Japonya'nın G7 Zirvesi için seçtiği Hiroşima, küresel barışın ve bölgesel ekonominin merkez üss

Japonya'da gözler, 19-21 Mayıs'ta, ülkenin güneybatısındaki kıyı kenti Hiroşima'da düzenlenecek G7 Liderler Zirvesi'ne çevrilmiş durumda.

Ülke, söz konusu zirveyi Haziran 1979, Mayıs 1986 ve Temmuz 1993'te başkent Tokyo'da, Temmuz 2000'de Okinawa'da, Temmuz 2008'de Hokkaido'da, Mayıs 2016'da da Mie'de düzenledi.

G7 Dönem Başkanlığını yeniden üstlenen Japonya, bu kez liderler zirvesini Hiroşima'da düzenleyeceğini açıkladı.

Japonya Başbakanı Kişida Fumio, Ulusal Mecliste milletvekili olarak ailesinin memleketi kabul edilen Hiroşima'yı temsil ediyor.

"Ev sahibi lider" olarak zirve için memleketini tercih eden Kişida, liderlerin imzasıyla dünyaya barış mesajı ulaştırmak istiyor.

Kişida, 1945'te atılan atom bombası sonucu on binlerce kişinin can verdiği kentte, "nükleersiz bir dünya vizyonu" ortaya koymayı hedefliyor.

"Hiroşima'daki zirvenin, G-7 zirvesinin ötesinde bir anlamı var." diyen Kişida, bu vizyonu dünyaya güçlü şekilde aktarmak istediğini vurguladı.

6 Ağustos 1945'te Hiroşima'ya, 9 Ağustos'ta da Nagazaki'ye atılan atom bombalarıyla 200 bini aşkın kişi hayatını kaybetti. Savaş sonrası çıkarılan yasalarla, merkezi hükümetin finansman desteğiyle, kent genelinde yeniden inşa faaliyetleri hız kazandı.

Bu kapsamda, Hiroşima Barış Anıt Müzesi ve Parkı'nın inşa edildiği kent, 1949'da Japon Meclisince "Barış Şehri" ilan edildi.

Kenti, uluslararası düzeyde tanıtmak isteyen yerel yönetim ve kent halkı, nükleer silahların ortadan kaldırılmasının savunulmasında görev üstleniyor.

Hiroşima Belediye Başkanı, barışın teşviki için kurulan uluslararası "Barış için Belediye Başkanları" kuruluşunun başkanlığını yürütüyor.

"Atom bombası mağdurları" olarak bilinen ve halen hayatta olan "hibakuşalar", barış anıt müzesinde görev alıyor ve ziyaretçilere ev sahipliği yapıyor. Yaşlı hibakuşalar, müzedeki seminerlerde, bomba sonrası tecrübelerini göz yaşlarıyla anlatırken, nükleer silahsız dünya umutlarını da yeni nesillere aktarıyor.

Mayıs 2016'da G7 Zirvesi için Japonya'ya gelen Barack Obama, "savaş sonrası kenti ziyaret eden görevdeki ilk ABD Başkanı" olmuştu. Obama'nın kente gelmesinde, o dönem Abe Şinzo hükümetinde Dışişleri Bakanı olan Kişida Fumio'nun diplomatik başarısından söz edilmişti.

Ev sahibi lider Kişida'nın, benzer bir hamleyle bu kez de Joe Biden'ı ikna ederek, bu kez Nagazaki'ye görevdeki ilk ABD Başkanı'nı götürebileceği belirtiliyor.

Tarihinde 7. kez G7 liderlerini bir araya getirecek Japonya'da zirve için tercih edilen Hiroşima kenti, tarihi, kültürü ve ekonomisi ile de öne çıkıyor.

Japonya, en kuzeydoğudaki Hokkaido'dan en güneybatıdaki Kyuşu-Okinawa'ya kadar toplamda 9 bölgeden oluşuyor. İdari olarak toplamda 47 eyaletin bulunduğu ülkenin Çuugoku bölgesinde konumlanan Hiroşima, bölgenin ekonomi ile öne çıkan Şikoku'ya bakan cephesinde yer alıyor.

"Ülkenin Kore Yarımadası'na bakan yüzü" olarak bilinen Çuugoku'da 5, dört tarafı denizlerle çevrili Şikoku üzerinde 4 eyalet yer alıyor.

Şikoku, tarım endüstrilerinin öne çıktığı ve Japonya'nın diğer bölgelerine kıyasla bu sahada gayri safi yurtiçi hasılaya katkı sağlayan bir bölge. Çuugoku, ise demir-çelik, otomobil, elektronik, biyoteknoloji dahil araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) faaliyetlerinin yoğun yer aldığı bölge.

Bu bölgedeki 5 eyalet arasında ve yaklaşık 8 bin 500 kilometrekare büyüklüğündeki Hiroşima'da 2 milyon 762 binden fazla kişi yaşıyor.

Yaklaşık 1,2 milyonluk merkezdeki Hiroşima kenti, Çuugoku ile karşıdan baktığı Şikoku bölgelerinde "en büyük metropol" olarak tanınıyor.

Ülkenin 9 coğrafik bölgesinden Kyuşu ile Kansai arasındaki stratejik noktalardan Hiroşima, Çuugoku bölgesinde aktif insan ve mal trafiğiyle merkez üssü görevi görüyor

Hiroşima, ulusal dilde "üretim, imalat" anlamına gelen ve sanayi literatüründe "monozukuri" olarak tanımlanan yüksek vasıflı üretim kentlerinden biri. Coğrafik şartlarıyla tarım, balıkçılık ve ormancılık sektörlerini doğal avantaja dönüştüren Hiroşima'yı bölen Ota Nehri zengin bir istiridye kaynağı.

Hiroşima, otomobil sanayi, demir-çelik üretimi ve gıda imalatı alanında da yerel ve uluslararası alanda öne çıkıyor.

Küresel çapta barışın şehri olarak tanınan Hiroşima, aynı zamanda dağ, nehir ve denizin bir arada bulunduğu bir turizm destinasyonu.

Hiroşima, "UNESCO Dünya Mirası" listesindeki 2 noktaya ev sahipliği yapıyor. Biri, kent merkezinde, nükleer silahların dehşetini simgeleyen, Hiroşima'nın sembollerinden "Atom Bombası Kubbesi", diğeri de ülkede "tapınak adası" olarak tanınan Miyajima'daki Orta Çağ Japon mimarisinin örneği olan "İtsukuşima Tapınağı" ile önündeki kızıl "Torii kapısı".

Su içinde, yüzer görünüme sahip Torii kapısı, Japonya'nın ulusal sembollerinden ve Şinto inancında iki dünya arası geçiş kabul ediliyor.

Hiroşima'nın kıyısındaki Ujina Adası'nın güneyindeki Grand Prince Hotel Hiroshima yerleşkesi, G7 Zirvesi'ne ev sahipliği yapacak. Yerleşke, daha önce Japonya'nın Dönem Başkanlığında, 2016'daki G7 Dışişleri Bakanları Zirvesi'ne de ev sahipliği yapmıştı.

Otelde, Hiroşima ve barışın sembollerinden kabul edilen ve Origami sanatıyla yapılan Ori-Zuru (Origami Turna Kuşu) sergisi de yer alıyor.

Grand Prince Oteli Satış Direktörlerinden Yufee Lin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Tüm hazırlıklarımızı tamamladık. G7 2016 Dışişleri Bakanları Zirvesi'nden de deneyimliyiz." dedi.

Kaynak: AA