Hakkari
Cumhurbaşkanlığı kararıyla "Milli Park" ilan edilen İkiyaka Dağları'ndaki Sat Buzul Gölleri, sağlanan huzur ortamı sayesinde kültür, sanat ve sportif faaliyetlere ev sahipliği yapıyor.
Hakkari Valiliği himayesinde "Hakkari'de hayat var" sloganıyla bu yıl beşincisi düzenlenen festivale katılan binlerce doğasever, 3 bin 400 rakımlı Sat Buzul Gölleri ve çevresinde doğayla iç içe zaman geçirme fırsatı buldu.
Rafting, kano, bisiklet, doğa yürüyüşü, yamaç paraşütü, tırmanış, kayak, snowboard, konserler ve flyboard gibi etkinliklerin yapıldığı festivale katılanlar, gece de karanlığa aldırış etmeden halay çekti, yaktıkları kamp ateşlerinin başında çay içti.
Türk Hava Kurumu Havacılık Eğitim Merkezi'nde görevli yamaç paraşütü eğitmeni Hasan Tur, Cilo'da düzenlenen festivale her yıl katıldıklarını söyledi.
Festivale katılımın bu yıl çok yüksek olduğunu belirten Tur, amaçlarının bölgenin hem coğrafyasını hem de değerlerini gençlere aşılamak ve bu sayede gençlerin ilgi alanlarını genişletmek olduğunu vurguladı.
Bölgenin güvenli olduğu mesajını da verdiklerini ifade eden Tur, "Türk Hava Kurumundan bir ekiple geldik. Ambiyans muhteşem ve bunu yaşamak lazım. Bu heyecanı herkesin yaşamasını isteriz. İnanılmaz bir adrenalin. Farklı bir coğrafyada uçmak ayrı keyif veriyor. Bu spora ilgi duyan herkesi mutlaka bu coğrafyaya bekliyoruz." diye konuştu.
Festivale Mardin'den katılan Derya Erkan ise dağcılık kulüpleri vasıtasıyla 200 kişilik bir grupla geldiklerini belirtti.
Muhteşem doğanın kendisini etkilediğini anlatan Erkan, "Burası adeta cennet gibi. Her anını dolu dolu yaşadım. Çok coşkulu geçti, halaylar, konserler, müzikler, rafting, kaya tırmanışları çok dolu bir program oldu benim için." dedi.
Ankara'dan gelen Cahir Öner de "Ben ancak ikinci gününe gelebildim çünkü çok yoğundu. Çok zor çıktık ve park yeri zor bulduk. Ama bu yolculuğa değdi. Çok güzel manzaralar var. Hayran kaldım. Kesinlikle görülmesi gereken bir yer. İlk defa geldim ve keyfini çıkaracağım." ifadelerini kullandı.
Erdal Çiçek de festivali sosyal medyadan görüp katılmaya karar verdiğini dile getirerek, "Diyarbakır'dan geldim ama iyi ki gelmişim. Gece boyunca kamp ateşinde oturduk. Sabah da muhteşem manzaraya, muhteşem bir güneşle uyandım. Közde çayımı demledim. Bakir olması dolayısıyla çok güzel bir coğrafya ve inşallah böyle kalır. Tahrip etmezler. Güzel anılar biriktirdik. Emeği geçenlere teşekkür ederiz" dedi.