Ünlü hukukçu Boyle'a göre UNRWA'ya desteğini kesen ülkeler Soykırım Sözleşmesi'ni ihl

Boyle, Uluslararası Adalet Divanı (UAD) Güney Afrika Cumhuriyeti'nin 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi çerçevesinde, İsrail'e açtığı davada aldığı ihtiyati tedbir kararlarını 26 Ocak'ta açıklamasından hemen sonra dolaşıma sokulan İsrail'in Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanlarına dair iddialarıyla ilgili AA muhabirine değerlendirmede bulundu.

İsrail'in, bazı UNRWA çalışanlarının, 7 Ekim 2023'te İsrail'e yönelik saldırılara dahil oldukları iddialarının ardından ABD başta olmak üzere çok sayıda ülke, Ajans'a yönelik finansal desteği askıya aldığını duyurdu.

Avukat Boyle, "Tüm bu ülkeler, UNRWA'ya sağladıkları fonu keserek Soykırım Sözleşmesi'nin 2. maddesinin c bendini doğrudan ihlal ediyor." dedi.

Sözleşmenin 2'nci maddesinin c bendi; ulusal, etnik, ırksal veya dini bir gruba karşı kısmen veya tamamen fiziksel yok oluşa yol açacak şekilde yaşam koşullarının kasıtlı biçimde tahrip edilmesine atıfta bulunuyor.

Boyle, UNRWA'ya desteğini kesen ülkelerin, soykırıma suç ortaklığı anlamına gelen Soykırım Sözleşmesi'nin 3'üncü maddesinin e bendini ihlal ettiklerini savundu.

"(UNRWA'ya desteğini kesen ülkeler) Onlar, İsrail'in Filistinlilere karşı işlediği soykırımın suç ortağıdır." diyen Boyle, "Hepsi, Gazze'deki 2,3 milyon Filistinliyi ölümüne susuz ve aç bırakıyor." ifadesini kullandı.

Boyle, söz konusu ülkelerin tutumunu "suç teşkil eden davranış" olarak niteledi.

1993'te Bosna Hersek Cumhuriyeti'nin Yugoslavya'ya karşı Soykırım Sözleşmesi çerçevesinde Adalet Divanına iki başvurusunu kazanan Boyle, UNRWA'ya yardımların kesilmesinin UAD'nin son kararıyla ilişkili olduğuna inandığını dile getirdi.

Boyle, bu durumun "UNRWA'ya destek veren ve İsrail ile işbirliği yapan" Batılı ve Batı'ya yakın devletlerin koordineli kararı olduğunu söyleyerek "Uluslararası Adalet Divanı, daha bir gün önce neredeyse oy birliğiyle Gazze'deki Filistinlilere ciddi miktarda insani yardım malzemesi sağlanması gerektiğine karar vermişti." ifadesini kullandı.

UNRWA'ya finansal desteğin kesilmesinin, UAD'nin kararının önemini zayıflatmayı ve azaltmayı amaçladığını vurgulayan Boyle, tüm bunların İsrail istihbaratınca üretilen ve Amerikan istihbaratına iletilen iddialara dayandığını ve dolayısıyla iddiaların doğruluğunun bilinmediğini vurguladı.

Boyle, ABD'nin 2003'teki Irak işgaline temel olarak kullandığı asılsız iddialara atıfta bulunarak "Bu, Irak'ta var olmayan kitle imha silahları iddiasının bir başka örneği olabilir." dedi.

İsrail'in kurulduğu 1949'dan bu yana "özellikle siyonist güçler tarafından Filistin'deki evlerinden yasa dışı biçimde sürülen Filistinli mültecilere yardım etmek amacıyla" kurulan UNRWA'yı "yok etmeye" çalıştığını belirten Boyle, "Bugün burada gerçekte karşı karşıya olduğumuz şey, Gazze'deki Filistinlilere karşı ikinci bir Nekbe'dir." ifadesini kullandı.

BM üyesi devletlerin gönüllü katkılarıyla finanse edilen UNRWA, faaliyetlerine başladığı 1950'den bu yana Filistinli mültecilere gıda, sağlık, eğitim, barınak gibi insani yardımları sağlayan ana kuruluş konumunda bulunuyor.

Ajans bugün 5,9 milyon Filistinli mülteciye destek sağlıyor.

UNRWA, 74 yıldır Filistinlilerin yaralarını sarmaya çalışırken, bu süreçte tesisleri defalarca İsrail tarafından vuruldu, tonlarca gıda ve ilaç yok edildi.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail yetkililerinin UNRWA personelinin 7 Ekim 2023 saldırılarına karıştığına ilişkin iddialarının acilen soruşturulmasını istemişti. UNRWA da İsrail'in iddialarına yönelik soruşturma başlatmıştı.

Almanya, İsviçre, İtalya, Kanada, Finlandiya, Avustralya, İngiltere, Hollanda, ABD, Fransa, Avusturya, Japonya ve Estonya UNRWA'ya yönelik finansal desteğini geçici süreyle durdurma kararı aldıklarını açıklamıştı.

Öte yandan Norveç, İrlanda ve İspanya UNRWA’ya desteğini sürdüreceğini duyurmuştu.

Kaynak: AA