Mursi'yi '2018 yılında bekleyen' senaryolar

Mısır'da darbeyle görevinden uzaklaştırılan ülkenin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi, devam eden davalar ve sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kaldığı bir yılı daha geride bıraktı. Mursi'yi 2018 yılında ise "hapiste tedavi edilmesi, özel bir hastaneye nakli veya cumhurbaşkanlığı affı"ndan yararlanabilmesi gibi ihtimallerin beklediği ifade ediliyor.

Tek kişilik hücrede yaklaşık 4 yıldır tutulan Mursi'yi 2018'de farklı senaryoların beklediğini söyleyen Hak ve Özgürlükler Mısır Koordinasyon Müdürü İzzet Guneym, konuya dair AA muhabirine konuştu.

Merkezi Mısır'da bulunan STK'nın Müdürü Guneym, Mursi hakkında gündeme gelen ihtimallerden en güçlü olanının "hapiste tedavi edilmek" olduğunu belirtti.

Mursi'nin tam teşekküllü bir hastaneye nakli ihtimalini uzak gördüğünü vurgulayan Guneym, "Bu karar alındı ancak şu ana kadar uygulanması için herhangi bir adım atılmadı. Dolayısıyla özel bir hastaneye sevk edilmesini uzak ihtimal olarak görüyorum." dedi.

Guneym, Mursi’nin cumhurbaşkanlığı affından yararlanarak, hapisten çıkarılması şeklinde formüllenen üçüncü ihtimalin de "bölgesel ve uluslararası tarafların daha fazla anlayışa ve uzlaşıya" sahip olmasıyla mümkün olduğunu ifade etti.

Mursi, devrik Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'ten sonra hapsedilen ikinci Mısır Cumhurbaşkanı oldu. Mübarek, hapis cezasının neredeyse tamamını özel bir hastanede geçirirken, "hayati tehlikesi" bulunduğunu ifade etmesine rağmen Mursi ise halihazırda "tek kişilik hücrede" tutuluyor.

Mübarek, ayrıca Mart 2017'de yargılandığı tüm davalardan beraat ederek serbest kaldı.

Darbeyle görevden alınan Cumhurbaşkanı Mursi, sağlık sorunları nedeniyle çoğu zaman duruşmalara da katılamadı. Katıldığı duruşmalardan birinde "Durumum kötü ve günden güne kötüye gidiyor." diyerek, sol gözünün de görmemeye başladığını söyledi.

Bir sonraki duruşmasında savunma heyeti ile görüşmek isteyen ve tedavi hakkından feragat etmeyeceğini vurgulayan Mursi, hayatını ilgilendiren konular olduğunu, hapishanedeki yemekleri yemediği için iki defa şeker komasına girdiğini ifade etti.

Bunun üzerine Mursi'nin ailesi masrafları kendileri karşılamak üzere Mursi'nin özel bir sağlık merkezine nakledilmesi talebinde bulundu. Mahkeme, Mursi'nin sağlık sorunlarını göz önünde bulundurarak, Kasım 2017'de özel bir hastaneye nakline karar verdi. Ancak, bu karar şu ana kadar uygulanmadı.

Mursi aleyhinde 2017’de iki nihai hüküm çıktı. Bu hükümlerden ilki, isimlerinin terör listesine alınması kararıydı.

Mısır yargısı, Nisan 2016'da, Mursi ve Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) Rehberlik Konseyi Başkanı Muhammed Bedii'nin de aralarında bulunduğu 26 kişinin isminin 3 yıllığına terör listesine alınması kararı verdi. Bu karar, Mayıs 2017'de onaylandı.

18 Haziran 2016’da “Katar’la casusluk davası” olarak bilinen davada, Mursi aleyhinde 40 yıl hapis cezası verilmişti. Yargıtay, Mursi'nin itirazı üzerine bu kararı, 16 Eylül 2017'de 25 yıla indirdi.

Mahkeme ayrıca, İttihadiye Sarayı olayları olarak bilinen davada Mursi hakkında verilen 20 yıl hapis cezasını da onadı. Böylece halihazırda Mursi hakkında 45 yıl kesinleşmiş hapis cezası bulunuyor.

Bunun yanında Mursi, "yargıya hakaret” suçlamasıyla yargılandığı davanın 30 Aralık’taki duruşmasında da hakkında verilecek ilk kararı bekliyor.

Bu davaların dışında, yönetimde olduğu süre boyunca Mursi’ye verilen "nişanların geri alınmasına" ilişkin de 2017 yılında birçok dava açıldı.

Darbeyle görevinden uzaklaştırılan Mursi'nin maruz kaldığı yargı sürecine ailesi de dahil edildi. Mursi'nin bazı aile üyeleri hakkında açılan davalar da 2017 yılında onaylandı.

Rabia Meydanı'nın 2013 yılında kanlı bir şekilde bastırıldığı olaylarla ilgili görülen davanın duruşmasında Mursi'nin oğlu Usame "mahkeme düzenini ihlal etmek" suçlamasıyla bir yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Muhammed Mursi’nin küçük oğlu Abdullah da "uyuşturucu bulundurmak" iddiasıyla bir yıl hapis cezasına çarptırıldı, bu karar da 2017 yılında kesinleşti.

İskenderiye’deki Burcul Arab ile Kahire’deki Tora Cezaevi arasında geçirdiği yıllar boyunca Mursi, kendisinin hala “Mısır’ın meşru Cumhurbaşkanı” olduğu konusundaki ısrarını sürdürüyor.

Öte yandan Mursi, 2018 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, aleyhinde verilen kesinleşmiş hükümler olduğu için aday olamayacak.