Mersin
Mesai kavramı gözetmeksizin hayatlarını halkın huzuruna adayan polisler, gururla taşıdıkları üniformalarıyla görevli bulundukları yerleşim yerlerinde güvenliği tesis ediyor.
Mersin İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Başkomiser Haşmet Günay, 45 yaşında, evli ve 2 çocuk sahibi.
Sırasıyla Adana, Kahramanmaraş, Hatay ve Şanlıurfa'da görev yapan Günay, meslek hayatının 25. yılını geçiriyor.
Günay, polisliğin özveri isteyen bir meslek olduğunu söyledi.
Vatandaşların sorununu çözmek için göreve her daim hazır olduklarını vurgulayan Günay, "Polislik, mesai mefhumu gözetmeksizin vatan için gecemizi gündüzümüze katabildiğimiz zaman başarılı olacağımız bir meslek.
Her şeyden önce suçluları yakaladıktan sonra adalet önüne çıkarıp görevimizi layıkıyla yapmamız büyük haz veriyor.
Toplumun daha rahat nefes alabilmesi düşüncesiyle hareket ettiğimiz için vatandaşların sorununu çözmek bizi mutlu ediyor." diye konuştu.
Günay, ömrünün yarısından fazlasını mesleğine adadığını belirterek, şunları kaydetti:
"25 yıl içerisinde hem sevindiğim hem üzüldüğüm birçok şey oldu. Gün oluyor ki iş bitince eve girdiğiniz esnada ailenizi tekrar bırakıp onların yanından ayrılmak zorunda kalabiliyorsunuz.
Ailenizle vakit geçirmeyi özlüyorsunuz. Planlı ve programlı hareket edip sosyal aktiveler düzenleme şansımız pek olmuyor.
Bir gün öncesinden aldığımız kararlar ertesi gün değişebiliyor.
9 Nisan küçük oğlumun doğum günü. 10 Nisan'da Polis Haftası etkinlikleri dolayısıyla bir gün doğum gününe katılamamıştım.
Bunun için çok üzülmüştüm. Oğlum da bana biraz alınmıştı. Daha son gönlünü almıştım."
"Sürücüler sabah evlerinden çıktıklarında biz görevimizi almış oluyoruz"
Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü Motorize Polis Timi "Şahinler" Grup Amiri Kıdemli Başpolis 48 yaşındaki Mehmet Soner Çelik, evli ve 2 çocuk sahibi. Daha önce Şırnak ve Malatya'ya görev yapan Çelik, meslek hayatının 28. yılında bulunuyor.
Çelik, mesleğini severek yaptığını ifade ederek, "Polislik zor bir meslek. Yeri geldiğinde evimize vakit ayıramıyoruz.
Gün boyunca ilgilenmemiz gereken birçok konu var. Tüm konuları göz ardı etmeden dikkatli takip etmemiz gerekiyor.
Sürücüler sabah evlerinden çıktıklarında biz görevimizi almış oluyoruz. Onlar gidecekleri adrese ulaşıncaya kadar aktif olarak sahada hazır bekliyoruz.
Akşamları da trafik tedbirlerini alıp yolcuların sağlıklı şekilde evlerine ulaşmaları için elimizden gelen bütün gayreti gösteriyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Malatya'da 2011'de görevliyken, kar yağışının olduğu bir günde meydana gelen trafik kazasını unutamadığını dile getiren Çelik, şunları anlattı:
"Gece devriye atarken karşıdan gelen bir aracın uçurumdan yuvarlandığını gördük. Çok yakındık, seri şekilde aracın düştüğü yere gittik.
Yoğun kar altındaydık. Sürücünün kendini güvende hissetmesi için megafonla çağrıda bulunduk.
Kaza yerine indikten sonra sürücüyü, eşini ve kızını yukarı çıkarıp ambulansı aradık.
O sırada sürücü 'Kaza yapmak çok kötü ama bir insan kaza yaptıktan hemen sonra polisin gelmesi müthiş bir şey.' demişti.
Bu duyguyu onların yüzünde gördükten sonra hiçbir zaman zorluk çekmedim. Sadece yeterince aileme vakit ayıramıyorum.
Önceleri çocuklarım bununla ilgili serzenişte bulunuyordu ama onlar da polisliğin önce geldiğini kabullendi.
Çocuklarımızı ihmal ediyoruz ama yaptığımız hizmetle başka anne ve babaların çocuklarına sağlıklı ve güvenle kavuşmalarını sağlıyoruz.
Çocuklarım da aynı duyguları yaşamaya başladı."
"İnsanlara yardım edip onlara dokunabilmek beni mutlu ediyor"
Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi Büro Amirliği narkorehber uzmanı 42 yaşındaki Fikret Özlü, evli ve 2 çocuk sahibi.
Şanlıurfa'da polisliğe ilk adımını atan Özlü, mesleğini 20 yıldır icra ediyor.
Özlü, hayatının en özel anlarını meslek hayatı içerisinde yaşadığını belirterek, şöyle konuştu:
"20 yılım dolu dolu geçti. Şark görevimi Şanlıurfa'da yaptım. Mesleğimin ikinci ayında evlendim ve 2 çocuğum dünyaya geldi.
Bunca zamana kadar çocuklarımla çok ilgilenemedim ama insanlara yardım edip onlara dokunabilmek beni mutlu ediyor.
Polislik fedakarlık gerektiren bir meslek. Bu mesleği gönlünüzden gelerek yapmak zorundasınız.
Zaman zaman ailenizden uzak kalıyorsunuz ama insanların size teşekkür etmesi yaptığınız işte mutlu olmamız için yeterli oluyor."
Polisliğin zaman zaman zor bir meslek olduğuna dikkati çeken Özlü, "Unutamadığım birçok şey var. Birisi annemle ilgiliydi.
Bir arife günü annem 'Oğlum ne zaman geleceksiniz?' dediğinde 'Anne görevliyim, gelemeyeceğim.' cevabını vermiştim.
Annelik işte, çocuklarını yanına görmek istiyor. Biraz içerlenmiş ve 'Oğlum burada bir annen olduğunu unutma.' demişti ama ben burada binlerce annenin yanındaydım.
Bizler onların da evlatlarıyız. Annem umarım beni affetmiştir." ifadelerini kullandı.
"Bir vatandaşımızın mağduriyeti gidermek bizim en büyük sevincimiz oluyor"
Asayiş Şubesi Gasp Büro Amirliğinde görevli 47 yaşındaki polis memuru Çetin Öztürk, evli ve 2 çocuk sahibi.
Öztürk, Tokat'ta başladığı meslekte 21. yılını geçiriyor.
Öztürk, görevini layıkıyla yerine getirmek için uzun yıllardır çalıştığını anlatarak, "Mesleğe adım attığım andan itibaren 21 yıldır hiçbir zaman pişmanlık yaşamadım.
Her zaman onur ve gurur duydum. Ailemizden, büyüklerimizden ve kardeşlerimizden zaman zaman ayrı kalıyoruz ama yaptığımız işin karşıladığında hissettiğimiz duyguyla her şeyi hiçe sayıyoruz." dedi.
Toplumun huzurla yaşaması için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Öztürk, şunları kaydetti:
"Vatandaşlarımızın mağduriyetini giderdiğimizde görevimizi yerine getirdiğimizi hissediyoruz.
Bunun için canla başla, gececimizi gündüzümüze katarak çalışıyoruz. Bir vatandaşımızın mağduriyetini gidermek en büyük sevincimiz oluyor.
İlk günkü heyecanla sabah kalkıp işime geliyorum. 21 değil 121 yıl bile olsa polislik yapardım. Allah can ve sağlık verdiği müddetçe işimizi yapmaya çalışacağız."
Yenişehir İlçe Emniyet Müdürlüğü Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliğinde görevli 49 yaşındaki Hüseyin Barış Yuvarlakbaş da evli ve 2 çocuk sahibi.
Polisliğe Adana'da başlayıp ardından Batman'da görev yapan Yuvarlakbaş, meslek hayatının 23. yılında bulunuyor.
Yuvarlakbaş, mesleği boyunca binlerce insana yardım eli uzatmanın mutluluğunu yaşadığını ifade ederek, "Başı sıkışan, yardıma muhtaç insanların sorunlarına elimizden geldiğince çare olmaya çalışıyoruz.
Birçok fedakarlık yaparak mesleğimizi icra etmeye çalışıyoruz. Eve gidip başımı yastığa vicdanım rahat koyduğumda en mutlu insan ben oluyorum.
İnsanlara yardım etmek, kendi çocuğumu ve eşimi mutlu etmek kadar huzur veriyor." diye konuştu.
Kaynak: AA