Aksaray
Babasının isteği üzerine ilkokulu bitirdikten sonra terzi atölyesine çırak olarak başlayan Sevindi, 50 yıl önce parmağına taktığı terzi yüksüğüyle mesleğini ilk günkü gibi özveriyle yapıyor.
Sabah namazından sonra gittiği dükkanında müşterilerinin taleplerini en iyi şekilde karşılamaya çalışan Sevindi, ilk günkü heyecanla kıyafet dikmeye devam ediyor.
Bestami Sevindi, AA muhabirine, mesleğini her zaman severek yaptığını söyledi.
Çıraklığından bu yana elinden iğne ipliği hiç düşürmediğini vurgulayan Sevindi, "İlk iş olarak elimizi yüksükle bağladılar ve bir hafta hiç çıkarmadım. Ardından mesleğe elimizin alışması için iğne çektik, ilik ördük, düğme diktik ve pantolon derken mesleğimizi öğrendik. Daha sonra askere gidip geldim ve 1983'te hala kullandığım bu atölyemi kurdum. O günden bu yana müşterilerime hizmet ediyorum." diye konuştu.
"Eskiden haftada 7-8 takım elbise dikiyordum"
Sevindi, 4 çocuğunu terzilikten kazandığı parayla büyüttüğünü, sağlığı el verdiği sürece mesleğine devam edeceğini dile getirdi.
Terzilikte yelpazenin geniş olduğunu, farklı şeyler deneyebilmenin mümkün hale geldiğini anlatan Sevindi, şöyle konuştu:
"Müşterilerimiz ne isterse ona göre kıyafetler dikiyorum. Takım elbise, ceket, pantolon ve yelek gibi. Allah'a şükür rızkımızı kazanıyoruz. Eskiye göre işlerimiz tabii ki birazcık azaldı. Hazır giyim bizim sektörü çok etkiledi. Eskiden haftada 7-8 takım elbise dikiyordum. Şimdilerde ise 1 bilemedin 2 dikiyoruz. Takımlarımızın fiyatı kumaşına göre değişiyor ama en düşük 1200 liradan başlıyor."
Sevindi, terziliğin güzel bir meslek olduğunu, çıraklığı döneminde mesleğin çok kıymetli olduğunu söyledi.
Valilere, milletvekillerine, belediye başkanlarına, hakimlere ve savcılara takım elbise diktiğini vurgulayan Sevindi, "Artık elbise diktirmeye dükkanımıza 50 yaşını geçen insanlar geliyor. Gençlerin de sadece tamiratlarını yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com