İstanbul'da tekstil sektörünü bırakıp Samsun'da çilek ve aronya yetiştirmeye başladı

Yaklaşık 20 yıldır İstanbul'da tekstil sektöründe çalışan Yıldız (43), şehir hayatının olumsuzlukları ve stres nedeniyle memleketi Samsun'a dönmeye karar verdi.

Eşinin de desteğini alan Yıldız, Kavak ilçesine bağlı Ahırlı Mahallesi'nde 25 dönümlük bir arazide önce evini inşa ettirdi daha sonra da İlçe Tarım Müdürlüğünden eğitimler aldı. Samsun Büyükşehir Belediyesinden fidan desteği de alan Yıldız, arazisinde iki yıldır çilek ve aronya yetiştiriyor.

Yıldız, çocukları, kedi ve köpekleriyle arazisinde stressiz bir yaşam sürmenin mutluluğunu yaşıyor.

Birsen Yıldız, AA muhabirine, tarım alanında üretim yapmaktan mutlu olduğunu söyledi.

İstanbul'dan memleketine tatil için geldiği zamanlarda yaşadığı mutluluğun artık sürekli olduğunu ve hayallerine kavuştuğunu ifade eden Yıldız, "İstanbul'da şartlar çok ağır. Bir çıkış yolu aradım. Eşimle konuştuk karar verdik. Ben iş yerimi devrettim, eşim işinden ayrıldı." dedi.

Ahırlı Mahallesi'nde iki katlı ev yaptırdıklarını, arazilerinin 20 dönümlük bölümünde aronya, 2 dönümlük alanda ise çilek yetiştirdiklerini belirten Yıldız, çilekten kısa sürede kazanç elde ettiğini aktardı.

Yıldız, "Bunların yanı sıra bahçecilik de yapıyorum. Domates, biber... Bunları hiç deneyimlememiştim. Nasıl dikilir, nasıl büyür, çapası yapılır mı? Otu alınır mı? Hiçbir şey bilmiyordum. Sarımsak yaptım. Onların tohumlarını sattım. Şimdi sarımsak alanımı biraz daha büyüttüm. Aslında deneyimleyerek öğreniyorum. İnternetten araştırıyorum. Bu işe başladığımda hiçbir bilgim yoktu. Şimdi öğrendim. Araştırıyorum. Kim ne yapıyor onlara bakıyorum." diye konuştu.

İstanbul'da bambaşka bir iş yaparken şimdi tarımla uğraştığını anlatan Yıldız, şöyle devam etti:

"İstanbul'da bir yöneticiyken şimdi çiftçi oldum. Hayatımda ne değişti? Bir kere sağlığımı kaybetmek üzereydim, o düzeldi. Bütün gece, belki aylarca uyku uyuyamıyordum. Sürekli kafam çalışıyordu. İşleri kovalıyordum. 'Şu ne olacak, bu ne olacak? Müşteriler geldi, gitti'... Şimdi öyle değil, kafamı yastığa koyduğum anda uyuyorum. Benim en önemsediğim bu. Kıyafetimi hiç önemsemiyorum. Çorabım, pantolonum yırtık. Makyajım, saçım başım hiçbir şeyi önemsemiyorum. Daha mutluyum. Zaman kavramım yok. İstanbul'da iki dakika geç kalsanız trafiğe kalırsınız. Burada isteğim zaman çıkıyorum geliyorum. Sabah güneşin doğuşunu izliyorum, gece yıldızları izliyorum."

Çevresinde kentten kırsala gelerek tarım yapmak isteyen çok kişi olduğunu ancak eşler arasında anlaşmaya varılamadığını dile getiren Yıldız, "Buna birlikte karar verebilmek çok önemli. Geldiklerinde mutlaka bir şeyler yapacaklarına inansınlar. Atalarımızdan mıdır, ben geldiğimde hiçbir şey bilmezken şimdi birçok şeyi biliyorum diyebilirim. Cesaret etsinler, denemekten korkmasınlar. Ben başardım." ifadelerini kullandı.

Samsun Büyükşehir Belediyesinden aldığı desteğin kıymetli olduğunu da aktaran Yıldız, çilek ve aronya fidesi desteği ile 8 dönüm alan ektiğini, verilen desteğin kendisini cesaretlendirdiğini dile getirdi.

Yeni ürünler de denemek istediğini söyleyen Yıldız, hasat zamanı bölgedeki kadınları istihdam ettiğini, onlara örnek olmaya çalıştığını anlattı.

İstanbul'daki arkadaşlarıyla yaşadığı zorlukları değil, genelde güzellikleri paylaştığını dile getiren Yıldız, "Onlar aslında bir hevesmiş, geçecekmiş gibi düşündüler ama bilmiyorlar ki nasıl aşkla geldiğimi." diye konuştu.

Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi personeli Hicran Çıkış Kanca da Yıldız'ı "Samsun İli Aromatik Bitki Yetiştiriciliğinin Yaygınlaştırılarak Geliştirilmesi" ile "Kent Kır El Ele" projelerinden faydalandırarak desteklediklerini söyledi.

Kaynak: AA