'Türkiye'de sinemayı destekleyen sivil fonlar olmalı'

Uluslararası Boğaziçi Sinema Derneği ve İstanbul Medya Akademisi iş birliğiyle düzenlenen, Anadolu Ajansının Global İletişim Ortağı olduğu "7. Boğaziçi Film Festivali" kapsamında "Bağımsız Filmler İçin Ortak Yapım Süreçleri" etkinliği düzenlendi.

Moderatörlüğünü Jozef Erçevik Amado'nun yaptığı, Akademi Beyoğlu'nda gerçekleşen etkinlikte konuşmacı olarak TRT 1 Kanal Koordinatörü Cemil Yavuz, yapımcı Konstantinos Kontovrakis ile yapımcı Halil Kardaş yer aldı.

TRT 1 Kanal Koordinatörü Yavuz, iki tür yapımcı, yönetmen ve senaristen korktuğunu söyledi. Yavuz, bunlardan birisinin festivalde ödül alacağım niyetiyle gelenlerin, ikincisinin ise festivalde ödül almayacağım diye gelenlerin olduğunu belirtti.

Tenakuz gibi görünen bu kaygısını açıklamak istediğini ifade eden Yavuz, "Sinemanın gereklilikleri dışında başka kıstasları ön plana alarak yola çıkan projelerden korkuyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Yavuz, bir insana kendi beğendiği projesinin kötü olduğunu anlatmak kadar zor bir şey olmadığını vurgulayarak, şunları söyledi:

"İnsanlar sadece kendi beğendikleri projelerle geliyor ve biz yüzlerce yapımcı yönetmen ile bu projenin kötü olduğuna ikna edemiyoruz. 12 puntonun bize sağladığı rahatlık oldu bu bakımdan. Yani o kadar çok kötü proje ile karşılaşıyorsunuz ki bir süre sonra o projeleri beğenmeye başlıyorsunuz.

Bu yüzden 2 yılda bir değişim yapılıyor yani. Burada esas problem Türkiye'de sivil fonların olmaması. Aslında bu eksikliğin doldurulması gerek diye düşünüyorum."

Yapımcı Konstantinos Kontovrakis da TRT gibi televizyon kanallarının verdiği destekleri çok katmanlı düşünmek gerektiğini vurgulayarak, "Eğer bir yapımcı olarak yayıncılarla çalışmak istiyorsanız, dikkat etmeniz gereken pek çok öge vardır.

Bunlardan birisi de yayıncınızın aynı zamanda filminizi kanalında yayınlayacak olması ve milyonlarca insana izletebilme imkanı barındırmasıdır. Bu önemli bir güç ve imkan bence." diye konuştu.

Kontovrakis, projenin muhataba takdim edilme yolunun önemli olduğuna değindi. Dikkat edilmesi gereken şeylerden birinin de etkili ve doğru bir yol tercih etmek olduğuna işaret eden Kontovrakis, "Özellikle projesi olan genç yönetmenler denemekten korkmamalı.

Yeni film yapan genç yönetmenlerin yapabileceği en iyi şeylerden birisi bilgilerini paylaşmak ve başkalarından bilgi, deneyim edinmek. Çünkü çok fazla uzmanlık alanı var ve bunlardan ustalaşmanız gerekiyor ki başarlı olabilesiniz. Tabii ki de bunları uygulamazsanız hiçbir şey yapamazsınız demiyorum ama potansiyel olarak gerçekleştirebileceğini başarı ihtimalini düşürmüş oluyorsunuz." ifadelerin kullandı.

Yapımcı Halil Kardaş, Türkiye'de genç sinemacılarda tez canlı olduğunu belirterek, "İlk filmi yapmaya niyetli gençlerde özellikle görüyorum. Hemen filmini çekiyor adından Cannes'a nasıl gideceğim Berlin'e nasıl gönderebilir gibi sorularla karşılaşıyorum.

Bence burada matematik baştan yanlış kuruluyor. Önce etraflarında doğru güvenilir yapımcılarla filmden önce paylaşımda bulunarak ve projenin doğruluğundan itibaren her türlü desteği almaları gerekiyor." dedi.

Türkiye'de yapılan hatalardan birinin proje geliştirme, ortak yapım platformları ve iş geliştirme gibi kademelerin atlanarak sonuca varılmak istenmesi olduğunu söyleyen Kardaş, projenin doğruluğunu anlamak için yurt içi ve dışında destek veren kuruluşlara başvurarak teste tabi tutmak gerektiği tavsiyesinde bulundu.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü'nün desteğiyle hayata geçirilen festival, 25 Ekim'de sona erecek.