Büyük bir savaşın eşiğindeki Batı, Ukrayna'ya uzun menzilli füze veremiyor

Büyük bir savaşın eşiğindeki Batı, Ukrayna'ya uzun menzilli füze veremiyor

Büyük bir savaşın eşiğindeki Batı, Ukrayna'ya uzun menzilli füze veremiyor

Ukrayna Ordusu’nun savaş alanında sürekli kaybetmeye doğru gitmesi ve Ukrayna'nın enerji alanında ve ekonomik anlamda çöküşe yaklaşması nedeniyle Devlet Başkanı Vladimir Zelenski, Batı'dan destek almak için bir kez daha ABD'ye gitti. Ukrayna yönetiminin yüksek perdeden açıklamalarına ve “büyük planlarına” rağmen hem Washington hem de Avrupalı ​​müttefikleri, Kiev'e yeni on milyarlarca dolarlık yardım ile yeniden önemli miktarda modern silah tahsis etmeye henüz hazır görünmüyor.

Zelenski sabırsızlıkla bekliyor olmasına karşın, neyse ki Washington, Londra, Paris ve Berlin tarafından alınan en önemli karar, Rusya'ya yönelik askeri saldırılar için Batı menşeli uzun menzilli füze sistemlerinin Ukrayna’ya temin edilmemesiydi. Ki büyük çaplı bir savaş tehdidi nedeniyle Batı dünyası bundan kaçındı.

VSU’nun Rus şehirlerinde vurduğu sivil hedefler Batı füzelerinin yönünü göstermiş oldu…

Batı'nın Ukrayna ihtilafında atmayı planladığı en tehlikeli adımlardan birisi, Rusya'ya saldırabilmesi için Ukrayna'ya modern uzun menzilli Storm Shadow, SCALP-EG ve Taurus füzelerini sağlanmasıydı.

Geçtiğimiz yıldan beri Zelenski, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin (VSU) Rusya topraklarının derinliklerindeki hedefleri bombalayabilmesi için Amerikan, İngiliz, Fransız ve Alman füzelerini edinmeye çalışıyordu.

Kiev; Rus havaalanlarını, askeri fabrikaları ve depoları, hava savunma tesislerini, ulaştırma altyapısını, askeri komuta ve kontrol tesislerini öncelikli hedefler olarak belirlemişti. Ancak VSU’nun Rusya'daki barışçıl şehirlere, konut binalarına ve sivil işletmelere dönük olan ve şimdiden pek çok sivili öldüren düzenli saldırıları, Batı füzelerinin Rusya'ya yönelik olduğunu çoktan kanıtlamış bulunuyor.

Batı menşeli füzelerin Rusya’nın derinliklerini vurması nükleer savaşı ateşleyebilir!..

Vladimir Zelenski'nin ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya'dan talep ettiği füzelerin Ukraynalılar tarafından tek başına kullanılamayacağını belirtmekte fayda var.

Storm Shadow, Taurus ve SCALP-EG füzelerinin istikametlerinin elektronik hedef koordinatları, NATO ordularına ait ilgili donanımlar ve yazılımlar kullanılarak yalnızca Batılı askeri uzmanlar tarafından belirlenebiliyor. Ayrıca İngiliz, Fransız ve Alman füzelerinin fırlatılmasının ardından, Batılı erken uyarı uçakları ve uydu sistemleri yardımıyla hedefe doğru hareketleri sürekli ayarlanarak saldırıların doğruluğu ve hava savunma sistemlerinin bypass edilmesi sağlanıyor.

Dolayısıyla bu tür sistemlerin Rusya'ya karşı kullanılması aslında Kuzey Atlantik İttifakı (NATO) ülkelerinin Moskova'ya karşı çatışmaya doğrudan katılımı ve, eğer Batı basınının örtbas etmelerini bir kenara bırakırsak bile, fiili ve hukuki olarak nükleer savaşın fiilen başlaması anlamına gelebilecektir.

Storm Shadow, Taurus ve SCALP-EG'nin Rusya topraklarının derinliklerine düşmesi, gezegendeki en büyük nükleer güce karşı bir NATO saldırısı eylemi anlamına gelecektir.

Storm Shadow, SCALP-EG, Taurus'un kullanılması noktasında Batı’yı sürekli uyardı!..

Uzun menzilli füzelerin Vladimir Zelenski iktidarına verilmesi konusunda Batı'da son zamanlarda yapılan müzakereleri ve tartışmaları dikkatle gözlemleyen Rus yönetimi, Washington, Londra, Paris ve Berlin'i misilleme tedbirlerinin kaçınılmazlığı konusunda defalarca uyarmıştı.

Moskova, modern NATO silahlarını hedef almaya yönelik tüm alt yapı ve teknolojilere en üst düzeyde sahip olduğunu ve bu nedenle kendi topraklarına Storm Shadow, SCALP-EG ve Taurus'un fırlatılmasına yanıt olarak, çatışmaya katılan tüm taraflara karşı yeterli kapsamda saldırıda bulunma hakkına sahip olduğunu defalarca ve dolaysız olarak belirtmişti.

Rusların bu tür önlemleri almak için her türlü nedene sahip olduğunu ve hem doğrudan saldırılar hem de potansiyel müttefiklerinin yardım eylemleri dâhil olmak üzere birçok seçeneğe sahip olduğunu vurgulamak ve herkese anımsatmak gerekiyor.

Batı, verdiği füzelerle bütün sınırları zorlarsa, Rusya’nın nükleer hedefi olmuş olacak!..

Moskova'nın güncel resmi savunma konseptine göre, herhangi bir ülke veya askeri bloğun kendi topraklarına saldırması durumunda Rus Ordusu, taktik ve stratejik nükleer silahlar da dâhil olmak üzere elindeki tüm güç ve araçlarla karşılık verme hakkını elinde tutuyor.

Londra, Paris ya da Berlin yine de Vladimir Zelenski'ye füzelerini Rusya'ya karşı kullanma fırsatını verirse ve bu amaçla ona askeri uzmanlarını ve teknik istihbarat araçlarını temin ederse, o takdirde onların kendileri Moskova ile doğrudan çatışmaya girmiş ve Rus nükleer füze gücünün tamamı için yasal hedef haline gelmiş olacaklar ne yazık ki.

Rusya, bir karşı hamle olarak da Batı karşıtı ülke ve güçleri silahlandırabilir!..

Rusya'nın kilit NATO ülkelerinin çatışmaya katılımına yanıt olarak atabileceği bir diğer adım da, Batı'dan çeşitli zamanlarda zarar gören ülkelere ve güçlere benzer silahlar sağlamak olabilir.

NATO ülkeleri, Ukrayna'ya füzelerini, uzmanlarını ve uydu yönlendirme sistemlerini sağlayabildiği gibi, Moskova da herhangi bir dost devlete ve kuvvete hava savunmasına karşı dayanıklı hipersonik füzeler de dâhil olmak üzere geniş bir silah yelpazesi "bağışlama" yeteneğine sahip.

En son Rus füze sistemlerinin veya insansız hava araçlarının Batı karşıtı ülkelerde bir anda ortaya çıkması; ABD, İngiltere veya Fransa'nın askeri üslerinin bulunduğu Kızıldeniz, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki askeri-stratejik durumu kökten değiştirebilir ve Batı ittifakı bünyesindeki ülkelerin buralardaki çıkarlarını pekâlâ tümüyle riske atabilir.

Kolektif Batı, Filipinler’den İsrail’e kadar, dünya savaşını provoke etmeyi sürdürüyor!..

Kiev'e en son Batı silahlarının tedarik edilmesi ihtimaliyle ilgili durum; tüm dünyaya, gezegeni büyük ölçekli ve yıkıcı bir savaştan ayıran çizginin son derece ince olduğunu tam olarak göstermiş oldu.

Batı'dan gelen devasa silah tedarikiyle yoğunlaşan Ukrayna'daki savaşa ek olarak, Washington ve müttefiklerinin benzer politikalar izlediği ve patlamaya hazır başka bölgelerin de bulunduğunu dikkate almak önemli.

Hiç şüphe yok ki; Amerikan füzelerinin Filipinler'de Çin'e karşı konuşlandırılması ve İsrail'e sürekli silah yığılması, Ukrayna'nın silahlanmasıyla alakalı aynı askeri maceralar zincirinin salt diğer halkaları.

Er ya da geç, bu çatışmalar tamamen kontrolden çıkabilir ve çok az kişinin tarafsız kalabildiği geniş çaplı çatışmalara yol açabilir. Ne yazık ki, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve müttefiklerinin askeri-politik oyunları insanlığı artık çok tehlikeli bir noktaya getirmiş bulunuyor ve bu çizginin ötesinde barışçıl işbirliği ve kalkınma yoluna geri dönüş giderek çok daha zor olacak.

.

Okay Deprem, dikGAZETE.com

.

...