İsrail güçlerinin Nur eş-Şems Mülteci Kampı'na baskını geride büyük yıkım bıraktı

İşgal altındaki Batı Şeria'nın Tulkerim kentinde 0,21 kilometrekare alana kurulu Nur eş-Şems Kampı'nda çoğu İsrail'deki Hayfa kentinden göç etmiş 13 bin Filistinli mülteci yaşıyor.

İsrail ordusunun yoğun nüfuslu bu kampa 19 Ekim sabahı düzenlediği baskın yaklaşık 30 saat sürdü. İsrail güçleri kamptan bu sabaha karşı çekildi.

Baskın boyunca İsrail güçleri ve bölgedeki Filistinli silahlı gruplar arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. İsrail ordusu, silahlı grupların bölgedeki askerlerine tehdit oluşturduğu gerekçesiyle kampın merkezindeki caddeyi SİHA ile hedef aldı.

Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail güçlerinin baskınında 5'i çocuk 13 Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı. Filistinli görgü tanıkları ölümlerin çoğunun kampa düzenlenen SİHA saldırısının ardından gerçekleştiğini belirtti.

Kamptaki çatışmalarda ayrıca 1 İsrail askeri öldü ve 9 kişi yaralandı. İsrail ordusu kamptan bu sabah çekildiğinde geride büyük bir yıkım bıraktı.

İsrail ordusuna ait askeri iş makinelerinin el yapımı patlayıcıları (EYP) temizlemek için yolları kazımasıyla altyapı büyük zarar gördü. Elektrik, internet ve bazı noktalarda su kesintisi yaşanıyor.

Etrafta kurşun izleri kaplı, devrilmiş, yanmış, hurda halini almış araçlar dikkati çekiyor.

Kampın içinde SİHA'nın hedef aldığı noktadaysa patlamanın yol açtığı yangın, yolu ve evlerin duvarlarını karartmış.

Yakınlarını kaybeden Filistinliler sokakta sandalyelerde oturarak taziyeleri kabul ediyor.

Filistinli Fethi Ahmed Hamid, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 34 yaşındaki oğlu Muhammed'in bir şeyler almak için sokağa çıktığı sırada İsrail baskınına yakalandığını söyledi.

Muhammed çıktıktan hemen sonra SİHA saldırısı olduğunu paylaşan Hamid, tüm yaralıların evine taşındığını, ambulans çağırdıklarını ancak sağlık ekiplerinin İsrail güçleri tarafından engellendiğini aktardı.

Hamid, İsrail saldırısında hayatını kaybeden oğlu Muhammed'in sadece 8 gün önce baba olduğunu ancak şimdi torununun yetim kaldığını belirtti.

Sokakta ilerledikçe kaybettikleri yakınları için taziyeleri kabul eden başka aileler de görülüyor.

Faysal Abdullatif Gannam, SİHA saldırısında iki evladını kaybetmiş. Oğlu Ahmed Faysal'ın henüz bir ay önce evlendiğini söyleyen Gannam, diğer oğlu Amir Faysal'ın da çocukları olduğunu paylaştı.

Sokaktaki SİHA saldırısında öldürülenlerin hiçbirinin silahlı olmadığını aktaran Gannam, kampta daha önce böyle bir saldırı görmediğini vurguladı.

Filistinli Kemal Muhammed de SİHA saldırısında öldürülen oğlu Kaysar'ın üç çocuğu olduğunu söyledi. İsrail ordusunun baskınında ölenlerin siviller olduğunu kaydeden Muhammed, "Gözaltına almak istedikleri silahlı kişileri değil sivilleri ve çocukları öldürdüler." dedi.

Muhammed, İsrail askerlerinin baskına geldiğini kendisi ve küçük oğlunu gözaltına alarak askeri üsse götürdüğünü, baskın boyunca orada tuttuklarını ve ancak bu sabaha karşı kampa bıraktıklarını sözlerine ekledi.

Kamptaki Filistinliler, "İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'nde yaşanan savaşı Batı Şeria'ya, mülteci kamplarına da taşımayı hedeflediğini ve Filistinlileri cezalandırmak istediğini" söylüyor.

Nur eş-Şems Mülteci Kampı'ndaki silahlı grupların üyeleri, İsrail ordusunun 30 saat süren baskınında aralarından sadece bir kişinin öldürüldüğünü ifade etti.

Çoğu 20-30 yaşlarında görünen silahlı Filistinliler, İsrail'in kurulmasıyla Hayfa'daki evlerinden sürülen mültecilerin çocukları olduklarını, "babaları gibi kendilerinin de işgale karşı mücadele etmeye devam edeceklerini" söyledi.

İsrail ordusunun kendilerini öldürmesinden korkup korkmadıkları sorulan Filistinli silahlı kişiler, "kendileri öldürülse bile yerlerine başkalarının geçeceğini, bunun kişisel bir savaş değil Filistin için verdikleri bir mücadele olduğunu" dile getirdi.

Kampta ilerledikçe yıkımın boyutu biraz daha ortaya çıkıyor. İsrail ordusunun kampın sosyal merkezi olarak kullanılan binaya karşı kullandığı patlayıcılar etrafa büyük zarar vermiş. Çevrede moloz, kurşun izi kaplı arabalar, devrilmiş ve yanmış ağaçlar dikkati çekiyor.

Tulkerim Belediye Başkanı Riyad Avad, kampta elektrik kesintisi sonucu birçok haneye aynı zamanda su verilemediğini söyledi.

Avad, Filistinli savaşçılar bahanesiyle kampa baskın düzenleyen İsrail ordusunun "Filistin halkını cezalandırmak için altyapıyı hedef aldığını" ifade etti.

İsrail-Filistin çatışması abluka altındaki Gazze Şeridi ve çevresinde 7 Ekim'de başlayan saldırıların ardından Gazze'de ablukanın sıkılaştığı, insani krizin derinleştiği bir savaşa dönüştü.

İşgal altındaki Batı Şeria'da 7 Ekim'den itibaren İsrail güçlerinin ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 81 Filistinli öldürüldü.

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye saldırılarında 1524'ü çocuk, 4 bin 137 kişinin öldüğünü, 13 binden fazla kişinin yaralandığını duyurdu.

Gazze'den düzenlenen saldırılarda ise 306'sı asker 1400 İsraillinin öldüğü, 4 bin 834 İsraillinin yaralandığı aktarılmıştı.

Kaynak: AA