Turizm sektörü, ülke ekonomisi açısından önemli bir yer işgal etmektedir. Ülkemizde son zamanlarda daha da artan terör olayları bu sektörü olumsuz yönde etkilemiştir.
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği'nin 2016'dan beklentilerini içeren anketinde ise, bu yılın geçen yıla oranla yaşanan terör saldırıları nedeniyle daha kötü geçeceği sonucu ortaya çıktı. Ortaya çıkan bu sonucu değerlendiren Plato Meslek Yüksekokulu Turizm ve Otel İşletmeciliği Bölümü Öğr. Gör. Derya Demirdelen, "Türkiye'de yaşanan terör olayları turizm talebini ciddi oranda etkiledi. Terör gerek turizm talebinin düşmesi gerekse ülke imajının zedelenmesi açısından büyük bir risk olarak karşımıza çıkıyor. Turist kendini güvende hissettiği yere seyahat etmek ister. Ancak ülkemizde bu günlerde oluşan güvensiz ortam ile birlikte hem turizm talebinde hem de turizm gelirinde büyük bir düşüş söz konusudur. Bunu sadece teröre bağlamak doğru olmayabilir.
Türkiye ile Rusya arasında yaşanan gergin ortam da turizm talebinin düşmesine sebebiyet vermiştir. Son gelişmelerle birlikte turlarda iptaller yaşanmış, potansiyel turistler rota değiştirme yoluna gitmiş, otellerimizdeki doluluk oranları azalmış ve bunun sonucunda turizm sektöründe istihdam edilen personelin başka alanlara yönelmesi veya iş kaygısı yaşamalarına sebebiyet vermiştir" açıklamalarında bulundu.
"TERÖR, YEREL DEĞİL ULUSAL BİR SORUNDUR"
İçinde bulunduğumuz durumun açıklamasını 'kriz' olarak değerlendiren Öğr. Gör. Derya Demirdelen, "Turizm açısından bakıldığında şu anda içinde bulunduğumuz durum kriz ortamıdır. Önemli olan bu krizle nasıl başa çıkabileceğimizin farkında olmamız. Turistler, güvenli ortam sağlanamadığı için başka bölgelere seyahat ediyorlar. Şu anda Türkiye'nin turizm açısından önündeki en büyük engel ise terör olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla terörü ortadan kaldırmamız gerekiyor ki turizm eski günlerine kavuşsun. Aslında terör dediğimiz zaman bunun küresel bir problem olduğunu biliyoruz. Örneğin Amerika'da 11 Eylül'de İkiz Kulelere yapılan saldırılar sonucunda sadece Amerika değil tüm Dünya Ülkeleri bundan etkilendi. Yine bizim ülkemize baktığımızda da Ankara'da ardı ardına yapılan patlamalar turizm sektörünü çok etkiledi. Yine İstanbul Sultanahmet ve son olarak Taksim'de turistlere yönelik düzenlenen saldırıların ardından, o bölgedeki turistlerin çıkıp başka bir otel veya ülkeye seyahat ettiğini hepimiz biliyoruz" diye konuştu.
"DEVLET DESTEĞİNE İHTİYAÇ VAR "
Sektörün yeniden eski güzel günlerine dönebilmesinin turistin güvenini kazanmaktan geçtiğini vurgulayan Öğr. Gör. Demirdelen,"Ülkede turizmi yeniden canlandırabilmek için turistin güvenini yeniden kazanmamız gerekiyor ve bu zor bir süreç. Şu anda Türkiye'de iç turizme yönelindi. Hatta acentalar erken rezervasyon kampanyalarına başladılar. Bunlar turizmin canlanması için bir etken ancak iç ve dış turizmi eşit tutamayız. Yapılan bu faaliyetler geçici bir çözümdür. Turizmi canlandırmak için güvenlik önlemleri artırılabilir, kriz planları oluşturulabilir. Bacasız sanayi dediğimiz turizm sektörü aslında sadece turizm açısından değil tüm sektörler açısından önemlidir. Çünkü turizmden elde edilen gelir ödemeler dengesine de katkı sağlayabilir. İşte bu sebeple sektörün devlet tarafından da desteklenmesi gerekmektedir. Şu anda 2016 acil eylem planı alınmış durumda. Bu planın bir nebze de olsa turizm faaliyetlerini canlandırabileceği inancındayım" dedi.
dikGAZETE.com