Sakarya'da yaşayan kız kardeşler mimar Arzu Kahveci, işletmeci Aysun Türkseven, sosyolog Aygül Bakkaloğlu ve fen bilgisi öğretmeni Şule Bakkaloğlu, çocukların hareket alanının azaldığı düşüncesinden yola çıkarak, çocuklara eğlenerek bedenlerini kullanmayı öğrenecekleri bir ortam oluşturmak için birlikte iş yapmaya karar verdi.
Kız kardeşler, bir markanın isim hakkını alarak merkez açtı.
Kum havuzu, organik kafeterya gibi yeni özellikler eklenerek konsepti geliştirilen merkezde, çocuklara yönelik çeşitli hareket eğitimleri ve atölye çalışmaları gerçekleştiriliyor.
"Çocukların zihinsel gelişimlerini destekleyecek programlara öncelik veriyoruz"
İşletme ortaklarından Arzu Kahveci, eskiden çocukların sokaklarda oynadığını, bisiklete bindiğini, maç yaptığını, günümüzde ise çeşitli gerekçelerle çocukların bu ortamdan uzak büyüdüğünü belirterek, "Biz sokaklarda büyüyen çocuklardık fakat şimdi çocuklar apartmanlarda, AVM'lerde, yeşil alanların olmadığı alanlarda büyüyor." dedi.
Çocukların eğlenerek bedenlerini kullanmayı öğrenmelerine ortam oluşturmak için kız kardeşleriyle ortak iş kurmaya karar verdiklerini anlatan Kahveci, bu alanda hizmet veren firmanın isim hakkını alarak bir merkez açtıklarını söyledi.
Kahveci, kum havuzu ve organik kafeterya gibi yeni özelliklerin bulunduğu merkezde, çocuklara yönelik çeşitli hareket eğitimleri ve atölye çalışmaları gerçekleştirildiğini kaydetti.
Teknoloji bağımlılığına dikkati çeken Kahveci, "Çocuklarımız hareketi sevmiyor. Öyle yetişiyorlar çünkü hareketli bir ortamda büyümüyorlar. Teknolojinin negatif bir etkisi bu. Hareketi sevmedikleri için ya da teknolojiye bağlı oldukları için konuşma geriliği, sosyal aktivite bozukluğu yaşayan çok fazla çocuğumuz var." diye konuştu.
Kahveci, merkezde teknolojiden uzak, sadece hareket içeren ve çocukların zihinsel gelişimlerini destekleyecek programlara öncelik verdiklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Çocukların ekip olmayı ve paylaşmayı öğrenmesi için ebeveynlerle birlikte hareket ediyoruz. Her ebeveyn için çocuğu çok kıymetli. Herhangi bir şekilde çocuklarımıza zarar gelmesin derken aslında izole ettiğimiz bir ortam oluşuyor. Onlara bazı misyonlar yüklüyoruz, onları bazı kahramanlara benzetiyoruz. Çocuklarımız hayatın gerçeğiyle küçük yaşta karşılaşamıyorlar.
Ebeveynler çocuklarla oyun arkadaşı olmakta zorluk çekebiliyor. Kendi yaş grubundaki çocuklarla birlikte olmak, paylaşmayı, sabrı ve daha birçok sosyal yeteneği geliştiriyor."
Çocuğuyla bir süredir merkeze gelen anaokulu öğretmeni Hande Saçaklı, buraya haftada 2-3 kez geldiklerini belirterek, "Burada kum havuzunda rahat ediyor. Yaşıtlarıyla beraber olduğu için çok eğleniyor. Burada daha çok cümle kurmaya başladı." diye konuştu.