Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Türk Kızılayı’nın organizasyonuyla gerçekleştirilen “Özgürlüğe Kaçış” belgeselinin galasına katıldı. Belgeselin gala gösterimine Emine Erdoğan ile birlikte, Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Türk Kızılayı Başkanı Kerem Kınık ve çok sayıda davetli katıldı.
Belgeselin gala gösteriminin ardından konuşma yapan Emine Erdoğan, “Suriye savaşının acı hatıralarını hafızaya dönüştüren ‘Özgürlüğe Kaçış’ belgeselinin yapımcılarına teşekkür ediyorum. Vatan sadece doğulan yer değildir. İnsanların kardeş olduğu, sevginin, merhametin paylaşıldığı her yer vatandır. Zaten hepimiz dünyada bir gurbetçi değil miyiz? Özlediğin kardeşin, amcan, sadece adını bildiğin yeğenin Şadi ile kavuşmak belki de hiç ummadığın kadar yakınındadır. Vatanına döneceğin güne kadar bizim emanetimizsin” diye konuştu.
Ailesiyle birlikte Suriye’deki savaştan kaçtıktan sonra Türkiye’ye sığınan 11 yaşındaki Rua’nın babası, Emine Erdoğan’a konuşmasının ardından mozaiklerle yaptığı portresini hediye etti. Program sunucusunun anonsundan sonra, gözler Emine Erdoğan’ın yapacağı sürprize çevrildi. Emine Erdoğan’ın konuşmasında da işaret ettiği sürpriz, sahnenin girişinde görülünce Rua ve ailesi büyük şaşkınlık yaşadı. Gözyaşları içinde minik yeğenleri Şadi’ye kavuşan aile, yaşadıkları mutluluğu kelimelere dökmekte zorlandı. Rua, mutluluğunu gözyaşlarıyla ve minik Şadi’nin yanağına kondurduğu bir öpücükle gösterdi. Rua ve ailesi bu büyük sürpriz için Emine Erdoğan ve Türk yetkililerine teşekkür etti.
“BU TOPRAKLARDA 200 BİN SURİYELİ BEBEK DOĞDU”Türk Kızılayı Başkanı Kerem Kınık ise yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Bugün Suriye’deki dramın bin 861’inci günü. Bin 861 gündür yok olan bir toprak, yok olan bir vatan, katledilen masumiyet ve bunu seyreden büyük bir insanlık ailesi, uluslararası dünya çaresiz; bu insanları o topraklarda kimsesiz bıraktı. Bizler Kızılay olarak, sorunun başladığı o günden bu yana elimizden geldiği kadar kardeşlerimizin yanında olduk. Milletimiz, devletimiz, bütün sivil toplum kuruluşlarımız seferber oldu, kapılarımızı açtık. Belki 3 milyon insanı bu topraklarda misafir edeceğimizi o gün söyleseler, hiç kimse inanmazdı. Ama bugün onları misafir ettik, evimizi açtık, hastanelerimizi açtık, okullarımızı açtık. 350 bin çocuğumuz okullarda, bu topraklarda 200 bin Suriyeli bebek doğdu.”