İSTANBUL
İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji Okul Öncesi Rehberlik Bölüm Başkanı Büşra Aparan Akın, "Anne ve babasının üzüntüsünü, kaygısını hisseden çocuğun okula uyum süreci zor olabilir, bu sebeple sürecin çocuğa olabildiğince normal gösterilmesi önemli." ifadelerini kullandı.
İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji'nden yapılan açıklamaya göre, okula başlamak, heyecanlı bir süreç olduğu kadar bir yandan da endişeleri beraberinde getiriyor. Bu duyguları, çocuğu yaşamında yeni bir döneme başlayacak pek çok anne baba hissediyor. Ebeveynlerin, okula uyum sürecinde hem kendini hem de çocuğunu hazırlaması bu süreci sağlıklı geçirmelerini sağlıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji Okul Öncesi Rehberlik Bölüm Başkanı Büşra Aparan Akın, anne ve babasının üzüntüsünü, kaygısını hisseden çocuğun okula uyum sürecinin zor olabileceğini, bu sebeple sürecin çocuğa olabildiğince normal gösterilmesinin önemli olduğunu belirtti.
Küçük yaş gruplarında okulla ilgili çocuğun ilgisini çekecek, merak uyandıracak detayların verilebileceğini ifade eden Akın, şunları kaydetti:
"Birlikte okulun nasıl bir yer olduğunu hayal edebilir, arkadaşların isimlerini tahmin etme ya da sınıfta neler olacağını bulma oyunu oynayabilirsiniz. Çocuğun okul ile ilgili sorduğu soruların cevaplanması da endişesini azaltacaktır. Ayrıca okul ile ilgili süreçlere çocuğu da dahil ederek motivasyonunu arttırabilirsiniz.
Örneğin birlikte kırtasiye alışverişi yapabilir, odasını ders çalışmaya uygun şekilde düzenleyebilirsiniz. Daha büyük yaş grubundaki çocukların okula psikolojik olarak hazırlanmasına yardımcı olmak için ev içerisinde okul hakkında 'Sence bu yıl yeni arkadaşların gelmiş midir?', 'Sence bu yıl okulda ne gibi değişikler olmuştur?', 'Bu yıl için hedeflerin var mı? Varsa hedeflerin neler?' gibi sorular sorulabilir.
Çocuklar detaylara dikkat eder. Okula nasıl gideceğini, orada ne kadar kalacağını, neler yapacağını ya da yemek olacak mı gibi birçok soru sorabilir. Tüm bu soruları çocuğa doğru bir şekilde anlatmak çok önemlidir. Özellikle 7 yaşından önce çocuklarda zaman kavramı çok oturmadığı için okulda geçirilen süre somut örneklerle anlatılmalıdır."
- "Oryantasyon süreci uyum sürecini hızlandırır"
Büşra Aparan Akın, daha büyük yaş grubundaki öğrencilere, okula ulaşımının nasıl olacağı, haftalık okul programı saatleri ve okulda dikkat etmesi gereken hijyen ve okul kuralları hakkında bilgi verilmesi gerektiğini aktardı.
Eğer okula uyumda zorluk yaşayan bir çocuk varsa bunun altında yatan sebeplerin tespit edilebilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Akın, "Yeni doğan bir kardeş, farklı bir semte taşınma, yakın zamanda yaşanan bir kayıp gibi sebepler uyumu zorlaştırabilir. Çocuğun bu düşüncelerini değiştirmek için süreç yaşına uygun bir şekilde somut ifadelerle ve net bir şekilde açıklanmalıdır." ifadelerini kullandı.
Akın, şöyle devam etti:
"Bunun yanında küçük yaş grubu okula yeni başlangıçlarda genellikle günü daha kısa tutarak bir oryantasyon süreci yaşaması uyum sürecini hızlandıracaktır. Bu durum çocuktan çocuğa farklılık gösterebilir. Bazı çocukların oryantasyon süresi çok kısa olurken bazı çocuklarda daha uzun sürebilmektedir.
Okula uyum konusunda zorlanan çocuklarda okulda kalma süreleri yavaş yavaş arttırarak, okuldan ayrılırken de okulu hatırlatacak bir etkinlik ya da bir eşya ile göndermek okulda ne kadar eğlendiğini hatırlatacaktır. Okulun öğrenildiği, eğlendiği ve keyif aldığı bir yer olduğunu fark eden çocuk tekrar gelerek eğlenmek isteyecektir.
Özellikle okula başlamak konulu pek çok animasyon ve hikâye kitabı bulunmaktadır. Bu durumlarla ilgili örnekleri çocuğa göstermek onun kendisini yalnız hissetmemesini sağlayacak ve yaşadığı kaygı, endişe, öfke gibi duyguların nasıl üstesinden gelebileceği ile ilgili yol gösterici olacaktır."
Benzer şekilde anne babaların kendi okul deneyimlerinden bahsedebileceğini, okul zamanlarına ait resimleri varsa gösterebileceğini belirten Akın, ebeveynlerinin de bu süreçlerden geçtiği duyan çocuğun kendini daha güvende hissedeceğini bildirdi.
- "Seni anlıyorum, yanındayım' mesajı vermek, çocukta güven uyandırır"
İTÜ ETA Vakfı Doğa Koleji Okul Öncesi Rehberlik Bölüm Başkanı Akın, çocuğun okula başlamasından duyulan mutluluğun anlatılması, heyecanının paylaşılmasının da çocuğu motive edeceğini belirtti.
Okula uyumun sadece derse katılımı kapsamadığını, öğretmen, arkadaş ve okul ortamındaki ilişkiyi de kapsadığını ifade eden Akın, şunları kaydetti:
"Bu kadar farklı duruma uyum sağlamak için çocuğun zamana ihtiyacı vardır. Bazı çocuklar ilk günden mutlu ve istekli bir şekilde okula gitmek isterken bazı çocukların aynı heyecan ile okula başlamıyor olması normal karşılanabilecek bir durum olabilmektedir.
Kararlı ve tutarlı olmak bu süreçte çok önemli. Ağladığı için okula gitmeyen ve evde keyifli zaman geçiren bir çocuk ağladığında istediğini elde edebildiğini öğrenecek ve bunu daha sık uygulamaya başlayacaktır.
Burada çocuğa şefkat ve sevgi ile yaklaşmak 'seni anlıyorum, yanındayım' mesajı vermek, çocukta güven uyandıracaktır. Çocuk özellikle belli kişilerle okulda vedalaşmakta zorlanıyorsa ki bu kişi çoğu zaman anne oluyor çocuğu okula bir başka aile bireyinin bırakması etkili olabilir."
Akın, okula uyum konusunda zorlanan çocuğun bu durumu okul ortamında hiç yansıtmıyor ama okula gelene kadar bu davranışı sergiliyor olabileceğini belirterek, bu durumda sınıf öğretmeni ve rehber öğretmenle iletişime geçerek bilgilendirmenin ve uzman desteği almanın önemli olduğunu kaydetti.
Kovid-19 sürecinde çocuklara, özellikle koşarken veya oynarken maske takmanın, arkadaşları ile temasta bulunmamanın zor gelebileceğini, üzülebileceğini veya sinirlendirebileceğini ifade eden Akın, çocuğun duygularını anlamaya çalışarak bunun geçici bir süreç olduğunu anlatmaya çalışmanın da etkili olacağını aktardı.