Hazreti Ali’den yöneticilere uyarı ve tavsiyeler!..

"Hz. Ali’nin (R.A.) günümüz yöneticilerine tavsiyeleri” başlığı altındaki Ahmet Ünlü'nün yazısında, yöneticilere uyarı ve tavsiyeler var!..

9 Temmuz 2018 itibariyle Yeni Sistem ve yeni yöneticilerle tanışan ülkemizde, bu yeni sistemle birlikte sadece hükümet edecek üst kademe değil, bürokrasinin pek çok yerinde de yeni yöneticiler, Cumhurbaşkanlığı Makamı tarafından atanarak göreve geliyor.

İşte, Hazreti Ali’den yöneticilere tavsiyelere yer verilen arşivden çıkan o yazı

:

(…)

Bugünkü yazımızda ise Hazreti Ali'nin (Rahmetullahi Aleyhisselam) devlet adamlarına öğütlerinden örnekler vererek yöneticilerimizin yaptıklarının bu öğütlere ne kadar uygun olduğunu açıklayacağız.

Yöneticilerin en kıymetli azığı

Sen vaktiyle nasıl evvelki yöneticilerin icraatlarını gözden geçiriyorsan halk da şimdi senin icraatını öyle gözetecek.

O zaman senin onlar hakkında söylediklerini halk da şimdi senin hakkında söyleyecek.

Onun için biriktireceğin en güzel azık iyiliğe yönelik işlerin olsun heveslerine hakim bulun.

Zira gerek hoşlandığı, gerek istemediği şeylere nefse karşı sıkı durmak onun hakkında adaletin ta kendisidir.

Zaman zaman, bazı kurumlarda yönetici değişikliği olur ve her gelen, her gidenin arkasından birçok kulp takmaya çalışır.

Bunun için her yönetici her an görevden ayrılacak gibi iş ve işlemlerini yerine getirmelidir.

Özellikle zayıf yöneticiler, zayıflığını örtmek için giden başarılı yöneticilerin arkasından iftiraya varan saldırılarda dahi bulunurlar ve tarih bunun canlı şahididir.

Yönetici alçak gönüllü ve ölçülü olmalıdır

Sakın affettiğinden dolayı asla pişman olma; sakın hiçbir cezalandırman için de kat'iyyen sevinme.

Sakınmak imkanını buldukça hiçbir badireye atılma.

Bir de sakın ben tam bir kudret sahibiyim, emrederim, itaat ederler deme.

Çünkü böyle bir davranış, kalbin fesadı dinin zayıflaması ve felakete yaklaşma ile sonuçlanır.

Şayet elindeki kudret sana bir büyüklük ve tahakküm hissi verirse hemen üstündeki melekut'un büyüklüğüne şöyle bir bak ve kainatı sevk ve idare eden o muazzam ve muhteşem ilahi gücü ve senin kendi nefsine bile güç yetiremeyeceğin şeylerde Allah'ın nasıl bir mutlak kudret sahibi olduğunu düşün.

İşte bu düşünceler senin o yükseklerde gezen bakışlarını yere indirir; şiddetini giderir, seni bırakıp giden aklını başına getirir.

Ne kadar da günümüz yöneticilerine uyuyor değil mi?

Yönetici adaletten ayrılmamalıdır

Kendin hakkında, sana yakınlığı olanlar hakkında, tebean arasından kendilerine meyil beslediklerin hakkında; Allah'a ve Allah'ın kullarına karşı adaletten katiyen ayrılma.

Şayet böyle yapmazsan zulmetmiş olursun.

Dünyada zulüm kadar Allah'ın lütuflarını izale edecek ve kahrını hızlandıracak bir şey olamaz.

Herhalde şu an en büyük yönetimsel sorunumuz yöneticilerin adaletten sapmalarıdır.

Yönetici ayıpları örtmelidir

Halkın arasında yanına hiç yaklaştırmayacağın kendisinden en çok nefret edeceğin kimseler ise halkın ayıplarını en ziyade araştıranlar olmalıdır.

Zira insanların öyle ayıpları vardır ki bunların örtülmesi görevi herkesten önce yöneticiye düşer.

Her kurumda jurnalci tipler vardır ki yöneticiye yalakalık olsun diye çalışanların sürekli ayıplarını araştırırlar ve bunları ihbar ederler.

Yöneticinin yanına yaklaştırmayacağı tipler

İnsanlar hakkındaki bütün kin düğümlerini çöz.

Seni intikama doğru sürükleyecek iplerin hepsini kes.

Sence açıklık kazanmayan şeylerin tümü hakkında anlamamış görün, şunu bunu gammazlayanın sözüne sakın çarçabuk inanma.

Çünkü gammaz ne kadar saf görünürse görünsün yine hilekârdır.

Sakın, ne seni yokluk ihtimaliyle korkutarak ikram etmekten geri çevirecek cimriyi, ne zor ve ağır işlere karşı azmini gevşetecek korkağı, ne de zulme saparak sana ihtirası iyi gösterecek hırslıyı danışma meclisine sokma.

Sana müşavir olacakların en kötüsü, senden evvel şerli kimselerle işbirliği yapmış ve onların suçlarına ortak olmuş kimselerdir.

Böyleleri katiyyen senin mahremin olmamalıdır.

Yönetici kimleri kendine müşavir edinmelidir?

Hiçbir zalime zulmünde, hiçbir günahkâra cürmünde yardım etmeyen kimseler arasından bunların yerini tutacak öylelerini bulabilirsin ki bunlar; ötekilerin görüş ve tedbirlerine tamamıyla sahip, buna mukabil onların günah ve suçlarından kesin olarak temizlerdir.

İşte senin için böylelerinin yükü en hafif, yardımı en çok, sana şefkati herkesinkinden fazla, senden başkasına muhabbetleri ise o nispette azdır.

Böyle kimseleri hem özel, hem de genel toplantılarında kendine yakın edin.

Sonra, bu şahıslar içinden en ziyade onu beğenmelisin ki sana acı gerçekleri herkesten ziyade o söylesin ve şayet Allah'ın sevdiği kullarının yapmasına razı olmadığı bir harekette bulunmak istersen sana yağcılığa kalkışıp teşvik etmesin.

Eğer bunlar seni alkışlamazlar ve yapmadığın bir takım işleri sana isnat ile keyfini getirmezler ise bunu da anlayışla karşıla.

Zira alkışa ve yersiz övgüye müsamaha etmek insanı büyüklenmeye sevk eder ve kibre yaklaştırır.

Yönetici güzel adetleri devam ettirmelidir

Bu ümmetin ileri gelenleri tarafından işlenerek herkesin benimsediği ve halkın iyi bir şekilde tatbik ettiği güzel bir adeti sakın kaldırayım deme.

Nitelikli birçok yöneticinin yürürlüğe koyduğu birçok güzel iş, maalesef bazen yerine gelen yöneticinin aşağılık komplkesinden dolayı rafa kaldırılabilmektedir.

Yönetici daima danışarak iş yapmalıdır

Memleketin yararına olan tedbirleri tespit etmek ve senden evvel insanlara huzur, güven, doğruluk ve iyilik sağlayagelmiş şeyleri devam ettirmek hususunda alimler ve arifler ile sürekli olarak görüş ve danış.

Tayin edeceğin memurlar konusunda da dikkatli ol, çünkü en çok menfaat düşkünü kimseler şahsi çıkarları için bu görevlere haristirler.

Sakın şahsi yakınlık veya tesir altında kalarak hiçbir kimseye vazife tevdi etme.

Çünkü bencillik ve tarafgirlik zulüm ve hıyanete götüren iki sebeptir.

Bu işler için iyi halleri ile bilinen ailelerden gelen iyi yetişmiş, tecrübeli, haya sahibi ve İslam'a hizmeti geçmiş kimseleri araştır.

Denetime önem vermelidir

Emrin altındakilerin icraatlarını da takip et.

Arkaları sıra, vefa sahibi ve doğruluktan ayrılmayan denetçiler gönder.

Yönetimin mütemmim cüzi haline gelen denetimin aksadığı kurumlarda işlerin nasıl çığırından çıktığı bilinen en temel gerçektir.

Yönetici hiçbir işi ihmal etmemelidir

İşlerin mühim olanlarını iyi gördüğün için ehemmiyetsizini yüzüstü bırakırsan mazur görülemezsin.

Nitekim küçük ve önemsiz görülen birçok iş, zamanla ihmal edile edile devasa boyutlara ulaşır ve içinden çıkılmaz hal alır.

Ahmet Ünlü, Yeni Şafak -3 Ekim 2016, Pazartesi-

:

Yazıda bazı paragraf atlatma ve siyahlaştırmalar bize aittir.

dikGAZETE.com

Fotoğraf: www.instagram.com/dikgazete/

(Takip edin!..)

...