Türkiye ve dünyanın en büyük uçak bakım şirketlerinden birisi olan Türk Hava Yolları Teknik AŞ’de görevlendirilen kadın teknisyenlerin elinden iş kurtulmuyor.
Tulumlarını giyip ellerinde takım çantalarıyla uçakların bakım ve onarımın gerçekleştiren kadın teknisyenler, insanların THY Teknik AŞ’de çalıştıklarına inandıramadıklarını söylüyor. Kadın teknisyenler, en çok karşılaştıkları sorulardan birinin ise "Hostes misiniz" olduğunu belirtiyor. Genel olarak erkek hakimiyetindeki mesleklerden birisi olan uçak bakım teknisyenliğine son zamanlarda kadınların ilgisi de artı. THY Teknik A.Ş.’de yıllar önce sayıları bir elin parmaklarını geçmeyen kadın teknisyenlerin sayısı hızla artarak 85’e ulaştı. Kadın teknisyenlerin 72’si operasyonlarda; yani uçak bakım ve onarımında çalışıyor. Kadın teknisyenler tıpkı erkek meslektaşları gibi tulumlarını giyip, takım çantalarıyla uçakların yolunu tutuyor, teknik aksamın bakım ve onarımını gerçekleştiriyorlar. Bir çok erkeğin bile zorlanacağı işleri büyük özveriyle yapan kadın teknisyenler, erkek teknisyen arkadaşlarının da saygısını kazanıyor.TÜRK HAVA YOLLARININ TEK KADIN BAŞTEKNİSYENİ
1993 yılında THY Teknik AŞ’de çalışmaya başlayan ve gösterdiği başarılarla Türk Hava Yollarının ilk ve tek kadın başteknisyeni olan Nursel Ünden Ortaç, ”Türk Hava Yolları ile tanışıklığım ilk 1986 yılında staj işleriyle oldu. İki sene staj yaptım. 2008 yılından itibaren Türk Havayolları Teknik AŞ’de kalibrasyon atölyesinde başteknisyenlik yapmaktayım. Türk Hava Yollarının ilk ve tek bayan baş teknisyeniyim. Bayan olarak teknisyen olmak zaten herkesin ilgiyle baktığı bir durum. Türk Hava Yollarında çalıştığımızı söyleyince, gelen ilk soru ’hostes misiniz?’ Kimse Türk Hava Yollarında teknisyen olarak çalıştığımıza inanmıyor. Meraklısı olana işimizi detayı ile anlatıyoruz. Güzel bir duygu” dedi.
"TEKNİSYEN OLDUĞUMA RESİMLERİMİ GÖSTEREREK İNANDIRIYORUM"
Türk Hava Yollarında teknisyen olduğuna kimseyi inandıramadığını söyleyen Tuğçe Pınarbaşı ise, ”Yaklaşık dört yıldır iniş takımları teknisyeni olarak çalışıyorum. İniş takımları söküm ve montaj teknisyeniyim. İniş takımları uçaktan söküldükten sonra atölyemize gelir. İniş takımları teknisyeni olarak ilk bayan teknisyen benim. Türkiye’de tek ben varım. Bayan iniş takımları teknisyeni olarak. Birimimde de tekim, Türkiye’de de tekim. İniş takımı teknisyenliği güç gerektiren bir meslek. Yapı olarak da güçlü olduğumu düşünüyorum. Burada diğer atölyelere göre ağır bir iş yükü var. İniş takımlarının parçaları ve bakımları biraz daha ağır geçiyor. Ama işinizi seviyorsanız, özenle çalışıyorsanız bunların hepsinin üstesinden geliyorsunuz. Dışarıda algı çok farklı. İlk önce Türk Hava Yollarında personeli olduğumuzu söylediğimiz zaman akıllara il önce hosteslik geliyor. ’Hayır ben teknisyenim’ diye bunu söyleyince inanamıyorlar. Bir bayan nasıl uçak tamir eder. Hiç kimse inanmıyor. İnandıramıyorum. Hatta artık resimlerimi çıkarıp gösteriyorum bakın ben böyle çalışıyorum. Tamir bakım yapıyoruz diyorum. İnsanları bir türlü inandıramıyorum. Bayanların da bu işi yaptığını hatta daha özverili yaptığını ispatladığımızı düşünüyorum. Herkese de örnek olduğunu düşünüyorum. Tavsiye ediyorum" diye konuştu.
Erkek meslektaşlarından büyük destek gördüğünü söyleyen Pınarbaşı, "Çalışma arkadaşlarımla aram gayet iyi. Bana yapamazsın dedikleri her işi yapmaya çalıştığım ve uğraştığım için onların da hoşuna gidiyor. Aksine bana destek veriyorlar her zaman. Her anlamda hem güç anlamında hem de akıl anlamında destek veriyorlar bana” dedi.
Kendilerine erkek teknisyenlerin yardımcı olduğunu söyleyen Duygu Karaduman ise, "Uçak teknisyeni deyince direk erkeklerin yaptığı bir iş olarak görülüyor. Bayan teknisyenlere alışık değil insanlar. Şaşırıyorlar ama açıklayınca da ilgi çekiyor. Merak ediyorlar. Erkek meslektaşlarımız yardımcı oluyorlar. Ama bir yerden sonra bizde onlar gibi olduğumuz için, yardımcı olmaktan ziyade karşılıklı fikir alışverişinde bulunuyoruz. Şirkette hepimiz çok dikkatliyiz. Zaten dikkatli olunması gereken de bir iş. Herkesin aynı titizliği ve özeni gösterdiğini düşünüyorum” dedi.