Kocaeli
Kocaeli'nin Dilovası ilçesinde 6 kişinin hayatını kaybettiği yangında yaralanıp taburcu edilen 49 yaşındaki Ayten Aras, "Kolonya, parfüm, krem gibi ürünler yapıyorduk. Yangın merdiveni ya da acil çıkış kapısı olsaydı kendimizi kurtarırdık. Kimseye de bir şey olmazdı. Kapı ve cam olsaydı herkes kendini atardı, kendini çıkarırdı ama yoktu." dedi.
????Aras,
olay günü işbaşı yaptıklarını ve herkesin çalışma masasına geçtiğini anlattı.
Bir kişinin ürün hazırladığını, kendilerinin de paketleme yaptığını belirten Aras, "O gün makine çalışmıyordu. Sadece kozmetikler hazırlanıyordu, o kocaman tanklarla. Transpaletle çekti, makinenin yanına getirdi. Elektrik mi patladı, kimyasal fazla karışım oldu da mı patladı onu bilmiyorum. Sadece ses geldi, bir baktım, ateş üzerime geldi. Arkadaşlarım da hep yanımdaydı. Hiç fırsat bulamadık, ben nasıl çıktım, onlar da benim arkamdaydı. Nasıl kendileri şaşırdılar, arka tarafa kaçtılar. Artık kendilerine mi sarıldılar, orada düştüler mi bilmiyorum. Ateş bize hiç aman vermedi. Ben nasıl çıkmışım, nasıl kendimi kurtarmışım bilmiyorum. Vücudumda komple yanık izleri var." diye konuştu.
Aras, patlama olduktan sonra bir kişinin yandığını gördüğünü dile getirerek, "Bağırdı, o bağırmayla arkadaşlarla dışarıya fırladım. Yanımdaki kızlar, o 2 bayan da arka tarafa kaçtılar. Telefonu mu almaya gittiler yoksa çantalarını mı almaya gittiler, yoksa panik yaptılar da köşeye mi kaçalım dediler. Kapı yok, cam yok sadece 1 giriş var." ifadelerini kullandı.
"4 kişinin sigortası vardı, diğerlerinin sigortasını yapmıyordu"
Ayten Aras, üzerinin tamamen yandığını, uzun elbiseleri olmasa yanık derecesinin artabileceğini belirtti.
Çalıştıkları binanın kira olduğu bilgisini paylaşan Aras, "Alt taraf depoydu, üstte biz çalışıyorduk. Ne vergisi ne de levhası yoktu. Hep milletin, öğrencilerin sırtından kazanıyordu. Garibanları çalıştırıyordu, altındaki arabaları her şeyi lükstü. Fazla çalışınca mesai sayılmıyordu. Pazar günleri de 800, normal çalışma gününde de 800 lira alıyordum. Sigorta da yoktu, yapmıyordu. 4 kişinin sigortası vardı, diğerlerinin sigortasını yapmıyordu. Herkes sigorta istiyordu ama yapmıyordu, milletin hakkını yiyordu. Orada 20 kişi çalışıyorduk. 4 kişi sigortalıydı." şeklinde konuştu.
İşletmede yangın söndürme sisteminin bulunup bulunmadığına ilişkin Aras, "Hiçbir şey yoktu. Yemek bile vermiyorlardı. Cebimizden ya da evden getirdiğimiz yiyecekleri yiyorduk." dedi.
Kolonya, parfüm, krem gibi ürünler yaptıklarından bahseden Aras, şöyle devam etti:
"Yangın merdiveni ya da acil çıkış kapısı olsaydı kendimizi kurtarırdık. Kimseye de bir şey olmazdı. Kapı ve cam olsaydı herkes kendini atardı, kendini çıkarırdı ama yoktu. Depo gibi bir yer, giriş bir tane başka yok. Yangın bir anda başladı, saniye sürmedi ve hepimizi etkisi altına aldı. Yangında hayatını kaybeden arkadaşlarım için çok üzülüyorum, içim acıyor. O genç kızlar, o ablalar, onları hayatta unutamam. O ateş, o yangın, onların sesleri hep kulağımda. Hiç unutamıyorum. Psikolojim bozuldu. İğne yaptılar, onunla duruyorum. Gece gündüz ne yemek yiyorum ne su içiyorum hep aklımda onlar var. Diri diri yandılar. O kızlar bebek gibiydiler."
Olay
Dilovası ilçesinde Mimar Sinan Mahallesi'ndeki bir kozmetik fabrikasında önceki gün saat 09.00 sıralarında çıkan yangında Tuğba Taşdemir (17) ve kuzeni Nisanur Taşdemir (15), Cansu Esetoğlu (15), Hanım Gülek (52), Esma Gikan (31) ve Şengül Yılmaz (59) hayatını kaybetmiş, 7 kişi de yaralanmıştı.
Olaya ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında aralarında iş yeri sahibi K.O'nun da bulunduğu 11 şüpheli gözaltına alınmıştı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com