki eğitim ve kültür alanında alışverişe, karşılıklı anlayış ve halklar arası etkileşimi artırmaya öncelik verdik. Her geçen gün daha fazla Ruandalı öğrencinin Türkiye Burslarından faydalanmasından memnuniyet duyuyoruz." ifadesini kullandı.
Makalesinde, Ruanda Üniversitesi'yle işbirliği yapan Yunus Emre Enstitüsünün Türkçe eğitimi ve kültürel faaliyetlerine de değinen Çavuşoğlu, "Yunus Emre Enstitüsü, Kigali'de Türk Kültür Merkezi açmayı dört gözle bekliyor. Bir diğer Türk eğitim kuruluşu olan Türkiye Maarif Vakfı da mesleki ve teknik eğitim okulu açmayı planlıyor." ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, Ruanda'nın diğer Afrika ülkelerine de ilham olacak şekilde şu anda sahip olduğu istikrar, barış ve refahı elde etmek için mücadele ettiğini vurgulayarak, Türkiye'nin de bu yolda Ruanda'nın yanında olduğunu vurguladı.