İSTANBUL
Gazeteci yazar Bircan Usallı Silan'ın yazdığı "Türkan ve Hayat" adlı kitap, Şişli'de bir otelde düzenlenen programla tanıtıldı.
Programda açıklamada bulunan Türkan Şoray, kitabın nehir söyleşi tarzında hazırlandığını belirterek, "Kitabı hazırlayan, benimle söyleşi yapan Bircan, 20 senedir dostum. Her saniye birlikte olduğum bir insan ve çok sevdiğim, güvendiğim birisi. Böyle bir kitap, onun teklifi. Ben de onu çok sevdiğim ve güvendiğim için 'evet' dedim. Bircan sordu, ben de bütün samimiyetimle ne hissediyorsam onları anlattım ve bu kitap ortaya çıktı." dedi.
"Samimiyetimle iç dünyamı anlatan bir kitap oldu"
Şoray, kitabın kariyerinden çok kendisini ele aldığını aktararak, "Beni nasıl gördüyse, nasıl tanıyorsa, o anki duygularımla, hislerimle benimle neler paylaştıysa onları aktarmış. Benim iç dünyamla ilgili sorular oldu. Ben de bütün içtenliğimle o soruları cevapladım. Samimiyetimle iç dünyamı anlatan bir kitap oldu." değerlendirmesinde bulundu.
Kitabın yaklaşık bir yılda hazırlandığını söyleyen Şoray, gelecek kuşaktaki sinemacıların bu kitapla hayat tecrübelerinden istifade edebileceğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Sinema beni değiştiren, olgunlaştıran, hayata bakışımı değiştiren şey. Bu kitapla sinemanın ne kadar büyük ve etkili bir sanat dalı olduğunun belki farkına varacaklar. Okuduktan sonra sinemanın bir insanı ne kadar değiştirebileceğini görecekler. O bakımdan okurlarsa mutlu olurum."
"Belli bir yaştan sonra ikinci, üçüncü planda roller oluyor"
Programda da basın mensuplarına konuşan Şoray, yeni projelerde yer almamasına ilişkin, bugün Türk sinemasında çok az film çekildiğini söyleyerek, "Daha çok diziler gündemde. Ben de bir iki dizi yaptım, bunlar çok sevilen dizilerdi. Yaşıma uygun rollerdi ve başroldü. Bir meseleyi, toplumsal bir hikayeyi, benim yaşlarımda bir kadının hikayesini anlatan senaryo olursa sinema filmi yapabilirim. Böyle bir hikaye gelmiyor. Senaryo yazarlarımız az" dedi.
Türkan Şoray, dizilerde artık çok genç ve güzel kadınların oynatıldığını paylaşarak, "Belli bir yaştan sonra ikinci, üçüncü planda roller oluyor. Ben de bunları oynamak istemiyorum. İster istemez yaş aldıkça yüz hatlarınız değişiyor, gençlik güzelliği kalmıyor. Beni o halimle seven seyircimi de hayal kırıklığına uğratır mıyım diye düşünüyorum." diye konuştu.
"Benim için önemli olan 'Yağmur'un annesi Türkan', 'kadın Türkan'dı"
Bircan Usallı Silan ise Şoray'ın hakkında en çok kitap yazılan kişilerden biri olduğunun altını çizerek, şunları anlattı:
"Benim bu kitapta sayılarla hiç işim olmadı. Ben Türkan Şoray'ı tanıdıkça sevdim. Bana bıraksalardı kitabın adını 'Türkan'ın Ruhuna Yolculuk' yapacaktım. Korkularını, sevinçlerini, canı istediğinde duvar örmesini, insanları kırmaktan korkmasını, kırılmaktan korktuğu için kapıları kapatmasını, küçük bir çocuğun kafasını okşamak için bir sürü insanı yarıp geçmesini, madencilerin direnişlerinde yüreğinin sızlamasını, depremzedelerle beraber olmasını, toplumsal olayları sahiplenişini ve duygularını yani 'insan Türkan'ı anlatmaya çalıştım."
Şoray gibi dünyada 222 başrol oynamış başka kimsenin olmadığına dikkati çeken Silan, "Bundan sadece rakam olarak bahsettim ama benim için önemli olan 'Yağmur'un annesi Türkan', 'kadın Türkan'dı. Tabii arada aşktan, terk edilmekten, aldatmaktan, aldatılmaktan da konuştuk. Bana bazen, 'Bircan hani sen sadece ruhuma yolculuk yapacaktın' dedi ama çok keyifli, güzel bir yolculuk oldu." dedi.