İslam İşbirliği Teşkilatı, "Filistin halkının meşru haklarını destekleme sözü"nü yineledi

İslam İşbirliği Teşkilatı, "Filistin halkının meşru haklarını destekleme sözü"nü yineledi

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), Filistin halkının meşru haklarını destekleme taahhüdünü yinelediğini duyurdu

İstanbul

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), anavatanları üzerinde İsrail devletinin kurulmasına zemin hazırlayan İngiltere imzalı "Balfour Deklarasyonu"nun 105. yılı münasebetiyle yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, söz konusu deklarasyonun yansımalarının, 1948'de Nekbe'nin (Büyük Felaket) başlangıcı, Filistin halkının yerinden edilmesi ve meşru ulusal haklarının reddedilmesi, sömürge yerleşim politikalarına dayalı İsrail işgal devletinin kurulması, saldırılar, tehcir, etnik temizlik, istimlak, mülklere zarar verilmesi, Kudüs şehrinin Yahudileştirilme çabalarıyla somutlaştığı aktarıldı.

İİT, bu vesileyle Filistin halkının meşru ulusal haklarının geri almak için verdiği haklı mücadeleyi destekleme konusundaki daimi taahhüdünü yinelediğini vurguladı.

Uluslararası topluma "bu tarihi adaletsizliği düzeltmesi, İsrail işgalini sona erdirme konusundaki sorumluluklarını yerine getirmesi, geri dönüş hakkının verilmesi" çağrısı yapılan açıklamada ayrıca 1967 sınırlarına tabi, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulması, ilgili Birleşmiş Milletler kararları ve Arap Barış Girişimi'ne dayalı iki devletli bir çözüm vizyonunun gerçekleştirilmesi dahil olmak üzere Filistin halkının meşru haklarını geri kazanmasının sağlanması gerektiği kaydedildi.

Tarihi Filistin topraklarında işgale zemin hazırlayan Balfour Deklarasyonu

Filistin toprakları üzerinde İsrail devletinin kurulmasına zemin hazırlayan İngiltere imzalı "Balfour Deklarasyonu"nun üzerinden 105 yıl geçti.

Dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı Arthur James Balfour tarafından 2 Kasım 1917'de siyonizmin ünlü hamisi Baron Walter Rothschild'e yazılan mektup, Filistin topraklarında Yahudilere bir "vatan" kurulmasını vadediyordu.

"Yahudi siyonist taleplerinin İngiliz hükümetince sempati ile karşılandığı” vurgulanan Balfour'un mektubu şu ifadeleri içeriyordu:

"Majestelerinin hükümeti Yahudilere Filistin’de bir yurt tesisi fikrini hararetle desteklemektedir. Bu maksatla her ne gerekiyorsa yapılacaktır. Filistin’de yaşayan ve Yahudi olmayanların medeni ve dini haklarının zarar görmemesi için de azami gayret gösterilecektir."

Filistinliler deklarasyon sebebiyle İngiltere'den Filistinlilerden özür dilemesi, Filistin devletini tanıması ve İsrail işgalini kınamasını isterken, İngiltere bu talepleri reddediyor.

İngiltere, 2012'deki Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde Filistin'in devlet olarak tanınmasına ilişkin oylamada da çekimser oy kullanmıştı.

Dönemin İngiltere Başbakanı Theresa May, Hatta 2017’de deklarasyonun 100. yılı dolayısıyla yaptığı bir açıklamada, "İsrail devletinin kurulmasında sahip olduğumuz rolden dolayı gurur duyuyoruz ve kesinlikle deklarasyonun 100. yılını gururla kutlayacağız." demişti.

Kaynak: AA

.

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ
...